Teknoloji Romantizmi Öldürür mü?: Kabul Et veya Reddet

Teknoloji belirliyor her şeyinizi… Tek mekânda geçen soluksuz izlenen filmler vardır; bu film de öyle. Teslim olmak ya da olmamak, sorun burada düğümleniyor; ya da iki ucu sivri kazık. Hangisinden yana olacaksınız, birinden birini seçebilir misiniz, göz göre göre ölüme gidecekse… Bırakın yaşamayı dillendirilmesi bile çok zor, insanı terden, sıkıntıdan patlatır.

Başlangıçlar her zaman heyecan vericidir; ne yapacağınızı şaşırırsınız, bırakın ne giyeceğinizi bilmeyi ne yapacağınızı bile… Buna bir de teknolojinin katıldığını düşünün! Yönetmen Christopher Landon, lüks, havası yüksek, besbelli pahalı bir lokantada ilk kez buluşacak bekâr anne Violet (Meghann Fahy) ile genç fotoğrafçı Henry’yi (Brandon Sklenar), gösteriyor bize. İki genç, daha birkaç cümle etmeden, birbirlerini bile tanımadan Violet’in telefonuna gelen tehdit içerikli şantaj mesajlarıyla kâbus yaşamaya başlar.

Düşünebiliyor musunuz, yıllar sonra ilk kez biriyle buluşacaksınız, eliniz ayağınız birbirine karışmış, ne yapacağınızı bilemez bir haldeyken, doğrudan size, hem de adınızla seslenerek direktifler veren mesajlar alıyorsunuz. Küçük çocuğunuz var, evinizi telefonunuz üzerinden görüntülü kontrol edebiliyorsunuz. Sesinizi çıkarmamanız, yoksa çocuğunuzun öleceği bildiriliyor, zaten görüyorsunuz da… Yakışıklı, çekici arkadaşınıza bir şey diyemiyorsunuz; o, ilk buluşmaların heyecanından olduğunu sanıyor. Müthiş bir gerilim ve tabii iyi oyunculuk. Müziğin katkısını, görüntülerin heyecanı arttırdığını da unutmamalı…

Yapay zekâ ile birçok şey yapılabiliyor; yararlı olduğu apaçık, ama tam tersine kötü sonuçlar da doğurabilir mi? Sizin başınıza gelmesin, ama birçok kişi telefonlar veya bilgisayarlar aracılığıyla aranıp kandırılarak soyuluyor. Yönetmen Landon, soygunu daha ileri taşıyarak ölümle kalım arasındaki bir aşamaya taşıyor. Sahi, teknoloji -artık yapay zekâ- yaşamımızı belirleyecek mi? Buna nereye kadar izin vereceksiniz ya da vermeli misiniz?

Gerçekten insanın psikolojisini zorlayan, çelik gibi bir sinir gerektiren, hızlı ve mantıklı düşünmenizi isteyen gerilimin dorukta olduğu “Kabul Et veya Reddet” ile kendinizi de sınayacaksınız.

11 Nisan’dan başlayarak gösterimde…

(10 Nisan 2025)

Korkut Akın

[email protected]

Cinn-i Zifir

Özlem Yiğit’in yönettiği ve Özkan Güneş, Tuba Erdem, Sinan Uysal, Taha Koşmaz, Ömer Çelik, Kadri Aydemir ile Özgür Erdem Aydemir’in oynadığı Cinn-i Zifir, 09 Mayıs 2025’de MC Film dağıtımıyla Sirius Film tarafından vizyona çıkarıldı.
1970’lerde bir fotoğrafçı iblis çıkarma ayinine katılır ve olayı fotoğraflayınca iblis bedenini esir alır. Ayindekiler fotoğrafçıyı yakarlar. Bedenin külleri dağılınca kötü ruh makinenın içine hapsolur ve günümüze kadar saklı kalır. Makine ile akıl almaz bir bağ kuran Özkan etrafındakileri bu kötü ruhtan haberdar etmiştir fakat çevresindekiler birer birer ölmeye başlar. Kötü ruhun kimin bedenini ele geçirdiği meçhuldür.

  • Basın Bülteni
  • Fragman

Cinn-i Zifir yazısına devam et

Efendiler: Ofansif Mizah

Selçuk Aydemir’in yönettiği ve Ali Rıza Tanyeli, Can Sipahi, Eren Pekgöz ile Ufuk Özkan’ın oynadığı Efendiler: Ofansif Mizah, 09 Mayıs 2025’de CJ ENM dağıtımıyla Aytaç Medya – Selkare Film Prodüksiyon tarafından vizyona çıkarıldı.
Standup yapan 3 komedyen bir film seçmesine katılmak için Malta adasına çağırılır. Gittiklerinde dünyayı yöneten büyük ailelerin onları çağırdığını anlarlar. Ofansif espri yaptıkları için bir cezanın içinde mi yoksa gerçekten bir oyuncu seçmesinde mi olduklarını anlayamazlar ancak yapılan testlerin komedyenleri korkutma dozajı artarken artık hiç de özgür olmadıklarının farkına varırlar.

  • Basın Bülteni
  • Fragman
  • IMDb

Efendiler: Ofansif Mizah yazısına devam et

Ferhan Baran Yazıyor: 44. İstanbul Film Festivali’nden Önerilerim

Festival üzerine bu ikinci yazımda, seçimlerinize katkıda bulunacağını umduğum, klasikler ve Altın Lale yarışma seçkisi dışında kalan yapıtlardan oluşan 15 filmlik geleneksel öneri listemi takdim ediyorum: 1- HAYALLER / Drømmer / Dreams: Norveçli auteur yönetmen Dag Johan Haugerud’ün “Seks, Aşk, Hayaller” üçlemesinin şubat ayında Berlin Film Festivali’nden Altın Ayı ve FIPRESCI Ödülü ile dönen son bölümü, … Devamı…»

İthaki Yayınları 10 Nisan Kitapları

İthaki Yayınları, 10 Nisan’da satışa sunacağı kitaplarını açıkladı. Michael J. Sullivan’ın Ölümler Çağı, Eiichiro Oda’nın Mob Psycho 100, Paul Tremblay’ın Korku Filmi, Aldous Huxley’in Algı Kapıları: Cennet ve Cehennem ve Mustafa Nuri’nin Sarmaşığın İçinden Bir Ses Geliyor adlı kitapları 10 Nisan’da satışa sunulacak. 1993 yılının yazında, genç bir film ekibi, dört hafta boyunca Korku Filmi ismini verdikleri filmin çekimlerini yaptı. Bu rahatsız edici film kültleşti ve sinema tarihine adını yazdırdı. Blair Cadısı ve Halka gibi filmleri sevenlerin kaçırmaması gereken Korku Filmi, sayfalar ilerledikçe artan paranoyası, psikolojik gerilimi ve şaşırtıcı finaliyle okuru gerçeklik algısını sorgulamaya zorluyor.

İthaki Yayınları 10 Nisan Kitapları yazısına devam et

KORK Uluslararası Korku Filmi Festivali, 2025’te Dünyanın En İyi 100 Tür Filmi Festivali Arasında Yer Alarak, 2. Yılına Giriyor

KORK Uluslararası Korku Filmi Festivali’ne 2024’te yoğun katılımlı ilk yılın ardından, dünyanın dört bir yanından en iyi filmleri ve özel konukları öne çıkarmak için festival programı genişlemeye devam ediyor. Ayrıca KIHFF’in online bilet sistemi sayesinde Türkiye’de ve dünyada festivale fiziksel olarak katılamayan seyirciler için festival, sanal olarak da seyirci ile buluşuyor ve festival ülke ve dünya çapında gelişmeye devam ediyor. KORK Uluslararası Korku Filmi Festivali, 25 – 26 Ekim 2025 tarihlerinde Mecidiyeköy Biletinial Torun Center Sinemaları’nda düzenlenecek. Festivalin fiziksel ve online biletleri ise Eylül ayında satışa çıkacak.

44. İstanbul Film Festivali Altın Lale Yarışma Filmleri

İstanbul Film Festivali’nde 43 yılın ardından yeni bir dönem başlıyor. Uzun metraj dalında önceki yılların Ulusal ve Uluslararası yarışmaları yeni düzenleme doğrultusunda yerli ve yabancı filmlerin uluslararası jüri tarafından birlikte değerlendirileceği tek bir ‘Altın Lale Yarışması’ şemsiyesi altına alınıyor. Bu yıl jüri başkanlığını 6 dalda Oscar adayı 1998 yapımı ‘Elizabeth’ ile bilinen Hint asıllı yönetmen Shekhar Kapur’un yürüteceği Altın Lale seçkisinin merakla beklenen gösterimleri ise 13 Nisan Pazar gününden itibaren başlıyor.

Ana Yarışma seçkisi bu yıl 15 filmden oluşuyor. Bunlardan 6 tanesi yerli yapım. Tolga Karaçelik’in Steve Buscemi’nin başrolünü üstlendiği ‘Saykoterapi: Bir Seri Katil Hakkında Yazmaya Karar Veren Yazarın Sığ Hikâyesi’ dünya prömiyerini 2024 New York Tribeca Film Festivali’nde yaptı. Auteur yönetmenlerimizden Tayfun Pirselimoğlu’nun yeni filmi ‘Idea’ şehirden uzak ıssızlıkta, karanlık bir iş adamına ait boş villada bekçilik yapan Kemal’in (Tarhan Karagöz) kapağında ‘İdea’ yazan kitap ile karşılaşmasının ardından cehenneme dönen yaşamını öykülüyor. ‘Meteorlar’ belgeseliyle ödüller kazan Gürcan Keltek’in dünya prömiyerini Locarno Film Festivali’nde yapan son filmi ‘Yeni Şafak Solarken’, gerçek benliği ile temasını kaybettikçe, zihni başka bir gerçekliğin istilâsı altında kalan Akın’ın (Cem Yiğit Üzümoğlu) hikâyesi üzerinden ilerliyor. Rotterdam Film Festivali seçkisinde ilk kez görücüye çıkan yeni Pelin Esmer filmi ‘O da Bir Şey mi’, İstanbullu ünlü yönetmen Levent’in (Timuçin Esen) bir festival otelinde kat görevlisi olarak çalışan Aliye’nin (Merve Asya Özgür) çetrefilli hikâyesi üzerinden birbirinden tamamen farklı iki hayatı karşı karşıya getiriyor. Beğeniyle karşılanan 2015 yapımı ‘Nefesim

Kesilene Kadar’ın ardından uzunca bir süre sessiz kalan Emine Balcı’nın son çalışması ‘Buradayım, İyiyim’ doğum sonu depresyonu henüz geçmemiş çalışan anne Filiz’in (Bige Önal) nefes alabileceği bir dünya kurma çabası üzerine kurulu. 2012 yılında ‘Sessiz – Be Deng’ adlı çalışması ile Cannes Film Festivali’nde en iyi kısa film ödülünü kazanan Rezan Yeşilbaş’ın dünya prömiyerini Rotterdam’da yapan ilk uzun metrajı ‘Uçan Köfteci’ uçma isteği ile yanıp tutuşan seyyar köfteci Kadir’in (Nazmi Kırık) absürt hikâyesini anlatıyor. Alman yapımı ‘Histeri / Hysteria’ Türk asıllı yönetmen Mehmet Akif Büyükatalay imzasını taşıyor. ‘Oray’ ile tanıdığımız sinemacının dünya prömiyerini Berlin’de yapan ikinci uzun metrajı, göçmenlerle yabancı kültürler çatıştığında hep mevcut olan ince ve üstü kapalı ırkçılık ve ikiyüzlülüğü işliyor. İran asıllı yönetmen Alireza Khatam imzalı ‘Öldürdüğün Şeyler / The Things You Kill’ dünya prömiyerini yaptığı Sundance Bağımsız Filmler Festivali’nden Dramatik Dünya Sineması kategorisinde en iyi yönetmen ödülü ile döndü. Filmin başrollerinde Ekin Koç, Erkan Kolçak Köstendil, Hazar Ergüçlü ve Ercan Kesal gibi ülkemiz sinemasının tanınmış iyi oyuncuları yer alıyor.

Altın Lale seçkisinin diğer yabancı yapımlarına bakacak olursak. Polonyalı yönetmen Damian Kocur ikinci uzun metrajı ‘Yanardağın Altında’da (Pod Wulkanem) İspanya’ya tatile giden Ukraynalı ailenin öyküsü üzerinden turistlikten mülteciliğe geçişi, mizahı elden bırakmayan bir incelikle anlatmayı denemiş. Kohei Igarashi’nin sevmek ve kaybetmek üzerine dokunaklı keşfi, geçmişle bugün arasında gidip gelen duygu yüklü dramı ‘Super Happy Forever’ Japon auteur yönetmenler Ozu ve Kore-eda’nın minimalist yapıtlarını çağrıştırıyor. Dünya prömiyerini Altın Aslan için yarıştığı Venedik Film Festivali’nde yapan ‘Hasat / Harvest’, ‘Yunan Tuhaf Dalgası’nın simge isimlerinden Athina Rachel Tsangari’nin imzasını taşıyan trajikomik bir Western uyarlaması. Kâbuslardan fırlamış 7 gün boyunca, belirsiz bir zaman ve mekânda aniden ortadan kaybolan köyün hikâyesini anlatan yapım, ekonomik kriz zamanlarında yabancıların günah keçisi ilan

edilmesini ele alıyor. İkiz kardeşi Silvan ile birlikte yönettikleri 2021 yapımı ‘Örümcek ve Kız / Das Mädchen und die Spinne’ ile bağrımıza bastığımız İsviçreli sinemacı Ramon Zürcher’in yeni filmi ‘Bacadaki Serçe / Der Spatz im Kamin’, aile dinamiklerinin ne kadar karmaşık, aile içi huzurun ne denli kırılgan olduğunu inceleyen bir dram. Geçtiğimiz yıl Venedik’te yarışma dışı gösterilmiş olan Fabrice du Welz’in yönettiği ‘Maldoror’ 1990’larda Belçika’yı sarsan bir seri katil ve adli skandaldan esinlenmiş. Macar yönetmen Bálint Szimler’in ilk uzun metrajı ‘Ders Olsun / Fekete Pont’, ders verdiği okuldaki eski usul eğitim yöntemlerine meydan okumak isteyen genç öğretmen Juci’nin hikâyesi üzerine kurulu. Dünya prömiyerini Rotterdam’da yapan, İranlı yönetmen Sahand Kabiri’den gelen ‘Tayfa / The Crowd’ ise arkadaşları için bir veda planlayan Z kuşağından gençlerin toplumun ataerkil gerçekliği ile çatışmasını anlatıyor.

(10 Nisan 2025)

Ferhan Baran

[email protected]

Onu Geri Getir

Danny Philippou ile Michael Philippou’nun yönettiği ve Sally Hawkins, Billy Barratt, Sora Wong ile Jonah Wren Phillips’in oynadığı Onu Geri Getir (Bring Her Back), 01 Ağustos 2025’de TME Films dağıtımıyla Sony Pictures tarafından vizyona çıkarılıyor.
Seyirciyi hem psikolojik hem de doğaüstü bir gerilimin içine çeken Onu Geri Getir (Bring Her Back), iki kardeşin yeni koruyucu annelerinin tenha evindeki esrarengiz olayları anlatıyor.

  • Basın Bülteni
  • Fragman
  • IMDb

Onu Geri Getir yazısına devam et

Semra Güzel Korver Yazıyor: Vay Be Etkisi…

Florian Girardot, 16 yılı aşkın süredir yaratıcı sektörlerde çalışıyor ve özellikle uzun metrajlı filmlerde VFX sanatçısı olarak görev yapıyor. Filmografisinde Alita: Battle Angel, Godzilla, Dedektif Pikachu, Spider-Man: Far From Home ve Catch-22 gibi yapımlar yer alıyor. Ayrıca, Meet Your Legend platformunda animasyon, VFX ve video oyunları alanında danışmanlık ve mentorluk yaparak hem genç yeteneklere hem de profesyonellere … Devamı… »

June & John

Luc Besson’un yönettiği ve Matilda Price, Luke Stanton Eddy, Ryan Shoos ile Dean Testerman’ın oynadığı June & John, 02 Mayıs 2025’de CJ ENM dağıtımıyla Mars Production tarafından vizyona çıkarıldı.
John hayat dolu, büyüleyici ve gizemli June ile tanışana kadar monoton bir hayat sürmektedir. Karşılaşmaları onu günlük rutininden koparır ve olaylarla dolu çalkantılı bir dünyaya sürükler. Birlikte heyecan, risk ve keşiflerle dolu, zamana karşı yarıştıkları bir maceraya atılırlar. Bu yolculuk, hayatlarına renk, büyü ve aşk getirecektir. Ancak aralarındaki bağ güçlendikçe, ilişkilerinin bu türlü zorluklara dayanıp dayanamayacağı sorusu ortaya çıkar.

  • Basın Bülteni
  • Fragman
  • IMDb

June & John yazısına devam et

Cahim

Doğukan Mısır’ın yönettiği ve Miray Arıkan Aydın, Ali Murat Özgen, Aslı Bankoğlu, Kaan Yılmaz, Ayşe Kaya ile Seda Sönmez’in oynadığı Cahim, 02 Mayıs 2025’de CJ ENM dağıtımıyla Zebra Production tarafından vizyona çıkarıldı.
Cahim, hiç çocuğu olamadığı için çare olarak cin kabileleri ile anlaşma yapmayı düşünen Hacer’in hikâyesini anlatıyor. Çocuk sahibi olmak için çareyi cin kabileleriyle anlaşma yapmakta bulan Hacer, yaptıracağı çocuk doğurma büyüsünün tüm hayatını etkileyeceğini bilse de sonuçlarına razı olmak zorundadır. Hacer üç sene sonra hamile kalır ancak onu ve ailesini bir çok tatsız sürpriz beklemektedir.

  • Basın Bülteni
  • Instagram
  • Fragman
  • IMDb

Cahim yazısına devam et

Amigdala: Bir Psikopatın Anatomisi

Özgür Sarı’nın yönettiği ve Veli Cenan Çamyurdu, Duru Dilek Ekici, Tolga Ali Çoban ile Hande Nazlı Nacar’ın oynadığı Amigdala: Bir Psikopatın Anatomisi, 09 Mayıs 2025’de MC Film dağıtımıyla Özgür Sarı tarafından vizyona çıkarıldı.
İyi biri olan Veli yaşlı annesi ve karısıyla beraber kıt kanaat yaşamaktadır. Balık tutmaya gittiği bir gün karşısına bir adam çıkar. Adam parasını kaybettiğini söyleyerek yardım ister. Veli cebindeki az paradan bir kısmını verir fakat adam Veli’yi soymaya çalışınca aralarında kavga çıkar. Bu kavga sırasında Veli kafasına ağır darbeler alır ve komaya girer. Uyandığında o eski iyi adam yerine acımasız bir cani gelmiştir.

  • Basın Bülteni
  • Fragman

Amigdala: Bir Psikopatın Anatomisi yazısına devam et

Ferhan Baran Yazıyor: Unutursam Fısılda

Michael Cristofer’ın yönettiği ‘Muhteşem Lillian Hall / The Magnificient Lillian Hall’, görkemli bir sanat hayatı sürmüş bir büyük oyuncunun sahneye dönüş hazırlıkları ile açılıyor. Oyun repliklerini günlük yaşamına taşıyan ünlü aktrisin tiyatro perdesine kazınmış muhteşem kariyerinin muhtemel vedası Çehov’un ölümsüz oyunu ‘Vişne Bahçesi’ ile olacaktır. Lakin işitsel ve görsel halüsinasyonlar, eldeki titremeler ve hafıza kayıpları ile ortaya çıkan … Devamı…»

Ferhan Baran Yazıyor: İstanbul Film Festivali 44 Yaşında

İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından düzenlenen, ülkemizin en kapsamlı uluslararası sinema etkinliği ‘İstanbul Film Festivali’ bu yıl 44. yaşını kutluyor. Aradan geçen yıllar boyunca yepyeni ve dinamik sinemacı kuşaklara okul olmuş baharın müjdecisi festivalimiz, bir kez daha Türkiye ve dünya sinemasının en nitelikli örneklerinin yer aldığı zengin programıyla 11 – 22 Nisan tarihleri arasında kentin iki yakasında farklı mekânlar ve 7 … Devamı…»

Aznavour

Eric Altmayer ile Nicolas Altmayer’in yönettiği ve Tahar Rahim, Bastien Bouillon, Marie Julie Baup, Camille Mountawakil, Narine Grigoryan, ile Hovnatan Avedikian’ın oynadığı Aznavour (Monsieur Aznavour), 02 Mayıs 2025’de Bir Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Yoksul çocukluğundan şöhret basamaklarını tırmanışına, zaferlerinden yenilgilerine, Paris’ten New York’a benzersiz bir sanatçının, ünlü Charles Aznavour’un muhteşem yolculuğunu keşfetmeye hazır olun. Samimi, etkileyici, hassas ama dayanıklı, son anına kadar kendisini sanatına adamış olan tüm zamanların en iyi sanatçılarından Aznavour’un hikâyesi.

  • Basın Bülteni
  • Fragman
  • IMDb

Aznavour yazısına devam et

Sinemacılık ve Filmcilik Yararına Bağımsız İletişim Platformu