T. C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü’ün destekleriyle Balkon Film’in organize ettiği ve 02 – 05 Aralık tarihlerinde gerçekleşecek olan 4. Uluslararası Kızılay Dostluk Kısa Film Festivali’nde ödüller, açılış töreninde sahiplerine teslim edilecek. Bu yıl Hacı Bektaş-ı Veli anısına düzenlenen festivalde “Dostluk Onur Ödülleri” oyuncu Selda Alkor ve yönetmen Engin Ayça’ya takdim edilecek.
7. Alemlere Rahmet Kısa Film Festivali’nin açılış gecesi bu akşam Atlas Sineması’nda yapıldı. Geceye yönetmen Mesut Uçakan, yönetmen Nazif Tunç’un yanı sıra festival danışma kurulu, jüri üyeleri, finalistler ve çok sayıda basın mensubu katıldı. Gecede ilk konuşmayı Festival Direktörü Cemil Nazlı yaptı. Nazlı, yedi aydır çok yoğun, çok titiz ve çok sıkı bir süreç içinde çalıştıklarını bu süreci de 65 ülkeden 568 farklı eserle taçlandırdıklarını dile getirdi.
7. Alemlere Rahmet Kısa Film Festivali Başladı yazısına devam et
Yeni Tual Film ve tarihi Elhamra Sineması çalışanlarından Murat Canöz, 22 Kasım 2021 Pazartesi günü hayatını kaybetti. Sektörde bir zamanlar salgın halinde rağbet gören karate filmlerinin çoğu sinemalarımızda efsane ithalatçı Hasan Tual’in sahibi olduğu bu firmanın logosuyla gösterilmiştir. Yeni Tual Film’in unutulmayan filmlerinden bir diğeri de ünlü Hintli aktör Raj Kapoor’un oynadığı Avare (Awara) filmiydi. Canöz’ün hizmet verdiği Elhamra Sineması da Kiev’deki Adam, Leylekler Uçarken (The Cranes Are Flying) gibi filmlerle hafızalarda yer alıyor. Merhuma tanrıdan rahmet, kederli ailesine sabırlar dileriz.
Yeni sezonun iddialı filmlerinden Şöhretler Okulu, 21 Ocak’ta sinema salonlarını çocuk kahkahalarıyla dolduracak. Ediz Hun, Berna Üçkaleler ve Türkiye’nin sevilen çocuk oyuncuları Nisa Sofiya Aksungur, Revna Çolak, Doruk Yılmaz, Ada Şahin, Beren Şenol, Baran Tuğra Genç, Çınar Yükçeker, Metehan Parıltı, Cemre Demircan’ın yer aldığı ve yapımcılığını CNS Productions’un üstlendiği Şöhretler Okulu, çocuk olmanın güzelliklerini anlatıyor.
19 – 21 Kasım 2021, Hafta Sonu (Weekend) Gişe Verileri için tıklayınız. Bu listelerden alıntı veya kopyalama yapıldığında kaynak olarak Haftalık Antrakt Sinema Gazetesi’nin gösterilmesi rica olunur.
Elazığ Kültür ve Sanat Derneği tarafından 2008 yılından itibaren düzenlenen Uluslararası Çaydaçıra Film ve Sanat Festivali’nin 13.sü, 5 günlük programının ardından ödül töreni ile sona erdi. Törene Belediye Başkan Yardımcısı Nazif Bilginoğlu, oyuncular, yönetmenler ve vatandaşlar katıldı. Sinevizyon gösterisinin ardından film yarışmasının jüri ekibine plaket verildi. Daha sonra dereceye giren filmlere ödülleri takdim edildi. En İyi Film ve Senaryo ödülünü Bilmemek filmi aldı.
Pandemiden en çok etkilenen sektörlerden biri de sinema sektörü. Pandemi sürecinden olumsuz etkilenen sinema salonları kapanmıştı. Artık gerekli tedbirler alındığı sürece sinema salonlarında filmler izlenebiliyor fakat olumsuz ekonomik etkileri hâlâ devam ediyor. Böyle bir dönemde sinema salonu işletmek büyük bir özveri gerektiriyor. Sinemaya olan inancını kaybetmeyip bu özveriyi gösteren sinemasever yatırımcıları görmek hepimiz için çok değerli. Bu anlamda sektöre girmeye karar veren, sinemaseverlere kaliteyi, konforu ve kusursuz hizmeti sunmayı vadeden CineDerin Sinemaları, 26 Kasım’da Ankara Bilkent Center’da açılıyor.
CineDerin Sinemaları, Ankara Bilkent Center’da Açılıyor yazısına devam et
Bir aşk filmi ‘Dünyanın En Kötü İnsanı / Verdens Verste Menneske’ adını taşır mı? Joachim Trier ana karakteri Julie’nin yaşam öyküsünden yola çıktığı beşinci uzun metrajında ironi yapmak istemiş. Bir roman yapısında 12 bölümden oluşan anlatının prolog safhasında dış ses bizlere Julie’yi anlatır: Liseden mükemmel bir ortalamayla mezun olmuş, yüksek matematik ve fen becerileriyle tıp doktorluğunu seçmiştir. Cerrah olacaktır. Seçtiği … Devamı… »
Oyuncu ve seslendirme sanatçısı Doğan Bavli, 21 Kasım 2021 Pazar günü hayatını kaybetti. 1941 yılında İstanbul’da doğan sanatçının rol aldığı sinema filmleri arasında Çirkin Kral, Endişe, Yasak Sokaklar, Elif ile Seydo, Gökçeçiçek, Kara Orkun, Adını Anmayacağım, Akma Tuna, Yarın Son Gündür, Dila Hanım, Alın Yazısı, Arkadaş, Yaralı Kurt, Diyet, Zavallılar gibi filmler var. Bavli’nin cenazesi, 22 Kasım 2020 Pazartesi günü Doğancılar Çakırca Hasan Paşa Camii’nde öğle vakti kılınacak cenaze namazını müteakip Çekmeköy Yenidoğan Mezarlığı’nda toprağa verilecek. Merhuma tanrıdan rahmet, kederli ailesine sabırlar dileriz.
Uzun zamandır merakla beklenen, yılın iddialı filmi Dayı: Bir Adamın Hikâyesi, beyazerdeye girmek için gün sayıyor. Başrolünde Ufuk Bayraktar’ın yer aldığı, Gizem Karaca, Ahmet Varlı, Beste Bereket, Turgut Tunçalp, Murat Akkoyunlu, Ümit Çırak ve Timur Ölkebaş gibi güçlü oyuncu kadrosuna sahip Dayı: Bir Adamın Hikâyesi filmi 10 Aralık’ta sinema izleyicisi ile buluşacak. Ubay Film Yapım ve Zyef Film’in ortak yapımı olan filmin yönetmenliğini Uğur Bayraktar üstlenirken senaryosunu ise Uğur Bayraktar ve Serkan Öztürk kaleme aldı. Yılın en iddialı filminin çekimleri 6 haftada, Adana, Mersin ve İstanbul olmak üzere üç ayrı şehirde tamamlandı.
Mustafa H. Öztürk’ün yönettiği ve Serkan Şengül, Kadir Çöpdemir, Ergül Miray Şahin ile Ali Uyandıran’ın oynadığı animasyon film Kuklalı Köşk 2: Orman Kaşifi, 03 Aralık 2021’de CJ ENM dağıtımıyla Fiyaka Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Müşfik Amca, bir buluşma için evden ve birlikte yaşadığı Örs Usta, Hokkabaz, Cebir, Şaklaban, Pehlivan ve Sultan isimli canlı kuklalardan da ayrılmak zorunda kalır ve kuklaları yeğeni Aslı’ya emanet eder. Ormanda kamp yapmaya giden Aslı ve canlı kuklalar, sevimli ayı Babuş’u yakalamaya çalışan Behçet ve Riko adlı hırsızlarla karşılaşırlar. Çeşitli tuzaklar kurarak bu hırsızları engellemeye çalışacaklardır.
Kore Cumhuriyeti Büyükelçiliği, Kore Kültür Merkezi ve Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın ortak ev sahipliği ve Avustralya Büyükelçiliği, Meksika Büyükelçiliği ve Endonezya Büyükelçiliği’nin işbirliği ile 24 – 28 Kasım 2021 tarihleri arasında düzenlenen MIKTA Film Haftası başlıyor. Ankara Cinemaximum Panora Sineması’nda yapılacak etkinlikte ilk olarak yönetmenliğini Cem Özay’ın üstlendiği Türk filmi Af gösterilecek. Etkinlikte ayrıca Avustralya filmi The Dressmaker, Meksika filmi Noche de Fuego, Türk filmi Mavzer, Endonezya filmi Sultan Agung, Kore filmi Escape from Mogadishu ve Kore filmi Operation Chromite gösterilecek.
‘Spencer’, Prenses Diana’nın evlenmeden önceki aile soyadı. ‘Gerçek bir trajediden yola çıkmış bir masal’ ibaresiyle açılan Pablo Larraín imzalı aynı adı taşıyan film, kısa yaşamı gerek belgesel gerekse kurgu olarak daha önce birçok film ve diziye ilham vermiş olan 1997 yılında talihsiz bir araba kazası sonucunda aramızdan ayrılmış mahzun prensesin hayatından 3 günü ele alıyor. Şilili usta sinemacı 2016 yapımı ‘Jackie’de denediği gibi bildik bir hikâyeyi yeniden yaratıyor ve Kraliyet Ailesi’nin Noel tatilini kendine özgü bir yorumla kurguluyor.
1991 yılındayız. İngiliz kraliyet erkanı Noel’i Norfolk’taki Sandringham House’da karşılayacaktır. Saray konuklar için hazırdır. Kalabalık bir personel ordusu ile birlikte kamyonlar dolusu yiyecek, giyecek ve teçhizat mekâna taşınır. Güvenlik ekibi ‘asayiş berkemal’ komutunu verdikten sonra aile üyeleri teker teker malikaneye gelmeye başlar. Bir tek Prenses Diana ortalarda yoktur. Kendi kullandığı arabasıyla uçsuz bucaksız kırsalda kaybolmuştur. Oysa koskoca malikane doğup büyüdüğü baba evinin çok yakınlarındadır. Hikâyenin kaybolma metaforuyla başlaması genç kadının içinde bulunduğu ruh haline çok uygundur. Kamyonların ezip geçtiği yakın plan kuş ölüsü genç kadının trajik sonunu haberlemektedir adeta.
Başka bir kadınla birlikte olduğunu herkesin bildiği kocası ile ayrılmanın eşiğinde olan Diana, sarayın kutsal ritüellerine katlanmak durumundadır. Israrla ısıtılmadığı için hep üşüdüğü bu şatafatlı zindan hayatında tek dayanağı yetişmekte olan oğulları ile beraber oluşudur. Tarladaki korkuluğun üzerinde duran yırtık pırtık cekette çocukluğunun ve babasının kokusunu, gizlice kapısını araladığı harap baba evinde çocukluk anılarını yakalamaya çalışır. Düşlerindeki kaçış serüvenine VIII. Henry’nin kafasını kestirdiği mahzun kraliçe Anne Boleyn’in hayaleti eşlik etmektedir.
‘Spencer’ tipik bir Pablo Larraín filmi. Pinochet diktatörlüğünün baskıcı yıllarını anlattığı ‘Tony Manero’ ve ‘Post Motem’deki soluk ve pastel renk paletini bu kez soğuk ve mesafeli kraliyet atmosferini yansıtmak, Diana’nın fiziki ve ruhsal çöküşünü vermek için kullanıyor. ‘Tepetaklak bir peri masalı’ anlatmaya soyunduğunu, Steven Knight ile birlikte ‘Şili üçlemesindekine benzer bir hapishane filmi çekmeyi’ tasarladığını ifade ediyor bir söyleşisinde.
Başrolünü Nathalie Portman’a verdiği ve First Lady Jacqueline Bouvier Kennedy’nin yas sürecini yorumladığı ‘Jackie’nin ardından yönetmenin bir kadın karakteri merkezine aldığı ikinci çalışması bu. ‘Hayalet Hikâyesi / Personal Shopper’deki yorumuna hayran kaldığını ifade ettiği Kristen Stewart’a Diana rolünü teslim etmekte hiç tereddüt etmemiş ve ‘Jackie’de olduğu gibi ağırlıklı olarak tercih ettiği yakın planlarda birinci sınıf oyuncusundan bir kez daha sonuna kadar yararlanmış. Sinemasının soluk atmosferini bu kez kuşatılmış bir kadının kimlik arayış öyküsünün hizmetine sunmuş. ‘Alev Almış Bir Genç Kızın Portresi’ ile beğenimizi kazanmış olan Claire Mathon’un görüntüleri ve özellikle Paul Thomas Anderson filmlerinin değişmez bestecisi Jonny Greenwood imzalı, barok tınıların caz akorlara karıştığı Diana’nın çığlığını haykıran müzik çalışması tek kelimeyle mükemmel.
(27 Kasım 2021)
Ferhan Baran
ferhan@ferhanbaran.com
Sinema endüstriyel bir sanattır ve doğal olarak da cesur olanların soyunacağı bir alandır. Kendilerinde o cesareti gör(e)meyenler zaten girişmezler de. Buna da bağlı olarak (tabii ki her sanat dalı için geçerli) sinemacıları amasız, fakatsız, bahane bulmadan, mazeret ileri sürmeden desteklemek gerekir. Yönetmen Pekin Azer’i kutluyorum bu cesaretinden dolayı… Bunları yazarken aklıma Don Kişot geldi. O da cesur, hiçbirimizin olamayacağı … Devamı… »
Film stüdyosu çalışanlarından Bekir Tunç, 19 Kasım 2021 Cuma günü hayatını kaybetti. Hatay’ın Kırıkhan ilçesinde doğan Tunç, bir reklam firmasında çalışırken Ses Tasarımcısı Orhan Akbaş’ın asistanlığını yapmaya başladı. Daha sonra çalışmalarını efekt, senkron ve miksaj alanlarına yöneltti ve kendini aranan bir ses operatörü olarak yetiştirdi. Ali Engin’in yönettiği ve başrollerinde Turan Özdemir, Sinan Bengier, Umut Oğuz ile Perihan Savaş’ın oynadığı Dursun Çavuş adlı sinema filmi ve onlarca dizi ve filmde ses asistanlığı, efekt, senkron ve miksaj alanlarında hizmet verdi. Merhuma tanrıdan rahmet, kederli ailesine sabırlar dileriz.