Sabancı Vakfı Kısa Film Yarışması Finalistleri Belli Oldu

Sabancı Vakfı’nın toplumsal sorunların sanat aracılığıyla ele alınması, sinemanın yaratıcı bakış açısından yararlanarak toplumsal konularda farkındalık oluşturulması amacıyla gerçekleştirdiği Kısa Film Yarışması’nda finale kalan projeler belli oldu. Kısa Film Uzun Etki ismiyle düzenlenen ve konusu Mülteci Kadınlar olarak belirlenen yarışmaya 126 kısa film başvurdu. Ön jüri değerlendirmesinin ardından belirlenen 15 filmin ve yönetmenlerinin isimleri açıklandı.

Refik Erduran’ı Kaybettik

Köşe yazarlığı yapan ve tiyatro oyunları yazan gazeteci – yazar Refik Erduran, 07 Ocak 2017 Cumartesi günü hayatını kaybetti. 13 Şubat 1928′de İstanbul’da doğan Erduran 1947 sonbaharında Amerika’da Cornell Üniversitesi’nde tiyatro tarihi okudu. 1954 – 1955 yılları arasında TEF adlı mizah dergisini yönetti. Güldürü ve vodvil türü oyunlar yazdı. Senaryosunu yazdığı Gün Doğarken adlı sinema filmini Orhon M. Arıburnu yönetti. Cenazesi, 09 Ocak 2017 Pazartesi günü Zincirlikuyu Camii’nde kılınacak öğle namazını müteakip Zincirlikuyu Mezarlığı’nda defnedilecek olan merhuma tanrıdan rahmet, kederli ailesine sabırlar dileriz.

Kaybedecek Neyimiz Var ki, Kendimizden Başka

– Seni özleyecek birileri var mı?
– Pek sayılmaz.

*****

– Hayallerin var mı?
– Bunu bana daha önce kimse sormamıştı?

(Filmden birkaç replik)

Yol filmleri, sinemada çok sevdiğim bir tür. Üstelik hem yol hem de gençlik filmine çok sık rastlamıyoruz perdede… Her şeyden önce birbirinin kopyası romantizm, korku ya da blog buster çılgınlığından sıkıldıysanız ilaç gibi gelecek bir film American Honey… Gençlere gençliğin aslında nasıl bir şey olduğunu hatırlatacak yaşlılara ise gençliğini özletecek cinsten… Filmi, bir parça uzun bulmakla beraber her anını keyifle, merakla ve biraz da iç geçirerek izledim. Gelecekte adını çok da fazla duyacağımızı düşündüğüm 21’lik çıtır Sasha Lane ve bu filme kadar özel bir hayranlık duymadığım Shia LaBeouf’a aşık oldum. Sasha’nın hayranlarının tabiriyle Riri’ye (Rihanna) fazlasıyla benzeyen görünüş ve tavırları ise gençliği kalbinden vuracak cinsten…

Filmin konusundan kısaca söz etmek gerekirse; ergen kahramanımız Star, ilgisiz anne ve tacizci üvey baba kıskacında iki küçük kardeşine bakmaya çalışıyor. Tabii hayatından mutsuz ve bir çıkış yolu arıyor. Tam da bu sırada karşısına çıkan, şirinliğinden fazlaca etkilendiği Jack’in cazibesine kapılarak nereye gideceğini bilmediği bir otobüse atlıyor ve hayatının yolculuğuna çıkıyor. Dergi satıcılığı yapan daha doğrusu binbir takla atarak insanları abone yapmaya çalışan bir grup gencin doluştuğu bu otobüsteki insanlar kısa süre içinde onun ailesi olmakta gecikmiyor. Sonsuz eğlence, parti ve macera vaad edilen bu yolculuk grubun lideri Krsytal’in sert kurallarıyla sekteye uğrasa da Star için aşk, tutku ve tehlike dolu bir hayat tecrübesine dönüşüyor.

Red Road, Fish Tank, Wuthering Heights filmlerinden tanıdığımız Andrea Arnold’un yazıp yönettiği American Honey iki güçlü kadın karakteri ile göz dolduruyor. Ceplerinde para yerine umut taşıyan bir grup saf gencin hayata tutunma çabalarını öyle naif ve tutkuyla anlatmış ki hayran kalmamak elde değil. Genç bir kızın ilk aşk ve ilk hayal kırıklığı da yine aynı özen ve incelikle tasarlanmış. Filmde her an bir felâket olacağını ve olayların yön değiştireceğini bekliyorsunuz ancak Arnold son ana kadar iyiliğe, gençliğe ve umuda olan inancını kaybetmiyor. Bu filmi bir erkek çekseydi o yolda o kızın başına neler gelirdi hayal bile edemiyorum. 70’li yılların hippie gençliği, çiçek çocukları farklı kıyafet ve modern bir arabadaydılar belki ama ruh aynı ruhtu, dünya sanki bugünkü kadar kötü bir yer değildi. Sırf bu bakış açısından dolayı bile saygı duydum Arnold’a. Her şeye rağmen insana dair bir umut taşıyordu.

Sasha Lane ve Shia LaBeouf’un performanslarını çok yüksek ve başarılı bulmakla beraber birbirlerine de inanılmaz yakıştırdım. Yer yer aralarındaki yaş farkı, Lane’in fazla çocuk görünüşü ve LaBeouf’un hoyratça tavırları endişelendirse de kendimi aralarındaki karşı konulmaz çekime kaptırmam uzun sürmedi. Altını çizmemiz gereken bir diğer çıkarım ise yine ancak bir kadının tezahür edeceği cinsten. Nedir o? Kadın olan taraf aşkta çok daha cesur, tutkulu ve gözü kara… Erkek ise daha kararsız, güvensiz ve endişeli.Alın size günümüz ilişkilerinin en büyük sorunu. Sasha Lane ile Shia LaBeouf’u överken Riley Keough ve diğer yan karakterlerin de görevlerini büyük bir başarıyla yerine getirdiğini ekleyelim. Herkes rolünü büyük bir ciddiyetle yapıyor, böyle serseri rolleri bu denli başarılı oynamak hiç de kolay bir şey değil. Herhangi birindeki aksama o dünyaya olan inancımızı kolayca kırabilirdi çünkü…

Toparlayacak olursak, American Honey en azından bir yarım saat kısa olsaydı hikâyenin sonlarına doğru olan aksama ve dikkat dağınıklığını yaşamayacak, filminden de adından hareketle ağzımızda bir parmak bal tadıyla salondan ayrılacaktık. Bu durum biraz fazla şekerli etkisi bırakıyor bünyede bu da bir gerçek… Ancak her şeye rağmen o muhteşem final sahnesini görmek için buna değer diye düşünüyorum. Gençliği, tutkuyu ve aşkı kutsayan rock’n roll soslu yaz kokan bu yol hikâyesini kaçırmamanızı tavsiye ediyorum. Ön yargılarınızı ve kara kışı kapının öteki tarafından bırakın. American Honey’in şerefine, kalbimi çalan 15 yol filmini karışık olarak şuracığa bırakıyorum. İyi seyirler…

Easy Rider
Yağmur Adam (Rain Man)
Gün Doğmadan (Before Sunrise)
Thelma ve Louise (Thelma and Louise)
My Own Private Idaho
Çılgın Romantik (True Romance)
Planes, Trains and Automobiles
Yaban (Wild)
Uzaklara Gidelim (Away We Go)
Cazcı Kardeşler (The Blues Brothers)
Into the Wild
Mad Max
Küçük Gün Işığım (Little Miss Sunshine)
Moonrise Kingdom
Fikrimin İnce Gülü: Sarı Mersedes

(14 Ocak 2017)

Gizem Ertürk

İçeride

Farren Blackburn’un yönettiği ve Naomi Watts, Jacob Tremblay, Oliver Platt ile Charlie Heaton’un oynadığı İçeride (Shut In), 27 Ocak 2017’de The Moments Entertainment dağıtımıyla Tanweer Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Dul bir çocuk psikoloğu sakin bir yaşam sürmektedir. Kendini izole etmiş olan kadın bir araba kazası sonucu beyin hasarı alan üvey oğlu ile ilgilenmektedir. Ergenlik çağındaki oğlunun bütün ihtiyaçları annesi tarafından karşılanmaktadır. Bir gün kadının çocuk hastalarından biri kaybolur. Sert bir kar fırtınası sırasında kaybolan küçük çocuğun tek kurtuluş umudu psikoloğunun onu bulabilmesine bağlıdır.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Fragman
  • IMDb

Recep İvedik 5

Togan Gökbakar’ın yönettiği ve Şahan Gökbakar, Çağlar Salman, Orkan Varan ile Deniz Ceylan’ın oynadığı Recep İvedik 5, 16 Şubat 2017’de Mars Dağıtım dağıtımıyla Çamaşırhane Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Mahalle sakinlerinden İsmet vefat edince Recep İvedik taziye ziyaretine gider. Dostunun geride bıraktığı son görevini yerine getirmek için yola çıkar. Bu yolcuğun kısa süreceğini hayal eden Recep, genç sporculardan oluşan Milli Takımı yurt dışındaki bir spor organizasyonuna götürdüğünü fark ettiğinde artık geri dönüşü olmayan bir macera başlamıştır. Spor organizasyona katılacak ekip talihsiz olay sonucu karışırken Recep kontrolü eline alır.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • IMDb

Recep İvedik 5 yazısına devam et

Son 10 Yılda Vizyona Giren Yerli ve Yabancı Film Listeleri

Ülkemiz sinemalarında son 10 yılda (2007 – 2016) 839 adet yerli, 2230 adet yabancı film olmak üzere toplam 3069 adet film vizyona girdi. En fazla filmin gösterime girdiği yıl 408 filmle 2015 yılı oldu. En fazla yerli ve yabancı film de 2015 yılında gösterime girdi. 2015 yılında 269 yabancı filme karşılık 139 yerli film perdelerimize yansıdı. En az yerli filmi 43 adet olarak 2007 yılında, en az yabancı filmi ise 186 adet olarak 2010 yılında izledik. Vizyona giren film adetlerine ve listelerine yazı ekinden ulaşabilirsiniz.
Son 10 Yılda Vizyona Giren Yerli ve Yabancı Film Listeleri yazısına devam et

Bu da Nereden Çıktı?

John Hamburg’un yönettiği ve Zoey Deutch, Bryan Cranston, James Franco ile Tangie Ambrose’un oynadığı Bu da Nereden Çıktı? (Why Him?), 20 Ocak 2017’de The Moments Entertainment dağıtımıyla The Moments Entertainment tarafından vizyona çıkarıldı.
Sevecen bir baba olan Ned, tatil günlerinde ailesi ile birlikte Stanford’da yaşayan kızını ziyaret eder. Ancak burada en büyük kabuslarından biri olacak, sosyal ilişkilerinde gariplikleri olan Silikon Vadisi milyarderlerinden Laird ile tanışır. Ned kendisini teknoloji dünyasında kaybolmuş hissederken Laird’in kızına evlenme teklif edeceğini öğrenince paniğe kapılır.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • IMDb

Bu da Nereden Çıktı? yazısına devam et