Korkut Akın Yazıyor: Ben Bir Dâhiyim -ama Henüz İlk Filmimi Çekmedim-

Daha adını görmeden beni anlattığını düşündüm Turgut Yasalar’ın, teşekkür etmeye hazırlanıyordum, ama önce okudum. Nâzım Hikmet, sinemayla da uğraşmış, önemli bir şair. Ne demişse doğru demiştir, dizelerinde… Yazısız ve kelimesiz anlaşanlardır sinemacılar. Kitapta anlatılan sinemacıların dışında kalanlar için de geçerli bu… Diğer sanat dallarından ayrıldığı belirleyici nokta, bir endüstri oluşu nedeniyle ekip çalışması olduğudur, … Devamı… »

1. Kızkalesi Film Festivali Görkemli Bir Ödül Töreniyle Sona Erdi

Mersin Erdemli ilçesinde gerçekleştirilen 1. Kızkalesi Film Festivali görkemli bir ödül töreniyle sona erdi. Festival, Jüri üyelerinin 3 ayrı kategoride layık gördüğü ödüllerin sahiplerini bulmasının ardından final yaptı. Sinemaya yön verenlerin sinemaseverlerle buluştuğu etkinlik boyunca Ümit Elçi, Nuran Evren Şit, Jale İncekol ve İbrahim Kendirci gibi sinemaya yön veren isimler söyleşiler gerçekleştirdi. Söyleşilerle Erdemli halkı ve sinemaseverler duayenlerle buluştu.

1. Kızkalesi Film Festivali Görkemli Bir Ödül Töreniyle Sona Erdi yazısına devam et

Sonbaharın En Çok Beklenen Etkinliği Filmekimi Başlıyor

İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından düzenlenen 17. Filmekimi, Ekim ayında sinemaseverlere dolu dolu bir program sunuyor. İstanbul ile birlikte Ankara ve İzmir’de de sinemaseverlerle buluşacak 17. Filmekimi’nin biletleri 29 Eylül Cumartesi günü satışa çıkıyor. Filmekimi, saygın festivallerde gösterilmiş, ödüller almış, ilgi çekmiş, merakla beklenen yeni yapımları içeren zengin programıyla Ekim ayının en çok konuşulan sinema etkinliği olacak. Etkinlik, 05 – 14 Ekim tarihlerinde İstanbul’da 10 gün sürecek bir maratonla başlayarak, 12 – 16 Ekim’de Ankara’da, 19 – 23 Ekim’de ise İzmir’de izleyicilerle buluşacak.

Kalamış’ta Sinematek Rüzgarı

Sinematek / Sinemaevi’nin 14 – 16 Eylül 2018 tarihleri arasında Kalamış Parkı’nda düzenlediği Yıldızlar Altında Sinema etkinliği sinemaseverlerden büyük ilgi gördü. Yılmaz Güney’in Seyit Han, Ingmar Bergman’ın Yedinci Mühür ve Luchino Visconti’nin Güzeller Güzeli (Bellissima) adlı filmlerinin gösterildiği etkinliğe 2.000’e yakın sinemasever katıldı. Gösterimler öncesinde konuşma yapan Jak Şalom, Sinematek / Sinemaevi’nin 2019 yılında Yoğurtçu Parkı yakınlarında yeni bir binaya kavuşacağını, böylelikle sinemaseverlerin tüm yıl boyunca usta yönetmen ve genç yeteneklerin filmlerini izleme olanağı elde edeceğini belirtti.

8. Bodrum Türk Filmleri Haftası’nın Kos Gösterimleri Başladı

8. Bodrum Türk Filmleri Haftası’nın filmleri Kos Adası’nda da gösterilmeye başlandı. Kos – İstanköy Müslümanları Kültür Eğitim ve Dayanışma Kardeşlik Derneği Başkanı Kadri Memiş’in konuklar için verdiği resepsiyona Kos Belediye Başkan Yardımcısı Elias Sfakis, BTFH Organizasyon Komitesi Başkanı Cenk Sezgin, oyuncu Selda Alkor, Bahar Ertan, Murat Akkoyunlu, Müfit Can Saçıntı, yönetmen Murat Şeker ve Nurdan Tümbek Tekeoğlu katıldı.

8. Bodrum Türk Filmleri Haftası’nın Kos Gösterimleri Başladı yazısına devam et

Kısa Film İki Elin Arasında Fongogo’da Desteklerinizi Bekliyor

Önceki filmleriyle pek çok kısa film festivalinden ödül alan Osman Yazıcı’nın çektiği 5. kısa filmi, İki Elin Arasında çekim sonrası online montaj, ses, Color Grading ve müzik gibi gider kalemleri için Fongogo’da destek bekliyor. Baş karakteri küçük Osman’ın yaşadığı konuşma bozukluğunu merkezine alan film şimdiye kadar sinemamızda pek değinilmemiş olan “kekemelik” olgusunu çocukların gözünden anlatıyor. Çekimlerinde iki yüz kadar insanın emeğinin olduğu yapım, 6 aylık ön hazırlık ve 5 günlük bir çekim sürecinin sonucunda hayata geçti. Film, Ağustos 2017’de 17. Sinema Burada Festivali’nde En İyi Proje ödülüne de layık görülmüştü.

Kısa Film İki Elin Arasında Fongogo’da Desteklerinizi Bekliyor yazısına devam et

8. Malatya Uluslararası Film Festivali’nin Uluslararası Jüri Başkanı Nuri Bilge Ceylan

8. Malatya Uluslararası Film Festivali jürisinde yer alacak isimler belirlenmeye başlandı. Festivalin Uluslararası Uzun Metraj Yarışma bölümünün Jüri Başkanlığını Nuri Bilge Ceylan üstleniyor. Ceylan ayrıca festival kapsamında gerçekleştirilecek MasterClass’ta da deneyimlerini izleyici ve sinemacılarla paylaşacak. Bu yıl sektör buluşmalarınnın da yer alacağı Malatya Film Platformu’nda düzenlenecek MasterClass’a ilginin yoğun olması bekleniyor.

Sorma Neden?

Tolga Baş’ın yönettiği ve Burak Satıbol, Derya Şensoy, Toygan Avanoğlu ile Yılmaz Gruda’nın oynadığı Sorma Neden?, 21 Eylül 2018’de Bir Film dağıtımıyla Artist Film Yapım tarafından vizyona çıkarıldı.
Yağmur ile Kayhan’ın düğünü kimsenin gerçekleşmesini istemediği bir düğündür. Bu düğünde ne kaçaklar ne de kaçırılanlar biter. Kaynana ve görümceler gelini beğenmezken, gelinin eski sevgilisi Uğur aşkını maziye gömemez ve geçmişten çıkıp gelir. Düğün gecesinde ise damat ortadan kaybolur. Kayıp damat olayını aydınlatmaya çalışan polisler; işgüzar arkadaşları, borç tahsili derdine düşen mahalle esnafını ve aileleri sorguya çeker.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Facebook
  • Fragman
  • IMDb

Sorma Neden? yazısına devam et

Boğaziçi Film Festivali’nden Sergei Loznitsa’ya Onur Ödülü

26 Ekim – 03 Kasım 2018 tarihleri arasında gerçekleştirilecek 6. Boğaziçi Film Festivali bu yılki Onur Ödülünü Ukraynalı auteur Sergei Loznitsa’ya verecek. Geleneksel tarih anlayışını ters yüz eden bakışı ile tanınan yönetmen, festivale özel bir masterclass verecek. Sergei Loznitsa’nın bu yıl Cannes Film Festivali’nin Belirli Bir Bakış bölümünden En İyi Yönetmen Ödülü alarak döndüğü Donbass, Venedik Film Festivali’nde dünya prömiyerini yapan Process (The Trial) ve Berlinale’de büyük ilgi gören Victory Day adlı son filmleri ülkemizde ilk kez 6. Boğaziçi Film Festivali’nde sinemasever izleyicilerin karşısına çıkacak.

Boğaziçi Film Festivali’nden Sergei Loznitsa’ya Onur Ödülü yazısına devam et

Bir Şehir, Bir Kadın ve Çözülmeyi Bekleyen Sırlar, Napoli’nin Sırrı, 26 Ekim’de Türkiye’de Sinemalarda

Usta yönetmen Ferzan Özpetek’in kaleminden çıkan sözler ve hikâyeler, izleyiciyi bu kez Napoli’nin Sırrı filmiyle hipnoz edici bir atmosfere; büyük bir kadim kültürün yankılarını hâlâ duyabileceğiniz sade ve aristokrat sarayların Napoli’sine davet ediyor. İtalya’da gişe rekorları kıran ve gösterildiği her ülkede eleştirmenlerin bir başyapıt olarak değerlendirdiği son filmi Napoli’nin Sırrı’nın Türkiye gösterim hakları BKM Film’e ait. İtalya’nın en güzel şehirlerinden biri olan Napoli’de geçen ve 26 Ekim’de Türkiye’de de gösterime girecek olan film, başından sonuna kadar gizem ve gerilim dolu ilginç hikâyesiyle sinemaseverlere büyülü bir yolculuk yaşatıyor.

2 Yaka Yarım Aşk, Kos’ta Gösterildi

8. Bodrum Türk Film Haftası etkinlik ve gösterimleri devam ediyor. Etkinlik kapsamında 16 Eylül Pazar günü Kos’ta basın toplantısı yapıldı. Akşam ise Kos’un Cine Orfeas Sineması’nda yönetmenliğini Orhan Tekeoğlu’nun yaptığı 2 Yaka Yarım Aşk adlı kısa film gösterildi. Gösterim öncesinde filmin yapımcısı Nurdan Tümbek Tekeoğlu, yönetmeni Orhan Tekeoğlu ve başrol oyuncusu Selda Alkor, Kos’lu sinemaseverlerle biraraya geldi.

2 Yaka Yarım Aşk, Kos’ta Gösterildi yazısına devam et

Hababam Sınıfı Uyanıyor

Çilingir Sofrası (Sadi Bey’in Facebook Günlükleri):

Orijinal adı “Once Upon a Time in Venice”, Google “Venedik’te Bir Zamanlar” olarak Türkçeye çeviriyor, “Los Angeles’ta Gizli Görev” Türkçe adıyla vizyona giriyor. Herhangi bir art niyetim yok sadece dikkatimi çektiği için not ettim. (29 Mayıs 2018)
Bu paylaşıma yapılan açıklama: “Venice”, Los Angeles’ta bir plaj adıymış, “Bir Zamanlar Venedik’te” adıyla gösterime girse, seyirci Avrupa’da geçen bir film zannedeceği ve yanıltılmış olacağı için filmin Türkçe adında filmin geçtiği şehrin adı kullanılmış. Dünyanın birçok ülkesindeki gösterimlerde de film adında Los Angeles şehrinin adı kullanılacakmış. İnsan her gün yeni bilgi ediniyor. Bu vesileyle bilmeyenler için yazayım: Los Angeles’in Venice Plajı gibi bizim Tekirdağ ilimizin Saray ilçesindeki geniş bir kumsalın adı da Kastro Plajı olarak biliniyor.

Rıfat Ilgaz’ın “Hababam Sınıfı” adlı unutulmaz eseri Ertem Eğilmez tarafından sinemaya aktarıldığında olağanüstü ilgi gördü ve sinemamızın en başarılı dizi filmleri olarak sinemamızdaki müstesna yerlerini aldılar. “Hababam Sınıfı”, “Hababam Sınıfı Sınıfta Kaldı”, “Hababam Sınıfı Uyanıyor”, “Hababam Sınıfı Tatilde”, “Hababam Sınıfı Dokuz Doğuruyor”, “Hababam Sınıfı Güle Güle” (sıralamam filmlerin vizyona giriş yıllarına göredir, alt tarafı facebook paylaşımı diyerek kontrolsüz yazmam, her zaman gerekli itinayı göstermiştirim) gibi filmlerin vizyona girdiği yıllarda doğal olarak sinemamız bu filmlerin “Hababam” ve “Sınıf” gibi yan rüzgarlarından da sebeplenmek istedi ve hatırlayabildiğim kadarıyla o yıllarda “Hababam Taburu”, “Kızlar Sınıfı” vs. gibi filmler de çevirdi. Çok sevilen ve sevilmekte olan bu dizi filmlerin hayattaki oyuncuları günümüzde memleketin muhtelif yerlerindeki etkinliklere, festivallere, şenliklere, günlere, açılışlara, vs. gidiyorlar ve oralara Hababam neşesini de beraberlerinde götürüyorlar. Diyorum ki bir organizatörün aklına gelse de aralarına “Hababam Taburu” ve “Kızlar Sınıfı” gibi filmlerin hayattaki oyuncularını da alarak şenlik kapsamını daha da bir genişletse. Muharrem yap bunu. (29 Mayıs 2018)

Kulakları çınlasın, türküyü dinlerken “Sabile” şarkısı hayranı Yıldırım Akbulut’u hatırladım. “Saydım” türküsü en sevdiğim türkülerin başında gelir, şöyledir: “Şu dağlarda kar ol-saydım ol-saydım / Bir asi rüzgâr ol-saydım ol-saydım / Arar bulur muydun beni beni / Sahipsiz mezar ol-saydım ol-saydım.” (Az önce ne sevdiğim belli ne sevmediğim İbrahim Tatlıses’ten dinledim. Tesadüfen radyoda O çıktı, arayıp, bulmadım yani.) (29 Mayıs 2018)

Tabi, illa kusur bulacaksınız, bulmasanız olmaz zaten. Eser yaratıcısı muhtemelen “Filmi 90 dakika yapsam kusursuz olurdu, 188 dakika yapayım da herkes kusur bulma duygusunu tatmin etsin.” diye düşünmüştür. (31 Mayıs 2018)

Bazen iyilik yapayım derken refüze olabiliyorsunuz. Eminönü tramvay durağı girişinde “Sirkeciye nasıl gideceğiz.” diye konuşuyorlardı. Çok uzak sanıyorlar diye öneride bulundum: “Tramvayı boşuna beklemeyin; tee orası, beş dakikada yürürsünüz.” dedim. “Yürümek istemiyoruz.” dediler. İyilik yapayım derken Refüze Ekrem oldum yani. (02 Haziran 2018)

“Ahlat Ağacı”na kusur bulanların artık film seyretmelerine ve sinemaya gitmelerine gerek yok zannımca. Kitap okuyun, müzik dinleyin, resim sergisi, heykel müzesi gezin. Ne bileyim, sekizinci sanatı, dokuzuncu sanatı, onuncu sanatı icat edin, onlarla haşır neşir olun kardeşim. Adam daha ne yapsın? (02 Haziran 2018)

“The Bookshop” filminin seans düzenlemesi için Cinemaximum Art House salonlarına alenen teşekkür ediyorum. Bu hafta bizim kuşağa (60 – 70 yaş aralığı) çok hoş bir nostalji yaşatıyor. 1967 – 70 yılları arasında bendeniz Kırklareli’ndeyken Saray, Gençlik ve Lale Sineması’nda filmler sadece geceleri 21:00 seanslarında gösterilir, Cumartesi, Pazar günleri herkese, Çarşamba günleri ise sadece hanımlara öğle saatlerinde seanslar düzenlenirdi. Sağ olsun Cinemaximum Art House salonları da “The Bookshop” filmini her gün tek seans göstererek benzer bir uygulama gerçekleştiriyor. Ne kadar güzel. (11 Haziran 2018)

O çok ünlü şarkıya yeniden söz yazdım ve yanda Hollywood versiyonunu gördüğünüz Ahmet’e ithaf ettim. Sözlerin çoğuna kıyamadığım için sadece bir nokta (.) ekledim. Şöyledir yeni güfte düzenlemem:
“Aşkın kanununu yazsam yeniden
Kimi ümitleri yel alır gider
Kimi benim gibi sever gönülden
Kimi senin gibi .el olur gider” (12 Haziran 2018) (İlhamın ne zaman ve nerede geleceği belli olmuyor. Bu ilham New York’ta gelmiştir.)

Bazı arkadaşlar “Twitter’e kısa ve öz cümlelerle fikir, öneri, düşünce, kanaat, vs., vs. yazmalı, orası fotoğraf paylaşımı, hikâye anlatımı, şiir yazımı, vs., vs. yeri değildir” diyor. Bendeniz zaman zaman başıma gelen ilginç olayları, kapıma gelen ilhamları yazıyorum, çeşitli fotoğraflar koyuyorum. Sağolsun Twitter şimdiye kadar hiç “Bana koymayın, bana yazmayın, vs., vs. demedi. (14 Haziran 2018)

◄2018 yapımı “Çukur” dizisinin final bölümünü izlerken, 1969 yapımı “Sonsuz Ölüm” (Butch Cassidy and the Sundance Kid) filminin sonunu ◄hatırladım. Size de öyle oldu mu? (18 Haziran 2018)

Lafı tersinden anlamak şöyle bir şey olsa gerek:
“Ayinesi iştir kişinin, lafa bakılmaz
Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde”(*)
dizelerinin tersine döndürülmüşü:
“İşi ainedir lafın kişiye bakılmaz
Rütbenin görünür şahs-i eseri aklında”
(*) Orijinal dizeler,
“Kişinin aynası işidir, lafa bakılmaz
Şahsın aklının ölçüsü eserindedir” manasına geliyor. Başka bir deyişle “Lafla peynir gemisi yürümez, yaptığın işi göster” demek oluyor. (18 Haziran 2018)

New York’ta dolaşırken, neredeyse iki binanın birisinin önünde inşaat iskelesi kurulu olduğunu görünce şehrin modasının geçtiğini ve eskidiğini düşünüp -oğlum yaşamını burada sürdürdüğünden- hayıflanmıştım. Sonra öğrendim ki tüm binaların dış cephelerinin beş yılda bir bakım şartı varmış. Dökülen sıvalar, çatlayan duvarlar, yerinden oynayan tuğlalar, pencere izolasyonları onarılıyormuş. Arpası başımıza, pardon darısı. (29 Haziran 2018)

(23 Eylül 2018)

Sadi Çilingir

sadicilingir@sadibey.com

8. Bodrum Türk Filmleri Haftası’nın Ödül Töreni Gerçekleşti

8. Bodrum Türk Filmleri Haftası’nın ödülleri 15 Eylül Cumartesi akşamı yapılan törenle sahiplerinetakdim edildi. Geceye Emek Ödülü alan oyunculardan Altan Erkekli, Sumru Yavrucuk, Bahar Öztan ve Müfit Can Saçıntı, Yönetmen Serdar Akar, Çağan Irmak, Murat Şeker, Çiçero, Bizi Hatırla ve Çakallarla Dans 5 filminin oyuncuları, yapımcı Şükrü Avşar ile Mustafa Uslu ve Necip Sarıcı ile Kos Belediye Bşk. Yrd. Elias Sfakis ve basın mensupları katıldı.

8. Bodrum Türk Filmleri Haftası’nın Ödül Töreni Gerçekleşti yazısına devam et

Merakla Beklenen Keşif, 8. Bodrum Türk Filmleri Haftası’ndaydı

8. Bodrum Türk Filmleri Haftası’nda Volkan Kocatürk’ün yönettiği ve başrollerini Burak Can, Yurdaer Okur, Pelin Akil, Rüzgar Aksoy ve Volkan Ünal’ın paylaştığı Keşif filminin gösterimi Trafo Bodrum’da gerçekleşti. Gösterime yapımcı Ayfer Özgürel ile yönetmen, Volkan Kocatürk katıldı. Film, üç gencin mistik bir bilgisayar oyunu ile farklı bir zamana yolculuk yapmalarını ve kendilerini Çanakkale Savaşı döneminde bulmalarını anlatıyor.

Merakla Beklenen Keşif, 8. Bodrum Türk Filmleri Haftası’ndaydı yazısına devam et