İtalyan Kültür Merkezi,25 Nisan 2017 Salı günü 19:00’da Costanza Quatriglio’nun yönettiği, 2012 yapımı Deli Dünya (Terramatta) ve Paolo Martino’nun yönettiği, 2014 yapımı Geçiş Yolu (Terra di Transito) adlı belgesel filmleri gösteriyor. Geçiş Yolu’nun konusu şöyle: Savaştan kaçanlardan biri olan Rahell vizesiz ve pasaportsuz olarak Ortadoğu’dan yola çıkarak, ailesinden bir bölümünün yıllardır İsveç’te yaşadığı Avrupa’ya gider. İtalya’ya ulaşınca Dublin düzenlemesinin kendisini hedefine ulaşmaktan alıkoyacağını keşfeder. Zira bu düzenleme mültecilere Avrupa Birliği ülkelerine ilk ayak bastıkları ülkede ikamet etme zorunluğu getirmektedir.
İstanbul Modern Sinema, günümüz yönetmenlerinin kariyerlerinin başında çektikleri ilk uzun metrajlı filmlerine odaklanan bir program sunuyor. İlk Uzun Metrajım adlı programda Fransız yönetmen Claire Simon’un ilk filmi ve filmleri arasından seçtiği üç uzun metraj filmi izleyiciyle buluşuyor. Yönetmenin babasının en yakın arkadaşı olan Dr. Bouvier’yi emekli olmadan bir kaç ay önce kamerasıyla takip etmeye başladığı ve bu tecrübeli doktorun hastalarına karşı insancıl yaklaşımını konu alan ilk uzun metrajı Hastalar (Les Patients) adlı belgeselinin yanı sıra Tanrının Ofisi (Les Bureaux De Dieu) ve Kuzey Garı (Gare Du Nord) adlı filmleri de programda yer alıyor.
Türkiye’de tiyatro-sinema dallarında en uzun soluklu ve sadece oyuncu ödülleri veren tek organizasyon olan Sadri Alışık Tiyatro ve Sinema Oyuncu Ödülleri’nin tüm dallardaki adayları belli oldu. Ödül töreni bu yıl Anadolu Efes, HDI Sigorta ve Beşiktaş Belediyesi’nin katkılarıyla, 08 Mayıs 2017 Pazartesi günü saat 20:30’da her sene olduğu gibi MKM Attila İlhan Salonu’nda gerçekleştirilecek. Aday listeleri ile ilgili olarak 22. Sadri Alışık Tiyatro ve Sinema Oyuncu Ödülleri Sinema Seçiciler Kurulu Başkanı Erden Kıral “Seçici kurul arkadaşlarımızla birlikte güzel filmler izledik, son derece kaliteli oyunculuklara şahit olduk. Seçici Kurul olarak tasarrufumuzu bu şekilde kullandık. Tüm adayları kutluyor, iyi şanslar diliyoruz.” şeklinde açıklama yaptı.
İtalyan Kültür Merkezi,18 Nisan 2017 Salı günü 19:00’da Fabrizio Cattani’nin yönettiği, 2011 yapımı Annelik Hüznü (Maternity Blues) adlı, başrollerinde Andrea Osvart, Monica Barladeanu, Chiara Martegiani ile Marina Pennafina’nın oynadığı filmi gösteriyor. Filmin konusu şöyle: Dört kadının ortak özellikleri çocuk katili olmalarıdır. Clara, Toskana’da kendine yeni bir hayat kurmuş olan kocasından af dilemekte kararsız; Eloisia diğerleriyle sürekli polemik halinde ve tutkuludur. Genç bir anne olan Rina kızını banyo küvetinde boğmuş, Vincenza ise kendine karşı kesin bir karar alan tek kişidir. İki kızına sayfalarca asla yollamayacağı mektuplar yazmaktadır.
2. Uluslararası Antalya Sinema Günleri,28 – 30 Nisan 2017 tarihlerinde gerçekleştirilecek. Antalya Sinema Derneği ve Antalya Büyükşehir Belediyesi iş birliğiyle düzenlenen etkinlikte üç gün boyunca dünyadan ve Türkiye’den çok sayıda uzun ve kısa metraj kurmaca, belgesel, animasyon ve deneysel film seyirciyle buluşacak. Etkinlik kapsamında yönetmen katılımlı söyleşilerin yanı sıra sinema profesyonelleri tarafından sinemayla ilgili sunumlar ve atölyeler de gerçekleştirilecek. Etkinlik Antalyalı sinemaseverleri filmler ve sinema profesyonelleriyle buluşturmakla yetinmeyip, Ulusal Kısa Film Yarışması düzenleyerek kısa filmcileri de ödülle buluşturacak.
Hacettepe Sanat ve Mimari Topluluğu, İkinci Açık Hava Film Günleri etkinliğini 11 – 12 Mayıs 2017 tarihleri arasında Beytepe Kampüsü Güzel Sanatlar Fakültesi’nin çim alanında gerçekleştirecek.
Akbank Sanat, Yakın Dönem Romen Sineması’na ev sahipliği yapmaya devam ediyor. Akbank Sanat Sinema Kuşağı kapsamında gerçekleştirilen etkinlikte 18 Nisan Salı günü Gerisi Sessizlik,22 Nisan 2017 Cumartesi günü ise Chuck Norris Komünizme Karşı filmleri izleyiciyle buluşacak. Chuck Norris Komünizme Karşı, Çavuşesku döneminde, VHS kasetlere ilginç ve komik dublaj yapan Irina Nistor adlı çevirmen üzerine bir belgesel.
Verdi’den sonra İtalyan operasının en büyük ismi kabul edilen Giacomo Puccini’nin bestelediği, dikişçi bir kadın ve şair bir erkek arasındaki aşkı konu alan La Boheme, operası 08 Nisan Cumartesi günü saat 19:55’te Akmerkez CinemaPink Sineması’nda operaseverlerle buluşacak. Henri Murger’ın Bohem Hayatından Sahneler adlı eserinden operaya uyarlanan 4 perdelik La Boheme, Puccini’nin de dramatik zekâsını en içten yansıttığı yapıtı olarak kabul ediliyor.
Goethe-Institut ve German Films işbirliğiyle düzenlenen Kino 2017 başlıklı film gösterimleri, Alman sinemasından yeni ve ödüllü örnekleri Türkiye’nin farklı şehirlerinde seyirciyle buluşturacak. Program, 05 – 15 Nisan tarihleri arasında gerçekleştirilecek 36. İstanbul Film Festivali dahilinde başlayacak. Gösterimler Nisan ayında 28. Ankara Uluslararası Film Festivali kapsamında devam edecek ve sonbaharda da İzmir, Diyarbakır ve Gaziantep’te gerçekleşecek.
SALT’ın Garanti Mortgage desteğiyle sürdürdüğü Perşembe Sineması’nın bu yılki programı, “ev” teması etrafında derlenen ve çeşitli ev hâllerini irdeleyen bir film seçkisinden oluşuyor. Önceki yıllarda şehir hayatının birey ve toplum üzerindeki yaptırımları ile devasa organizasyonların yapılı çevrede ve kültürde bıraktığı izlere dikkat çeken Perşembe Sineması’nın ilkbahar gösterimleri, 06 Nisan – 08 Haziran tarihleri arasında SALT Galata’daki Oditoryum’da gerçekleştirilecek.
Akbank Sanat,08 – 29 Nisan 2017 tarihleri arasında, Yakın Dönem Romen Sineması’na ev sahipliği yapıyor. Sinema Kuşağı kapsamında İstanbul “Dimitrie Cantemir” Romen Kültür Merkezi’nin katkılarıyla gerçekleştirilecek etkinlikte; Durmaksızın Bükreş, Gerisi Sessizlik, Chuck Norris Komünizme Karşı, Ben Yaşlı Cadaloz Bir Komünistim ve Hayatın Bir Saniyesi isimli Yakın Dönem Romanya Sineması’na ait beş film Romence orijinal ve Türkçe altyazılı olarak izleyiciyle buluşacak.
Boğaziçi Üniversitesi Nâzım Hikmet Kültür ve Sanat Araştırma Merkezi, Altyazı Dergisi işbirliğiyle Türkiye’de insan ilişkilerinin dinamiklerini aşk filmleri çerçevesinden inceleyen bir seminer dizisi başlatıyor. 11 Nisan’da Yönetmen Atıf Yılmaz’ın 1966 yapımı Ah Güzel İstanbul filmiyle Mithat Alam Film Merkezi’nde başlayacak olan program, sekiz hafta sürecek. Aşkın, insanlık durumlarını anlama konusunda kilit bir kavram olması fikrinden yola çıkan Filmlerle Türkiye’de Aşkın Halleri eğitim programı, filmler üzerinden Türkiye’de aşkın hallerini inceleyecek. Program, sinemamızın önemli yönetmenleri ve önde gelen filmleri üzerinden de bir nevi tarih okuması yapacak.
İtalyan Kültür Merkezi,04 Nisan 2017 Salı günü 19:00’da Pupi Avati’nin yönettiği, 2010 yapımı Sınırsız Gençlik (Una Sconfinata Giovinezza) adlı, başrollerinde Fabrizio Bentivoglio, Francesca Neri, Serena Grandi ile Gianni Cavina’nın oynadığı filmi gösteriyor. Filmin konusu şöyle: Lino Settembre ve karısı Chicca büyük çalkantılar yaşamayan sakin bir karı koca hayatı yaşayan, her ikisi de yaptıkları işten tatmin olan bir çifttir. Lino Settembre , Il Messaggero Gazetesi’nde çalışmakta, karısı ise Roma Gregoriana Üniversitesi’nde Ortaçağ Filolojisi dersleri vermektedir. 25 yıllık evlilikleri boyunca tek sıkıntıları çocuk sahibi olamamalarıdır.
Pera Film,36. İstanbul Film Festivali kapsamında Ulusal Kısa Film Yarışması, İyi Bir Komşu, Vincent Dieutre: Yalnızlık Alıştırmaları bölümlerinin yanı sıra çeşitli etkinliklerine de ev sahipliği yapıyor. İstanbul Film Festivali ile 15. İstanbul Bienali küratörleri Elmgreen & Dragset sanatçı ikilisi, bienalle bağlantılı bir film programı seçkisi yaptı. İyi Bir Komşu temalı uzun ve kısa metrajlı 15 film farklı kimliklerin hayatlarını sürdürmelerine odaklanıyor.
İtalyan Kültür Merkezi, 25 Nisan 2017 Salı günü 19:00’da Costanza Quatriglio’nun yönettiği, 2012 yapımı Deli Dünya (Terramatta) ve Paolo Martino’nun yönettiği, 2014 yapımı Geçiş Yolu (Terra di Transito) adlı belgesel filmleri gösteriyor. Geçiş Yolu’nun konusu şöyle: Savaştan kaçanlardan biri olan Rahell vizesiz ve pasaportsuz olarak Ortadoğu’dan yola çıkarak, ailesinden bir bölümünün yıllardır İsveç’te yaşadığı Avrupa’ya gider. İtalya’ya ulaşınca Dublin düzenlemesinin kendisini hedefine ulaşmaktan alıkoyacağını keşfeder. Zira bu düzenleme mültecilere Avrupa Birliği ülkelerine ilk ayak bastıkları ülkede ikamet etme zorunluğu getirmektedir.
