Sinemamızın ilk yönetmenlerinin daha önce sinema deneyimi olamazdı, uzun bir süre, tiyatro deneyiminden geçmiş kişiler yönetmenlik yapmışlardır. Sinemamız -kendince- kurumlaşınca, film çeken yönetmenlerin çoğunluğu, uzun veya kısa süreli bir asistanlık döneminden geldiler. Daha sonra zaman zaman okullu kişiler yönetmenliğe başladı. Şimdilerde kısa filmden veya televizyondan gelenlerde buna eklendi. Ama tüm bunların dışında, çoğunluğun içinde azınlık da olsalar, kardeş, kuzen, baba – oğul / kız veya eş (karı / koca) olan yönetmenlerde filmlerini çektiler. Yönetmenlerimiz, diğer (tüm) özellikleri ile daha kapsamlı araştırmaları hak etseler de bu kısıtlı grup içine giren yönetmenleri -sayılan özellikler bakımından ayırt edebildiklerimi- aşağıda, belirli bir genel kurala bağlı olmadan saymaya çalıştım, hatalarım varsa düzeltilmesi dileği ile…
KARDEŞ YÖNETMENLER
ÇETİN KARAMANBEY (1922) – METİN ERKSAN (1929)
Soyadları farklıdır ama kardeştirler. Karamanbey, geçiş dönemi yönetmenlerindendir, Erksan ise sinema dönemi yönetmenlerinin arasında ilginç yönetmenlerdendir. Karamanbey 1948 – 1970 arasında 24, Erksan 1952 – 1977 arasında 35 film çekmiştir. Erksan, sinema çalışmalarının ilk yıllarında belgesel filmler çektiği gibi, daha sonra TV filmleri de çekmiştir. Görüntü yönetmenliğinden sonra iki filmde yönetmenlikte yapan Mengü Yeğin, kardeşlerin yeğeni olmaktadır.
ENVER BURÇKİN (1914) – SELAHATTİN BURÇKİN (1922)
Enver Burçkin aslında bir görüntü yönetmenidir, 1953’de tek filmini çekmiştir, 1954’de ilk filmini çeken Selahattin Burçkin ise 1967’ye kadar altı film yönetmiştir. Enver Burçkin yönettiği tek filmde görüntü yönetmenliğini de yapmıştır, ayrıca kardeşi Selahattin Burçkin’in çektiği filmlerinde görüntü yönetmenliğini yapmıştır.
HADİ HÜN (1907) – AGÂH HÜN (1918)
Her ikisi de tiyatrocu (Muhsin Ertuğrul) olan Hün Kardeşler sinemada oyuncu olmanın yanında yönetmenlikte yapmışlardır. Hadi Hün, tek yönetmenliğini 1946’da yaparken Agân Hün çektiği altı filmi 1955 – 1963 yılları arasında çekmiştir.
ATİLLA TOKATLI (1932) – ERDOĞAN TOKATLI (1940)
IDHEC (Fransa)’da öğrenim gören Atilla Tokatlı sadece iki (1960, 1964) film yönetmişken, Erdoğan Tokatlı 1965’den itibaren 1993’e kadar 25 film yönetmiştir. Atilla Tokatlı’nın yönettiği ilk film sinemamızın hâlâ muamma filmlerinden biri olan “Denize İnen Sokak”tır. Erdoğan Tokatlı’nın yönettiği ilk film, Son Kuşlar da sinemamızın ilginçliği devam eden filmlerindendir.
ORHAN ATADENİZ (1920) – YILMAZ ATADENİZ (1932)
Sinemamızın, “klâsik” kurgu ustası olarak adı hâlâ anılan ustası, yönetmenliği de deneyecektir. 1951 ve 1952 yıllarında dört film yöneten Atadeniz, 1952’de Tarzan İstanbul’da filmini yönetir. Bu filmi yönetirken kendi çektiği sahnelerin arasına ustaca 1932 yapımı Tarzan’ı, Johnny Weismüller’in oynadığı “Tarzan, The Ape Man” filminden sahneler de yerleştirir. 1974 yılında Tarzan Korkusuz Adam filmini çeken Kunt Tulgar’da Atadeniz’in kullandığı 1932 yapımı Tarzan filminden parçaları filmine ekleyecektir. Ağabeyinin yanında, kurgu alanında bir süre çalışan sonradan yönetmen asistanlığı yapan Yılmaz Atadeniz de 1963’den başlayarak serüven ağırlıklı filmlerde 1997 yılına kadar yönetmenlik yapmış, 92 film yönetmiştir.
İLHAN ARAKON (1916) – AYDIN ARAKON (1918)
İlhan Arakaon da Enver Burçkin gibi bir görüntü yönetmenidir ve 1955’de tek filmini yönetmiştir. Aydın Arakon ise geçiş dönemi yönetmenleri arasında anılır, ilk filmini 1949, son filmini ise 1970 yılında çekmiştir. Aydın – İlhan kardeşlerin yönetmen – görüntü yönetmeni olarak birlikte çalışmaları Aydın’ın ilk filmi ile başlamış, Senin İçin’de (1957) bitmiştir. Bu arada 1954 (1) ve 1956 (2) çekilen filmlerde kardeşler birlikte çalışmamışlardır.
NEJAT OKÇUGİL (1929) – CEVAT OKÇUGİL (1931)
Nejat Okçugil görüntü yönetmenliğinden 1966 yılında yönetmenliğe geçmişken, Cevat Okçugil yönetmenliğe 1960 yılında başlamıştır. Cevat yönetmenliği 1994 yılına kadar 66 filmle sürdürürken, Nejat 1976 yılına kadar 35 film yönetmiştir. Okçugil kardeşlerin yönetmen – görüntü yönetmeni olarak birlikte çalışmaları Nejat’ın yönetmenliğe başlaması ile yavaş yavaş sona ermiştir. Okçugil-lerin yaptığı bazı filmlerde yönetmen olarak V. Okçugil adının geçmesi ise, bir çeşit aile içi çalışmadır. “V.” adı açık şekli ile Vasıf’tır. Vasıf Okçugil kardeşlerin babasının adıdır, ve kardeşlerin birinin çocuğuna da verilmiştir, bu nedenle bazı filmlerde V. Okçugil adı kullanılmıştır. Yine bu şekilde kullanılan Ahmet Okçugil adı da bir perdelemedir. Ahmet, Cevat Okçugil’in ön adıdır ve kaynaklara Cevat Okçugil’in yönetimi ile geçen “bir” filmin afişlerine Ahmet Okçugil adı yazılmıştır.
HİCRİ AKBAŞLI (1922) – VELİ AKBAŞLI (1936)
1950’de oyunculuğa başlayan Hicri Akbaşlı ilk filmini 1952’de çeker.1966’ya kadar 23 film yönetir. Veli Akbaşlı ise sadece iki film (1965 ve 1967) yönetir. Veli Akbaşlı, 1958 yılından itibaren Hicri Akbaşlı’nın bazı filmlerinde kendi adı ile senaryolar yazmaya başlamasının yanında Atilla Dinçer adı ile oyunculuk da yapmaya başlar.
ASAF TENGİZ (1929) – FEHMİ TENGİZ (1932)
Asaf Tengiz, 1958’de hem asistanlığa başlayıp hem de ilk filmini çekti, 1973’e kadar 20 film yönetti. Son dönem filmlerinde Hazret-li filmler ağırlık kazandı. Fehmi Tengiz ise sinemaya oyuncu olarak girdi, 1969 ve 1970’de birer film yönetti 1974’de ise Yavuz Özkan’ın başladığı Uygunsuzlar filmini tamamlayarak yönetmenliği bıraktı.
İ. NECİL OZON (1924) – A. URAL OZON (1929)
İ. Necil Ozon, sinemamızın yapımcılarındandır, 1955 yılında başladığı yapımcılığının yanı sıra aynı yıl tek filmini yönetti. A. Ural Ozon senaryo yazarı olarak başladığı sinemada 1957’den 1967’ye kadar 6 film yönetti.
REMZİ A. JÖNTÜRK (1936) – MEHMET AYDIN (JÖNTÜRK) (1944)
1964 – 1987 yılları arasında 68 filmin yönetmenliğini yapan Remzi A. Jöntürk, oyunculuk dahil sinemanın çekim içi ve dışı bir çok dalında çalıştıktan sonra yönetmenliğe geçti, Afrodit filminin çekimleri sırasında bir trafik kazasında öldü. Kardeşi Mehmet Aydın, Remzi A. Jöntürk de dahil pek çok yönetmene senaryolar yazdıktan sonra yönetmenliğe geçti, 1987 – 1990 yılları arasında yedi filmin yönetmenliğini yaptı.
TANJU GÜRSU (1938) – TEMEL GÜRSU (1945)
Tanju Gürsu, Artist Dergisi’nin yarışması sonucu sinemaya girdi, uzun süre oyunculuk yaptıkdan sonra 1975 – 1976 yıllarında dört film yönetti. Temel Gürsu, sinemanın üretim sürecindeki çalışmalarından sonra çeşitli yönetmenlere asistanlık yaptı ve 1970 yönetmenliğe başlayarak 1990’a kadar 86 film yönetti.
TOLGAY ZİYAL (1939) – ALPAY ZİYAL
Tolgay Ziyal, 1968 – 1977 yılları arasında sekiz film yönetmesine rağmen 1965’de başladığı asistanlığa, çektiği filmler arasında ve sonrasında devam etti. Alpay Ziyal ise bir kısmı kardeşine ait filmlerde yaptığı “yapımcılığın” yanında 1969’da Feridun Kete ile ortaklaşa yönettikleri bir filmde yönetmenliği de denemiştir.
İSMAİL GÜNEŞ (1961) – MEHMET GÜNEŞ
1978’de başladığı asistanlıktan sonra 1986’da başladığı yönetmenlikte 2012 yılına kadar yedi film yönetti. Mehmet Güneş ise 2008 yılında Türk Usulü ile yönetmenliğe başladı.
YAĞMUR TAYLAN (1966) – DURUL TAYLAN (1969)
Diğer kardeş yönetmenlerden farklı olarak çektikleri filmlerde birlikte çalışan Taylan Kardeşler, TV için çektikleri bir kısım dizi, filmlerden sonra 2003 yılında yönetmenliğe başlamışlardır. Kardeşlerin bazen TV için tek başlarına çektikleri filmler de olmasına rağmen, şimdilik sinema çalışmaları ortaklaşa olmaktadır.
KUZEN YÖNETMENLER
SÜREYYA DURU (1930) – NEJAT DURU (1932)
Yapımcı kardeşler Naci Duru (>Süreyya Duru) ve Nazif Duru (>Nejat Duru) çocukları olan Süreyya ve Nejat, babaları gibi yapımcı olmanın yanında yönetmenlik de yapmışlardır. Süreyya Duru, 1961 – 1988 arasında 50, Nejat Duru 1959 – 1962 arasında 2 film yönetmişlerdir. Süreyya Duru son filmi Ada’nın çekimi bitmeden vefat edince kalan filmin çok az bir kısmı başta kızı (Dilek – ?) olmak üzere film ekibi tarafından tamamlanmıştır.
BABA – OĞUL (- TORUN) / KIZ YÖNETMENLER
VEDAT TÜRKALİ (1919) – BARIŞ PİRHASAN (1951) – YUSUF PİRHASAN
Asıl adı Abdülkadir Pirhasan olan Vedat Türkali sinemaya senaryo yazarı olarak başlamış ve önde gelen senaryo yazartlarından biri olmuştur. 1965 ve 1972 yıllarında üç film de yönetmiştir. Barış Pirhasan ise edebiyattan sinemaya geçerek önce senaryolar yazmış, 1989’da yönetmenliğe başlamıştır. (torun / oğul) Yusuf Pirhasan ise 2011 yılında babasının (Barış Pirhasan) yazdığı senaryo ile yönetmenliğe başlamıştır.
RENAN FOSFOROĞLU (1918) – FERDİ MERTER FOSFOROĞLU (1939)
Tiyatronun ve sinemamızın eski oyuncularındandır, 1954 – 1955’de iki film yönetti, Ferdi Merter ise tiyatro oyuncunun yanı sıra zaman zaman senaryolar yazdı 1971’de tek filmini çekerek, yönetmenler arasına girdi.
HULKİ SANER (1921) – ADNAN SANER (1947) !!!!!
Kimya mühendisi, operacı, sinemada -önce- müzik direktörü, yapımcı, yönetmen. Hulki Saner 1958’den 1987’ye kadar 70 film yönetir. Turist Ömer tip-lemesini beyazperdeye yerleştirir. Yurt dışında sinema eğitimi görmüş olan Adnan Saner senaryolar yazdıktan sonra 1966’da yönetmenliğe başlar, yönettiği ilk filminden sonra, yarım kalan bir filmi tamamlayarak yönetmenliğini sürdürür. (Adnan Saner, Hulki Saner’in eşinin ilk kocasından olan oğludur ve Hulki Saner tarafından nüfusuna geçirilip büyütülmüştür.)
HİDAYET PELİT (1936) – BÜLENT PELİT (1965)
Hidayet Pelit 1952’de oyuncu olarak girdiği sinemada 1970’de yönetmenliğe başladı, 1995’e kadar 18 film yönetti. Bülent Pelit, babasının filmlerinde çocuk oyuncu olarak sinemaya başladı, çocuk oyuncu olarak tiyatro ile ilgilendi 2001’de tek filmini çekti. Daha önce TV filmi ve video filmleri çekmişti.
ERTEM EĞİLMEZ (1929) – FERDİ EĞİLMEZ (1946)
Sinemaya yapımcı olarak giren, Ertem Eğilmez 1964’de yönetmenliğe başlar ve 1988’e kadar 44 film yönetir. Son filmi Arabesk’i tamamlayamaz, film ekibi ile bu filmi tamamlayan Ferdi Eğilmez, İtalya’da sinema eğitimi görmüş olarak 2004 ve 2005 yılında birer film yönetecektir.
LEVENT KIRCA (1948) – OĞULCAN KIRCA
Tiyatrodan gelen Levent Kırca, sinemada çok az oyunculuk deneyiminden sonra 2001 ve 2002 yıllarında birer film yönetti, oğlu Oğulcan Kırca ise gösterime çıkarılmayan ilk filminden sonra, seyirciye ulaşan ilk filmini 2011’de çekti.
TUNCA YÖNDER (1938) – NİSAN AKMAN (1958)
Tiyatro oyunculuğu ve TV.de yönetmenlik yapan Tunca Yönder, TV için çektiği dizi-filmleri sinema filmine dönüştürdükten sonra doğrudan sinema filmleri yönetmenye devam etti. Kızı Nisan Yönder, sinemada oyuncu ve kamera asistanı olarak çalıştıktan sonra 1986 ve 1987’de üç filmin yönetmenliğini yaptı. 1987’de çektiği Dünden Sonra Yarından Önce filmin bazı sahnelerini eşi Eriş Akman çekmiştir.
İSMET ALKAYA (HAYAL) – YASEMİN ALKAYA (1964)
İsmet Alkaya, sinemamız kaynaklarında geçen adı ile İsmet Hayal, yapımcılığını da yaptığı tek filmi 1953’de yönetmiştir. Kızı Yasemin Alkaya oyunculuğun yanı sıra belgesel film (5. Kat) ile başladığı yönetmenliğini 2008 yılında yönettiği filmi ile babasının izinde sürdürmektedir.
EŞ (KARI – KOCA) YÖNETMENLER
ALİ HABİB ÖZGENTÜRK (1945) – IŞIL ÖZGENTÜRK (1948)
Tiyatronun çeşitli biçimlerinde çalıştıktan sonra, belgeseller ve kısa filmler çekti, senaryo yazılımlarına katıldı, yönetmenlere asistanlık yaptı, senaryo yazarlığından sonrada ilk filmini 1979’da çekti, film çekimlerine devam etmektedir. Işıl Özgentürk yazarlığının (roman) yanında, sinemada asistanlık yaptı, senaryolar yazdı, 1991 yılında tek filmini çekerek Ali Özgentürk’ün ardından adını yönetmen-ler listesine yazdırdı. Halen “senaryo atölyeleri” ile sinema çalışmalarını sürdürmektedir.
ERİŞ AKMAN (1947) – NİSAN AKMAN (1958)
Önce Nisan Akman’ı (Yönder) yukarıda Tunca Yönder’in kızı olarak da yazdım, orada da Eriş Akman’ın eşi olduğunu belirttim. Nisan Akman oyunculukla başladığı sinemada sonradan yönetmenliğe geçti ve 1986 – 1987 yıllarında üç film yönetti. Daha sonra TV dizilerinde yönetmen olarak çalışmaya devam ediyor. Eriş Akman ise yurt dışında tiyatro yönetmenliği ve oyunculuğu eğitimi aldı. Yurda dönünce oyunculuk, senaryo yazarlığı, sinemada asistanlık yaptı. Eşi Nisan Akman’ın çektiği filmlerin senaryolarını yazdı, aynı zamanda oyunculuk da yaptığı Dünden Sonra Yarından Önce filminin bir kısmını çekti (1987). 2003 yılında gösterime çıkmamış tek filmini yönetti.
(01 Haziran 2012)
Orhan Ünser