Elif Dağdeviren İlk Yönetmenlik Denemesi Umut Oyunu ile Altın Portakal’da

61. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali, çok özel bir konuğu ağırlamaya hazırlanıyor. Gazeteci, yapımcı, girişimci, konuşmacı gibi pek çok kimliğiyle tanınan Elif Dağdeviren, bu kez yönetmen kimliğiyle Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde. Elif Dağdeviren’in ilk yönetmenlik denemesi olan Umut Oyunu adlı kısa film, 10 Ekim 2024 Perşembe  günü saat 13:30’da Atatürk Kültür Merkezi Perge Salonu’nda ilk kez izleyicilerin karşısına çıkacak. Yapımcılığı Feniks Film – Didem Karakum’a, senaryosu da Sercan Sarıkaya’ya ait olan film gösteriminin ardından yönetmen Elif Dağdeviren seyircilerle kısa bir söyleşi yapacak.

Karabasan (Yönetmen: Colm McCarthy)

Colm McCarthy’nin yönettiği ve Sam Claflin, Antonia Thomas, Carell Vincent Rhoden ile Will Davis’in oynadığı Karabasan (Bagman), önümüzdeki aylarda A90 Pictures dağıtımıyla BG Film tarafından vizyona çıkarılıyor.
Film, çocukluğu boyunca kendisine musallat olan kötü bir ruhun yeniden ortaya çıkmasıyla yaşamı kâbusa dönüşen bir babanın hikâyesini anlatıyor.

  • Basın Bülteni
  • Fragman
  • IMDb

Dünyayı Kasıp Kavuran Oyunun Türk Filmi Uyarlaması Takıntılar’ın Galasına Büyük İlgi

61. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali, hem dünyanın sinemasını, hem de dünyanın sinemacılarını Antalya’da buluşturmaya devam ediyor. Dünya çapında milyonlarca seyirciye ulaşmış TikTok oyununun Türk filmi uyarlaması Takıntılar’ın galası dün festival kapsamında Atatürk Kültür Merkezi Aspendos Salonu’nda yapıldı. Galaya yönetmen Yusuf Nihat Özcan, oyuncu Zafer Algöz, Seda Bakan ve senaryonun uyarlandığı metnin yazarı Laurant Baffie katıldı.

Dünyayı Kasıp Kavuran Oyunun Türk Filmi Uyarlaması Takıntılar’ın Galasına Büyük İlgi yazısına devam et

Antalya Film Forum’da Ödüller Sahiplerini Buldu

Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından gerçekleştirilen 61. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin ortak yapım ve proje geliştirme platformu olan Antalya Film Forum (AFF) iki günlük dopdolu bir programın ardından ödül töreniyle sona erdi. Bütün dünyadan sektör profesyonelleri sinema yapmaya gönül verenlerle bir araya getiren Forum, bu yıl 119 başvuru arasından seçtiği 19 projeyi değerlendirip en iyilerini ödüllerle destekledi.

Antalya Film Forum’da Ödüller Sahiplerini Buldu yazısına devam et

Bir Başkan Hikâyesi: The Apprentice

At yarışlarında en çok duyulan sözcüktü, “Aprentis” (Çırak). Bir gün televizyon ekranlarına da yansıdı. Trump, “çırak” seçiyordu… Kendisi seçildi. Birkaç yıl sonra, emlak kralı ya da televizyon programcısı olarak değil, siyasetçi hatta Başkan olarak çıktı karşımıza.

Beğenilen bir Başkan oldu mu? Sanmıyorum, çünkü ilk seçimde devrildi. Ama şimdi yeniden aday ve kazanma şansı olduğuna inanılan bir aday. Trump, kazanır mı bilemem, ama yapılan bu The Apprentice iyi kotarılmış bir propaganda filmi. Bir filmin propaganda amaçlı olması, yani bir hedefe (hem de siyasi bir hedefe) bağlı olması sinema sanatı açısından pek doğru gelmiyor bana.

The Apprentice, gerçekleri yansıtan bir film. Gerek senaryosunun -artık bilinmeyen ne var ki, Trump hakkında- hakikati saptırmadan anlatması gerekse de Başkan adayını hırsı, azmi ve gücüyle neleri yapabileceğini göstermesi açısından önemli bir çalışma. Diğer taraftan, senaryosu, çekimi ve özellikle oyuncuları açısından başarılı olduğu su götürmez bir gerçek. Yönetmen Ali Abbasi, gerçek bir sanatçı olarak, tarafsız bir bakışla, geleceğe de kalacak bir film yapmış. Gösterimde olduğu süre içerisinde belki beklenen gişe başarısını yakalayamayabilir, seçimden sonra Trump Başkan seçilirse engellenebilir de, ama The Apprentice, bir propaganda filmi olarak başarılı bulunacak, yıllar sonra da hakkı teslim edilecek.

Trump hakkında yeni bir şey söylemeyen The Apprentice, bize bir fırsat sunmuş olabilir. Bizde de benzer siyasetçiler var ve onlar da aynı yollardan geçtiler, aynı hırsla aynı saldırganlıkla, aynı gerginlikle koltuklarını korumaya çalıştılar, çalışıyorlar da… kıssadan hisse çıkartmak bize heves.

18 Ekim’den başlayarak gösterimde…

(16 Ekim 2024)

Korkut Akın

[email protected]

Dengeler Sinema Filminin Özel Gösterimi Gerçekleşti

Cihangir Ceyhan’ın başrolü üstlendiği, Mazlum Çimen, Erol Babaoğlu, Sabahattin Yakut, Burak Şafak, Tanju Bilir, Ulvi Kahyaoğlu, Canan Ürekil, ve Meli Bendeli gibi isimlerin yer aldığı Dengeler filminin özel gösterimi 08 Ekim 2024 Salı akşamı Levent Paribu Cineverse Sineması’nda gerçekleşti. Film, amatör bir sokak boksörünün hayatta kalma mücadelesine odaklanıyor ve aynı olayları üç farklı karakterin gözünden aktarıyor. Ferit Kamacı, annesine verdiği sözü tutmak ister ve bu amaçla ringe çıkar. Yenilmesi beklenen müsabakada Ferit Kamacı, mafyanın desteklediği profesyonel rakibini nakavt eder. Aynı gece Ferit’in ağabeyi Ali’nin uğradığı suikast gerçekleşince işler iyice karışır.

Dengeler Sinema Filminin Özel Gösterimi Gerçekleşti yazısına devam et

Ülkü Hilal Çiftçi, Kimseye Etmem Şikâyet’i Kayıp Kamyon Filmi İçin Yeniden Yorumladı

18 Ekim’de seyirciyle buluşacak olan, Sinehane yapımı Kayıp Kamyon filmi müzikleri ile de çok konuşulacak. Filmin ilk soundtrack klibi yayına verildi. Filmin başrol oyuncularından Ülkü Hilal Çiftçi’nin seslendirdiği unutulmaz eser, Kimseye Etmem Şikâyet film için yeniden düzenlendi. Orijinal beste, 1890 yılında 14 yaşında istemediği bir evliliğe zorlanan İhsan Raif Hanım’a ait.

  • Basın Bülteni
  • Şarkıyı dinlemek için tıklayınız.
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.

Bir Cumhuriyet Şarkısı’nın Fragmanı Yayınlandı

Geçtiğimiz günlerde vizyon tarihini 25 Ekim olarak açıklayan ve ilk teaser’ı ile büyük beğeni toplayan Bir Cumhuriyet Şarkısı filminin fragmanı nihayet yayınlandı. Oyunculukları, mekânları, kostümleri, ışığı ve müzikleri ile her sahnesinde duygusal anların yaşandığı film, fragmanıyla da izleyenleri o yıllardaki mücadeleye ortak ediyor. 1,5 yıl süren hazırlık çalışmaları ardından Ankara’da 8 haftada çekilen filmin yönetmenliğini Yağız Alp Akaydın yapıyor.

  • Basın Bülteni
  • Fragmanı izlemek için tıklayınız: 1 / 2
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.

Bir Cumhuriyet Şarkısı’nın Fragmanı Yayınlandı yazısına devam et

Altın Portakal’da Söyleşilerle Dolu Bir Gün

61. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde gün söyleşilerle başladı, söyleşilerle bitti. Festivalin neredeyse tüm gösterimlerinde tüm salonlar, seyircilerle birlikte film ekiplerini ağırladı. Festivalde 08 Ekim Salı günü Ulusal Uzun Metraj Yarışması’ndan iki film ekibi, gösterim sonrası seyircilerin sorularını cevapladı. Acı Kahve ve Balinanın Bilgisi filmlerinin ekipleri, AKM Aspendos Salonu’ndaki gösterimlerin ardından seyircilerle bir araya geldi.

Altın Portakal’da Söyleşilerle Dolu Bir Gün yazısına devam et

Altın Palmiye Ödülü’nün Sahibi Anora Filminin Ana Afişi Paylaşıldı

Sinemalarımızda 01 Kasım 2024 tarihinde gösterime girecek olan Anora filminin ana afişi paylaşıldı. Altın Palmiye Ödüllü filmi Sean Baker yönetiyor. Başrollerini Mikey Madison, Mark Eydelshteyn, Yura Borisov ve Karren Karagulian’ın  paylaştığı filmin yapımcılığını ise Alex Coco, Samantha Quan ve Sean Baker üstleniyor. Filmin konusu şöyle: Brooklyn’li genç bir seks işçisi Anora, oligarkın oğluyla tanışıp aniden evlendiğinde bir Külkedisi hikâyesini yaşama şansını yakalar. Haber Rusya’ya ulaştığında, oligarkın ailesi evliliği iptal ettirmek için New York’a doğru yola çıkınca Anora’nın yaşadığı masalı tehlikeye girer.

Ankara Film Festivali’nin 2024 Afişi Belli Oldu

Dünya Kitle İletişimi Araştırma Vakfı tarafından 07 – 15 Kasım tarihleri arasında düzenlenecek olan 35. Ankara Film Festivali’nin afişi belli oldu. Festivalin Türkiye’deki grafik tasarımı bölümlerinin öğrencileri ve mezunlarına yönelik düzenlediği yarışma sonucu seçilen afiş, bu yıl festivalin yüzü olacak. Ressam Habip Aydoğdu, akademisyen Birsu Semra Çeltek, görsel iletişim tasarımcısı Mahir Akkoyun, karikatürist Aslı Alpar ve Dünya Kitle İletişimi Araştırma Vakfı Başkanı İrfan Demirkol’dan oluşan jüri, 106 başvuruyu değerlendirdi ve Zeynep Bozkır’ın tasarımını en iyi afiş olarak belirledi. Bozkır ayrıca, 15 Bin TL değerinde para ödülü kazandı.

Yaşama Tutunmak İçin: Son Ana Kadar

Tüm canlılar doğar, büyür ve ölür. İçlerinde sadece insan kalıcı olmak ister, ölmemek arzusundadır, ölse bile adının yaşaması için hep bir şeyler yapma çabasındadır. Belki de sadece bizim ülkemizde, insanlar öldükten sonra da yaşamak için çocuk yaparlar. Oysa kalıcılık çok daha farklı, çok daha özel bir şeydir.

Yönetmen John Crowley, Nick Payne’in senaryosunu, Andrew Garfield, Florence Pugh, Adam James’in oyunlarıyla gerçek bir duygusal filme ve bir anlamda da güçlü bir mesaja dönüştürmüş. Geleceği parlak olsa da bazı şeyleri gizlemeyi başaran şef Almut, bir gece boşanmak üzere olan Tobias’a çarpar. Tobias açık ve nettir, sakin ve mutlu bir yaşamdan başka bir talebi yoktur. İki genç arasında duygusal bir bağ oluşur. Ancak Almut’un hastalığı birlikteliklerinin önüne dikilir.

Uzun zamandır böylesine duygusal/romantik bir film girmiyordu gösterime. Teknolojik gelişmenin etkisiyle gösterilen onca filmde belki de duygusallığa yer yoktu bu derecede. Oysa Yeşilçam’dan bu yana ailecek izlenen “mendil ıslatan” filmler çok tutulurdu. Sımsıcak bir ilişki, tertemiz bir aşk ama içten içe işleyen doğanın kanunu… Almut bazı kararlarını gizler eşi ve çocuğundan, çünkü amacı kendisinden sonra da adının, sevgisinin yaşamasıdır.

Yönetmen Crowley, seyircinin merakını güçlendirecek, heyecanını arttıracak bir film kurmuş. Sıradan bir olayı/öyküyü güçlü bir yapıta dönüştüren bu kurgu zaten. Hemen herkesin her an başına gelebilecek aksilikler bile öylesine ayrıntılı, öylesine güçlü ve öylesine açık/şeffaf verilmiş ki, insan soluksuz izliyor.

“Ne olacak ki, altı üstü bir yaşam” diyemeyiz; o yaşam hepimizin değil mi? En zor anda, en kötü zamanda, en olmadık yerde bir terslik çıkar ya karşınıza… Aslında çok da doğaldır olanlar, ama kültür, gelenek, görenek, örf ve adetler engeller olanların doğallığını. Bir kadının doğurması kadar doğal ne olabilir; tabii tuvalette, hem de bir benzinci tuvaletinde doğurması dışında. Eşinin, benzincide çalışanların, telefonla destek olmaya çalışan doktorun canla başla mücadelesini, o en hızlı yüz metre koşusunun heyecanını soluk soluğa izliyoruz.

Anı yaşamak en doğrusu kuşkusuz; izin verilirse… Bir çocuk sahibi olmak büyük mutluluk; tabii, o olanak yakalanırsa. Filmden çıkarken, inanıyorum ki, herkes hayatın güzelliğini doğruluyordu, kesinlikle.

18 Ekim’den başlayarak gösterimde…

(16 Ekim 2024)

Korkut Akın

[email protected]

Rosinante

Baran Gündüzalp’in yönettiği ve Nilay Erdönmez, Fatih Sönmez, Can Demir ile Sedat Kalkavan’ın oynadığı Rosinante, 15 Kasım 2024’de Başka Sinema dağıtımıyla Alkali Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Salih ve Ayşe, İstanbul’da yaşarlar. Salih’in hayatı, işten çıkarılması ile sekteye uğrar. Ayşe ise telefonla sigorta satışı işinde evden çalışma sistemine geçirilmiştir. Oturdukları evin kirası artınca bütçelerine uygun ev aramaktadırlar. Motosikletle yolcu taşınan yeni bir iş modeli olduğunu öğrenince sisteme Salih’in adına kayıt olurlar. Rosinante adını verdikleri motosikletleriyle yolcu taşırken bilmedikleri bambaşka bir İstanbul’la karşılaşırlar.

  • Basın Bülteni
  • Instagram
  • Fragman
  • IMDb
  • Korkut Akın Yazıyor

Rosinante yazısına devam et