Dünyanın en geniş katılımlı ve kapsamlı tematik film festivali olan Uluslararası Göç Filmleri Festivali, ilgi çekici bir başlığa daha ev sahipliği yapacak. Festival web tabanlı yeni nesil bir sergi deneyimi sunacak. Bir Noktadan Diğerine Sergisi, bir web sayfası üzerinden gerçekleşecek. Ziyaretçilere göç olgusunu ev – tat – mekân gibi olgularla irdelemelerini sağlamak için bazı sorular yöneltilecek. Ziyaretçiler, “Ev sizce nedir, duygu mu, barınak mı?” gibi sorulara vereceği cevaplarla gidecekleri yolu belirlemiş olacaklar. Göç duygusunu içinde hissetmek isteyenler için sergi, 14 – 21 Haziran tarihleri arasında festival web sitesinde ücretsiz deneyimlenecek.
Yönetmenliğini Onur Güler’in yaptığı ve başrollerinde Tülin Özen, Nihal Yalçın ve Nurhan Özenen’in oynadığı 2020 yılı yapımı, 16,5 dakikalık Yara (The Hurt) adlı kısa film, 10. Uluslararası Suç ve Ceza Film Festivali’nde (10. International Crime and Punishment Film Festivali) yarışıyor. Filmin konusu şöyle: Doktor Bahar, oğlu Mert’in doğum günü kutlamasını yaptıkları sırada aldığı acil bir telefon üzerine, ölüm raporu hazırlamak amacıyla yaşlı bir adamın evine gider. Yapacağı bu görev, Doktor Bahar için mesleki rutin gibi görünse de yaşlı adamın gelininin yaptığı itirafla görev rutin olmaktan çıkıp Doktor Bahar’ı vicdanı ve kariyeri arasında bir tercih yapma durumunda bırakır.
18. Uluslararası Filmmor Kadın Filmleri Festivali, dünyanın her yanından filmler, paneller, forumlar ve söyleşilerle çevrimiçi olarak 12 Haziran’da başlıyor. Festivalde bu yıl Hak Odaklı Sinema bölümünün yanında Kadınların Sineması, Bedenimiz Bizimdir, Cins-iyet-ler, Feminist Kadraj, Feminist Bellek ve Film-i Takip bölümlerinde onlarca ülkeden 38 film izleyiciyle buluşacak. Festivalin filmlerine ve etkinliklerine ulaşmak için www.filmmor.org adresinden kayıt oluşturmak gerekiyor. Hesap aktif olduktan sonra web sitesi üzerinden izlenmek istenen filmler ve etkinlikler için yer ayırtılacak. Yapılan rezervasyonlar için mail adresine onay e-postası gelecek.
Kazakistan’ın ünlü oyuncusu, ayrıca en büyük yapım şirketi KazTeleProduct’ın sahibi Nurlan Koyanbayev, ülkesinde yakaladığı başarıyı Türkiye’ye taşımaya hazırlanıyor. Yaz sonunda çekeceği sinema filmiyle Türkiye’nin şov dünyasına adımını atacak olan Koyanbayev, çok sevdiğini söylediği Türkiye’de dizi ve sinema projeleriyle adından söz ettireceğini ifade ediyor. İşadamı Mehmet Korutürk’le ortak olan sanatçı, ülkesinin en çok izlenen film serisi Kazak Business’ın Türkiye versiyonunu çekmek için kolları sıvadı. Türk sinemasıyla yakından ilgilendiğini belirten Koyanbayev, “Türkiye’de TV ve internet için de iddialı projelerim olacak.” açıklamasını yaptı.
Christopher Nolan’ın yönettiği ve Aaron Taylor Johnson, Dimple Kapadia, Clémence Poesy ile Himesh Patel’in oynadığı Tenet,26 Ağustos 2020’de Warner Bros. dağıtımıyla Warner Bros. tarafından vizyona çıkarıldı.
Casusluk dünyasından epik bir aksiyon filmi Tenet beyazperdeye geliyor. Imax ve 70 mm film tekniklerini kullanarak beyazperdeye taşınan Tenet, yedi farklı ülkede çekildi. Orijinal bilim – kurgu aksiyon filmi Tenet’ın, yeni kahramanı, alacakaranlığın içinde, gerçek zamanın ötesinde açığa çıkarılabilecek, uluslararası bir casusluk görevindedir. Bütün dünyayı kurtarabilmek adına, çıktığı yolculukta tek sahip olduğu donanımı bir kelimeden oluşur: Tenet.
Akbank Sanat,Akbank Kısa Film Festivali kapsamında kısa filmlerin online izlenmesine olanak sağlayacak bir yeniliğe imza atıyor. Akbank Sanat YouTube hesabı üzerinden oluşturulan Kısa Film Kanalı ile izleyiciler yerli ve yabancı kısa filmlere ulaşabilecekler. Aralarına Alican Yücesoy’un Taş, Mohammad Hormozi’nin Inner Self filmi gibi önemli kısa filmlerin bulunduğu 12 filmlik seçki izlenebilecek.
Gölbaşı Belediyesi’nin arabada sinema gösterimleri devam ediyor. Etkinlikte 12 Haziran Cuma Günü 7. Koğuştaki Mucize filmi gösterimler devam edecek. Bir önceki etkinlikte ağırladıkları 600 üzeri araçla keyifli bir geceye imza attıklarını söyleyen Başkan Ramazan Şimşek: “Normalleşmeye başladığımız bu süreçte ekip arkadaşlarımızla çalışarak sinema gecelerini başlattık. Sizlerden gelen yoğun ilgi ile o kadar mutlu olduk ki bu hafta da başarılı bir film ile tekrar karşınızdayız.” dedi.
Uluslararası Göç Filmleri Festivali’nde çevrimiçi heyecan 14 Haziran 2020 Pazar’ günü başlıyor. Dünyanın en geniş katılımlı ve kapsamlı tematik film festivali olarak düzenlenen festivalde tüm gösterimler ve etkinlikler ücretsiz olacak. 50’den fazla filmin gösterileceği festivalde göçün yolculuğuna tanıklık etmek için www.festivalscope.com sitesine üye olmak ve sınırlı sayıda gösterim için önceden rezervasyon yaptırmak gerekiyor.
Yönetmenliğini Maryna Er Gorbach ve Mehmet Bahadır Er’in yaptığı Omar ve Biz filmi önyargıları ve iletişim problemleri sebebiyle yalnızlaşan emekli asker İsmet karakteri üzerinden anlattığı birbirini tanıma, komşuluk ve göç hikâyesi ile uluslararası yolculuğuna devam ediyor. Film, Fransa’da 02 – 07 Haziran tarihlerinde düzenlenen 10. SEE Paris Film Festivali’nde (South East European Film Festival) En İyi Film, Senaryo ve Erkek Oyuncu ödüllerini kazandı.
Uluslararası etkinliklerin şehirlere etkilerini 2016’da incelemeye sunan SALT, dünya fuarlarının görsellik anlayışlarına nasıl yön verdiğini 2018’den beri Teşhir serisiyle tartışmaya açıyor. Fuarlar, olimpiyatlar ve bienaller, pandemi koşulları nedeniyle kesintiye uğruyor. SALT söz konusu modeller kapsamında iki belgesel filmi, Moskova’da Açılıyor (Opening in Moscow) ve İran’da Tekme (Kick in Iran),10 Haziran’dan itibaren saltonline.org’da çevrimiçi olarak gösteriyor.
Maryna Er Gorbach ve Mehmet Bahadır Er’in yönettiği Omar ve Biz filmi başarılarına bir yenisini daha ekledi. 02 – 07 Haziran 2020 tarihlerinde koronavirüs nedeniyle bu yıl online olarak Fransa’da gerçekleştirilen 10. SEE Film Festivali’nde, En İyi Film, Senaryo ve Erkek Oyuncu (Cem Bender) ödüllerine layık görüldü. Aile içi ilişkiler, yalnızlık ve önyargıları konu eden güncel hikâyesini, evrensel sorular ve politik alt metni sanatsal derinlik ile anlatan film, önümüzdeki aylarda sinemalarda gösterime girecek.
Miss Fashion 2020 güzeli Elif Yılmaz açıklamalarda bulundu. Yakın gelecekte vizyona girecek Tam Kafadan Karavana filmi için 7 kere görüşmeye gittiğini itiraf eden Yılmaz, oyunculukla ilgili artık Türkan Şoray kanunlarının geçerli olmadığını belirtti. Yılmaz, “Bazı kadın oyuncuların kendilerine zor gelen ya da yapmayı reddettikleri sahneler oluyor. Bence bir oyuncu karakter için yaşayabilmeli. Gerekirse saçını kazıtabilmeli, gerekirse öpüşme sahnesinde oynayabilmeli. Türkiye şartlarında belli sınırlar içerisinde rol alabiliyoruz ama bir oyuncu karakteri iyi hissettirebilmek için her şeyi yapabilmeli.” açıklamasında bulundu.
Malatya’dan İstanbul’a Nergis çiçeğinin hayatları birleştirdiği Koku filmi, motor diyerek ilk set gününe çıktı. Yasin Çetin ve Barış Gördağ’ın yönettiği, Malatya’da yetişen Nergis çiçeğinin büyülü kokusunun etrafında şekillenen filmde karakterlerin hikâyeleri de izleyicileri heyecanlandırmaya yetti. Filmde, sağır ve dilsiz babaannesiyle birlikte yaşayan Zel isminde 5 yaşındaki kızla İstanbul’da felsefe öğretmenliği yapan İlhan hanımın dokunaklı hikâyesi anlatılıyor.
14 Haziran 2020 Pazar günü başlayacak olan Uluslararası Göç Filmleri Festivali’nde, başkanlığını ünlü yönetmenimiz Nuri Bilge Ceylan’ın yapacağı Uluslararası Uzun Metraj Film Yarışması’nın diğer jüri üyeleri de açıklandı. Jüride görev alacak diğer isimler, ABD’li oyuncu – yönetmen Danny Lebern Glover, Bosna’nın en iyi oyuncusu olarak anılan Emir Hadzihafizbegovic, Çin asıllı ABD’li oyuncu Joan Chen, Avrupa’nın en bilinen ödüllü kadın yönetmenlerinden Danimarkalı Lone Scherfig, üç Oscar ödüllü İngiliz kostüm tasarımcısı Sandy Powell, İran’ın Cannes Film Festivali Ödüllü sevilen oyuncusu Seyyid Şahap Hüseyni oldu.
Dünyayı etkisi altına alan Corona virüsünün (covid-19) tüm kıtalara yayılmasının ardından Dünya Sağlık Örgütü salgını pandemi olarak ilan etti. Corona virüs vakalarının Türkiye’de de yayıldığını açıklandı. Ardından alınan önlemler çerçevesinde okulların tatil edilmesi ve sokağa çıkma kısıtlamaları da yer aldı. Çocuklar evde kaldı. Bu çocuklardan biri olan Nisan Uğur ise hayvanların gözünden bu süreci dünyaya anlatabilmek için kolları sıvadı. Evlerinin bir ferdi olarak onlarla birlikte yaşayan köpeği Alex’in gözünden bu süreci anlatan bir kısa film yazdı ve çekti. Bu film, pandemi sürecinde üretilen filmlerden farklı olmayı başardı ve tinsanlara mesajını ulaştırdı.