Biz Size Döneriz Fragmanı Sinema İzleyicisi ile Buluştu

Yeni jenerasyonun en yetenekli yönetmenlerinden Doğa Can Anafarta, beyazperdede sezonun iddialı romantik komedilerinden Biz Size Döneriz ile sinemaseverlere farklı bir kapı açmaya hazırlanıyor. 31 Mart’ta izleyiciyle buluşacak olan film genç, dinamik ve popüler oyuncu kadrosuyla olduğu kadar senaryo örgüsüyle de çok konuşulacak. Hande Soral, Çağlar Ertuğrul, Bestemsu Özdemir, Fırat Albayram, Tarık Ündüz Tuğçe Kurşunoğlu, Ceyda Kasabalı, Osman Alkaş, Haldun Boysan ve Yetkin Dikinciler’in rol aldığı Biz Size Döneriz, komedi, aşk ve dramı birbirine harmanlayarak izleyiciye eğlenceli ve romantik bir gençlik filmi vadediyor.

  • Basın Bülteni
  • Teaser’ı izlemek için tıklayınız.
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.

Korkut Akın Yazıyor: Kasap Havası

Geleneksel bakış açımız hep mi aynı olmalı? İyi başlayıp iyi de giden öykü neden o “geleneksel bakış açısı”na dönüyor? Galiba asıl sorun bu. Yaşamın her anına ve her alanına “erkek egemen” bir bakışımız var. Bu, gerek kültürümüzden gerekse birtakım soru işaretleriyle karşılaşmamak için bilinçli seçim biraz da. “Kasap Havası” gerçekten çok iyi kotarılmış bir film. İnce eleyip sık dokunmuş, ayrıntıda gizli şeytanı dürtükleyip çıkarmış… Bir. … Devamı… »

Ferhan Baran Yazıyor: Can Sıkıntısı

Tom Ford’un sinema serüveni sürüyor. 60’lı yılların muhafazakâr ortamında bunalmış eşcinsel İngiliz edebiyat profesörü kompozisyonunda muhteşem Colin Firth’ün kelimenin tam anlamıyla döktürdüğü 2009 yapımı ilk uzun metraj denemesi ‘Tek Başına Bir Adam / A Single Man’ ile takdir toplamış olan ünlü modacı, tam yedi yıl sonra ikinci filmiyle beyazperdeye dönüş yapıyor. Ünlü ‘Cabaret’ye kaynaklık etmiş ‘Goodbye to Berlin’in de yazarı … Devamı… »

Bir Film Dağıtımındaki Filmlere Altın Küre’den Toplam 19 Adaylık

Bir Film tarafından ülkemiz sinemalarına dağıtılmış ve dağıtılacak olan 7 adet yabancı filmin 19 dalda 74. Altın Küre Ödülleri’ne aday olduğu açıklandı. Gösterime girmiş olan Kaptan Fantastik (Captain Fantastic) ve önümüzdeki aylarda gösterime girecek olan Florence, Jackie, Yaşamın Kıyısında (Manchester by the Sea), Kabakçığın Hayatı (Ma Vie De Courgette – My Life As A Courgette), Ay Işığı (Moonlight) ve Neruda adlı filmler içinde en fazla adaylığı, 6 adaylık ile Ay Işığı (Moonlight) adlı film aldı.

Pera Film, Efsanevi Yönetmen Andrey Tarkovsky’yi Anıyor

Pera Film, ölümünün 30. yıl dönümünde ünlü yönetmen Andrey Tarkovsky’yi derin, şiirsel ve son derece kişisel filmleri ile anıyor. Rus yönetmenin programda gösterilecek filmleri arasında Ivan’ın Çocukluğu, Ayna, Andrey Rublev, Solaris, İz Sürücü, Nostalji, Zamanda Yolculuk ve Kurban filmlerinin yanısıra Chris Marker’in ölen arkadaşı ve meslektaşı Tarkovski için saygı duruşu niteliği taşıyan Andrey Arseneviç’in Yaşamında Bir Gün adlı belgesel de yer alıyor.

Pera Film, Efsanevi Yönetmen Andrey Tarkovsky’yi Anıyor yazısına devam et

Oldu mu Şimdi? Galasında Bir İlk: Teknede Gala, Oldu mu Şimdi?

16 Aralık’da vizyona girecek olan Oldu mu Şimdi? filminin galası Türkiye’de bir ilk olarak teknede yapıldı. Gala süresince İstanbul Boğazında dolaşan tekne, geceye katılanlara keyifli anlar yaşattı. Galaya filmin oyuncuları Yavuz Seçkin, Orhan Aydın, Serkan Şengül, Seda Güven, Esra Sönmezer, Emre Mutlu, Yakup Yavru ve çok sayıda ünlü davetli katıldı. Film ekibi, geçen hafta meydana terör olayını kınayan bir pankartla sahneye çıktı ve ailelere baş sağlığı diledi.

Oldu mu Şimdi? Galasında Bir İlk: Teknede Gala, Oldu mu Şimdi? yazısına devam et

Bilal: Özgürlüğün Sesi

Khurram H. Alam’ın yönettiği ve Engin Altan Düzyatan, Tamer Karadağlı, Ayça Bingöl ile Volkan Severcan’ın seslendirdiği animasyon film Bilal: Özgürlüğün Sesi (Bilal: A New Breed of Hero), 26 Mayıs 2017′de Mars Dağıtım dağıtımıyla Khan Medya tarafından vizyona çıkarıldı.
Bilal, küçüklüğünden itibaren hep bir savaşçı olmayı hayal etmektedir. Atlı süvarilerin saldırısı sonrası annesi ölür. Başlayan esaret dönemi, kız kardeşiyle birlikte Bilal’in kâbus yılları olur. Esir pazarında Hicaz’ın zengin tüccarı Ümeyye’ye satılışı ile yeni bir dönem başlar. Yeniden özgürlüğe kavuştuğunda yaşadığı toplulukta saygın bir konuma yükselir ve çok iyi bir savaşçı olur.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • IMDb

Bilal: Özgürlüğün Sesi yazısına devam et

6. Pembe Hayat KuirFest

6. Pembe Hayat KuirFest (6th Pink Life QueerFest) bu yıl 12 – 19 Ocak 2017 tarihleri arasında Ankara’da Çağdaş Sanatlar Merkezi ve Alman Kültür Merkezi’nde ve 26 – 28 Ocak 2017 tarihleri arasında ise İstanbul’da Pera Müzesi Salonu ve Fransız Kültür Merkezi’nde sinemaseverlerle buluşacak. LGBT hakları mücadelesine ifade alanları yaratmayı amaçlayan Pembe Hayat KuirFest, sadece sinemayla değil; programında yer verdiği video, edebiyat, tiyatro, müzik gibi pek çok sanatsal ifade biçimiyle de LGBT bireylere yönelik ayrımcılığa ve şiddete dikkat çekiyor, Türkiye’de kuir teorinin ve sanatın birlikte tartışılmasına da olanak sağlıyor.

  • Web Sitesi
  • Teaser

6. Pembe Hayat KuirFest yazısına devam et

İFSAK’ta Ali Şimşek’ten Film Analizi Semineri

İFSAK’ta Ali Şimşek eğitmenliğinde 5 hafta sürecek olan Film Analizi Semineri, 16 Aralık’ta başlıyor. Orson Welles, John Ford, Stanley Kubrick, Jean Luc Godard, Luis Bunuel, Andrey Tarkovski, Federico Fellini, Yasujiro Ozu, Wim Wenders, Theo Angelapulos, Sergei Eisenstein, Jean Renoir, Steven Spielberg, Michelangelo Antonioni gibi yönetmenlerin filmlerinin işleneceği seminerde, Melodram nedir, kahramanın yükselişi ve düşüşü, küçük insanın hıncı, western / Canavar kente direnen küçük kirli tırnaklı Raskolnikovlar / Dostoyevski kahramanları; Hollywood üzerinden üç çizgi: Liberalizm, Muhafazakarlık ve Sosyalizm gibi konular işlenecek.

Ay Işığı

Barry Jenkins’in yönettiği ve Trevante Rhodes, Andre Holland, Janelle Monae ile Ashton Sanders’in oynadığı Ay Işığı (Moonlight), 17 Şubat 2017’de Bir Film dağıtımıyla Bir Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Film, zaman ve mekânla sınırlanamayan bir büyüme hikâyesini anlatıyor. Bu hikâyenin merkezinde Miami’de yoksul bir mahallede büyüyen Chiron adlı bir çocuğun hayatının üç farklı dönemi ve kimliğini keşfetme çabası var. The Hollywood Reporter’ın “Kimliği yüzünden dışlanmış, dünyada yalnız bırakılmış herkesin yüreğini titretecek” sözleriyle övdüğü film, eleştiri veri tabanı Metacritic’te en yüksek puanlı dördüncü film konumunda.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman: 1 / 2
  • IMDb
  • Ferhan Baran Yazıyor

Ay Işığı yazısına devam et

Bir Genç Kızın Ölümünden Sonra

Meçhul Kız (La Fille Inconnue)
Yönetmen-Senaryo: Dardenne Kardeşler
Görüntü: Alain Marcoen
Oyuncular: Adèle Haenel (Dr. Jenny), Ange-Déborah Goulehi (Meçhul Kız), Olivier Nonnaud (Julien), Jérémie Renier (Bryan’ın Babası), Christelle Cornil (Bryan’ın Annesi), Louka Minnella (Bryan), Martin Querinjean (Bryan’ın Arkadaşı), Ben Hamidou (Müfettiş Mahmut), Laurent Caron (Müfettiş Bercaro), Pierre Sumkay (Baba Lambert), Olivier Gourmet (Oğul Lambert), Sabri Ben Moussa (İlyas), Hassaba Halibi (İlyas’ın Annesi), Yves Larec (Dr. Habran), Nadège Ouedraogo (Kasiyer Kız)
Yapım: Les Films du Fleuve (2016)

Belçika sinemasının büyük sosyalist yönetmenleri olan Dardenne kardeşlerin “Meçhul Kız”ı, yaşamın içinden gerçekçi bir film. Ayrıca bu gerçekliği polisiyeye de taşıyabiliyor.

Dr. Habran’ın asistan doktorluğunu yapan Jenny Davin, Dr. Habran’ın yerine görevi üstlendikten sonra Liège şehrinin banliyösündeki bu muayenehaneye kayıtlı hastalara bakıyor. Sıkılgan ve duygusal stajyer tıp öğrencisi Julien, Arap göçmen çocuk İlyas bayılınca olanlardan etkileniyor. Sonra da köyüne dönüyor. Jenny, muayenehanenin sorumluluğunu küçük bir törenle alıyor. Bir sabah iki polis müfettişi muayenehaneye geliyor. Gece muayenehaneye yakın yerde Meuse Nehri kıyısında Afrikalı bir genç kızın cesedi bulunmuş. Muayenehanenin güvenlik kamera görüntülerini inceleyen müfettişler Mahmut ve Bercaro, kızın ölmeden hemen önce muayenehaneye sığınmaya geldiğini görüyorlar. Eğer kapı açılsaydı kız kurtulabilir miydi? Jenny suçluluk duyuyor ve dedektif gibi onca işinin ortasında ölü meçhul kızın kimliğini araştırmaya başlıyor.

Belçikalı sosyalist sinemacılar Dardenne kardeşlerden Jean-Pierre 1951’de, Luc 1954’te doğdu. Kardeşlerin 1996’daki “La Promesse-Söz”, 2002’deki “Le Fils-Oğul”, 2005’teki “L’Enfant-Çocuk”, göçmenlik sorununa gerçekçi bakan 2008’deki “Le Silence de Lorna-Lorna’nın Sessizliği”, 2011’deki “Le Gamin au Vélo-Bisikletli Çocuk” ve 2014’teki “Deux Jours, Une Nuit-İki Gün ve Bir Gece” filmleri buralarda da biliniyor.

2016 yapımı “La Fille Inconnue-Meçhul Kız”, Dardenne kardeşlerin önceki filmlerindeki gibi sarsıcı ve gerçekçi. Bu filmde polisiye sinemanın tatlarını da alıyor seyirci. Ama filmde merak duygusu ve gerilimden daha önemlisi, neden-sonuç ilişkileriydi. Dardenne kardeşler, bir sosyal devlet olan Belçika’ya sosyal devlet olma sorumluluğunu hatırlatıyor. Belçika’nın sosyalliğinin yarısından azı bizde olsa mutluluk gelirdi herhalde buralara. Sağlık hizmetleri tüm yurttaşlara, hatta tüm göçmenlere ücretsizdi bu ülkede. Elbette mültecilere de. İlaçlar da parasız. Diğer AB ülkelerinde de böyle. Sosyal yardımlar da onur kırılmadan yapılıyor ayrıca. Göçmenler, dinine ve ırkına bakılmadan polis de olabiliyor bu laik Belçika’da.

Doktorun iz sürüşü…

Doktor Jenny, suçluluk duygusu ve vicdan sızısıyla ölen meçhul kızın kimliğini arıyor. Müfettişlerden de bilgiler alıyor arada. Jenny araştırmalarını sürdürürken hayat da devam ediyor. Göçmenler ve mültecilerin yanında o bölgenin sakinlerini de tedavi ediyor. Jenny, tıbbı bırakıp köyüne dönen Julien’i de ikna etmesi gerekiyor. Onu kırdığını düşündüğü için belki de. Jenny, bir internet kafeye gidiyor başka şehirde. Julien’e telefon etmek için. İnternet başındaki iki adama meçhul kızın görüntüsünü de gösteriyor. Suç dünyasından bu iki adam onu tehdit ediyor çok geçmeden. Jenny, Bryan’ı tedavi ettiğindeyse cevaplara biraz daha yaklaşıyor. Bryan’ın ailesi de Jenny’nin muayenehanesine kayıtlı. Bryan, arkadaşıyla Scooter motosikletiyle dolaşırken, karavan parkında o kızı görmüş yaşlı bir adamla. Jenny, karavan parkında yaşlı Lambert’in oğluyla konuşuyor. Sonra da yaşlı ve hasta babasıyla görüşüyor. Oğul, babasına zaman zaman fahişeler bulurmuş. Ya Bryan’ın babası? Meçhul kızın ölümü üzerindeki sis perdesi dağılmaya başlasa da elbette merak duygusu önemliydi. Her şeyin cevabı final bölümündeydi.

Filmin kurgusu değerli…

Dardenne kardeşler, sadece bir olaya odaklanmadan polisiye sinemanın alttan alta duyulan gerilimini az da olsa hissettirerek gerçekçi bir yapıt ortaya çıkarmışlar. Muhafazakâr ve liberal bakışların kelimeleri bu filmdeki derinliğe dokunamazdı. Çünkü bu görüşler önyargılı ve faydacıdır. Sosyal devlete karşı neoliberallerdir onlar.

Dardenne kardeşlerin estetiğine de dokunmak gerekli. Her şey minimaldi bu filmde. Kamera kullanımlarıyla mekânlar başta olmak üzere. Günlük hayatı belgesel gerçekliğiyle yansıtabilen Dardenne kardeşler, bu filmdeki kurgularıyla ilham da veriyorlar. Zaman veya mekândan mekâna geçişler “kesme”lerle sıçrama oluyormuş hissi verse de zihinsel anlamda bir boşluk oluşmuyor. Minimallik kurguya da yansımış. Sinema okulları için öğretici olabilir bu kurgu. Film kış atmosferinde geçiyor. Gri gökyüzü ve ıslak yollar insana biraz kasvet duygusu da yaşatıyor.

Elbette genç oyuncu Adèle Haenel’e övgü yollamalı. Yüzüne inmiş soğuk ifade, kış atmosferiyle buluşarak daha da anlamlaşıyor. Muhteşem bir oyuncu genç Adèle Haenel.

(20 Aralık 2016)

Ali Erden

ailerden@hotmail.com

İFSAK 37. Ulusal Kısa Film ve Belgesel Yarışması

Son başvuru tarihi 31 Aralık 2016 olarak belirlenen İFSAK 37. Ulusal Kısa Film ve Belgesel Yarışması önümüzdeki günlerde gerçekleştiriliyor. Yarışma başlatıldığı günden bugüne kadar ulusal düzeyde düzenleniyor ve ülkemizdeki birçok kısa film etkinliğine örnek teşkil ediyor. İFSAK gelecek dönemlerde de, aynı düşüncelerle ülkemizdeki sinema eseri sahiplerinin, üretimlerini artırmak, bir sanat olarak sinemacılığın gelişmesine katkıda bulunmak, yeni fikirlere öncü olabilmek amacıyla her yıl İFSAK Ulusal Kısa Film ve Belgesel Yarışması’nı düzenleme kararlılığıyla çalışmalarını sürdürüyor. Bu yılki yarışmanın ön tek seçiciliğini Cemil Ağacıkoğlu yapacak.

Kaçış (Yönetmen: Kenan Kavut)

Kenan Kavut’un yönettiği ve Ali Suliman, Jale Arıkan, Muhammed Cangören ile Mustafa Avkıran’ın oynadığı Kaçış, 23 Aralık 2016’da M3 Film dağıtımıyla K2 Film Yapım tarafından vizyona çıkarıldı.
Savaştan kaçan Suriyeli Cabir, Edirne’ye kadar gelmiştir. Grup, Yunanistan’a geçmek üzereyken güvenlik güçlerinin baskınına uğrar. Cabir, kaçar ve bir bölgede birkaç gün saklanır. Aliye ve Sadık’ın çocukları olmadığı için araları bozuktur. İnsanlar çevrede göçmen görmeye alışkın olduğundan sıkıntılar yaşandığını bilmektedirler. Aliye, Cabir’e yardım elini uzatır. Bu iki yalnız ve mutsuz insan, birbirlerine yakınlık duymaya başlarlar.

Kaçış (Yönetmen: Kenan Kavut) yazısına devam et