Sadi Çilingir tarafından yazılmış tüm yazılar

Depresyonun Portresi

Mike Leigh’nin 6 yılın ardından setlere dönüş filmi ‘Acı Gerçekler / Hard Truths’, Pansy Kingsley Deacon’ın (Marianne Jean – Baptiste) uykusundan çığlık atarak uyanmasıyla açılıyor. Çatıda yürüyen güvercinlerin sesinden ürkmüştür, ancak çevresindeki herşey irkiltmeye yetmektedir onu. Evin diğer fertlerinden tesisatçılık yapan kocası Curtley’nin (David Webber), 22 yaşındaki boş gezenin boş kalfası oğlu Moses’ın (Tuwaine Barrett) varlığından şikayetçidir. Yalnızca evinde değil, zorunlu pandemi hapsi sonrası dışarda da huzursuzdur.

Yetişkin iki kızıyla mutlu memnun bir yaşam süren kuaför kız kardeşi onun hayatına dokunmak ister. Müşterilerinin dertlerini sabırla dinlemeye alışık olan Chantelle (Michelle Austin) ısrarla ablasının elinden tutar. Anneler Günü’nde 5 yıl önce kaybettikleri annelerinin mezar ziyaretine tüm itirazına karşın onu da götürür. Sonrasında kızları Kayla (Ani Nelson) ve Aleisha (Sophia Brown) ile tüm aileyi yemeğe alır. Bu sıcak ilgiye rağmen Pansy’nin içine düştüğü bunalımdan çıkabilmesi çok da kolay gözükmemektedir.

‘Mr. Turner’ (2014) ve ‘Peterloo’ (2018) gibi geniş ölçekli tarihi dramaların ardından sıradan insanların dertlerini mercek altına alan o güzelim film geleneğine dönüş yapan İngiliz sinemasının usta çınarı, 80 küsur yaşında bu kez işçi sınıfından siyahi bir ailenin dünyasına süzülüyor. Sert olduğu kadar dokunaklı bu dram, herhangi bir konuda herkesle kavga etmeye hazır Pansy üzerinden depresyonun benzersiz bir portresini çizmeye sıvanıyor. Film ilerledikçe orta yaşlı ev kadınının annesi ile çözülmemiş sorunları olduğunu, yalnız kalmaktan korktuğu için Curtley ile evlendiğini anlıyoruz. Pansy her şeyin sona ermesini arzuluyor. Kendini çok yalnız ve yorgun hissetmekte, çevresindeki herkesin ondan nefret ettiğine inanmaktadır. Sevecen kız kardeş ‘hepimiz seni seviyoruz’, ‘seni anlamıyorum ama yine de seni seviyorum’ dese bile Pansy ikna olacak gibi görünmüyor. Onun saldırgan huzursuzluğu evin içine de sinmiş, ağzını bıçak açmayan eş ve oğul sessizce kendi depresyonlarını yaşar hale gelmiştir. Yönetmen Pansy ile Curtley’nin çıkmazı konusunda hayli karamsar bir tablo çiziyor. Lakin finalde, kulaklığı vücudunun bir uzantısı haline gelmiş Moses için bir umut ışığı yakıveriyor.

İnsan ilişkilerini mercek altına aldığı doğalcı tarzıyla bağrımıza bastığımız Leigh, dünya prömiyerini geçtiğimiz Eylül ayında Toronto’da yapan 23. ve belki de vasiyet filminde, 1996 yılında Cannes’da Altın Palmiye’ye layık görülmüş ‘Sırlar ve Yalanlar / Secrets and Lies’ta tanımış olduğumuz Jean – Baptiste ile yaklaşık 30 yıl sonra bir kez daha buluşuyor. Oyuncunun yine Leigh imzasını taşıyan 2010 yapımı ‘Ömrümüzden Bir Sene / Another Year’den hatırlayacağımız Austin ile muhteşem birlikteliği ve bu düete eşlik eden diğer tüm oyuncular kusursuz bir ensemble oluşturmuş. Adını Richard Bach’ın ölümsüz martısından almış Jonathan Livingstone, Curtley’nin yardımcısını oynadığı kısa kompozisyonuyla gönlümüzü çeliyor. Saatlere tutkun Virgil ile birlikte Haydn’ın ‘saat senfonisi’ olarak bilinen ‘101 no’lu re majör’ orkestra eserini yad ediyor, 1890’larda İngiltere’de ‘zamanı satarak’ bir kazanç kapısı bulan, ‘Greenwich Time Lady’ olarak da bilinen Ruth Belville ve ailesinin pek bilinmeyen ilginç hikâyesine kulak veriyoruz.

(23 Şubat 2025)

Ferhan Baran

[email protected]

Ferhan Baran Yazıyor: Beklenmedik Biçimde Belirir Aşk

Amerikan bağımsızlarının en iyilerinden Spike Jonze’un şimdiden klasikleşmiş 2013 yapımı filmi ‘Aşk / Her’, Sevgililer Günü şerefine 11 yılın ardından tekrar sinemalarda gösteriliyor. Film hakkında 13 Şubat 2014’te yayına girmiş yazımı özellikle yeni kuşaklar için yeniden düzenledim. Theodore Twombly’nin (Joaquin Phoenix) hikayesi yakın bir gelecekte, teknolojinin başdöndürücü gelişimine uyum sağlamış soğuk ve metalik Los Angeles … Devamı…»

Mustafa Arslan’ı (Kâhtalı Mıçı) Kaybettik

Türk Halk Müziği Sanatçısı ve oyuncu Mustafa Aslan, 15 Şubat 2025 Cumartesi günü 74 yaşında hayatını kaybetti. Kâhtalı Mıçı lâkabıyla tanınan sanatçı 1953 yılında Adıyaman’ın Kâhta ilçesinde doğdu. 17 yaşından itibaren Kâhta’da yerel türkücülük yaptı. 1991 yılında geldiği İstanbul’da bir müddet yaşadıktan sonra Şanlıurfa’ya yerleşti. Ahmet Sezgin, Nuri Sesigüzel, Mahsuni Şerif, Sami Kasap gibi sanatçıların parçalarını seslendirdi. Kahtalı Mıçı, Sırrı Süreyya Önder’in yönettiği Beynelmilel ile Ali Adnan Özgür’ün yönettiği Mazlum Kuzey adlı sinema filmlerinde ve birkaç adet TV filminde rol aldı. Merhuma Tanrıdan rahmet, kederli ailesine sabırlar dileriz.

SİYAD Onur ve Emek Ödülleri Açıklandı

Sinema Yazarları Derneği (SİYAD) tarafından 10 Mart’ta düzenlenecek SİYAD 57. Türkiye Sineması Ödülleri töreninde Onur ve Emek ödüllerini alacak isimler belli oldu. Onur Ödülü’ne değer bulunan isimlerden ilki Şerif Gören. Aralık ayında vefat eden yönetmene bu ödül kararı daha önce verilmişti. Diğer Onur Ödülü sevilen oyuncu Hale Soygazi’ye sunulacak. Emek Ödülü’ne değer görülen isimler ise yapımcı ve dağıtımcı Nida Karabol ile değerli yönetmen Muzaffer Hiçdurmaz.

SİYAD Onur ve Emek Ödülleri Açıklandı yazısına devam et

Sesini Arayan Kadın

Pablo Larraín’in 20. yüzyıla damgasını vurmuş kadınlar üçlemesinin son ayağı olan ‘Maria’, ünlü diva Maria Callas’ın (Angelina Jolie) 16 Eylül 1977 günü 53 yaşında ölümüyle açılıyor. Filmin ilk planı, bir opera sahnesine dönüşmüş Paris’teki lüks apartman dairesini mekân almış trajik bir operanın son sahnesi gibidir. Fonda, Verdi’nin ‘Otello’ operasının son perdesinde kaçınılmaz sonundan kurtulamayacak olan Desdemona’nın merhamet dileyen aryası yankılanmaktadır. Başına toplanmış bir grup insan Callas’ın cansız bedeni ile ilgilenirken bizler bir hafta öncesine döner, Yunan asıllı Amerikalı sopranonun Paris yaşamının son günlerine, yalnızlık ve geçmişe özlemle mücadele eden içsel dünyasına tanıklık etmeye başlarız.

Dört küsur yıldır insanlardan ve sahnelerden uzak inziva günlerinde uşağı Ferruccio (Pierre Francescofavino) ile evin kahyası Bruna (Alba Rohrwacher) Callas’ın eli ayağı olmuştur. Aldığı yatıştırıcı ilaçlar dışında en büyük dostudur onlar. Yoğun kullandığı sakinleştiricinin adı ile andığı hayali gazeteci Mandrax’a anılarını anlattığı anlarda geçmişin parlak yılları çoğunlukla siyah – beyaz bir film şeridi gibi geçer gözlerinin önünden. Sahneleri yakan, insanların başını döndüren güçlü sesinin özlemi içindedir Maria. Çocukluk yıllarından başlayarak onu zincirlerinden koparmış olan, bir dönem Aristotle Onassis’in (Haluk Bilginer) susturmaya çalıştığı sesinin geçmişteki tınısını geri kazanma çabasındadır. Lakin hayatın sonbaharıdır artık. Paris sokaklarına dökülmüş sarı yapraklar kadar yorgun ve çaresiz kadını anıları hayatta tutmaya yetmeyecektir.

‘Maria’ kederli bir film. Her temsilde ayrı bir macerayı yaşadığı opera sahnelerinden uzakta varoluş gayesinin izini süren hüzünlü bir kadının hikâyesi. Şilili usta yönetmen daha önce Jacqueline Kennedy’nin yakın plan yas dönemini anlatan ‘Jackie’ (2016) ve tepetaklak bir peri masalı olarak nitelendirdiği Lady Diana’nın mutsuz geçen üç günlük kraliyet Noel tatiline odaklanan ‘Spencer’dan (2021) sonra bir kez daha, şan, şöhret ve zenginliğe rağmen mutlu olamamış geçtiğimiz yüzyıldan bir başka kadının yaşamından belli bir zaman dilimine tanıklık eden kendine özgü anti biyografik bir yapım.

Callas’ın kendi sesinden trajik opera aryaları ile bezenmiş bu özel film, özellikle klâsik müzikseverler için baştan heyecan uyandırıyor. ‘Norma’dan ‘Tosca’ya, ‘Anna Bolena’dan ‘Medea’ya trajik kadınların sesi olmuş Callas’ı perdede canlandıran Jolie’ye gelince, yetenekli yönetmen – oyuncunun çok emek verdiği belli. Aylarca vokal koçu ile çalışmış, aryaları kendi söylememiş belki ama belli ki kusursuz senkron tutturmak için hepsini çok iyi etüt etmiş. Ancak Jolie’nin baskın beyazperde personası onu Callas olarak benimsememize yardımcı olmuyor. Jolie’ye eşlik eden çok güçlü bir oyuncu kadrosu olmasına rağmen, Maria’nın yardımcılarını oynayan İtalyan sinemasının iki parlak isminden

yeterince yararlanılamamış. Jane Campion filmi ‘The Power of the Dog’un (2021) başarılı genç oyuncusu Kodi Smit – McPhee hayali gazetecide, yine tek bir sahnede Maria’nın ablası olarak izlediğimiz İtalyan sinemasının usta oyuncu – yönetmenlerinden Valeria Golino, bir de çalakalem yazılmış Onassis karakterinde elinden geleni yapan Haluk Bilginer için de aynı şeyi söyleyebilirim. Buna karşılık Callas’ın şizofrenik bir ruh hali ile geçmiş hayalinin izini sürmesinin hoş bir buluş olduğunu söyleyebilirim. 1970’ler sinemasının renk paletini ustaca yakalamış görüntü yönetmeni Ed Lachman’ın Callas’ın içsel yolculuğunu başarıyla yansıtan sarı kahverengi soluk Paris’ini çok başarılı bulduğumu da söylemeden geçmeyeyim.

(22 Şubat 2025)

Ferhan Baran

[email protected]

Korkut Akın Yazıyor: Hayatta Kalmak Yeterli Değil, Önemli Olan Yaşamak: Bridget Jones: Onun İçin Çıldırıyor

Bir kadın, hepimiz gibi, yaşamın içerisinde kendine tutunacak bir dal arıyor ve günlüğüne notlar alıyor. Gerçi son dönemde, epeydir, bir şey yazmamış. Hepimizin tanıdığı bir kadın bu. Bridget Jones, daha önce kitaplarıyla ve filmleriyle maceralarını okuduk, izledik. Bu kez, “Onun için çıldırıyor”. O kim? Kim olsun istersiniz? Bridget Jones film serisi, Helen Fielding’in aynı adlı kitap serisinden uyarlanan romantik komedi filmlerinden oluşuyor, ilk filmi çok … Devamı… »

Korkut Akın Yazıyor: Kaptan Amerika: Cesur Yeni Dünya

Marvel’i başından beri taşıyan, hemen her filmi belli bir seyirci seviyesini yakalayan dizisi Kaptan Amerika, bu kez cesur olmaksızın yeni bir dünya ile karşımızda. Evet, yeni, çünkü biraz politik sos (hep vardı ama bu kez biraz daha fazla) biraz yeni oyuncular ile eski karakterlerin birçoğuna veda edip “Kırmızı” Hulk ile farklılık yaratıyor. Film, önce, başarılı bir girişle kuşkusuz, son dönemde İsrail’in, Hamas saldırıları arasında, çağrı … Devamı… »

Suç Takımı 2: Pantera

Christian Gudegast’ın yönettiği ve Gerard Butler, O’Shea Jackson Jr., Evin Ahmad ile Salvatore Esposito’nun oynadığı Suç Takımı 2: Pantera (Den of Thieves 2: Pantera), 21 Şubat 2025’de TME Films dağıtımıyla TME Films tarafından vizyona çıkarıldı.
Film, O’Brien’ın, Avrupa’da Pantera mafyasıyla iş birliği yapan Donnie Wilson’ı takip etmesini konu alıyor. Donnie, dünyanın en büyük elmas borsasında büyük bir soygun planlamaktadır. Den of Thieves’ın devamı olan film, elektrikli araçlarla gerçekleştirilen aksiyon dolu araba takip sahneleriyle dikkat çekiyor. Yönetmen bu sahneleri daha gerçekçi kılmak için önemli bir markayla iş birliği yaptı.

  • Basın Bülteni
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • IMDb

Suç Takımı 2: Pantera yazısına devam et

Düzce Konuralp Film Festivali

Düzce Konuralp Film Festivali (DKFF), Düzce Valiliği, Düzce Üniversitesi, Düzce Belediyesi, Düzce Ticaret ve Sanayi Odası tarafından 15 – 18 Mayıs 2025 tarihleri arasında Düzce’de gerçekleştirilecek. Festival başvuru tarihini 25 Şubat 2025 olarak belirleyen festivalde 3 ana kategoride yarışma olacak. Kurmaca Film, Belgesel Film ve Yapım Destek kategorilerinde dereceye girenlere kısa filmlere para ödülleri verilecek. Buna göre, Kurmaca Film ve Belgesel Film kategorisi birincilerine 75.000’er TL, ikincilerine 50.000’er TL ödül miktarı belirlendi. Festival bu yıl onur ödüllerini ise sinemamızın sevilen oyuncuları Hülya Koçyiğit ve Ediz Hun’a vermeyi kararlaştırdı.

Düzce Konuralp Film Festivali yazısına devam et

İFSAK 45. Ulusal Kısa Film ve Belgesel Yarışması

İFSAK 45. Ulusal Kısa Film ve Belgesel Yarışması ana jürisi açıklandı. Jüri, Yönetmen Gökalp Gönen, Akademisyen Özge Özyılmaz ve Yazar Pelin Özer’den oluşuyor. Çarpıcı öykülerin, görsel belgelerin, deneysel anlatımların yaratım ortamı olan kısa film ve belgeselleri desteklemeyi amaçlayan yarışma filmlerin seyirciye ulaşması açısından önemini koruyor. Ön elemeyi geçen kısa filmler 10 – 16 Mart 2025 tarihleri arasında yapılacak İFSAK 31. Kısa Film Festivali süresince izleyicilerle buluşacak.

İFSAK 45. Ulusal Kısa Film ve Belgesel Yarışması yazısına devam et

Akıldan Kalbe Filminin Festival ve Yurtdışı Serüveni Başlıyor

Sinema sektörünün yakından takip ettiği, dünyanın her yerinden sektör temsilcilerinin katıldığı Berlin Film Festivali’nin European Film Market etkinlikleri kapsamında Akıldan Kalbe filminin özel gösterimi yapılacak. 17 Şubat 2025 Pazartesi günü Berlin CinemaXX 19 sinema salonunda saat 15:00’te gerçekleştirilecek olan özel gösterime farklı ülkelerden film alım ekiplerinin yoğun katılımı bekleniyor. Yapımı Sinehane ve Üs Yapım, yapımcılığı Süreyya Yaşar Önal imzası taşıyan, Burhan Gün’ün proje ortağı olduğu, senaryosunu Özer Feyzioğlu ve Avni Tuna Dilligil’in birlikte kaleme aldığı Akıldan Kalbe filminin yönetmen koltuğunda Özer Feyzioğlu oturuyor.

  • Basın Bülteni
  • Fragmanı izlemek için tıklayınız.
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.

2024’ün Gişe Canavarı Filmi Deadpool & Wolverine, Beyazperdenin Ardından Disney+’ta Yayında

Sevilen popüler müzik grubu NSYNC’in ünlü Bye Bye Bye şarkısını tam 24 senenin ardından yeniden sevdirdiği gibi fenomenleştiren ve Hugh Jackman ile Ryan Reynolds’ı bir araya getiren Deadpool & Wolverine, sinemanın beyazperdesinde izleme fırsatını kaçıranlar ve yeniden izlemek isteyenler için Disney+’taki yerini aldı. Deadpool & Wolverine, Marvel Sinematik Evreni’nin en sevilen iki efsanevi karakterini, Deadpool ile Wolverine’i buluşturan ve tüm dünyada Temmuz 2024’te vizyona girmesinden üç hafta sonra 1 milyar dolarlık hasılat sınırını aşarak tüm zamanların en yüksek hasılatını elde eden R-rated (18 yaş üstü) film unvanını aldı.

Büyük Heyecanla Beklenen Ejderhanı Nasıl Eğitirsin Filminin Yeni Fragmanı ve Afişi Paylaşıldı

DreamWorks Animation’ın büyük beğeni toplayan Ejderhanı Nasıl Eğitirsin animasyon üçlemesinin arkasındaki yaratıcı görüş sahibi, üç kez Oscar adayı olmuş ve Altın Küre ödülü kazanmış olan yönetmen Dean DeBlois’ten, sevilen seriyi başlatan filmin çarpıcı bir canlı aksiyon yeniden uyarlaması sinemalara geliyor. Vikingler ve ejderhaların nesiller boyu amansız düşmanlar olduğu Berk adasında Hıçkıdık (Mason Thames) farklı bir duruş sergiliyor. Vast Şefi Stoick’in (Gerard Butler) yaratıcı ama göz ardı edilen oğlu Hıçkıdık, korkulan bir Gecenin Öfkesi ejderhası olan Dişsiz ile arkadaş olduğunda yüzyıllardır süregelen geleneklere meydan okur.

  • Basın Bülteni
  • Yeni fragmanı izlemek için tıklayınız: 1 / 2
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.

Altın Küre Ödüllü I’m Still Here – Hâlâ Buradayım, 28 Şubat’ta Vizyona Giriyor

Walter Salles’in yönettiği I’m Still Here – Hâlâ Buradayım, TME Films dağıtımı ile 28 Şubat Cuma günü Türkiye’de sinemaseverlerle buluşuyor. Fernanda Torres’in etkileyici performansıyla Altın Küre’de En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’nü kazandığı, üç dalda Oscar adaylığı bulunan ve Venedik Film Festivali’nde En İyi Senaryo Ödülü’nü alan film Brezilya’nın karanlık geçmişine ışık tutuyor. Fernanda Torres, Selton Mello, Fernanda Montenegro, Maeve Jinkings, Marjorie Estiano’nun kadrosunda yer aldığı film Brezilya’nın askeri diktatörlük döneminde kaybolan eski milletvekili Rubens Paiva’nın hikâyesini ve eşi Eunice Paiva’nın verdiği adalet mücadelesini konu alıyor.

Altın Küre Ödüllü I’m Still Here – Hâlâ Buradayım, 28 Şubat’ta Vizyona Giriyor yazısına devam et