sinemadelisi.com Yayın Hayatına Başladı

Yayın hayatına yeni başlayan web sitesi sinemadelisi.com henüz test aşamasında ve sinemaseverlerin desteğini bekliyor. Amacı, emekle hazırlanan her işi duyurmak. Yayınlanmasını istediğiniz her şeyi http://www.sinemadelisi.com adresinde yayın yapan web sitesinin [email protected] adresine mail atarak bildirebilirsiniz.

  • Web Sitesi
  • Görsele haberin devamından üzerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    sinemadelisi.com Yayın Hayatına Başladı yazısına devam et
  • Gezici Festival’in Şimdi de Filmleri Gezmeye Başlıyor

    Ankara Sinema Derneği’nin düzenlediği 14. Gezici Festival, Kars ve Artvin’i dolaştı. 31 ülkeden 87 filmin gösterildiği festivalde 23 kısa ve belgesel film çekildi. 13 yıl sonra ilk kez Ankara’ya uğramayan festival, tüm sinema tutkunu dostlarıyla Kars’ta buluştu. Festivalin bu yıldan itibaren en büyük değişikliği seçtiği filmleri artık yalnızca Avrupa ile sınırlamaması oldu. Festival bu yıldan başlayarak yolculuğuna Gezici Festival adıyla devam ediyor. 14. Gezici Festival sırasında Kars’ta çekilen kısa metrajlı, belgesel ve deneysel filmler, Türkiye ve Avrupa’da çeşitli festivallerde gösterilecek.

  • Basın Bülteni
  • Kars’ın Taş Binaları
  • Festival hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Yavuz Çetin Band

    Yönetmenliğini Gizem Ertürk’ün üstlendiği Yavuz Çetin Band isimli belgesel film Akbank 5. Kısa Film Festivali’nde ön elemeyi geçerek belgesel dalında yarışmaya hak kazandı. Belgesel, dünya çapında bir müzisyen olan Yavuz Çetin’in eşi Didem Mandabaş’ın anlatımıyla şekilleniyor. Oğlu Yavuzcan Çetin ve Serdar Öztop, Erkan Oğur, Teoman ve daha birçok müzisyen dostunun paylaşımlarıyla ilerliyor. Ayrıca belgeselde müzisyenin çok özel eski video görüntüleri, sahne performansları ve birçok fotoğrafı bulunuyor. Akbank 5. Kısa Film Festivali’nin bu yılki ulusal ve uluslararası bölümlerine toplam 394 film başvuruda bulundu. (Haber: Gizem Ertürk.)

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Hadigari Cumhur, Yağmur Bekliyor

    Hadigari Cumhur ekibi filmi bitirmek için için yağmuru ve kötü havayı bekliyor. Geçtiğimiz yaz sezonunda Bodrum’da çekilen filmin yaz montajı ve birinci ayağını bitirildi. Miras hikâyelerini konu alan mizahi filmin tamamlanması için Bodrum’da yağmur yağması bekleniyor. Aralık ayı içinde çekilmesi plânlanan kış sahnelerinin çekimleri hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin üstünde olması sebebiyle Ocak 2009′un ortalarına ertelendi. Yaz sezonunun başında başlayan hikâye yağmurların başlaması ve el ayağın Bodrum’dan çekilmesi ile son bulucak. Hadigari Cumhur, 2009 Mart’ında 100 salonda gösterime girecek.

  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Tüm Şirketler

    Tüm Şirketler,
    28 Kasım – 04 Aralık 2008 Haftalık (Weekly),
    04 Ocak – 04 Aralık 2008 Yıllık (Annual), Eski Yıllar Yıllık (Ex Years Releases Annual), Hafta Hafta (Week by Week) Box Office listeleri için tıklayınız. Bu listelerden alıntı veya kopyalama yapıldığında kaynak olarak Haftalık Antrakt Sinema Gazetesi‘nin gösterilmesi rica olunur.

    Uçan Süpürge’den “Genç Cadı” Ödülü

    Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali, genç kadın oyuncuları yüreklendirmek ve kadınlara yönelik güçlü, olumlu kadın rollerinin yazılmasını teşvik etmek amacıyla Genç Cadı Ödülü verecek. 07 – 14 Mayıs 2009 tarihleri arasında 12. kez düzenlenecek olan festivalin kapanış gecesinde verilecek ödül için yapılacak değerlendirmede, Gitmek’teki Ayça Damgacı’dan Vicdan’daki Tülin Özen’e, Issız Adam’ın Melis Birkan’ından Pazar: Bir Ticaret Masalı’nın Şenay Aydın’ına pek çok önemli kadın oyuncudan birisi Genç Cadı Ödülü’nün sahibi olacak.

  • Basın Bülteni
  • Festival hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Yüksek çözünürlüklü fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Uçan Süpürge’den “Genç Cadı” Ödülü yazısına devam et
  • Gitmek, Londra Türk Film Festivali’nin Açılış Filmi

    14 Kasım’da vizyona giren Hüseyin Karabey’in ilk uzun metraj filmi Gitmek: Benim Marlon ve Brandom, dünya çapındaki gösterimlerine devam ediyor. Gitmek: Benim Marlon ve Brandom önce Londra Türk Film Festivali’nde açılış filmi olacak. Daha sonra Bahama Uluslararası Film Festivali’nde, Dubai Film Festivali’nde ve Hindistan’da düzenlenen Kerela Film Festivali’nde yarışma bölümünde Türkiye’yi temsil edecek. Ortak senaristi ve ortak yapımcısı kadın olan Gitmek: Benim Marlon ve Brandom, bu hafta içinde Hollywood Kadın Filmleri Festivali’nde de gösterilecek.

  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Belgesel Sinemada Fransız Deneyimi

    İstanbul Fransız Kültür Merkezi sinemaseverleri belgesel söyleşisi ve yeni keşifler gününe davet ediyor. 18 Aralık Perşembe günü belgesel yapımcısı Anne Gallois, strip-tease programı için gerçekleştirdiği belgesel filmler hakkındaki deneyimlerini aktaracak. Anne Gallois’in dört belgesel gösteriminden sonra belgeselde yeni yazımların tasarımcısı Patrice Barrat konferans verecek. Tüm izleyicilere açık olan ücretsiz etkinlikte simültane çeviri yapılacak, filmler Türkçe altyazılı olarak gösterilecek.

  • Basın Bülteni
  • KargART Geceyarısı Gösterimleri: Aralık 2008

    KargART yeni sezonda her ay bir “gece” sinemaseverleri özel bir film gösterimine davet ediyor. Cuma akşamları yapılacak olan !Geceyarısı Filmleri! saat 23’de başlayacak. Gösterimlerde yerli ve yabancı kült filmler, sinema tarihinin deneysel çalışmaları, kısa filmler, belgeseller ve video çalışmaları KargART’ın loş duvarına yansıyacak. Programın Aralık ayı seçkisi The Other Cinema DVD etiketiyle Noel Lawrence küratörlüğünde bir araya getirilen Experiments in Terror adlı seçki ve Can Evrenol’un 2007 tarihli Sandık adlı kısa filmi. Filmler 12 Aralık Cuma günü, 23:00’de ücretsiz gösteriliyor.

  • Basın Bülteni
  • Web Sitesi
  • Yüksek çözünürlüklü görsellere haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    KargART Geceyarısı Gösterimleri: Aralık 2008 yazısına devam et
  • Vali

    M. Çağatay Tosun’un yönettiği ve Erdal Beşikçioğlu, Uğur Polat, İsmail Hacıoğlu ile Şemsi İnkaya’nın oynadığı Vali, 09 Ocak 2009′da Medyavizyon Film dağıtımıyla Koliba Film tarafından vizyona çıkarıldı.
    Vali Faruk Yazıcı’nın en son görev yeri Denizli merkezli olan filmin ana eksenine bir dünya ve Türkiye meselesi olan “enerji” konusu oturuyor. Dünyada gizli ve açık bir biçimde sergilenen politik oyunlar, komplolar ve uluslararası ilişkilerin çıkar noktasında enerji meselesi bulunuyor. Film, özellikle bu konuda Türkiye’nin ve Türk insanının içine çekilmeye çalışıldığı bir komploya dikkat çekiyor.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • IMDb
  • Ali Ulvi Uyanık Yazıyor
  • Diğer basın bültenlerine haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Vali yazısına devam et
  • Seçkin Fransız Oyuncu Tsilla Chelton “Pandora’nın Kutusu”nda da Çok İnandırıcı Bir Oyunculuk Sunuyor

    Yeni filmi Pandora’nın Kutusu’ndan önceki filmi Bulutları Beklerkende Tamama adlı romanı oldukça çekingen ve ürkek bir şekilde uyarlayan Yeşim Ustaoğlu Karadeniz Rumlarının Birinci Dünya Savaşında yaşadıklarını ima bile etmeyi başaramamıştı.

    Ebeveynleri öğretmen olan Yeşim Ustaoğlu’nun çocukluğu Trabzon’da geçmiş. Bu yıllarında bol bol Sovyet TV’si izlemiş. Ustaoğlu Karadeniz Teknik Üniversitesi mezunu. Kadınları çok seven, dokuz çocuğun babası olan İsveçli Ingmar Bergman’ın dünya kadınını anlatabilen az sayıdaki erkek yönetmenden başlıcası olduğunu söyleyen Yeşim Ustaoğlu’nun yönetmenliğe ilgi duymasında da Ingmar Bergman filmlerinin etkisi büyük olmuş. Otel, Bir Anı Yakalamak gibi kısa metrajlı filmleri var. İlk yapımları neredeyse sıfır sermayeli olan Yeşim Ustaoğlu bugün filmlerini dünyanın dört bir yanından finans bularak gerçekleştirebiliyor. Bu konuda büyük yol almış bulunuyor. Ustaoğlu’nun kadınlarını köle gibi çalıştırırken kendileri kahvehane köşelerinde sabahtan akşama oyun oynayan Karadenizli erkeklerin kurbanlarını konu alan Sırtlarındaki Hayat adında bir belgeseli de var.

    Üç Karadeniz Güzellemesi

    Yeşim Ustaoğlu Bulutları Beklerken’den sonra bu kez Pandora’nın Kutusu’nun fonunda Karadeniz’in eşsiz güzellliklerine de yer veriyor. Özcan Alper’in Sonbahar adlı filmini izleyen sinemaseverler ise Doğu Karadeniz’e herhalde aşık olacak. Yeşim Ustaoğlu’da Özcan Alper’in Sonbahar’ını çok beğenenlerden biri. Pandora’nın Kutusu ismini de Özcan Alper’le yaptıkları bir sohbette bulmuşlar. Bulutları Beklerken’le Sonbaharın ortak özelliğiyse oyunculuk geçmişleri ve deneyimleri olmayan yöre insanlarından kamera önünde ve beyazperdede alınan harika oyunculuklar.

    Yeşim Ustaoğlu 112 dakika uzunluğundaki, biraz uzun Pandora’nın Kutusu’nun baş karakteri Alzheimer hastası Nusret Hanımı yaratırken, uzun süre Alzheimer hastalığıyla mücadele eden edebiyat eleştirmeni olan komşusu ve arkadaşı Fethi Naci’den esinlenmiş. Bu rolde her zamanki seçkin oyunculuğunu ortaya koyan ve Danielle Teyze’yle büyük ün kazanan, 60 yıldır oyuncuların oyuncusu kabûl edilen 21 Haziran 1918 doğumlu Tsilla Chelton’uysa filmin Fransız ortağı projeye kazandırmış. Chelton, Truffaut ve Chabrol gibi seçkin Fransız yönetmenlerin daima gözdesi olmuş. Tsilla Chelton’ın 90 yaşında bile olsa, Pandora’nın Kutusu’nun dünya çapında hiç de küçümsenmeyecek bilet sayılarına ulaşmasını kolaylaştırabilecek kadar büyük bir oyuncu olduğunu da belirtmeden geçmeyelim.

    Eylül 1991’de Türkiye sinemalarında izlediğimiz Danielle Teyze’yle Fransız Oscar’ı Cesar’a aday gösterilen Chelton, Pandora’nın Kutusu’ndaki oyunuyla San Sebastian Film Festivali’nde En İyi Kadın Oyuncu ödülünü Frozen River adlı filmin oyuncusu Melissa Leo’yla paylaştı. Pandora’nın Kutusu ise San Sebastian Film Festivali’nde büyük ödül Altın İstiridye’ye lâyık bulundu. Geçmişte Altın İstiridye, America America (Elia Kazan), Rain People (Francis Coppola), Badlands (Terrence Malick), One-Eyed Jacks (Marlon Brando) ve Nun’s Story (Fred Zinnemann) gibi filmlere lâyık bulunduğundan çok yüksek saygınlığı olan bir ödül.

    Çağın En Belâlı Hastalıklarından: Alzheimer

    Dünya sağlık örgütüne göre şu anda 6 milyon 400 bin tanesi Amerika Birleşik Devletleri ve Almanya’da olmak üzere 38 milyon Alzheimer (bunama) hastası var; Türkiye’de bu hastalığın pençesinde 300 ilâ 500 bin insan olduğu tahmin ediliyor. 2050 yılında Türkiye’de 3 ilâ 4 milyon Alzheimer hastası olacağı öngörülüyor. Unutkanlık 40 yaşlarından sonra görülen Alzheimer hastalığının başlangıcı olabiliyor. Bu hastalığın erken tanısı için periyodik olarak hafıza, beceri, konsantrasyon gibi beyin işlevi kontrollerinin yapılması tavsiye ediliyor. 2006’da sadece Alzheimer ilâçları için dünya çapında 4 milyar 600 milyon dolar harcandı. Doktorlar beynini devamlı çalıştıran insanların bu hastalığa daha az yakalandığını iddia ediyor. Yani çok çalışmak Alzheimer riskini arttırmaz; aksine beyne egzersiz yaptırıldığı için bu hastalıkta koruyucu etki yapar. Daha az kolesterol içeren beslenmenin kalbe kadar beyne de yararlı olduğundan Alzheimer riskini azaltabildiği iddia ediliyor. Kısaca özetlemek gerekirse fast food tarzı beslenme alışkanlığı Alzheimer hastalığına yakalanma riskini arttırıyor. Çok yakında kan testiyle bile Alzheimer riskinin belirlenebileceği umuluyor.

    Not: Film yönetmenlerimizden Erdoğan Tokatlı’da uzun yıllardır Alzheimer hastası ve eşi Reyhan Hanım da çok kısıtlı ekonomik olanaklarıyla eşini en iyi şekilde bakmaya çalışıyor. Kültür Bakanlığı’nın ve imkânları olan tüm yardımseverlerin bu konuda Erdoğan Tokatlı ailesine sürekli yardım elini uzatmasını dileriz.

    (10 Aralık 2008)

    Hakan Sonok

    [email protected]