Adana sinemacılarından, Çelik, Arıplex Reşatbey ve Arıplex Cemalpaşa Sineması sahibi Ali Kaan Çelik, 31 Aralık 2021 Cuma günü 54 yaşında pandemi nedeniyle hayatını kaybetti. Ali Kaan Çelik, Adana’nın en köklü sinemalarından Arı Sineması’nı 1996 yılında satın alarak Arıplex Reşatbey adıyla çalıştırmaya başladı. 1999 yılında ise beş salonlu Arıplex Cemalpaşa Sineması’nı Gazipaşa Bulvarı, Vali Yolu’nda hizmete sundu. Merhuma tanrıdan rahmet, kederli ailesine sabırlar dileriz.
Ali Kaan Çelik’i Kaybettik yazısına devam et
Aylık arşivler: Aralık 2021
Sadi Çilingir Yazıyor: Elveda
Yıl 1969, Aralık ayının son günü, yani 31 Aralık, saat olmuş 23:59, TRT TV.de, tam 1970 yılına girildiğinde Türk Sanat Müziğinin duayen seslerinden Nesrin Sipahi terennüme başlıyor: “Bu yıl da böyle geçti şirin sözlü sevgili… Hayal içinde geçti o tatlı günlerimiz…” Yıllar nasıl geçecek diye hafızama nakşettiğim o yıl ve o günün üzerinden tam 51 yıl geçti, sinema diliyle söylersek “Rüzgar Gibi Geçti”. Ve geldik bugünlere, şimdi 2021 yılını da … Devamı… »
24 – 30 Aralık 2021, Haftalık Gişe Verileri
24 – 30 Aralık 2021, Haftalık (Weekly) Gişe Verileri için tıklayınız. Bu listelerden alıntı veya kopyalama yapıldığında kaynak olarak Haftalık Antrakt Sinema Gazetesi’nin gösterilmesi rica olunur.
Haftalık Seans Bilgileri, 31 Aralık 2021 – 06 Ocak 2022
Gösterimdeki filmlerin 31 Aralık 2021 – 06 Ocak 2022 seansları için tıklayınız. (Listeler eksiksiz değildir, bu salonlar ve seanslar dışında da gösterimler olabilir. Listelerden alıntı veya kopyalama yapıldığında kaynak olarak Haftalık Antrakt Sinema Gazetesi‘nin gösterilmesi rica olunur.)
Bir Tek Aptallar Değişmez: Keşke’siz Bir Kadın: Arzu Okay
Bazı isimler vardır, marka olmuşlardır artık; herkes tanır, herkes benimsemiştir, tartış(ıl)maz bile. Sinemada çokça sayabiliriz böyle ismi… Onlardan biri Arzu Okay. Her ne kadar yeni Bakan’ın alametifarikası olduysa da birçok insanın gözleri ışıldamıştır tam şu an, Arzu Okay adını görünce. Birçoğu da şaşırmıştır muhakkak. Ancak İletişim Yayınları’ndan çıkan Türey Köse söyleşisini okuyunca bambaşka bir pencere açılacak önünüzde ve başlığa da çıkardığım “Bir tek aptallar değişmez” Fransız atasözünü anacaksınız, muhakkak.
Çocuk denebilecek bir yaşta kamera karşısına geçmiş, yüzden fazla filmde rol almış, Arzu Okay, sadece 17 filmle bir dönemin sembolü olarak kabul ediliyor. Belki bir haksızlık ama herkes kabul etmiş ve kendisi de benimsemiş. Rahatsız olmadığı apaçık, hatta gizlemeden, erinmeden söylüyor da…
Peki, söylenegelen bu sembollük ne kadar doğru? Türey Köse ile söyleşisinden öğreniyoruz ki, çekilen filmler erotik denilebilir, araya konan parçalar nedeniyle pornoya dönüştürülmüş. Sadece onlar değil, Yeşilçam’ın geleneksel çizgisinde çekilmiş filmlerine de parça konmuş Okay’ın.
Yoksulluğun ve yoksunluğun izi…
Babası kendilerini bırakıp gidince annesinin de yaşamını sürdürebilmesi için okulu yarıda kesip kamera karşısına geçmiş Arzu Okay. Akıntıya kapılıp sürüklenmemiş, ne istediğini bilerek, ne yaptığının farkında olarak kararlı durmuş. Zaten o kararlılıktır ki kazıyarak sökerek kazanmış hayatını; yoksa ününün verdiği kolaylıkla “havadan” para kazanması işten bile değildir, birçoklarının yaptığı gibi.
Kan tükürse de kızılcık şerbeti içtim demez, önerilere hatta baskılara rağmen, üstüne üstüne gider. Gözü karadır ve dener hiç bilmediği bile olsa ayakta kalma yollarını. Dericilik yapmaya başladığında, hanutçuluğun belirleyiciliğini öğrenir ticaret için, Edirne’ye gidip oradan çekmeye başlar turistleri. Fransa’ya gittiğinde bir kelime bile edememenin haklı hüznüyle dil öğrenmeye başlar. Sadece Fransızca değil, İngilizce de öğrenir. Kızının kendisi gibi olmaması için ona özel dil dersleri aldırır, İspanya’ya gönderir.
Kızını tek başına yetiştirir Arzu Okay, tüm zorluklarına karşın. Geleneksel ya da standart herkesin kabûl edegeldiği statüleri bırakır bir tarafa, aklının sesini dinleyerek sürdürür çabasını.
Oyunculuk bir meslek…
Sette yaşadıklarını anlatıyor; tabii ki şimdiki koşullar çok farklı. Sokak arasından kalkan minibüslere doluşup tıklım tıkış (setçisi, ışıkçısı, oyuncuları vb.) çekime gittiklerini… Sesli çekim yapılmadığı için kamera arkasındaki konuşmaların kendilerini ne denli etkilediğini (burası çok önemli, çünkü daha sonraki yıllarda da negatif kaçak gelirdi ve çok pahalıydı, tekrar çekim ihtimali neredeyse sıfırdı; düşünün ne denli odaklanmaları gerektiği)… “Oyunculuk bir meslek, yaparken de onun şartlarında yapıyorsun. Erotik filmlerde oynayanlar şehvet duymak, kovboy filmlerinde oynayanlar kovboy gibi hissetmek zorunda değil kendini. Kötü adam da özel hayatında herkese kötülük yapmayacak!” diye anlatıyor (s. 55).
Sansür nedeniyle (Devlet Denetim Kurulu vardı ve senaryolar da filmler de onay almak zorundaydı, doğal olarak da) -pahalı bir iş olan- filmini kurtarmak adına çift final çekildiğini anlatıyor: Katili polisin mutlaka yakalaması lazım. Adamın ölümünden sonra kaçamazsın sevgilini alıp, yoksa sansürden geçemez. O zaman, sansürden geçebilmesi için polisin gelip yakalamasını kaydedeceksin, ama gösterime, sevgilinle kaçtığını (seyirci öyle mutlu olacaktır) sokarsın.
Oyuncular da hayata dâhil!
Arzu Okay, film çekimleri (gerek toplumsal süreç gerekse televizyonun katkısıyla) sekteye uğrayınca sahneye çıkmaya başlar. Şarkıcı değildir aslında, kendine göre sesi de kötüdür, ama o çocuksu yüzü yeter. Bir o yana bir bu yana koşturarak, hoplaya zıplaya, söyler sözlerini unuttuğu şarkıları. Bir gün, bir yerlerde, kurşunlanırlar, polisi çağırırlar; emniyet müdürü, “Beni de tarıyorlar ya, bana ne” der ve umursamaz yaşananları.
Politik olarak da belli bir duruşu vardır Arzu Okay’ın, kitaplarla sağlamıştır. Gerek yurtdışında, Paris’te iltica eden solcuları korur kollar gerekse yurtiçinde barış için yollara düşer. Sivil bir inisiyatifle, “İlla bana mı sıra gelmesi gerekiyor, benim canım acıdığı zaman mı tepki göstereceğim olup bitenlere” düşüncesiyle “Savaş dursun, insanlar ölmesin” diyenlerle Diyarbakır’a gider. Plastik mermi yer ayağından, ama sürdürür bu tavrını. İzmir’de, Ankara’da, Urfa’da, Bodrum’da, Adana’da da benzer eylemliliklerin içinde olur, destek amacıyla açlık grevine bile katılır, “Bu da nereden çıktı” diyenler artık tanıyordur Arzu Okay’ı.
Radikal kararla evinden ayrılan, benzer bir kararla sinemayı bırakan Arzu Okay, “keşke”siz olduğunu söylüyor. Haklı bence de…
Arzu Okay “Keşke”siz Bir Kadın, Türey Köse, Anı – nehir söyleşi, İletişim Yayınları, 2021, 125 s.
(06 Ocak 2022)
Korkut Akın
korkutakin@gmail.com
Gizli Gerçek
Aneesh Chaganty’nin yönettiği ve Sarah Paulson, Kiera Allen, Sara Sohn ile Pat Healy’nin oynadığı Gizli Gerçek (Run), 25 Şubat 2022′de CJ ENM dağıtımıyla BG Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Baskıcı bir anne ile kızı arasında yaşanan sıra dışı olayları konu alan film, olay örgüsü açısından benzeri olmayan bir yapım. Dünyadan izole bir şekilde büyümüş olan Chloe’nin sıradan yaşamı, annesi Diane’nin sakladığı korkunç bir sırrı öğrenmesiyle bir anda değişir. Annesinin ondan sakladığı gerçekleri öğrenmeye başladıkça garip olaylar yaşanmaya başlar. Evden kaçma planları yapmaya başlayan Chloe için artık hiç bir şey kolay olmayacaktır.
- Basın Bülteni
- Fotoğraflar
- Fragman: 1 / 2
- IMDb
Kesişme: İyi ki Varsın Eren’in Çocuk Yıldızları
Dijital Sanatlar – TRT ortak yapımı Kesişme: İyi ki Varsın Eren filminde, usta oyuncu kadrosunun yanı sıra birçok çocuk oyuncu da rol aldı. Eren Bülbül’ün 4 yaşındaki halini Ömer Asaf Kurtulmuş, 9 yaşındaki halini ise Ahmet Eren Taşdelen oynadı. Yönetmenliğini Özer Feyzioğlu’nun üstlendiği filmde Eren Bülbül’ün kardeşlerini ise Nisanur Boliç, Halil İbrahim Pulat, Ayşe Eliz Kolaylı, Asya Lina Bayrak, Asya Beren Yenigül ve Ece Karakurt canlandırdı.
- Basın Bülteni
- Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
Ferhan Baran Yazıyor: 2021’den Benim Seçtiklerim
Hayatımızı büyük ölçüde kısıtlayan Covid salgını nedeniyle kapılarını bir süreliğine kapatmış olan sinema salonlarına yıl ortasında dönebildiğimiz, bir önceki yıldan bekleyen yapımların gün ışığına çıktığı verimli bir sinema yılını geride bırakmış bulunuyoruz. Festivallerde kaçırdığım ve henüz ülkemizde gösterime girmemiş kimi önemli filmleri mecburi olarak dışarda bırakarak 2021 yılı içinde izleyebildiklerim arasından seçtiğim 10 filmlik en … Devamı… »
Düşler Fabrikası
Kim Hagen Jensen ile Tonni Zincjk’in yönettiği ve Rasmus Botoft, Martin Buch, Ditte Hansen ile Caroline Vedel’in seslendirdiği animasyon film Düşler Fabrikası (Drommebyggerne – Dreambuilders), 08 Nisan 2022’de CJ ENM dağıtımıyla Filmartı Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Minna, bir gece rüyasında, rüyaların fabrika gibi üretildiği renkli dünyayı keşfeder. Rüyaları istediği gibi yönlendirebildiğini fark edince de aklına bir fikir gelir. Bir türlü anlaşamadığı kardeşi Jenny’nin rüyalarına gidip onu daha iyi hale getirmeye çalışır. Ama Jenny’nin rüyalar dünyasında kaybolması üzerine, Minna kardeşine yardım edebilmek için bir serüvene çıkar.
- Basın Bülteni: 1 / 2
- Fotoğraflar
- Fragman
- IMDb
Ali Betil’i Kaybettik
Yönetmen, Yapımcı ve Yürütücü Yapımcı Ali Betil, 29 Aralık 2021 Çarşamba günü hayatını kaybetti. Hrant, Kurmaca, Sidikli adlı kısa filmleriyle sinemaya başlayan ve Reha Erdem’in Hayat Var filmine de katkıda bulunan Betil’in yapımcı olarak emek verdiği filmler arasında ise What’s Left, Kesik (The Cut), Love is Strange, Keep The Lights On, Southwest gibi filmler var. Ali Betil’in cenazesi, 30 Aralık 2021 Perşembe günü Fenerbahçe Camii’nde ikindi vakti kılınacak cenaze namazını müteakip kaldırılacak ve 31 Aralık 2021 Cuma günü Bodrum Ortakent Mezarlığı’nda ebediyete uğurlanacak. Merhuma tanrıdan rahmet, kederli ailesine sabırlar dileriz.
Benden Ne Olur? 14 Ocak’ta Sinemalarda
Benden Ne Olur? filmi sinema salonlarına seyircinin içini ısıtacak bir hikâyeyle gümbür gümbür geliyor. 21. yüzyılın modern kadının en eğlenceli temsilcisi Sertab Bal’ın kimi zaman komik kimi zaman hüzünlü maceraları seyirciye keyifli anlar yaşatacak. Sertab Bal rolünde Hazal Kaya’nın samimi ve neşe dolu performansıyla hayat bulan Sertab Bal, günümüz şehirli genç kadınlarının bir yansıması. Sertab Bal’ın hayallerini yaşamak için giriştiği serüvenler izleyiciye adet deneyimledikleri hayatı izletecek. Film, kitabıyla binlerce kişi tarafından sevilen hikâyesi ve başarılı oyuncularının yanı sıra, kamera arkasında da dev bir sanatçı buluşmasını gerçekleştiriyor.
- Basın Bülteni
- Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
Bugünün Çocuk Yıldızları, Geleceğin Yıldızları Şöhretler Okulu’nda
Ediz Hun, Berna Üçkaleler ve Türkiye’nin sevilen çocuk oyuncuları Nisa Sofiya Aksungur, Revna Çolak, Doruk Yılmaz, Ada Şahin, Beren Şenol, Baran Tuğra Genç, Çınar Yükçeker, Metehan Parıltı, Cemre Demircan’ın yer aldığı Şöhretler Okulu Yarışıyor, çocuk olmanın ve çocuk kalabilmenin güzelliklerini anlatıyor. Yapımcılığını CNS Productions’un üstlendiği ve Yeşilçam’ın efsane ismi Ediz Hun’un Kemal öğretmeni canlandırdığı filmde sürpriz isimler de yer alıyor.
- Basın Bülteni
- Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
Moonfall
Roland Emmerich’in yönettiği ve Halle Berry, Patrick Wilson, John Bradley ile Michael Pena’nın oynadığı Moonfall, 04 Şubat 2022’de CJ ENM dağıtımıyla BG Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Moonfall, Ay’ın yörüngeden çıkıp dünyaya çarpmasının nasıl bir felâkete dönüşeceğini ele alıyor. İlgi çekici bilimkurgu filminde, dünyadaki yaşamın sonunu getirecek bu olaya nasıl engel olabileceğine dair bir fikri olan eski bir astronot ile ona inanan birkaç kişinin bu büyük felâketi durdurma çabaları anlatılıyor. Çalışmaları 2012 yılından bu yana NASA’da görevli bilim insanlarının danışmanlığıyla yürütülen Moonfall, efektleri ve etkileyici prodüksiyonuyla görsel bir şölen yaratacak.
- Basın Bülteni
- Fotoğraflar
- Fragman: 1 / 2
- IMDb
- Korkut Akın Yazıyor
Yılın Beklenen Dram Filmi Dedemin Gözyaşları’nın Teaser’i Çıktı
Duayen oyuncu Halil Ergün, saçını kazıttı. 18 Mart 2022’de sinema izleyicisi ile buluşacak olan Dedemin Gözyaşları’nda Kemal dedeyi oynayan Ergün, yılın en iyi dram filmiyle yine gönüllere taht kuracak. Filmde oğlu ve gelinini trafik kazasında kaybettikten sonra kendisine emanet kalan 28unun saçlarının döküldüğünü fark eden Kemal dede onun lösemi hastası olduğunu öğrenince üzülmemesi için birlikte oyun gibi kurgulayarak berbere gidip birlikte saçlarını kestiriyorlar.
- Basın Bülteni
- Teaserı izlemek için tıklayınız.
- Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
Kesişme: İyi ki Varsın Eren Filminde Ayşe Bülbül Karakterini Canlandıran Mutlunur Lafçı: Eren Bülbül’ün Ablası Yeter, Şive Koçluğumuzu Yaptı
Mutlunur Lafçı, 01 Ocak 2022 tarihinde sinemalarda gösterime girecek olan Kesişme: İyi ki Varsın Eren filminde, 11 Ağustos 2017′ tarihinde 15 yaşındayken, Maçka’daki evlerinin önünde, Astsubay Kıdemli Başçavuş Ferhat Gedik’le birlikte terör kurşunlarına hedef olan şehit Eren Bülbül’ün annesi Ayşe Bülbül rolüyle beyazperdeye geliyor. Müthiş bir performans sergileyen Mutlunur Lafçı, filmi ve çekim sürecinde yaşadıklarını anlattı.
- Basın Bülteni
- Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.