Edward Berger’in yönettiği ve Ralph Fiennes, Stanley Tucci, John Lithgow ile Isabella Rossellini’nin oynadığı Konsey (Conclave), 07 Şubat 2025de Bir Film dağıtımıyla Fabula Films tarafından vizyona çıkarıldı.
Kardinal Lawrence, dünyanın kadim olaylarından birini, yeni Papa’nın seçilmesi sürecini yönetmekle görevlendirilir ve burada kendisini, Kilise’nin temellerini sarsabilecek bir komplonun ortasında bulur. Vatikan içindeki siyasi rekabet ve entrikalar yoğunlaşırken Kardinal Lawrence, hayatını kaybeden Papa’nın yeni Papa seçilmeden önce mutlaka ortaya çıkarılması gereken bazı kritik sırlarla hayata gözlerini yumduğunu fark eder.
Sadi Çilingir tarafından yazılmış tüm yazılar
Bong Joon Ho İmzalı Mickey 17 Filminden Yeni Poster ve Fragman Yayınlandı
Altın Palmiye kazanan ilk Kore filmi Parazit’in (Parasite) Oscar Ödüllü yazar / yönetmeni Bong Joon Ho, çığır açan yeni sinema deneyimi Mickey 17 ile beyazperdede seyirci ile buluşmaya hazırlanıyor. Başrollerinde Alacakaranlık serilerinden tanıdığımız Robert Pattinson ile birlikte Toni Collette ve Mark Ruffalo’nun yer aldığı filmden yeni bir poster ve fragman yayınlandı. Edward Ashton’ın Mickey 7 adlı romanından uyarlanan film sıra dışı hikâyesiyle merakla bekleniyor. Filmde, beklenmedik kahraman Mickey Barnes kendini, işine en üst düzeyde bağlılık isteyen bir işverene çalışmak gibi olağanüstü bir durumda bulmuştur: Geçinebilmek için ölmek.
- Basın Bülteni
- Fragmanı izlemek için tıklayınız.
- Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
44. İstanbul Film Festivali Sinema Onur Ödülü Zuhal Olcay’a Sunulacak
İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından, 11 – 22 Nisan tarihleri arasında düzenlenecek 44. İstanbul Film Festivali’nin Sinema Onur Ödülü’nün sahibi belirlendi. Ödül bu yıl sinema ve tiyatro oyuncusu Zuhal Olcay’a 11 Nisan Cuma akşamı düzenlenecek açılış töreninde sunulacak. Sanat yaşamına sayısız tiyatro oyunu, film ve müzik albümü sığdıran usta oyuncu ve şarkıcı Zuhal Olcay, Ankara Devlet Konservatuvarı’ndan mezun oldu. Amansız Yol filminde rol aldı, Sahte Cennete Veda filmindeki performansıyla Almanya’da Altın Film Şeridi En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’nü kazandı. 2024 yılından bu yana Oyuncular Sendikası Başkanı olarak görev yapıyor.
- Basın Bülteni
- Festival hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
Şebnem Schaefer: Almanya’da Zorbalığa Uğradım, Türkiye’de Ötekileştirildim
Zorbalık kavramını aile ve birey ilişkileri üzerinden anlatan Bağlantı Hatası, 28 Mart’ta vizyona giriyor. Filmde sevilen oyuncu Şebnem Schaefer, lise çağındaki bir kızın annesi rolüyle izleyici karşısına çıkıyor. Almanya’da doğup büyüyen ve Türkiye’de keşfedilen Schaefer, geçmişte yaşadığı zorbalık deneyimlerini “Almanya’da zorbalığa uğradım, Türkiye’de ötekileştirildim” diyerek anlattı. Almanya’da lisedeyken modellik ve sunuculuk yapmak için öğretmenlerinden izin aldığını bunun da sınıf arkadaşlarıyla çeşitli sorunlar yarattığını söyledi. “Tabiri caizse mobbing uyguladılar. Benimle hiç konuşmamaya başladılar, arkamdan türlü türlü dedikodu yapıp güldüler.” dedi.
- Basın Bülteni
- Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
The Monkey, 21 Şubat’ta Sinemalarda
The Monkey, dünyada en çok okunan ve en popüler korku yazarlarından olan Stephen King’in kısa öyküsünden uyarlanan, Testere, Ruhlar Bölgesi, Aquaman and the Lost Kingdom filmlerinin ünlü yapımcısı James Wan’ın yapımını üstlendiği bir korku filmi. Korku türünün başarılı yönetmeni Osgood Perkins’in imzasını taşıyan filmin başrollerinde en son Netflix’in en çok izlenen dizilerinden olan The Gentlemen’da gördüğümüz, Divergent serisiyle tanıdığımız Emmy adayı Theo James, Elijah Wood ve Emmy ödüllü Tatiana Maslany var. ABD’de dağıtımını NEON’un üstlendiği film, Amerika ve tüm dünyayla aynı anda Türkiye’de de 21 Şubat’ta gösterime giriyor.
- Basın Bülteni
- Fragmanı izlemek için tıklayınız.
- Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
Ferhan Baran Yazıyor: Burada Ölmeye Değer Bir Şey Yok
Lowell arazisinin girişindeki levhada aynen böyle yazılıdır. Sıradağlar ve orman ile çevrili ücra çiftlik evi alabildiğine büyüleyici bir vadiye açılır. Nefes kesecek kadar güzel olduğu kadar tehlikeli yerlerdir buraları. Ormanın vahşi sakinleri kadar bazen dolunayı bile beklemeden karşınıza çıkabilecek bir canavar pusuda sizi bekler. 2020 tarihli ‘Görünmez Adam / The Invisible Man’ ile beklenmedik bir çıkış yapan Avustralya asıllı yönetmen Leigh … Devamı…»
Ormanın Süper Kahramanı
Moahmad Javad Jannati, Behnoud Nekooei ile Hadi Mohammadian’ın yönettiği ve Hooman Haji Abdollahi, Alireza Dibaj, Mahsa Erfani ile Hedayat Hashemi’nin seslendirdiği animasyon film Ormanın Süper Kahramanı (Bache Zerang – Extinction), 28 Şubat 2025’de Bir Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Nesli tükenmekte olan bir kaplan ile bir çocuk ormanda karşılaştığında, kurdukları arkadaşlık bir kurtarma operasyonuna dönüşür. Süper kahramanlara hayran olan bir çocuk, ailesiyle birlikte piknik yapmak için gittiği ormanda bir kaplan ile karşılaşır. Nesli tükenmekte olan bu kaplanla kurduğu arkadaşlık, cesaret gerektiren bir kurtarma operasyonuna dönüşür.
- Basın Bülteni
- Fragman: 1 / 2
- IMDb
Ferhan Baran Yazıyor: Hangisi Sahte, Hangisi Gerçek
81. Venedik Film Festivali’nin ana yarışmasında dünya prömiyerini yapmış olan ‘Babygirl’ orta yaşlardaki bir çiftin ateşli sevişme sahnesi ile başlıyor. Film her ne kadar kadının orgazmın eşiğindeki yüzüyle açılsa da, çok geçmeden numara yaptığını anlıyoruz. Romy (Nicole Kidman) sevişme sonrası kaçtığı başka bir odada MacBook’undan açtığı porno video ile gerçek bir doyuma ulaşıyor. Parlak bir akademik kariyer … Devamı…»
Masal (Yönetmen: Nilay İslamoğlu)
Nilay İslamoğlu’nun yönettiği ve Ekin Mert Daymaz, Hakan Meriçliler, Nilay Deniz, Gözde Çığacı, Tarık Uğur Özenbaş, Cenk Acarlar ile Yasmin Albay’ın oynadığı Masal, önümüzdeki aylarda ????? dağıtımıyla Onea Production tarafından vizyona çıkarılıyor.
Masal, Kıbrıs’ta otel sahibi baba ve kızın, Nehir ve Kaan’ın romantizm ve heyecan dolu hikâyesini konu alıyor.
Tete ve Masal: Rüyalar Diyarı Filmi Vizyona Girdi, Filmin Oyuncusu ve Yapımcısı Mert Turak ile Filmin Prensesi Pelin Karahan, Saba Tümer’in Program Konuğu Oluyor
Keyifli sohbetlerin değişmez ismi Saba Tümer, 27 Ocak akşamı programında yine çok özel isimleri misafir ediyor. Oyunculuğa duyduğu aşkı ve bu yolda neler yaşadığını anlatan Mert Turak özel hayatı ile ilgili daha önce hiçbir yerde paylaşmadıklarını anlatıyor. Tete ve Masal: Rüyalar Diyarı filmindeki rolünü hemen kabul ettiğini söyleyen Pelin Karahan, “Prensesi oynar mısın?” dediler, “Kim prenses olmak istemez ki?” diyerek kabul ettiğini söyledi.
- Basın Bülteni
- Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
Zorla Güvenlik
Caner Çetiner’in yönettiği ve Evliya Aykan, Hacı Ahmet Ak, Fester Abdü ile Aslı Bekiroğlu’nun oynadığı Zorla Güvenlik, 21 Mart 2025’de CJ ENM dağıtımıyla Berton Medya – 29on Productions tarafından vizyona çıkarılıyor.
Yılbaşı gecesi başladığı iş yerinde mesaiye kalan Aydoğan kendini hayatının en büyük macerası içerisinde bulur. Hayranı olduğu oyun yayıncısı bir kadın ve bir başka influencer ekibi yeni bir içerik çekmek için aynı gece alışveriş merkezine sızar. Fakat içeriye giren tek yabancı onlar değildir hırsızlar da aynı anda soygun için içeri girerler. Artık Aydoğan kahraman olmak için elinden gelen her şeyi yapacaktır.
Uçan Köfteci
Rezan Yeşilbaş’ın yönettiği ve Nazmi Kırık, Selin Yeninci, Cahit Şahin Yalçın ile Aram Dildar’ın oynadığı Uçan Köfteci, önümüzdeki aylarda ????? dağıtımıyla Rez Film tarafından vizyona çıkarılıyor.
Gerçek bir karakterden ilham alınarak gerçekleştirilen film, seyyar bir sokak köftecisinin “uçma” tutkusunun peşinden gitmesini konu alıyor. Karısı Azize’ye olan sevgi ve bağlılığı ise çatışmanın doruk noktasını oluşturuyor. Uçma tutkusunu, bir şekilde edindiği paramotor ile hayat geçirmek için çaba sarf eden Köfteci Kadir, rengarenk paraşütü ile gökyüzünde salınmaya hazırlanırken, üzerine çöken toplumsal karanlığa meydan okuyor.
Daima Seninle
Nacho Vigalondo’nun yönettiği ve Beatrice Granno, Henry Golding, Aura Garrido, Ruben Ochandiano, Nathalie Poza, Frank Feys ile Pilor Berges’in oynadığı Daima Seninle (Daniela Forever), 28 Şubat 2025’de CJ ENM dağıtımıyla Siyah Beyaz Movie tarafından vizyona çıkarıldı.
Bir adam, trajik bir kazada kaybettiği sevgilisini Lucid rüyalar sayesinde geri getirme şansı sunan bir uyku deneyine katılmıştır. Ancak rüya ile gerçeklik arasındaki sınırlar giderek bulanıklaştıkça, duygusal olaylar birbirini takip eder. Hayallerinde sevdiği kadına yeniden kavuşan adam, gördüğü bu rüya dünyasını koruyabilmek için beklenmedik maceralara atılmak zorunda kalır.
Tepetaklak Özgürlük Hayalleri
‘The Brutalist’ Nazi zulmünden kurtulmayı başarmış Macar Yahudisi mimar László Tóth’un (Adrien Brody) Amerika serüveniyle açılıyor. Tóth (Adrien Brody) hayatını yeniden inşa etmek için yabancı bir ülkeye kapağı atma şansını elde etmiştir, ancak hayalini kurduğu ‘Amerikan Rüyası’na dahil olmak o denli kolay olacak mıdır. Oyunculuktan gelme yönetmen Brady Corbet, Tóth’un Yeni Dünya’nın simgesi ‘Özgürlük Anıtı’nı tepetaklak bir açıdan gördüğü ilk sahne vasıtasıyla bunun olanaksızlığını baştan haberliyor.
Vizyoner mimar Ellis adasındaki kontrollerin ardından Pennsylvania’ya yerleşmiş kuzeninin yanına sığınıyor. Soyadını Miller olarak değiştirmiş kuzen Attila Molnár’ın (Alessandro Nivola) mütevazı mobilya mağazasının deposuna yerleşen genç adam, evin beyaz Amerikalı hanımı Audrey’nin (Emma Laird) ırkçı müdahalesi ile çok geçmeden kendini yeniden sokakta bulacaktır. Harrison Lee Van Buren (Guy Pearce) için tasarladığı kütüphane bölgenin ileri gelen zengininin büyük ilgisine mazhar olduğunda makus talihi değişecek gibi olur. Zengin oligarkın çevresinin desteğiyle Sovyet mülteci kampına sığınmış karısı Erzsébet (Felicity Jones) ve yeğeni Zsófia’yı (Raffey Cassidy) Amerika’ya getirten László, patronunun merhum annesi anısına devasa bir enstitünün tasarım işini alır. Lakin bütün bunlar, göçmenlerin horlandığı, ırkçılığın ayyuka çıktığı dönem Amerika’sında Tóth ailesinin huzura kavuşmasının önüne set çekecektir.
Adını savaş sonrası döneme damgasını vurmuş olan ‘Brütalizm’ akımından alan yapım, araya serpiştirilmiş belgesel bölümlerin de etkisiyle gerçek bir yaşam öyküsü gibi sunulmuş olsa da vizyoner sanatçının hikâyesi, savaş sonrası yıllara damgasını vurmuş, ‘Le Corbusier, William Pereira, Moshe Safdie, Denys Lasdun, Alison & Peter Smithson ve özellikle Marcel Breuer gibi yaratıcılardan esinle, dekoratif tasarımdan ziyade yapısal unsurları vurgulayan mimari tarzın izini sürüyor. Corbet, sade ve anıtsal Brütalist yapıların göçmen deneyimini yansıttığını, kapsam ve ölçek olarak bu binaları, var olma savaşı veren tasarımcıların dışavurumu olarak gördüğünü ifade ediyor. Yönetmen filmdeki enstitünün inşasını da Tóth’un geçmişine dair travmaları ile hesaplaşmasının sembolü olarak kurgulamış.
Lol Crawley’nin usta işi görüntüleri, Daniel Blumberg’in 30 yıllık serüveni dönemin popüler müzik parçaları ile yoğurduğu müzik çalışması eşliğinde, ‘The Brutalist’in sağlam çıkış noktasından sembolik bir serüvene yol alışı baştan peşin bir heyecan uyandırıyor. Ama film yolda tökezliyor. Hikâyenin şekillendiği ilk bir saatlik bölüm, mağdur mimarın Holokost cehenneminden yeni bir geleceğe kaçışı, Tóth’un vaadler ülkesinde başına gelenler, kendisi gibi ırkçılıkla boğuşan siyahi dostu Gordon (Isaach de Bankolé) ile dayanışması Brody’nin sağlam oyunculuğu ile ustaca verilmiş. Buna karşılık ilerleyen bölümlerde filmin yoğun bir melodrama kaydığını, 3,5 saati aşan süresiyle 4 bölümlük mini dizi standardına düştüğünü görüyoruz. Vahşi kapitalizmin temsilcisi Van Buren karakteri (ve de veliahtı Harry Lee) Guy Pearce ve Joe Alwyn gibi iyi oyunculara rağmen yüzeysel kötü adam çizgileri içinde kalmış. Bu da on yıllara yayılan hikâyesinde Tóth’un hem kurtarıcısı hem de işkencecisi haline gelen Van Buren karakteri aracılığı ile patronaj sisteminin bir sanatçı ve onun vizyonu üzerindeki huzursuz ve yıkıcı etkileri üzerine yeterince derinleşmemizi engelliyor.
(02 Şubat 2025)
Ferhan Baran
SİYAD, Belgesel, Kısa ve Fantastik Film Adaylarını Açıkladı
Sinema Yazarları Derneği (SİYAD) belgesel, kısa ve fantastik film kategorilerinde 2024 yılı en iyi film adaylarını açıkladı. Dernek bünyesinde oluşturulan kurullar, gerçekleştirilen yapımlar arasından yılın en iyisi olmaya aday filmleri belirledi. Belgesel sinemada beş kısa, beş uzun metraj olmak üzere 10 film iki ayrı kategoride aday gösterildi. Kısa film listesinde ise 10 film yer aldı. Giovanni Scognamillo Fantastik Film Ödülü kategorisinde ise üçü uzun, ikisi kısa metraj olmak üzere beş film aday gösterildi.
SİYAD, Belgesel, Kısa ve Fantastik Film Adaylarını Açıkladı yazısına devam et