Yusuf & Yusuf

Ersoy Güler’in yönettiği ve Ali Sunal, Burak Satıbol, Oya Başar ile Sinem Öztürk’ün oynadığı Yusuf & Yusuf, 26 Aralık 2014’de Warner Bros. dağıtımıyla Süreç Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Yusuf, Ankara’lı bir dolmuş şoförüdür. Çocukluğundan beri arabalara olan merakı onu modifiye tutkunu haline getirmiştir. Yolda dolmuşa binmek isteyen Papaz dahil kimseyi es geçmez. Dolmuşta aldığı papaz görünümlü kişi aslında o gün şehre gelen Papa’ya suikast düzenleyecek bir militandır. Tesadüfe bakın ki bu militanın adı da Yusuf’tur. Bir Yusuf can almak için uğraşırken, diğer Yusuf can kurtarmak için çabalayacaktır.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman: 1 / 2
  • IMDb
  • Yusuf & Yusuf yazısına devam et

9. Boston Belgesel ve Kısa Film Yarışması’nın Sonuçları Açıklandı

Kuzey Amerika’nın ilk Türk belgesel ve kısa film yarışması niteliğindeki 9. Boston Belgesel ve Kısa Film Yarışması’nın sonuçları açıklandı. Toplam 40 filmin gösterildiği yarışmada En İyi Belgesel Ödülü Güliz Sağlam’ın Tepecik Hayal Okulu filmine, En İyi Kısa Film Ödülü Hasan Serin’in yönettiği Ağrı ve Dağ’a verildi. Seyirci Ödüllerini ise belgesel dalında Beyza Boyacıoğlu ve Sebastian Diaz’ın Tonita’s, kısa film dalında Derya Durmaz’ın Ziazan filmleri aldı.

9. Boston Belgesel ve Kısa Film Yarışması’nın Sonuçları Açıklandı yazısına devam et

Kayıp Çocuk

Atom Egoyan’ın yönettiği ve Ryan Reynolds, Mireille Enos, Scott Speedman ile Rosario Dawson’un oynadığı Kayıp Çocuk (The Captive), 02 Ocak 2015’de Mars Dağıtım dağıtımıyla Tanweer Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Dokuz yaşındaki Cassandra babasının lokantadan turta alıp dönmesini beklerken yol kenarına park ettikleri kamyonetlerinin içinden kaçırılır. Polisin soruşturmaları sonucunda Cassandra’nın babası Matthew olayın baş şüphelisi haline gelir. Aradan sekiz yıl geçer, Cassandra’dan tek bir haber dahi alınamaz. Genç adam bu süreçte ailesinin dağıldığını görür ve tek başına kızının izini sürmeye devam eder.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Fragman
  • IMDb

Kayıp Çocuk yazısına devam et

Kar Korsanları, 65. Berlin Film Festivali’nde

Faruk Hacıhafızoğlu’nun yönettiği ilk uzun metrajlı film Kar Korsanları, 05 – 15 Şubat 2015 tarihleri arasında, Berlin’de gerçekleştirilecek 65. Berlin Film Festivali’nde dünya prömiyerini gerçekleştirecek. Üç çocuğun evlerini ısıtabilme uğruna, kömür bulmak için verdikleri mücadeleyi, 12 Eylül darbesinin gölgesinde, Kars’ın benzersiz atmosferinde, şiirsel bir görsellik ve yalın bir anlatımla izleyiciye aktardığı Kar Korsanları, 13 filmle birlikte Kristal Ayı Ödülü için yarışacak.

Buda’nın Ölümü

Kim Ki-duk’un son filmi ‘Bire Bir / Il-dae-il’in ‘Başka Sinema’ programındaki gösterimleri devam ediyor. Uzakdoğunun verimli sinemacısı son dönem çalışmalarına damgasını vurmuş yoğun karamsarlığının doruğunda bu kez.

2008 yapımı ‘Rüya / Bi-mong’un asılma sahnesinde baş kadın oyuncusunun ölümün eşiğinden dönüşünün yarattığı travmayla sarsılmış olan Güney Koreli yönetmen, yaşamın ve film yapmanın anlamını sorguladığı uzun inziva döneminde vicdanıyla hesaplaşmış ve bu süreç adını bir halk türküsünden alan ‘Arirang’ belgeselinde karşımıza gelmişti.

Kim Ki-duk’un dönüşü öncesine kıyasla çok daha karanlık ve şiddet yüklü hikâyelerle yol almaya devam ediyor. ‘Acı / Pieta’ (2011) sinemacının para ve kapitalist ekonomi ile hesaplaşmasıdır. Ana oğulun şiddetten şefkate evrilen ilişkisi çerçevesinde iyilik ile kötülüğün, günah ile kefaretin, intikam ile acıma duygularının ezeli çatışması sergilenir. Bir önceki diyalogdan arınmış çalışması ‘Moebius’ (2013) ise cinsellik sorunsalı üzerinden çekirdek aile içi iktidar mücadelesi üzerinedir.

Yedi adet suçluya karşı yedi intikamcıdan adını alan ‘Bire Bir’ umutsuz bir ülke resmi çiziyor. Çağdaş kapitalizmin son mucizevi örneği olarak gösterilen Güney Kore’den akıllara seza vahşi tablolar eşlik ediyor Kim Ki-duk’un anlatısına. Gece karanlığında kuytuya sıkıştırılmış küçük kızın yüzü bantlanarak boğulmasını gösteren açılış sekansını takiben, bu vahşetin intikamını almak için yola çıkmış şebekenin şiddet yüklü hikâyesini izliyoruz. Kısasa kısas bu intikam gösterisi birbirinden korkunç işkence seansları içeriyor. Bu bölümlerin seyrinin kolay olmadığı konusunda izleyiciyi şimdiden uyaralım.

Kendilerine özel harekâtçı süsü vermiş intikam timi, küçük kızın katledilmesi olayına karışmış üst düzey yönetici, bürokrat ve ordu mensubundan işkenceyle itirafnameler alıyor. Zenginin daha zengin olduğu, yoksulun daha yoksullaştığı kapitalist düzene nefretini dile getiriyor yönetmen. Arirang’lı yıllarında yaşadığı kulübe misali derme çatma mizansen anlayışında eskinin ruhani havası giderek kayboluyor. Depresiflik hali şiddetleniyor, iyilik, acıma ve kefaret adına her şey siliniyor ve Buda’yı öldürüyor Kim Ki-duk. Son jeneriğe eşlik eden Bach’ın kederli viyolonsel ezgisi bir ağıt misali yükseliyor perdeden.

(20 Aralık 2014)

Ferhan Baran

ferhan@ferhanbaran.com

9. İşçi Filmleri Festivali Trabzon’da

9. İşçi Filmleri Festivali, “Her yer direniş, her yer festival” sloganıyla dün (12 Aralık) saat 18:00’de merkez postane önünde buluşan festival gönüllülerinin meydan parkına yaptıkları yürüyüşle başladı. Şarlo ve madenci figürlerinin yer aldığı, yöresel kıyafetleriyle kadınların katıldığı yürüyüşte davul, zil ve tulum eşliğinde coşkulu ve renkli bir festival çağrısı yapıldı. Açılış programı Trabzon Sanatevi Garaj Salonu’nda gerçekleşti.

Kırmızılı Kadın, Vendetta, Karagöz ve Şarlo Kocaeli’nde

9. Uluslararası İşçi Festivali, Kocaeli’nde başladı. Kırmızılı Kadın, Vendetta, Karagöz ve Şarlo’nun yer aldığı festival yürüyüşüyle başlayan açılış gecesinde Yeryüzü Aşkın Yüzü Oluncaya Dek belgeselinin gösterimi gerçekleştirildi. Cumhuriyet Parkı’nda toplanan halk, “Her yer festival her yer direniş” sloganıyla yürüyüş gerçekleştirdi ve gösterimin yapılacağı Halk Eğitim Merkezi’nde toplanıldı. Program Haziran direnişçileri için yapılan saygı duruşu ile başladı.

Kırmızılı Kadın, Vendetta, Karagöz ve Şarlo Kocaeli’nde yazısına devam et

9. İşçi Filmleri Festivali Eskişehir’de

9. Uluslararası İşçi Filmleri Festivali, Eskişehir’de seyirciyle buluştu. 12 Aralık’ta gerçekleşen açılış gecesi, festival yürüyüşü ile başladı. Kanatlı AVM önünde başlayan festival yürüyüşüne belediye temizlik işçilerinin oluşturduğu Eko Show Ritim Grubu eşlik ettik. Açılış gecesinin konuk sanatçıları Salih Kalyon ve Ali Aydın da yürüyüşe katıldı. Yürüyüşte “Bedenime dokunma”, “Yoksulluğun ve savaşın sınırında yaşıyoruz”, “Direnişin festivali başlıyor”, “Savaş istemiyoruz”, “Validebağ bizimdir”, “Caferağa Mahalle evi benim de evimdir” yazan dövizler taşındı. Halkın yoğun ilgi gösterdiği yürüyüş Yunus Emre Kültür ve Sanat Merkezi’nde sona erdi.

Kasova İşçileri 6. Hangi İnsan Hakları? Film Festivali’nde

6. Hangi İnsan Hakları? Film Festivali, haftasonu atölye çalışmaları ve SALT Beyoğlu ve Aynalıgeçit Etkinlik Salonu’ndaki gösterimlerle başladı. 13 Aralık Cumartesi günü düzenlenen seminer ve atölyede müşterek alanların geri kazanımı için verilen mücadeleler ele alınacak. Pazar günkü Video Eylem Atölyesi’nde ise 60’lı – 70’lı yılların Genç Sinemacıları yeni kuşak aktivist videocularla buluşuyor. Bu arada deneyimlerini aktarmak üzere Kazova işçileri de atölyeye konuk olacak.

Kasova İşçileri 6. Hangi İnsan Hakları? Film Festivali’nde yazısına devam et

Altın Koza 16. 13 Kare Sanat Günleri Devam Ediyor

Adana Büyükşehir Belediyesi Altın Koza 13 Kare Sanat Günleri 11 – 13 Aralık 2014 tarihlerinde Adanalılarla buluşuyor. Bu anlamlı buluşmada Burak Sergen 13 Aralık Cumartesi günü tek kişilik Adolf oyunuyla seyircisiyle buluşacak. Hitler’in Berlin’de bulunan Führer Sığınağı’nda geçirdiği 12 saati konu alan oyunda Hitler`i canlandıracak olan Burak Sergen izleyenlerini büyüleyecek. Altın Koza ödüllü kısa filmler, Türk Sinemasının 100. yılında geçtiğimiz günlerde Hollywood’da gösterilmişti. Aynı filmler 13 Aralık Cumartesi günü  saat 13:30’da Tarihi Kız Lisesi binasındaki Adana Kültür Merkezi’nde Adanalıların da karşısına çıkacak.

Nicole Kidman ve Colin Firth, Gerilim Filmi Uyuyana Kadar’da Buluştular

J. Watson’ın romanından uyarlanan Uyuyana Kadar (Before I Go To Sleep) sinemaseverlerle buluşmaya hazırlanıyor. Rowan Joffe’nin yönettiği filmin başrollerini Nicole Kidman, Colin Firth ve Mark Strong paylaşıyor. Filmin konusu şöyle: Christine Lucas geçmişinde yaşadığı travmatik bir kazadan dolayı her sabah hayatına dair hiçbir şey hatırlamadan uyanmaktadır. Bunun üzerine Christine etrafındaki herkesi sorgulamaya başlar. Film, 02 Ocak’ta gösterime girecek.

Yüreklere Dokunacak Komik ve Duygusal Bir Aşk Hikayesi: Mucize

Beyaz Melek, Güneşi Gördüm ve New York’ta Beş Minare filmleriyle sinema dünyasının en çok merak edilen ismi olan Mahsun Kırmızıgül’ün, 4. filmi Mucize, 01 Ocak’ta sinema izleyicisiyle buluşuyor. Rekor bir sayıda, tam 930 salonda birden vizyona girecek olan Mucize, Türkiye, Avrupa ve Azerbaycan’da da eş zamanlı olarak gösterime girecek. Bugüne kadar çektiği filmlerde toplumsal olayları konu alan Mahsun Kırmızıgül, yeni filminde de yine yönetmen, senaryo, müzik ve oyunculuğuyla yer alacak. Kırmızıgül, yapmış olduğu üç filmle 10 milyon seyirci topladı. Kırmızıgül’ün dört yıl aradan sonra çekmiş olduğu Mucize’sini büyük bir sinemasever kitlesi bekliyor.

Doğuş Üniversitesi’nde Farklılıklar Paneli ve Film Fotoğrafları Sergisi

Doğuş Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi, İletişim Bilimleri, Sinema Bölümü Kültürel Gelişim Seminerleri (KGS) kapsamında, Türk Sineması Araştırmacısı M. Ünsal Elbeyli’nin proje ve moderatörlüğünde 17 Aralık 2014 Çarşamba günü, Doğuş Üniversitesi – Gözaçan Kültür ve Sanat Merkezi’nde 13:30 ile 15:00 saatleri arasında, Türkan Şoray ve Selvi Boylum Al Yazmalım filminin senaryo yazarı Ali Özgentürk’ün katılımı ile Yrd. Doç. Dr. S. Elif Aksoy’un Edebiyattan Sinemaya konulu sunumu gerçekleştirilecek. Panelin ardından Türkiye’de ilk defa senaryo düzeninde hazırlanmış Selvi Boylum Al Yazmalım Film Fotoğrafları Sergisi’nin de açılışı yapılacak.

Doğuş Üniversitesi’nde Farklılıklar Paneli ve Film Fotoğrafları Sergisi yazısına devam et

Ödüllü Film Neden Tarkovski Olamıyorum Vizyonda

Murat Düzgünoğlu’nun yönetmenliğini yaptığı Neden Tarkovski Olamıyorum? sinema filmi 23 Ocak’ta vizyona giriyor. Film, büyük hayalleri olan ve hayatını televizyona ucuz türkü filmleri çekerek sürdüren 35 yaşındaki bir yönetmenin, Bahadır’ın traji-komik hikâyesini anlatıyor. Tansu Biçer’in başrolde seyirci karşısına çıktığı filmde Menderes Samancılar, Esra Kızıldoğan ve Vuslat Saraçoğlu da oynuyor. Sinema tarihinin en güçlü isimlerinden Andrey Tarkovski’nin sanatına öykünen Bahadır’ın hayallerini özgün bir üslupla beyazperdeye yansıtan filmin senaryosu Murat Düzgünoğlu ve Şebnem Vitrinel’e, görüntü yönetmeliği ise Serdar Güz’e ait.