Sadi Çilingir tarafından yazılmış tüm yazılar

Çocuklar, Küçük Don Kişot’un Maceraları’nı Birlikte İzledi

Animasyon film Küçük Don Kişot’un Maceraları için özel bir gösterim yapıldı. 21 Nisan 2024 Pazar günü Vadi İstanbul Paribu Cineverse Sineması’nda gerçekleşen gösterimde çocuklar 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı Küçük Don Kişot ile kutladı. Küçük Don Kişot’un Maceraları usta ve sevilen oyuncuların sesleriyle hayat buldu. Güldür Güldür Show’un yıldız isimleri Alper Kul, Aylin Kontente, Doğa Rutkay, Mahir İpek ve Özgün Aydın film için bir araya geldi.

Çocuklar, Küçük Don Kişot’un Maceraları’nı Birlikte İzledi yazısına devam et

James McAvoy’un Başrolde Yer Aldığı Sakın Ses Çıkarma Filminin Türkçe Alt Yazılı Birinci Fragmanı Paylaşıldı!

James Watkins’in yönettiği, Türkçe altyazılı birinci fragmanı paylaşılan Sakın Ses Çıkarma (Speak No Evil) filminin başrollerini James McAvoy ve Aisling Franciosi paylaşıyor. Yoğun bir gerilim olan filmde BAFTA ödüllü oyuncu James McAvoy’un, sınır tanımayan misafirperverliği tarifsiz bir karanlığı maskeliyor. Sevilen oyuncu, karizmatik ev sahibi rolünde sürükleyici bir performans sergiliyor.

  • Basın Bülteni
  • Fragmanı izlemek için tıklayınız.
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.

Furkan Andıç, Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın Romanından İlhamla Beyazperdeye Taşınan Cadı Filmiyle Sinemaseverlerle Buluşacak

Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın aynı adlı romanından ilhamla beyazperdeye aktarılan, başrollerinde Furkan Andıç ve Buse Meral’in yer aldığı Cadı filmi 26 Nisan’da gösterime giriyor. Filmde Naşit Nefi karakterini canlandıran başarılı oyuncu Furkan Andıç, Cadı’yı ve karakteriyle ilgili görüşlerini ilk kez şöyle anlattı: “Cadı senaryosuyla beni çok heyecanlandıran bir film oldu. Hazırlık süreci ve set içinde herkes çok motive ve üretkendi. Oyunculuk hayatım boyunca hatırlayacağım deneyimler yaşadım. Çok kısa sürede hızlı ve yoğun bir hazırlık süreci yaşadım. Hem hikâyenin dönemi, hem karakterin özgünlüğü hem de hikâyenin çarpıcılığı beni öyle içine aldı ki, rolüme konsantre olmam kolay oldu.” dedi.

Sinemada İtiraz Ediyorum, 03 Mayıs’ta Sinemalarda

Mandıra Filozofu ve Yaşamak Güzel Şey filmleriyle tanınan Müfit Can Saçıntı, beş yıldır sahnelediği tek kişilik gösterisini beyazperdeye taşıyor. Sinemada İtiraz Ediyorum isimli, tek kişilik güldürüde de, önceki filmlerindeki eğlenceli kapitalist sistem eleştirisini sürdüren Saçıntı güldürürken düşündürmeyi başarıyor. 03 Mayıs’ta gösterime girecek olan filmin bu uzun versiyonunun hiçbir zaman TV.lerde yayınlanmayacağı, sinemada izleyenlerin 15 dakika daha fazla espri izleyeceği belirtiliyor. Filmde bazı ünlülerin de ismi geçiyor. Seda Sayan, Bülent Ersoy, Zeki Müren, Ferhan Şensoy, Haluk Levent, Ali Poyrazoğlu gibi ünlüler de esprilerden nasibini alıyor.

  • Basın Bülteni
  • Fragmanı izlemek için tıklayınız: 1 / 2
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.

Transformers: Başlangıç

Josh Cooley’in yönettiği ve Brian Tyree Henry, Keegan Michael Key, Laurence Fishburne ile Steve Buscemi’nin seslendirdiği animasyon film Transformers: Başlangıç (Transformers One), 20 Eylül 2024′de UIP Filmcilik dağıtımıyla UIP Filmcilik tarafından vizyona çıkarılıyor.
Transformers: Başlangıç (Transformers One), Optimus Prime ve Megatron’un anlatılmayan ilginç hikâyesini anlatıyor. Onlar daha çok düşman olarak bilinmektedirler, ancak bir zamanlar birbirlerine bağlı olan ve Cybertron’un kaderini sonsuza dek değiştiren sıkı dostlardı. Transformers: Başlangıç (Transformers One), tamamen bilgisayar animasyonlu ilk Transformers filmi oldu.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Fragman: 1 / 2
  • IMDb

Transformers: Başlangıç yazısına devam et

Reel İstanbul Organize

Bülent Orçin’nin yönettiği ve Volkan Başaran, Uğur Ercan, Hiko Baba ile Murat Aydın’in oynadığı Reel İstanbul Organize, 28 Haziran 2024’de CGV Mars Dağıtım dağıtımıyla Orçin Prodüksiyon tarafından vizyona çıkarıldı.
Günümüz İstanbul’undaki hırsızlık, kumar ve kredi kartı dolandırıcılığının anlatıldığı filmde Samatya’daki gecekonduda yaşayan Turgay ve ailesinin başından geçenleri izliyoruz. Turgay bir baltaya sap olamayan işe yaramazın tekidir, tek bildiği, çocukluk arkadaşı Kinyas gibi kumar oynayıp hırsızlık yapmaktır. Kumarhaneci Feramuz’a büyük borç takmışlar ve ondan kaçıp durmaktadırlar.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Fragman
  • IMDb

Kendinizi Bir İç Savaşın Ortasında Bulacağınız, Sarsıcı Bir Başyapıt: Civil War – İç Savaş

Amerika’nın çöküşün eşiğine gelişini konu alan Civil War – İç Savaş filmi ABD’de gösterime girdiği ilk hafta sonunda gişe lideri olurken, seyirciyi sinema salonlarına çekmeyi başardı. Seyircinin beğenisi kadar eleştirmenler tarafından da büyük bir ilgi ile karşılanan filmi, The Hollywood Reporter Dergisi’nden Richard Newby kaleme aldı. Newby, İç Savaş için “yıpratıcı ve rahatsız edici” yorumunda bulundu.

Rekabet

Luca Guadagnino’nun yönettiği ve Zendaya, Mike Faist, Josh O’Connor ile Darnell Appling’in oynadığı Rekabet (Challengers), 26 Nisan 2024’de TME Films dağıtımıyla TME Films tarafından vizyona çıkarıldı.
Eski bir tenis dehası olup antrenörlüğe dönen, hem kort içinde, hem de kort dışında asla af dilemeyen ve mağlup serisinden kurtulamayan bir şampiyonla evli olan Tashi’nin, kocasını bu seriden kurtarmaya yönelik stratejisi, kocasının eski yakın arkadaşı ve kendisinin de eski sevgilisi Patrick ile yüzleşmek zorunda kalınca şaşırtıcı bir hal alır. Tansiyon giderek yükselirken Tashi kendisine şu soruyu sormak zorunda kalır: Galibiyet neye mal olacak?

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • IMDb
  • Ferhan Baran Yazıyor

Amerika’nın Çöküşünü Anlatan İç Savaş Filmi 19 Nisan’da Vizyonda

Amerika’nın çöküşün eşiğine gelişini konu alan İç Savaş filmi vizyon için gün sayıyor. Film, günümüzde Amerikan hükümeti ve eyaletler arasında yaşanan olayları ve federal hükûmete karşı ayaklanan 19 eyaletin Amerika’yı iç savaşa sürüklemesini konu alıyor. İç Savaş’ta (Civil War) ayrıca, savaş çatışmaları sırasında bir grup gazetecinin hayatlarının en büyük hikâyesini anlatmak için girdikleri büyük mücadeleyi de izleyeceğiz.

Ferhan Baran Yazıyor: Ozu’ya Adanmış Mükemmel Bir Film

Wim Wenders’in 76. Cannes Film Festivali’nde dünya prömiyerini yapmış olan son başyapıtı ‘Mükemmel Günler / Perfect Days’* adını Lou Reed’in tanınmış şarkısından (‘Perfect Day’) almış. 2013 yılında kaybettiğimiz ünlü rock müzisyeni bu ölümsüz bestesinde sevgili ile parkta sangria içtikleri, hayvanat bahçesinde hayvanları besledikleri, daha sonra bir film izleyip eve döndükleri mutlu bir günü anlatır. Wenders’in filmi umumi … Devamı…»

Ferhan Baran Yazıyor: İKSV Festivallerinde Çizgi Dışı Bir Müzisyen: Dimitris Skyllas

İstanbul Film Festivali’nin sinemaseverler ve müzik tutkunları için paha biçilmez nitelikteki özel bölümlerinden ‘Musikişinas’ 43. yaşında festivalde tekrar yerini alıyor. Talking Heads’in Hollywood Pentages tiyatrosundaki efsanevi gösterisini Jonathan Demme imzalı ‘Stop Making Sense’, ünlü Japon besteci üzerine Neo Sara imzalı ‘Ryuichi Sakamoto / Opus’, 18. yüzyıl İtalya’sında manastırda pop müziği icat eden bir grup genç … Devamı…»

Dışı Seni Yakar, İçi Beni: Dublör

Sinemada veya televizyonda görünmeyi herkes ister. Hem biliyorsunuz, dünyanın en kolay işidir yönetmenlik, değil mi? Yönetmen de olabilirim, oyuncu da… Herkesin gönlünde yatan bu mesleğin; içine girdiğinizde nasıl çetrefilli, nasıl zor olduğunu, nasıl süreç istediğini, zaman ve zemin tanımadığını, gecesi gündüzü bulunmadığını anlıyorsunuz. “Davulun sesi uzaktan hoş gelir” sözü boşuna söylenmemiş… Şimdi, “Dublör”ü bir yana bırakıp o zorluğun, o sıkıntılı sürecin nasıl olduğuyla başlayalım: Tam sırası.

Sinemanın ilk yıllarında yönetmen yokmuş; işi, ilişkileri koordine eden biri varmış ve o neredeyse her işi çözümlüyormuş. Zaman içerisinde işin içine estetik kaygıları da katan kişi(ler) yönetmen olmuş; zaten yönetmen sineması da öyle çıkmış ortaya. Buraya kadarı tamam. Zaman geçip teknoloji geliştikçe ekipler kalabalıklaşmış, işler birbirinin içine geçmiş, ekipler ayrışmış, her ekibin bir başı olmuş (şef) ve işler eşgüdümle yapılmaya başlanmış. Senaryo yazandan tutun da ışıkçısına, montajcısından tutun da filmin yapım aşamasında görev alan herkes elbirliğiyle bu işin başarısı için çalışmaya başlamış. Bugün “Yedinci Sanat” dediğimiz sinema, böylece herkesin gönlünde taht kurmuş ve gözdesi olmuş.

“Dublör”ü ilk çeyrek bölümünde, tam da bu nedenle çok sevdim. Öyküsünü, mesajını koyun bir tarafa… Sinema Televizyon okullarındaki öğrenciler için müthiş anlamlı ve güçlü bir ders bu açıdan bakınca. Yapımcıyla yönetmen, kameramanla ışıkçı, bilgisayar başında görev yapanla set ekibinin her an her şekilde bir isteği, yapması gereken bir iş var. Zamanında ve yerinde yapılmazsa sonucun hüsran olacağını kabul etmelisiniz. Bir kişiyle sınırlı değil ki (bir yazar veya ressam tek başına üretiyor; oysa sinema hem ekip işi hem de bir endüstri) koca bir ordu çalışıyor kameranın arkasında. Yani, yapılan iş “ne olacak ben de yaparım” denilebilecek kadar küçümsenemez. (Burada aklıma Kenan Evren geldi, resim yapmaya soyundu bir zamanlar, “Ne olacak ben de yaparım o resimlerden” demiş ve tuvalin önüne geçmişti. Rant peşinden koşanlar, yalaka takımı avuç dolusu para sayıp satın aldı resimlerini. Devran dönüp de forsu sönünce, beş para bile etmedi o resimler.)

İzle, mutlu ol, unut

Filmden çıkarken bir arkadaşım, “Dublör”ün gerçekten keyifli bir aksiyon, güçlü bir komedi, adrenalin dolu heyecan yüklü olduğunu belirttikten sonra, “izle, mutlu ol, unut” diye özetledi. Sevimli bir çift, müthiş bir prodüksiyon, hoş bir komedi, iyi bir mizah, sürükleyici bir aksiyon filminde biz izleyicileri de taşıyor iki saat boyunca. Sürenin uzunluğunu hiç fark etmiyorsunuz.

Yönetmen David Leitch’in gençliğinde dublörlük yaptığını biliyorduysanız, filmin albenisini baştan kabul edersiniz. Daha önceki filmlerinde sürükleyici ve aksiyon dolu sahnelerle duygusal sahneleri çok iyi harmanladığını bilirsiniz. Başından bir kaza geçen Dublör Colt Seavers (Ryan Gosling), sevgilisi ilk filmini çekecek olan Jody’yi (Emily Blunt) için yeniden setlere döner. Filmin yapımcısı Gail (Hannah Waddingham), çıkarları için filmin asıl oyuncusuyla bambaşka bir iş peşindedir. Amacını anlamışsınızdır, hem para kazanacak hem de Colt’tan kurtulacaktır.

Gerçekten keyifli bir film, seveceksiniz.

26 Nisan’dan başlayarak gösterimde…

(24 Nisan 2024)

Korkut Akın

korkutakin@gmail.com

27. Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali’nin Afişi Belli Oldu

27. Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali’nde heyecan verici geri sayım başladı. Festival, T. C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü, AB Türkiye Delegasyonu, Ankara Büyükşehir Belediyesi ve Çankaya Belediyesi’nin katkılarıyla düzenlenecek ve 09 – 16 Mayıs 2024 tarihleri arasında gerçekleştirilecek. Ankaralı fanatik sinemaseverler ile 27. kez buluşmaya hazırlanan festivalin ana afişi ve iki adet yatay afişi ise festivalin takipçisi sinemaseverler ile paylaşılmaya hazır hale getirildi. 27. Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali’nin afişi, editör, karikatürist, çizer ve hak savunucusu Aslı Alpar’ın imzasını taşıyor.

27. Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali’nin Afişi Belli Oldu yazısına devam et

Furiosa: Bir Mad Max Destanı’nın Yeni Posteri Yayınlandı

Oscar Ödüllü usta yönetmen George Miller, 30 yıldan uzun bir süre önce çığır açan Mad Max filmleriyle yarattığı ikonik distopik dünyaya geri dönüyor. 6 Oscar ödüllü küresel hit film Mad Max: Fury Road’un güçlü karakteri Furiosa’nın kökenlerini ortaya çıkaracak orijinal, aksiyon macerasıyla yeni bir sayfa açan Furiosa: Bir Mad Max Destanı’nın yeni Türkçe posteri yayınlandı. Filmde Anya Taylor Joy, Charlize Theron’un Mad Max: Fury Road filmindeki Furiosa karakterinin daha genç bir versiyonunu canlandırıyor. Dünya çökerken genç Furiosa, Nice Annelerin Yeşil Diyarı’ndan kaçırılır ve Savaş Lordu Dementus liderliğindeki büyük belalı bir Motorcu Sürüsü’nün eline düşer.

Furiosa: Bir Mad Max Destanı’nın Yeni Posteri Yayınlandı yazısına devam et