Efsanevi Korku Serisi, Kötü Ruh: Uyanış ile Geri Dönüyor

Korku sinemasının klâsikleri arasında yer alan ünlü Kötü Ruh filmi, serinin beşinci filmi Kötü Ruh: Uyanış ile geri dönüyor. Ormanda bir kulübede geçen, serinin diğer filmlerinin aksine şehirde geçecek olan hikâye, iki kız kardeşin karmaşık hikâyesini konu alıyor. Korku filmi tutkunları tarafından heyecanla beklenen Kötü Ruh: Uyanış, izleyiciyi kâbus gibi bir hayatta kalma mücadelesine ortak ediyor. Zamanla birbirlerinden uzaklaşmış iki kardeşin bir araya gelişinin, et yiyen kötü ruhların canlanmasıyla sekteye uğradığı hikâyede, iki kardeş bir ailenin karşı karşıya gelebileceği en kâbus dolu anları yaşıyor ve vahşi bir hayatta kalma savaşının tam da ortasında kalıyorlar.

Mısır’da İktidar Oyunları

75. Cannes Film Festivali’nden en iyi senaryo ödülü ile dönen ‘Cennetten Gelen Çocuk / Boy From Heaven’ sabahın alaca karanlığında balıktan dönen baba ile oğulun görüntüsü ile açılıyor. Mısır’ın ücra sahil köyü Manzala’daki küçük evin umududur Adem. Annesiz kalmış baba ocağındaki üç erkek kardeşten en büyüğü, en okumuş olanıdır. Allah ona yetenek bahşetmiş, annesi yoksulluk kaderi olmasın diye onu okula göndermiştir. O da öğrenme azmi ile hem ailesinin hem de köyün imamı hocasının yüzünü kara çıkarmamış, Sünni İslam’ın en güçlü eğitim merkezi olan Kahire’deki İslam İlimleri ve Fen Bilimleri üzerine eğitim veren El-Ezher Üniversitesi’ne kabûl edilmiştir. İlmin yol göstericisi olarak baba ocağına dönme hayali ile başkentin görkemli dünyasına giriş yapan genç adamın yaşadığı kültür şokunu atlatamadan üniversitenin nüfuzu sınırları aşan Büyük İmam’ı tüm öğrencilerin gözü önünde hayatını kaybedince, kendisini cinayetlerle örülmüş bir komplo ağının içinde bulur. Dini erk koltuğunun boşalması sonucunda ülkenin güçlü siyaset ve din odaklarının acımasız iktidar mücadelesine tanıklığı ve bu süreçte yararlı bir piyon rolü üstlenmesi artık kaçınılmazdır. Devlet Güvenlik güçlerinin adamı Albay İbrahim’in irtibata geçtiği Adem, başkan Hüsnü Mübarek’in işaret ettiği adayın seçilebilmesi için her yolun mubah sayıldığı bu süreçte muhbirlik görevini üstlenir. Bundan sonrası ise John Le Carré romanlarını aratmayan bir kanlı entrikalar zincirinin adım adım şekillenmesidir.

Yönetmen Saleh’in bizde sinemalara gelmemiş 2017 yapımı bir önceki filmi ‘The Nile Hilton Incident’ 12 yıl önce bugünlerde Tahrir (Özgürlük) Meydanı’nda yaşanan ve halkı mevcut yönetime karşı seferber olmaya çağıran sokak gösterileri, protestolar ve itaatsizlikler bütününe paralel olarak kentin lüks otelinde meydana gelen bir cinayet kovuşturması üzerinden ilerler. Genç bir şarkıcı kızın otel odasında ölü bulunması üzerine derinleşen soruşturma üst düzey devlet yetkililerinin ve de polisin içinde olduğu yozlaşmış düzenin dehşetengiz kapılarını birer birer aralayacaktır. Sundance Bağımsız Filmler Festivali’nde dramatik dalda Jüri Büyük Ödülü’nü kazanmış olan yapım devlet yetkililerinin hiç hoşuna gitmez ve Saleh kendi ülkesinde istenmeyen kişi ilan edilir. İsveç vatandaşı olan sinemacı bu nedenle son filmini İstanbul’da çekmiş, ülkemizden oyuncu ve teknik ekip kullanılmış, El-Ezher Üniversitesi’nin iç ve dış çekimlerinde mekân olarak ağırlıklı olarak muhteşem Süleymaniye Camii yer almış.

Saleh askeri bir diktatörlük olarak olarak adlandırdığı Mısır devlet yönetimini acımasızca eleştirmeyi sürdürdüğü filminde yaygın İslamofobi’den özenle kaçınmış. Devletin en tepesine çöreklenmiş bir iktidar savaşı asıl meselesi. Topraklarında iki firavun istemeyen siyasi elit ile, hizipçi dini elitin bitmez tükenmez güç kavgasında masumiyetini yitiren Adem oluyor. Oda arkadaşı Zizo’nun en başta dediği gibi, üniversiteye adımını attığında ruhu saflığını yitirmeye başlıyor ve kokuşmuş düzen her geçen saniye onu karanlığına çekmeyi sürdürüyor. Ve de devlet güvenliğin gözlerine kestirdiği muhbir olarak seçilmiş bu yoksul aile çocukları acı bir ironi ile ‘melek’ olarak çağrılıyor. ‘Cennetten Gelen Çocuk’ çok iyi yazılmış ve yönetilmiş son derece sürükleyici tekinsiz bir politik gerilim tadında yılın ilgiye değer çalışmalarından biri. Saleh’in bir önceki filminde alabildiğine yozlaşmış teşkilat içinde adaleti sağlamaya çabalayan polis şefi olarak izlediğimiz Mısır sinemasının ünlü aktörü Fares Fares ise bu defa arafta yolunu şaşırmış güvenlik görevlisi Albay İbrahim’de hayli değiştirdiği fiziği ile parlak bir oyunculuk sergiliyor.

(03 Şubat 2023)

Ferhan Baran

[email protected]

Marlowe

Neil Jordan’ın yönettiği ve Liam Neeson, Diane Kruger, Jessica Lange ile Adewale Akinnuoye Agbaje’in oynadığı Marlowe, önümüzdeki aylarda TME Films dağıtımıyla TME Films tarafından vizyona çıkarılıyor.
1939 yılında Los Angeles’ta geçen Marlowe filmi, işleri kesat giden özel dedektif Philip Marlowe’un yeni bir iş almasıyla değişen hayatını konu alıyor. Yeni müşteri, Hollywood aktrislerinden ve sinema ikonu Dorothy Quincannon’ın genç, güzel ve pahalı giyimli kızı Clare Cavendish’tir. Dedektif Marlowe’dan eski sevgilisinin yerini bulmasını ister. Bu adam, küçük çaplı uyuşturucu satıcısı ve hovarda Nico Peterson’dır. Marlowe’un araştırması onu Corbata Kulübü’ne kadar götürür.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • IMDb

Marlowe yazısına devam et

The Banshees Of Inisherin

Martin McDonagh’ın yönettiği ve Colin Farrell, Brendan Gleeson, Kerry Condon ile Barry Keoghan’ın oynadığı The Banshees of Insherin, 03 Şubat 2023’de UIP Filmcilik dağıtımıyla Disney Studios Türkiye tarafından vizyona çıkarıldı.
İrlanda’nın batı kıyısında bulunan bir adada geçen film, iki ömürlük dost olan Padraic ve Colm’un arkadaşlığının, Colm’un aldığı ani bir kararla bitmesini ve ikilinin kendilerini bir çıkmazda bulmalarını konu alıyor. Kardeşi Siobhan ve yerel komiserin oğlu Dominic’in desteğiyle birlikte, hayal kırıklığına uğramış olan Padraic, arkadaşlıklarını yeniden kurmaya çabalar. Ancak Colm’a verdiği şok edici ültimatomla birlikte olaylar kızışmaya başlar.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Fragman
  • IMDb
  • Ferhan Baran Yazıyor

42. İstanbul Film Festivali Ulusal Yarışma ve Seyfi Teoman En İyi İlk Film Ödülü Jürileri Belirlendi

42. İstanbul Film Festivali Ulusal Yarışma ve Seyfi Teoman En İyi İlk Film Ödülü filmlerini değerlendirecek jüri üyeleri belirlendi. Festivalin Ulusal Yarışma jüri başkanlığını yönetmen Emin Alper üstlenecek. Ulusal Yarışma jürisinde oyuncu Farah Zeynep Abdullah, görüntü yönetmeni A. Emre Tanyıldız, kurgucu Aylin Zoi Tinel ve yazar Seray Şahiner yer alıyor. 42. İstanbul Film Festivali’nin programında yer alacak Türkiye yapımı uzun metrajlı kurmaca ilk filmlerin aday gösterileceği Seyfi Teoman En İyi İlk Film Ödülü jürisi ise yönetmen ve yapımcı Tayfur Aydın, yönetmen Nazlı Elif Durlu, yapımcı ve yönetmen Chadi Zeneddine gibi isimlerden oluşuyor.

42. İstanbul Film Festivali Ulusal Yarışma ve Seyfi Teoman En İyi İlk Film Ödülü Jürileri Belirlendi yazısına devam et

Ferhan Baran Yazıyor: Karanlık Tutkuların Güneşli Durağı

Somerset Maugham, Côte D’Azur olarak da bilinen Fransız Riviera’sından tam da bu şekilde söz ediyor. 2020’de aramızdan ayrılan Cezayir göçmeni emektar sinemacı Guy Bedos’un oyuncu ve yönetmen oğlu Nicolas Bedos’un dünya prömiyerini geçtiğimiz yıl yarışma dışı olarak Cannes’da yapmış olan üçüncü uzun metrajı ‘Maskeli Balo / Mascarade’ İngiliz yazarın bu sözleri ile açılıyor. Beklenmedik bir cinayetin ardından mahkeme faslı … Devamı…»

Mumyalar, 03 Şubat’ta Türkçe Dublajlı Olarak Sinemalarda

Warner Bros. Pictures’ın İspanyol yönetmen Juan Jesús García Galocha imzalı, animasyon macera türündeki yeni filmi Mumyalar (Mummies) 03 Şubat Cuma günü sinemalarda gösterime giriyor. Film, antik Mısır’da gizli bir yeraltı şehrinde yaşayan üç mumyanın eğlenceli maceralarını konu alıyor. Bir prenses, eski bir savaş arabacısı ve onun küçük kardeşinden oluşan bu üçlüye evcil yavru timsahlar da eşlik etmektedir. Bir dizi talihsiz olay sonucu mumyalar kendilerini günümüz Londra’sına gelmiş bulurlar ve hırslı arkeolog Lord Carnaby tarafından çalınan, Kraliyet Ailesi’ne ait eski bir yüzüğü aramak için tuhaf, komik ve neşeli bir serüvene atılırlar.