4. İzmir Uluslararası Film ve Müzik Festivali: Kristal Flamingolar Evcilik ve Mukadderat’ın

30 Ekim – 03 Kasım 2024 tarihleri arasında gerçekleştirilen 4. İzmir Uluslararası Film ve Müzik Festivali, 03 Kasım 2024 Pazar akşamı yapılan kapanış ve ödül töreni ile sona erdi. Festivalin Ulusal Film Yarışması En İyi film Ödülü Ümit Ünal’ın Evcilik ve Nadim Gür’ün Mukadderat filmleri arasında paylaştırıldı. Ödülleri Reis Çelik ile Fikret Kuşkan verdi. Festival Direktörü Vecdi Sayar, konuşmasında festivalin bağımsız bir yapıya kavuşmasını, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Ticaret ve Sanayi Odaları ve sinema sektörü ile ele vererek bir Vakıf oluşturmaları çağrısını yaparak, festivallerin siyaset alanındaki değişimlerden etkilenmeyeceğini söyledi.

4. İzmir Uluslararası Film ve Müzik Festivali: Kristal Flamingolar Evcilik ve Mukadderat’ın yazısına devam et

Ankara’da Festival Heyecanı Başlıyor

Bu yıl 35. yaşını kutlayacak Ankara Film Festivali yarın başlıyor. 07 – 15 Kasım 2024 tarihleri arasında Büyülüfener Kızılay Sineması’nda gerçekleşecek festival, 15 ülkeden 43 yönetmenin toplam 58 filmini sinemaseverlerle buluşturacak. Festivalin bu yılki Aziz Nesin Emek Ödülü, oyuncu, yönetmen, şair ve eğitmen Müjdat Gezen’e, Sanat Çınarı Ödülü de flüt virtüözü Şefika Kutluer’e sunulacak. Jüri başkanlığını Onur Saylak’ın yapacağı festivalin Ulusal Uzun Film Yarışması’nda 10 uzun film, Ankara prömiyerini festivalde yaparken, Ulusal Belgesel Film Yarışması’nda ise 8 belgesel film, Ulusal Kısa Film Yarışması’nda 12 film yarışacak.

Ankara’da Festival Heyecanı Başlıyor yazısına devam et

Paramparça Belgeseli Güney Kıbrıs’ta 19. International Cyprus Film Festivali’nde En İyi Veteran Feature Documentary Ödülü Aldı

Yönetmenliğini Orhan Tekeolu ile Nurdan Tekeoğlu’nun yaptığı, Türk – Yunan ortak yapımı olan, kurgusunu Lukas Agelastos’un üstlendiği ve Girit mübadili bir ailenin 3. kuşaktan temsilcisi olan Zehra Denizaslanı’nın zorlu yaşam hikâyesini anlatan Paramparça adlı belgesele Türk filmlerinin kolay kolay ödül alamadığı Güney Kıbrıs’taki 19. International Cyprus Film Festivali’nde En İyi Veteran Feature Documentar Ödülü verildi. Belgesel, Tekirdağ’da düzenlenen Mübadelenin 101. Yılı Etkinlikleri kapsamında 07 Kasım 2024 Perşembe günü saat 13:30’da Namık Kemal Üniversitesi Rektörlük Konferans Salonu’nda gösterilecek.

Paramparça Belgeseli Güney Kıbrıs’ta 19. International Cyprus Film Festivali’nde En İyi Veteran Feature Documentary Ödülü Aldı yazısına devam et

Alevi Sinema Günleri

Türkiye’de ilk kez gerçekleştirilecek olan Alevi Sinema Günleri, Alevi Bektaşi kültürünü sinema aracılığıyla tanıtmayı amaçlıyor. 15 – 17 Kasım 2024 tarihlerinde Beyoğlu Atlas 1948 Sineması’nda düzenlenecek etkinliği Alevi Vakıfları Federasyonu düzenliyor. Etkinliğin açılışı, 15 Kasım 2024 Cuma günü saat 21:00’de 1973 Azerbaycan yapımı, gösterildiği dönemde izlenme rekorları kıran Seyyid Nesimi filmi ile yapılacak. Etkinliklerin son gösterimi ise 17 Kasım 2024 Pazar günü saat 20:00’de Tahtacı Fatma filmi ile yapılacak. 1979 yapımı belgesel film, Toroslar’da yaşayan 12 yaşındaki bir “tahtacı” kızının zorlu yaşamını, özlemlerini ve bilinçaltındaki korkularını yansıtıyor.

Alevi Sinema Günleri yazısına devam et

Morî, 66. Zinebi Uluslararası Belgesel ve Kısa Film Festivali’ne Seçildi

Yönetmenliğini Yakup Tekintangaç’ın üstlendiği kısa film Morî, bu yıl 66. kez yapılan Zinebi Uluslararası Belgesel ve Kısa Film Festivali’nin Uluslararası Yarışma seçkisinde yer aldı. İspanya’nın üçüncü en eski festivali olan Zinebi, dünya sinemasında yenilikçi kısa filmler ve belgesellerin buluşma noktası olarak tanınıyor. Dünya prömiyerini Almanya’da 70. Oberhausen Uluslararası Kısa Film Festivali’nde yapan Morî, takiben 43. Vancouver Uluslararası Film Festivali, 24. Short Shorts Film Festival & Asia, 46. Cinemed Montpellier Akdeniz Film Festivali ve 41. Tahran Uluslararası Kısa Film Festivali‘ne katıldı.

Morî, 66. Zinebi Uluslararası Belgesel ve Kısa Film Festivali’ne Seçildi yazısına devam et

Yel Değirmenleriyle Savaş İçin: Rosinante

Ekonomik krizin etkilerini hepimiz yaşıyoruz, az ya da çok. Siyasal iktidar her seferinde enflasyonu düşüreceğini ve toplumsal refah seviyesini çok kısa bir sürede arttıracağını söylüyor, ama gün günden kötü geliyor. Hayat pahalılığı artarken barınma, beslenme, eğitim, sağlık gibi temel yurttaş hakları da yok oluyor. Her kente bir üniversite sloganıyla pıtrak gibi artan üniversitelerden mezun olanlar -adları nitelikli olsa da- işsizlikten ne yapacağını bilemiyor. Buna bir de pandemi gibi salgınlar da eklenince işsizlik özellikle gençlerin üzerine kâbus gibi çöküyor.

İşte, Ayşe ile Salih, okul çağına gelen ama hiçbir arazı bulunmadığı halde konuşmayan oğulları Emre ile birlikte hem pahalılık, hem barınma (kiraya uygun ev bulamıyorlar, bulduklarına da paraları yetmiyor), hem de işsizlikle mücadele ediyorlar.

Rosinante bir motosiklet ve ellerindeki tek varlıkları aslında ailenin. Özellikle konuşmayan Emre’nin ilgisini çeken tek şey. Onlarca oyuncağı olmasına rağmen babasıyla hep motosiklet üzerinden bağ kuruyor. Rosinante bir süre sonra ailenin üretim aracı, para kazanma aracı oluyor. Ayşe de Salih de motosikletle yolcu taşıyarak geçimlerini sürdürüyor.

Ayşe, oğul Emre için gerçekten kaygılanıyor: ya konuşmazsa! Çözümü bulunabilir mi? Anne ile baba arasında, işsizlik ve parasızlıktan doğan tartışmalar en çok Emre’yi etkiliyor. Bunları bir araya getirince, sıradan bir aile hikâyesi gibi görünen Rosinante, aslında bir dram olarak beliriyor.

Filmin senaryosunu Deniz Yeşilgün ile birlikte yazan yönetmen Baran Gündüzalp, sakin ve bir o kadar da yalın bir film çıkartmış. Sinemacıların pek sık başvurmadığı split denilen, sesin önceki görüntüye binmesini çok sevmiş besbelli. Akılcı kullanılan split aynı zamanda filmin akışını da kolaylaştırıyor.

15 Kasım’dan başlayarak gösterimde…

(11 Kasım 2024)

Korkut Akın

korkutakin@gmail.com

Kırarım Kalbimi

Jojo Eusebio’nun yönettiği ve Ke Huy Quan, Ariana DeBose, Daniel Wu ile Sean Astin’in oynadığı Kırarım Kalbini (Love Hurts), önümüzdeki aylarda UIP Filmcilik dağıtımıyla UIP Filmcilik tarafından vizyona çıkarılıyor.
Marvin Gable, ölüme terk ettiği eski suç ortağı Rose’dan kan kırmızı bir zarf alır. Kadın mutlu değildir. Şimdi Marvin, acımasız tetikçilerin dünyasına, ihanetlerle ve ölümcül savaş alanlarına dönüşen görüşe açık evlerle dolu bir dünyaya geri dönmüştür. Asabi bir mafya babası olan kardeşi Knuckles peşindeyken, Marvin peşini bırakmayan seçimleriyle ve asla tam olarak gömemediği geçmişiyle yüzleşmek zorundadır.

  • Basın Bülteni
  • Facebook
  • Fragman
  • IMDb

Kırarım Kalbimi yazısına devam et

Ferhan Baran Yazıyor: İşçisin Sen İşçi Kal

Herkes onu Ani diye çağırır ama gerçek adı ‘Anora’dır. Işık, aydınlık anlamına gelir ismi ancak kucak dansı yaptığı, çoğunluğu kaybedenler kulübünden müşterileri eğlendirdiği gece kulübünün loş ışığı altında geçer hayatı. Sigortası bile yoktur ama 23 yaşın verdiği coşkuyla yaşar hayatını. Ultra varlıklı Rus oligarkın zıpır veliahtı Ivan Zakharov ile (o da kendisine Vanya denmesini ister) karşılaştığı gece Sinderella hikâyesi başlar. İlk … Devamı…»

12. Kayseri Altın Çınar Film Festivali Başvuruları Başladı

Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı destekleriyle, Erciyes Üniversitesi ve Anadolu Sinemacılar Derneği iş birliğinde düzenlenen 12. Kayseri Film Festivali 26 – 28 Kasım 2024 tarihlerinde gerçekleştirilecek. Ulusal Kısa Film Yarışması ve Ulusal Belgesel Film Yarışması ile genç sinemacıları desteklemeyi amaçlayan, ulusalda ise sinema sanatı ve sanatçılarına destek olmayı hedefleyen festivalde jüri, yarışmaya kabul edilen filmler arasından En İyi Kısa Film Ödülü ve En İyi Belgesel Film Ödülü ile Kısa ve Belgesel Film Jüri Özel Ödülleri’ni belirleyecek. Yarışma filmleri 18 Kasım 2024′de duyurulacak.

Aksiyon, Dram ve Fantastik Türlerini Birleştiren Hain Filmi Afişi Yayınlandı

Satranç oyununu andıran senaryosuyla Hain, Türkiye’de ve dünyada kendini ‘seçilmiş’ sayan iktidar sahiplerinin entrikalarla dolu dünyasını ele alıyor. Gücü elinde tutan bu grubun sarsılmaz sanılan düzeni, kadın kahramanlar tarafından yerle bir edilirken intikam dolu hikâye sinemanın büyüsüyle perdeye geliyor. 13 Aralık Cuma günü vizyona girecek filmin afişi yayınlandı. Afişteki karakter konumlandırmaları, renk tonları ve görsel detaylar, izleyiciye filmin hikayesi ve temasına dair ipuçları sunuyor. Birçok filmin afişine de imza atan Volkan Topkaya tarafından tasarlanan görseldeki frekansı düşük renk tercihleri, seyirciyi filmdeki puslu evrene yakınlaştırıyor.

Ferhan Baran Yazıyor: Gerçek Bir Hikâye, Gerçeküstü Bir Mücadele

İyi ki yapılmış dediğiniz filmler vardır. ‘Bir Cumhuriyet Şarkısı’ işte böyle yapımlardan. İş Bankası’nın desteği ve BKM ekibinin yaratıcı katkıları ile kotarılan, Yağız Alp Akaydın’ın yönetmenlik koltuğuna oturduğu film, ilk Türk Operası ‘Özsoy’un 26 günde yaratılış ve sahnelenme sürecini anlatıyor. Genç Cumhuriyet türlü imkansızlıklarla mücadele ederek kısa bir zaman dilimi içerisinde büyük inkılâpları gerçekleştirmiş, kültür devrimi … Devamı…»

Ferhan Baran Yazıyor: Biz Venom’uz

Marvel Sinematik Evreni’nin (kısaca MCU) esrarengiz ve karmaşık olduğu kadar en eğlenceli serilerinden ‘Venom: Zehirli Öfke’nin üçlemeyi tamamlayan son epizodu dünya sinemaları ile birlikte bizde de gösterimini sürdürüyor. ‘Venom: Son Dans / Venom: The Last Dance’ araştırmacı gazeteci Eddie Brock’un (Tom Hardy) ikinci filmde başına gelenlerin ardından kaçtığı Meksika’dan açılıyor. Aynı bedende birlikte soluk aldığı uzaylı Venom ile iyice kanka olmuş olan Brock, şehir … Devamı…»

Korkut Akın Yazıyor: Aşk mı, Kalp Kırıklığı mı? Anora

İki anne, kuaförde konuşuyorlarmış. Biri, kızının üniversite okuduğunu, yüksek mühendis olduğunu ama iş bulamadığı için özel sekreterlik yaparak hayatını ancak kazandığını, diğeri de kendi kızının aynı işi yaptığını, ama üniversite okumak yerine fahişelikte karar kıldığını söylemiş. Anora, filmde Ani (Mikey Madison), seks işçiliğiyle yaşamını sürdüren genç bir kadındır. Çalıştığı yere gelen Rus oligarkın yeniyetme oğlu Ivan Zhakarov, filmde … Devamı… »

14. Uluslararası Suç ve Ceza Film Festivali’nin Programı Açıklandı

22 – 28 Kasım tarihlerinde izleyicilerle buluşacak olan 14. Uluslararası Suç ve Ceza Film Festivali’nin yarışma filmleri ve jürileri, beş farklı bölümde gösterilecek filmleri, Akademik Program ve VisionIST etkinlikleri basın toplantısıyla açıklandı. Festival başkanı Prof. Dr. Adem Sözüer, direktörü Prof. Dr. Bengi Semerci, programlar direktörü Alin Taşçıyan ve kısa metraj film koordinatörü Nil Kural’ın açıkladığı programda gösterimler, paneller ve sinemacılarla buluşmalar var.

14. Uluslararası Suç ve Ceza Film Festivali’nin Programı Açıklandı yazısına devam et

Unutma İkisi de Sensin

Jane Fonda’nın 80’li yıllarda yaptığına benzer bir aerobik programının yıldızı, eskinin Oscarlı oyuncusu Elisabeth Sparkle (Demi Moore) ilerleyen yaşı nedeniyle tam da 50. doğum gününde işine son verildiğinde dünyası başına yıkılır. Ona kendini özel hissettiren geniş hayran kitlesini yitirdiğinde Beverly Canyon’daki lüks sığınağının yapayalnızlığından başka bir şey kalmamıştır elinde. Fransız yazar yönetmen Coralie Fargeat’ın 77. Cannes Film Festivali’nde sansasyon yaratan ikinci uzun metrajına adını veren ‘Madde’ ya da ‘Cevher / The Substance’, ‘daha iyi bir versiyonunuzu hayal ettiniz mi hiç? daha genç, daha diri, daha seksi bir siz istiyorsanız bu yeni ürünü denemelisiniz’ benzeri bir slogan paketiyle tam bu noktada hayatına girer.

Tek bir iğne DNA’sını harekete geçirecek, yeni bir hücresel bölünme başlatarak kendi bedeni içinden daha genç ve pürüzsüz yeni bir versiyonun ortaya çıkmasını sağlayacaktır. Bedeni yırtılarak ‘Alien’ misali vücudundan çıkan Sue (Margaret Qually), Elisabeth (ya da Lizzie)’nin 23 yaşındaki versiyonu olarak onun şov dünyasındaki yerini alır. Ancak unutulmaması gereken şey ana kaynağın Lizzie, tek kuralın ise paylaşmak olduğudur. Telefondaki sesin yönlendirmesi ile metruk bir adresten temin edilen sıvı ve beraberindeki kitlerin yedişer gün arayla değişimli olarak iki beden arasında dengeli bir biçimde kullanılma zorunluluğu vardır. Yoksa herhangi bir gecikme vahim sonuçlara yol açabilecek, bir tarafın fazladan kullandığını diğer taraf kaybedecek ve bu kaybın geri dönüşü olmayacaktır.

‘Cevher’ erkek egemen şov dünyasını, şöhret kültürünü ve kadınların sektörde var olabilmek için uymak zorunda oldukları klişe güzellik standartlarını topa tutarcasına eleştiriyor. Eril dünyayı temsil eden küstah ve mide bulandırıcı televizyon yapımcısının (Dennis Quaid) #Me Too hareketini başlatan skandalların ana aktörü Harvey Weinstein ile aynı adı taşıması bu açıdan anlamlı. Film bununla da kalmıyor. Çağdaş tüketim toplumunda yapayalnızlığı gözlerimizin içine sokarken, kuşaklararası kadim çatışmayı ve rekabetin karanlık yollara sürüklediği ezeli ebedi ana-kız ilişkisini didikliyor. Tüm bunları yaparken, Cronenberg, Carpenter, Lynch ya da Haneke gibi ustalardan aldığı esini saklamayan Forgeat, Kubrick tarzı kırmızı ve beyazın egemen olduğu geniş açılı stilize görsel dünyasını ustaca kuruyor.

Fargeat öfkesini şiddet yüklü, seyri çok da kolay olmayan bir kan deryasında açığa çıkarmayı seviyor. Western esintili gerilim türüne feminist bir yorum getirdiği 2017 yapımı ‘İntikam / Revenge’ adlı ilk uzun metrajında, işleri bittiğinde kendisini hunharca yok etmeye çalışan patriyarkal düzenin temsilcisi 3 erkek arkadaşı şiddetin doruğa çıktığı vahşi bir kovalamacanın ardından nasıl telef ettiğini izlemiştik. ‘Cevher’in uyuşmaz ikilisinin kaçınılmaz sonunu yine gözü pek ve cüretkâr bir kan ve dehşet denizinde noktalamış. En iyi senaryo ödülü ile döndüğü Cannes’daki prömiyerinde smokinli beyler ve şık tuvaletli hanımların perdeden nerdeyse üzerlerine sıçramış olan kan tufanı konusunda hassas izleyiciyi uyarmış olayım. Buna karşılık, Demi Moore’un yıllar sonra kendi personasını ti’ye aldığı yılın en cesur ve özgün filmi ile karşı karşıya olduğumuzun altını çizmek isterim.

(08 Kasım 2024)

Ferhan Baran

ferhan@ferhanbaran.com

Sinemacılık ve Filmcilik Yararına Bağımsız İletişim Platformu