Fransız İhtilali, toplumların önünü açarken bir taraftan da başka sorunların ortaya çıkmasına neden oldu: Irkçılık.
Aşırı milliyetçilik olarak kendini gösteren ırkçılık, giderek kan döken, kendilerinden başkasını “insan” yerine koymayan hatta tümüyle yok edilmesini isteyen, soykırımcı bir ideoloji. Avrupa’da Hitler faşizmi olarak milyonların canına kasteden bu ideoloji, Amerika’da Ku Klux Klan olarak boy gösteriyor.
Siyahi başkaldırının en önemli aktörlerinden yönetmen Spike Lee, yaşanmış bir öyküyü aktarıyor biz izleyicilere BlackKkKlansman ile… Siyahi bir polis ile Yahudi bir beyaz polisin işbirliği ırkçı ve gizli Ku Klux Klan örgütünü çökertiyor.
Güçlü bir polisiye…
Her ne kadar öne çıkmasa da farklı bir polisiye örneği film. Polis teşkilatında bile süren ırkçı yaklaşıma rağmen sabır ve dirençle mücadele eden Ron Stallworth (John David Washington), ilk fırsatı değerlendirerek örgüte sızar, tabii ki, bir beyaz olarak. Kendisinin yerine geçen, Yahudi polis Flip Zimmerman (Adam Driver) Stallworth’un telefonla edindiği bilgiler eşiğinde örgütün iç ilişkilerini öğrenmeye çalışır.
Merak ve heyecanla izlenen bu mesajı güçlü film, beraberinde incecik bir aşk öyküsü de taşıyor. İç içe geçirilmiş bu iki öykü, günümüze gelirken ne gibi zorluklar yaşandığını da, edinilen hak ve özgürlüklerin can pahasına kazanıldığını da vurguluyor.
Biz hayata bakmalıyız
Filmin adındaki çoğaltılmış ‘k’ harfiyle (Türkçesinde de ilk harflerle), Ku Klux Klan’ı vurgulayan Yönetmen Lee daha önceki filmlerindeki gibi ırkçılıkla mücadelesini en yüksek dozda sürdürüyor. Irkçılık eskilerde kalmamış, hâlâ bir hor görme söz konusu… Filmden çıktığınızda, ister istemez günümüzle karşı karşıya kalıyorsunuz. Ülkemize uyarlamak da size kalmış.
“Karanlıkla Karşı Karşıya” -BlacKkKlansman-, yönetmen Spike Lee, oyuncular John David Washington, Adam Driver, Topher Grace, Laura Harrier… 28 Eylül’den başlayarak gösterimde…
(27 Eylül 2018)
Korkut Akın
[email protected]