Bandırma Füze Kulübü Yuvasına Döndü

Sinemaseverlerin merak ve heyecanla bekledikleri Bandırma Füze Kulübü filminin çekimleri devam ediyor. 10 Kasım 2021 Cuma günü İstanbul’da başlanan ve ardından Mudanya devam eden çekimler, İstanbul’un ardından gerçek mekânı olan, Bandırma’ya geldi. Bandırmalılar, ilçelerinde yaşanmış olan büyük başarı öyküsünü anlatan filmin ekibine, büyük ilgi gösterdiler ve onlara adeta kucak açarak her konuda olağanüstü destek oldular.

  • Basın Bülteni
  • Fragmanı izlemek için tıklayınız.
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.

Doktor Strange Çoklu Evren Çılgınlığında

Sam Raimi’nin yönettiği ve Benedict Cumberbatch, Chiwetel Ejiofor, Elizabeth Olsen ile Benedict Wong’in oynadığı Doktor Strange Çoklu Evren Çılgınlığında (Doctor Strange in the Multiverse of Madness), 06 Mayıs 2022’de UIP Filmcilik dağıtımıyla Disney Studios Türkiye tarafından vizyona çıkarıldı.
Marvel Sinematik Evreni, Doktor Strange Çoklu Evren Çılgınlığında filmi ile Çoklu Evren’in kapılarını açıyor ve sınırları zorluyor. Eski ve yeni yol arkadaşlarının yardımıyla, gizemli yeni bir düşmanla yüzleşmek için Çoklu Evren’in akıllara sığmayan gerçekliklerini kat eden Doktor Strange ile bilinmeyene doğru yolculuk başlıyor.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman: 1 / 2 / 3
  • IMDb

Doktor Strange Çoklu Evren Çılgınlığında yazısına devam et

Louis Wain’in Renkli Dünyası

Will Sharpe’ın yönettiği ve Benedict Cumberbatch, Claire Foy, Andrea Riseborough ile Toby Jones’un oynadığı Louis Wain’in Renkli Dünyası (The Electrical Life of Louis Wain), 31 Aralık 2021’de UIP Filmcilik  tarafından vizyona çıkarıldı.
Ressam, idealist, mucit, boksör Louis Wain hayatı boyunca iki şeyi, hayatının aşkı, karısı Emily ve evlerine aldıkları sokak kedisi Peter’i tutkuyla sevmiştir. Louis Wain, Emily’yi güldürebilmek için sayısız adette kedi tablosu yapacak kadar büyük, tutkulu bir aşk yaşamaktadır. Yaptığı bu kedi tablolarıyla büyük bir başarıya ve şöhrete ulaşarak sadece kendi hayatını değil dünyadaki herkesin kedilere bakış açısını değiştirir.

  • Basın Bülteni: 1 / 2 / 3
  • Fotoğraflar
  • Fragman
  • IMDb

Louis Wain’in Renkli Dünyası yazısına devam et

Kenneth Branagh’ın Yönettiği ve Yıldızlardan Oluşan Bir Kadroya Sahip Nil’de Ölüm’ün Yeni Fragman ve Posteri Yayınlandı

20th Century Studios’tan Nil’de Ölüm filminin yepyeni fragmanı geldi. Kenneth Branagh’ın hem yönettiği hem oynadığı bu tutku ve kıskançlık hikâyesi, Türkiye’de 11 Şubat’ta vizyona giriyor. Agatha Christie’nin romanından uyarlanan film saplantılı bir aşkın tetiklediği duygusal kaos ve beraberinde getirdiği ölümcül sonuçlar hakkında cüretkâr bir gerilim filmi. Belçikalı dedektif Hercule Poirot’un göz alıcı Mısır tatili, mükemmel bir çiftin dillere destan balayının trajik bitişiyle beraber bir katil arayışına dönüşür. Bu dramatik aşk hikâyesi, kusursuz giyimli gezginlerden oluşan bir grup, izleyicileri soru işaretlerine boğan bir hikâye ve şok edici bir son içeriyor.

  • Basın Bülteni
  • Fragmanı izlemek için tıklayınız.
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.

TRT Çocuk’un Sinema Filmi Aslan Hürkuş: Kayıp Elmas, 07 Ocak’ta Sinemalarda

TRT Çocuk’un Aslan Hürkuş: Kayıp Elmas filmi 07 Ocak’ta seyircisiyle buluşmak için gün sayıyor. Sevilen karakter Aslan, Türkiye’nin yerli temel eğitim uçağı Hürkuş ile maceradan maceraya koşacak, kayıp elması bulmak için çalışacak. İlgiyle takip edilen çizgi filmlerini beyazperdeye taşıyan TRT Çocuk, Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş. ortaklığıyla hazırlanan Aslan Hürkuş: Kayıp Elmas sinema filmini seyircileriyle buluşturmak için hazırlanıyor.

2021’den Benim Seçtiklerim

Hayatımızı büyük ölçüde kısıtlayan Covid salgını nedeniyle kapılarını bir süreliğine kapatmış olan sinema salonlarına yıl ortasında dönebildiğimiz, bir önceki yıldan bekleyen yapımların gün ışığına çıktığı verimli bir sinema yılını geride bırakmış bulunuyoruz. Festivallerde kaçırdığım ve henüz ülkemizde gösterime girmemiş kimi önemli filmleri mecburi olarak dışarda bırakarak 2021 yılı içinde izleyebildiklerim arasından seçtiğim 10 filmlik en iyiler listem aşağıda yer almaktadır. (Not: Listede yer alan filmler üzerine yayınlanmış yazılarımın tamamına, parantez içinde belirtilen başlık ve tarihten ulaşabilirsiniz.)

1- BAŞLANGIÇ / BEGINNING
Bir sinema tutkunu için yeni bir sinemacıyı keşfetmenin hazzı büyüktür. Hele başyapıt düzeyinde bir ilk film ile karşılaşıldığında. Gencecik Gürcü kadın yönetmen Dea Kulumbegashvili imzalı film işte böylesine mutluluk veren keşiflerden biri oldu benim için. Cannes 2020 için seçilmiş, pandemi nedeniyle San Sebastian programına alınmış olan yapım, onu en iyi film, yönetmen, senaryo ve kadın oyuncu dallarında ödüllendirmiş jürinin başkanı Luca Guadagnino’nun ifadesiyle, ‘görüntülerinin gücü ve ve hipnotik etkisi’ ile izleyiciyi hemen etkisi altına alan mucizevi bir sanat eseri. Hem kadın olarak, hem de içinde bulunduğu dini cemaatin marjinalliği nedeniyle, iki yönlü bir yabancılaşma içindeki Yana, şiddet yüklü erkekler dünyasında sıkışmış, psikolojik ya da ulu orta cereyan eden şiddete maruz kalıyor. Ancak toplum içinde ezilen bir kadını anlatmanın ötesine geçme derdindeki genç kadın sinemacı, Yana’yı bir kurban ya da güçlenmek için savaşan bir karakter olarak sunmuyor, görsel işitsel dünyasıyla onun yeni bir başlangıç yapmasının yolunu izliyor. Upuzun plan sekanslar boyunca kamera çoğunlukla sabit göz olarak kullanılırken, Dea’ın tercihi doğrultusunda, çoğunlukla ‘bakmaya dair’ bir mizansen kullanılıyor. Görüntüler çoğu sahnede, karşı kişinin konuşması ve cüreti üzerinden Yana’nın tepkilerini aktarıyor. Tekrar tekrar izlenecek güzellikte yaratıcı bir sinema örneği olan ‘Başlangıç’a MUBİ’den ulaşabilirsiniz.

2- COLLECTIVE / COLECTIV
30 Ekim 2015 gecesi Bükreş’in popüler gece kulüplerinden ‘Colectiv’de çıkan yangının alevleri ardından tepetaklak olmuş bir ülke panoraması çizen film, Romanya özelindeki toplumsal çürümenin evrenselliğini tokat gibi yüzümüze çarparken belgeselin sınırlarını aşıyor ve araştırmacı gazetecilik üzerine sinema tarihinin tartışmasız en iyi yapımlarından biri olma ünvanını kazanıyor. Yaman gazeteci Catalin Tolontan ile Romanya’nın güncel hükümetinde halen Sağlık Bakanı olarak görev yapan Vlad Voiculescu’nun tanıklıklıkları üzerinden ilerleyen filmin rüşvetten, yolsuzluktan ve kolektif suçtan bunalmış yurdum insanları için hoş bir umut kaynağı olduğunun altını çizmeliyim. (Alevlerin Ardından / 21.07.2021)

3- PETROV GRİP OLDU / PETROVY V GRIPPE
Putin Rusyası’nda gerçek ile fantezinin iç içe geçtiği tekinsiz bir gece yolculuğuna ne dersiniz? 20 aylık ev hapsinin ardından sınırlı özgürlüğüne kavuşan muhalif sinemacı Kirill Serebrennikov’un setlere dönüş yaptığı, ama ne dönüş dedirten filmi, çağdaş Rus edebiyatının önemli yazarlarından Alexey Salnikov’un ödüllü romanından uyarlanmış. Ekonomik zorluklar içinde yaşayan ahlâken çökmüş Sovyet dönemi sonrası Rus toplumunu neşter altına yatırıyor, özgün metnin gerçeküstücü atmosferinde izleyicisini karanlık bir maceranın içine sürüklüyor. 2016 yapımı dehşetengiz ‘Öğrenci / M’Uchenik’ ile köktendinci Hristiyan gencin toplumun uygun damarını okşadığında ne denli ileri gidebileceğini ibretle yüzümüze çarpmış olan sinemacının ayrıksı çalışması, zincirlerinden boşanmış bir Rus kabusunun deli ruhunu görsel işitsel müthiş bir serüvene dönüştürüyor. (Bir Rus Kâbusu / 14.12.2021)

4- MALMKROG
Bay Lazarescu’nun Ölümü (2005) ve Sieranevada (2016) filmleriyle hayranı olduğumuz Romanya Yeni Dalgası’nın en önemli temsilcilerinden Cristi Puiu, Berlin Film Festivali’nde ilk gösterimini yapmış dördüncü uzun metrajında 19. yüzyıl Rusya’sında yaşamış şair ve düşünür Vladimir Solovyov’un metinlerinden yola çıkmış. Adını Transilvanya’daki bir köyden alan ve karlar altındaki bir malikânede geçen 200 dakika uzunluğundaki filmde, bir siyasetçi, bir toprak sahibi ve bir generalin karısının da aralarında yer aldığı seçkin bir grubun, din, savaş, ölüm, ahlâk, vicdan, iyilik ilhamı gibi meselelere dair tartışmalarına tanıklık ediyoruz bir gün boyunca. Konvansiyonel sinemanın dinamiklerinden farklı bir yapıda uzun planlar eşliğinde uzun monologlar ve diyaloglardan oluşan yapımda, yüz küsur yıl önce sırça köşkte yapılan kibirli entelektüel tartışmaların günümüzde ne denli geçerli olduğunu, filmin üçüncü bölümünde özlenen Avrupa Birliği hikâyesinin ne şekilde dile geldiğini izlemek gerçekten ilginç bir deneyim. 20. yüzyıl felâketlerinin hemen öncesinde, göreceli iyimserlikleri hep bir korku ile bölünen aristokratların tedirginliğini başarıyla yansıtan, İKSV çevrimiçi gösterimlerinde izlenebilen filme halen MUBİ’den ulaşabilirsiniz.

5- KÖPEĞİN PENÇESİ / THE POWER OF THE DOG
Thomas Savage’ın dilimize de çevrilen kült romanından Jane Campion eliyle sinemaya uyarlanan film toksik erkekliğe neşter atan bir başyapıt, yılın en iyi filmlerinden. Erkek egemen dünyalarda direnişini sürdüren kadın karakterler üzerine filmleriyle tanıdığımız, 1993 yapımı ünlü ‘Piano’nun yaratıcısı Jane Campion 12 yıl aradan sonra çektiği ilk uzun metraj sinema yapıtında erkeklik olgusunun karanlık dehlizlerine inmeyi deniyor. Dört ana karakter üzerinde yoğunlaşarak tansiyonu hayli yüksek bir psikolojik drama yönelen usta sinemacı filmin adındaki karşı konulmaz gücü ‘dizginlenemeyen arzular’, ‘bastırılanın, inkâr edilenin zincirlerinden boşanması’ olarak yorumlamış. Özgün romanda yer alan dönem ayrıntılarını, yan karakterleri, ana karakterlerin geçmişlerini ya atlıyor ya da kısa geçiyor ve onların yerine yeni sahneler ilave ederek çıplak arzuyu tüm kırılganlığıyla teşhir etme yolundan ilerliyor. Çağdaş sinemanın en yetenekli oyuncularından Benedict Cumberbatch’in büyük bir özveriyle kuşandığı sert kabuğunun altında kırılgan ve yetenekli son kovboy Phil’de belki de ilk Oscar’ını alacağı müthiş performansına soyunduğu yapım Netflix platformunda izlenebiliyor. (Toksik Erkekliğin Anatomisi / 25.12.2021)

6- ŞEYTAN YOKTUR / SHEYTAH VOJUD NADARAD
70. Berlin Film Festivali’nden Altın Ayı ödülüyle dönmüş olan yapım, totaliter bir rejimin muhalifleri susturmak için baskı aracı olarak kullandığı ‘idam cezası’na isyan öyküleri üzerine çok güçlü bir direniş filmi. 10 yıldır gözaltında tutulan, yurt dışına çıkışı yasaklanmış muhalif İranlı yazar yönetmen Muhammed Rasulof’un çalışması, mevcut yönetimin yaygın ölüm cezasını merkezine alan yarımşar saatlik dört hikayeden oluşuyor. Gücü kabullenip sesini çıkarmayanlara karşı, güce direnenlerin öykülerinde, ölüm cezasının muhalifler üzerinde Demokles’in kılıcı misali sallandığı bir ülke sinemasından cesur ve sinematografik açıdan hayranlık uyandıran evrensel manzaralar izliyoruz. İstanbul Modern Sinema’nın çevrimiçi gösterimleriyle sinemaseverlere ulaşan filmi halen MUBİ’den izleyebilirsiniz.

7- FRANSIZ POSTASI / THE FRENCH DISPATCH
Wes Anderson sever misiniz? Sinema dünyasının bu eşsiz yaratıcısı hayranı olduğu New Yorker Dergisi yazarlarına ve klasik Fransız sinemasına borcunu bu film ile ödemek istemiş. Her köşenin her bir objesi türlü inceliklerle yüklü bu görsel şölende sıklıkla siyah-beyaz kare ekran tercih ediyor. Ara ara geniş formata geçiyor, belli objeleri, belli bakışları vurgulamak üzere rengi kullanıyor. Üstyazı ile verdiği Fransızca diyalogları İngilizce dilinde yanıtlarla karıştırmayı seviyor. Bir ressamın fırça darbeleri misali görüntüleri düzenliyor, büyük orkestrayı ustalıkla yönetiyor. En küçük rollerin bile ünlü oyuncular tarafından yorumlandığı bu filmi belki de bir kaç kez izlemek isteyeceksiniz. (Wes Anderson’dan Sevgilerle / 05.12.2021)

8- ANNETTE
Leos Carax’ın Cannes Film Festivali’nden en iyi yönetmen ödüllü son filmi, sıradışı sinemacının perde gerisinden yankılanan ‘gösteri bitene kadar nefesinizi tutun’ sözleriyle açılıyor. Bir önceki deneysel başyapıtı ‘Kutsal Motorlar / Holy Motors’ hatırlandığında bu girişten renkli bir fantezi dünyasına giriş yapacağımızı anlıyoruz. Başta Adam Driver ve Marion Cotillard olmak üzere oyuncu kadrosunun şarkılarını canlı olarak seslendirdiği, Carax’ın kapkara bir peri masalı olarak tasarlamış olduğu cüretkâr müzikali, sinemasının özgürlük alanını daha da genişletmiş. (Gösteri Bitene Kadar Nefesinizi Tutun / 22.10.2021)

9- AHED’İN DİZİ / HA’BERECH
Cannes jüri ödüllü yapım sert bir film. Berlin Altın Ayı ödüllü ‘Eş Anlamlılar / Synonymes’ ile tanıdığımız İsrailli yönetmen Nadav Lapid’in politik meseli, otoritesine riayet etmeyen herkesi reddeden devlete ateş püskürüyor. Yüzümüze bir tokat gibi çarpan bildirisini politik söylemine uygun bir estetik içinde sunuyor. Otoyolda giden motosikletin tedirgin edici gürültüsü ile açılan film, alışılmadık kamera açıları, sağa sola, aşağı yukarı huzursuz panlar eşliğinde yol alıyor. İki haftada yazılmış ve 18 günde çekilmiş bu çarpıcı filmi farklı duygularla izledim. Şaşırdım, etkilendim ve gıpta ettim. Kültür Bakanlığı destekli fonlara erişebilmek için suya sabuna dokunan meselelere pek fazla ilişmeyen, otosansürü gönüllü kabullenmiş bir çok sinemacımızı düşünerek hüzünlendim. (Diz Kapağına Bir Kurşun / 11.11.2021)

10- ELMALAR / MILA
Sinemaya Yorgos Lanthimos’un ünlü klasiği ‘Köpek Dişi / Kynodontas’da yönetmen yardımcısı olarak başlayan Christos Nikou’nun absürd Yunan Yeni Dalgası’nın izini süren çok iyi yazılmış ve yönetilmiş ilk uzun metraj, kayıplar ve bellek üzerine zihin açıcı bir deneyim. Venedik Film Festivali’nde dünya prömiyerini yapmış olan yapım, insan hafızası ve kimliğinin dehlizlerinde gezinirken, düzenin tek tipleştirdiği çağdaş insanın trajikomik ahvalini tartışmaya açıyor. Filme adını veren elmalara gelince, mahalle manavının dediğine bakılırsa elmalar hafızaya iyi geliyormuş. (İtinayla Anı Biriktirilir / 17.09.2021)

BONUS FİLM

11- İNSAN SESİ / THE HUMAN VOICE
Pedro Almodovar’ın salgın sürecinde Tilda Swinton ile stüdyoda çektiği kısa metrajını en iyiler listeme almadan edemedim. İspanyol ustanın ilk kez İngilizce dilinde çektiği yapıtı, Fransız yazar Jean Cocteau’nun 1930 yılında kaleme aldığı ‘İnsan Sesi / La Voix Humaine’in serbest bir uyarlaması. 30 dakikalık yapım Almodovaryen tüm unsurları barındırıyor. Onun sinemasına özgü yaratıcı set tasarımının, parlak göz alıcı renkli objelerin, kitapların, DVD’lerin, duvarlarda asılı tabloların oyuncusunun melankolik duygu geçişlerine eşlik ettiği filme yakıştırılan ‘küçük bir mücevher’ tanımlamasına katılmamak elde değil. Halen MUBİ’de izlenebiliyor.

(29 Aralık 2021)

Ferhan Baran

ferhan@ferhanbaran.com

Yüzüklerin Efendisi Serisi Bilkent Center’da

Bilkent Sinema CineDerin, 25 Aralık’ta Yüzüklerin Efendisi (The Lord Of The Rings) sinema gecesi ile serinin 20. yılına özel olarak hayranlarına aralıksız bir sinema keyfi sunuyor. Bilkent Sinema CineDerin tarafından düzenlenen gecede ilk olarak dünya çapında milyonlarca satan kitabı ve 1 milyar doları aşan gişe hasılatı ile unutulmayan filmler arasında yerini alan Yüzüklerin Efendisi (The Lord Of The Rings) serisinin ilk filmi olan Yüzüklerin Efendisi: Yüzük Kardeşliği (The Lord of the Rings: The Fellowship of the Ring) saat 21:00’de sinemaseverlerle buluşacak.

Bir Bunuel ve Bravo Fotoğraf Sergisi Nazarin İçin Son Gün 27 Aralık

Sürrealist sinemanın babası olarak bilinen İspanya’nın efsanevi yönetmenlerinden Luis Bunuel’in en bilinen başyapıtlarından sayılan Nazarin filminin kamera arkası sergisini görmek için son tarih 27 Aralık. Benito Perez Galdos romanından uyarlanan ve Meksika’da yaşayan bir rahibin iç sorgulamalarını konu alan Nazarin filmi Luis Bunuel tarafından 1958 yılında Meksika’da çekildi. Luis Bunuel’in en şahsi filmlerinden biri olarak sinema tarihine geçen Nazarin, aynı yıl Cannes Film Festivali’nde uluslararası ödüle layık görüldü. Nazarin, 60 yıl sonra yeniden restore edilerek 2019 yılında bir kez daha Cannes Film Festivali’nde sinemaseverlerle buluşmuştu.

İstanbul Uluslararası Nartugan Film Festivali Ödül Töreni Yapıldı

Bu yıl ilki düzenlenen IINFF İstanbul Uluslararası Nartugan Film Festivali’nin 20 Aralık 2021 tarihinde Kadıköy Kozzy AVM’nin ev sahipliğinde yapılan kapanış töreninde festival kapsamında düzenlenen yarışmada kazanan film ve sinema emekçilerini ödüllendirildi. Yönetmen Gültekin Bayır’ın direktörlüğünü yaptığı, Güven Atılgan ve Serkan Yakın’ın gibi isimlerin komitesinde yer aldığı festival, Kaptan Erol Aydın’ın kişisel çabaları ve girişimleriyle gerçekleşti.

İstanbul Uluslararası Nartugan Film Festivali Ödül Töreni Yapıldı yazısına devam et

Narperi’nin Bileziği İçin Üretilen Ürünler Satılıyor

Yönetmenliğini Jale İncekol’un yaptığı dökümanter drama türündeki Narperi’nin Bileziği filminin kahramanları yılbaşı için ürettikleri hediyelik eşyaları 160 kadın girişimci ve 4 kadın kooperatifinin katıldığı Denizli Merkezefendi El Emeği ve Kadın Girişimciler Festivali’nde satışa sundu. Film, ilkokul veya ortaokul sonrası eğitimine devam edememiş, mesleği ve düzenli geliri olmayan kadınlar için kurulan meslek edindirme atölyesinde yaşananları olayları konu alıyor.

Film Geliştirme Atölyesi’ne Başvurular Başlıyor

İstanbul Film Festivali kapsamında düzenlenen Köprüde Buluşmalar, Türkiye’den ve komşu ülkelerden yapımcı, yönetmen ve senaristleri, uluslararası sinema profesyonelleriyle buluşturmaya devam ediyor. TRT’nin katkılarıyla düzenlenen Köprüde Buluşmalar kapsamındaki Film Geliştirme Atölyesi, sinemacılara yeni uzun metraj projelerinin ilk uluslararası sunumunu yapmaları için olanak yaratırken ortak yapımlar için de zemin hazırlamayı amaçlıyor. Atölye başvuruları son günü 21 Ocak olarak açıklandı.

Şöhretler Okulu Fragmanı ve Afişi Yayınlandı

21 Ocak 2022 Cuma günü sinemalarda gösterime girecek olan, yeni sezonun iddialı filmlerinden Şöhretler Okulu’nun kahkaha dolu fragmanı ve afişi internet ortamında yayına verildi. Ediz Hun, Berna Üçkaleler ve Türkiye’nin sevilen çocuk oyuncuları Nisa Sofiya Aksungur, Revna Çolak, Doruk Yılmaz, Ada Şahin, Beren Şenol, Baran Tuğra Genç, Çınar Yükçeker, Metehan Parıltı ve Cemre Demircan’ın yer aldığı komedi filmi çocuk olmanın ve çocuk kalabilmenin heyecan ve güzelliklerini beyazperdeye taşıyor. Yapımcılığını CNS Productions’un üstlendiği ve Yeşilçam’ın efsane romantik jönlerinden Ediz Hun’un Kemal öğretmeni canlandırdığı filmde birçok sürpriz isim de yer alıyor.

  • Basın Bülteni
  • Fragmanı izlemek için tıklayınız.
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.

Kesişme: İyi ki Varsın Eren’de Cemile Gedik’i Canlandıran Alayça Öztürk Gidişoğlu: Cemile Gerçekten Çok Güçlü Bir Kadın

Sinemaseverlerin merakla beklediği Kesişme: İyi ki Varsın Eren’de, Astsubay Kıdemli Başçavuş Ferhat Gedik’in eşi Cemile Gedik karakterini canlandıran Alayça Öztürk Gidişoğlu, film ve canlandırdığı karakter hakkında konuştu. Gidişoğlu, filmin çekimlerine başlamadan önce Cemile Gedik’le tanıştıklarını ve Ferhat Gedik karakterini canlandıran İsmail Hacıoğlu ile birlikte Ankara’ya giderek Gedik ailesine misafir olduklarını belirtti.

Küresel Comscore’dan 19 Aralık 2021 Tarihi İçin Gişe Özeti

Örümcek-Adam: Eve Dönüş Yok (Spider-Man: No Way Home) bütün dünyada sinemalar için umut oldu. Columbia Pictures’ın yüz yılı aşkın tarihindeki en yüksek açılışını gerçekleştiren film sadece beş günde yarım milyar dolarlık hasılata ulaştı. Film dünya çapında kırk bine yakın perdede, -Kuzey Amerika hariç- altmış ülkede toplamda da 587 milyon dolarlık hasılatla sinema gişelerindeki en yüksek üçüncü açılış olmayı başardı. Filmin gişe bilgileri Sony International tarafından 19 Aralık 2021 tarihinde bir basın açıklamasıyla bütün dünyaya duyuruldu.

Lübbey’in Laneti: İfritler

Metin Yücel’in yönettiği ve Firengiz Orucova, Metin Yücel, Melda Yazgı ile Erdal Yavan’ın oynadığı Lübbey’in Laneti: İfritler, 07 Ocak 2022’de MC Film dağıtımıyla Baran Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Her şey Manisa Salihli ile Ödemiş sınırında bulunan ve hayalet köy diye anılan Lübbey Köyü Mezarlığı’nda başlar. Metin ölen babasının eşyaları arasında bulduğu çok eski bir haritayı Cinci Hoca lâkaplı bir kadına götürür. 300 yıl önce yapılan haritada hazine sandığının gömülü olduğu bir mezar işaretlidir. Hazine bulma ümidiyle kazılan mezardan çıkan küçük kutu açıldığında 300 yıl önce içinde hapsedilmiş cinler ortaya çıkar ve lanet başlar.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • IMDb

Lübbey’in Laneti: İfritler yazısına devam et