İşte Geleneksel Kortejeki Yıldızlar

54. Uluslararası Antalya Film Festivali’nde yıldız yağmuru yaşanacak. Türk sinema ve televizyon dünyasının birbirinden ünlü isimleri, festivalin 21 Ekim’de gerçekleşecek olan geleneksel kortejinde ve açılış töreninde Antalyalılarla kucaklaşacak. Açılış ve korteje katılacak isimler arasında Fadik Sevin Atasoy, Necati Şaşmaz, Şoray Uzun, Birol Güven, Mehmet Ali Erbil, Murat Cemcir, Osman Sınav, Suzan Avcı, Necla Nazır, Şerif Gören, Şebnem Dilligil, İsmail Güneş, Burçin Abdullah, Meriç Başaran, Murat Han, Cahit Kayaoğlu, Erhan Ufak, Ertuğrul Şakar, İpek Erdem, Christopher Walken, Juliette Lewis, Elia Suleiman gibi isimler var.

İşte Geleneksel Kortejeki Yıldızlar yazısına devam et

Mutluluk Zamanı’nın Fragmanı Görücüye Çıktı

Başrollerini Elçin Sangu, Barış Arduç ve Cengiz Bozkurt’un paylaştığı romantik komedi sinema filmi Mutluluk Zamanı’nın merakla beklenen fragmanı görücüye çıktı. Yönetmenliğini Şenol Sönmez’in yaptığı Mutluluk Zamanı’nın fragmanı büyük beğeni topladı. Mutluluğun kusursuz bir hayattan geçtiğine inanan Mert ve aşktan uzak durmayı seçen heykeltıraş Ada’nın hikâyesini konu alan filmden ipuçlarının yer aldığı fragman oldukça ses getirdi.

  • Basın Bülteni
  • Fragmanı izlemek için tıklayınız.
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.

Biz Bir Şiir Okuduk

Yazımın başlığı ‘İşe Yarar Bir Şey’in Adana Film Festivali’ndeki gala gösteriminin ardından bir izleyicinin sözlerinden alınma. Yönetmen Pelin Esmer gibi ben de pek etkilendim bu saptamadan. Bu hafta sinemalarımızda gösterime giren filmin ana karakteri bir şair. Avukatlık mesleğini de sürdüren Leyla ile hemşirelik son sınıf öğrencisi Canan’ın yolları İstanbul’dan İzmir’e giden gece treninde kesişiyor. Lise arkadaşlarıyla yıllar sonra ilk kez buluşacağı 25. yıl yemeğine gitmek üzere Mavi Tren’e binmiştir Leyla. Babasına iş görüşmesine gidiyorum diye yola çıkan Canan’ın niyeti başkadır oysa; bir kaza sonucu boynundan aşağısı tutmayan Yavuz’un ötanazi arzusunu gerçekleştirecektir. İki kadının trende başlayan arkadaşlıkları huzursuz genç hemşire adayının sırrını ifşa etmesiyle gizli bir suç ortaklığına dönüşür. Uzun gecenin sonunda İzmir’e vardıklarında Yavuz’un kaderini üçü birlikte tayin edeceklerdir.

‘İşe Yarar Bir Şey’ (hizmet dışı kalmış ve halen akıbeti belirsiz) Haydarpaşa tren istasyonundan başlayan bir içsel yolculuğun hikâyesi. Herşey, Esmer’in Bıçakçı’ya şair bir kadınla ilgili bir film yapalım önerisiyle başlamış. Fazla edebi olacağı endişesiyle iç ses kullanma konusunda tereddüde düşmüşler bir süre. Ancak Esmer’in ustalıklı sineması Bıçakçı’nın şairane metniyle pek güzel örtüşmüş ve ortaya başarılı bir olgunluk çağı yapıtı çıkmış. ‘Trenin içinde film çekmenin, tren yolculuğu kadar keyifli olduğunu’ ifade ediyor sinemacı. Uzun bir ilk yarı boyunca dar mekânı incelikle kullanıyor. Yolcuların farklı hikayelerinin yanı sıra, tren penceresinden tanık olduğumuz sokaklara, insanlara, farklı hayatlara her zamanki belgeselci titizliğiyle hikayesinde yer açıyor. İstasyon görevlilerinden kaçan duvar ressamının karaladığı karga motifi ile trendeki olayları Yavuz’a taşıyor.

Körfez’e bakan penceresinden hareket halindeki insanları, sokak satıcılarını, faytonları izleyen genç adamın hayranı olduğu şairle karşılaşmasının coşkusuna (‘bana hemşire yerine şair yollamışlar’) Latin Amerikan edebiyatının önde gelen temsilcilerinden Arjantinli yazar Julio Cortázar’ın ‘Bir Sarı Çiçek’ adlı öyküsü, Barış Bıçakçı’nın film için kaleme aldığı müthiş şiiri ‘Fotoğraf’ katılıyor. Bıçakçı’nın ‘hayatı bizi yaprakları arasında kurutan bir kitap olarak’ betimlediği dizelerine üst kattan yükselen ve Reha Erdem’in ‘Jîn’inden sonra bir kez daha bir filmimizde kullanılan İzlandalı çellist Hildur Gudnadóttir’in güzelim tınıları (Strokur) eşlik ediyor.

Nuri Bilge Ceylan filmlerinden aşina olduğumuz Gökhan Tiryaki’nin imzasını taşıyan görüntüleri, Başak Köklükaya, Öykü Karayel ile Yiğit Özşener’in birinci sınıf oyunculukları ile beslenen ‘İşe Yarar Bir Şey’ yılın en iyi çalışmalarından biri. Kaçırmamaya çalışın.

(26 Ekim 2017)

Ferhan Baran

[email protected]

7. Uluslararası Suç ve Ceza Filmleri Festivali Basın Toplantısı Yapılıyor

Bu yıl 03 – 09 Kasım 2017 tarihleri arasında yedinci kez gerçekleştirilecek olan Uluslararası Suç ve Ceza Film Festivali’nin programının açıklanacağı basın toplantısı 26 Ekim 2017 Perşembe günü saat 18:00’de “Vişnezade Mahallesi, Acısu Sokaği, No: 19, Maçka, İstanbul” adresindeki Swissotel Maçka’da yapılıyor. Basın toplantısı gerçekleştirildikten sonra saat 19:30’da basına özel olarak yönetmenliğini Tarek Ehlail’in yaptığı Volt adlı film gösterilecek. 7. Uluslararası Suç ve Ceza Film Festivali’nin basın toplantısında ayrıca festival kapsamında yapılacak uzun metraj film yarışmasının jüri üyeleri ve festivalin destekçileri de yer alacak.

17. If İstanbul Bağımsız Filmler Festivali

15 – 25 Şubat 2018 tarihlerinde İstanbul’da, 01 – 04 Mart 2018 tarihlerinde ise Ankara ve İzmir’de gerçekleştirilecek 17. If İstanbul Bağımsız Filmler Festivali için film başvuruları başladı. 2017 – 2018 yapımı filmlerin kabul edileceği festival için son başvuru tarihi ise 01 Aralık Cuma. Türkiye’den başvuracak kurmaca uzun filmler arasından bir film, Keşif Uluslararası Yarışma’da jüri önüne çıkacak. If İstanbul’un 11 yıl önce başlattığı ve genç yetenekleri keşfettiği yarışmasına ilk ya da ikinci filmini çekmiş bütün yönetmenler katılabiliyor. Festival sonunda yılın en ilham verici yönetmeni belirlenecek ve If Keşif Ödülü’nün sahibi olacak.

  • Basın Bülteni
  • Web Sitesi
  • Reklam Filmi

17. If İstanbul Bağımsız Filmler Festivali yazısına devam et

Antalya’da Yıldızlar Geçidi Yaşanacak

54. Uluslararası Antalya Film Festivali geleneklerine sahip çıkmaya devam ediyor. Düzenlenecek geleneksel kortejde, Türk sinemasının ve TV dünyasının ünlü yıldızları Antalyalılarla buluşmaya hazırlanıyor. 21 Ekim’de gerçekleşecek olan kortejde bu yıl, 100’ye yakın yıldız Antalya halkıyla kucaklaşacak. Antalya Cam Piramit’te başlayacak olan 5,7 kilometrelik kortejde, 20 klasik otomobil, 2 kortej tırı, 2 gezi otobüsü ve 4 adet festival temalı özel tasarımlı araç yer alacak.

Antalya’da Yıldızlar Geçidi Yaşanacak yazısına devam et

Ayaz (Yönetmen: Dersu Yavuz Altun)

Dersu Yavuz Altun’un yönettiği ve Deniz Telek, Özlem Aktaş, Çağlar Tüfekçi ile Umut Keleş’in oynadığı Ayaz, 17 Kasım 2017’de Özen Film dağıtımıyla Yeniden Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Hasan, başka bir erkekle kaçan yengesini, sülalenin üstüne leke düşmesinden korkan akrabalarının kışkırtmasıyla, kucağında çocuğu Ayaz varken öldürmüştür. Çok derin bir pişmanlık ve kandırılmışlık duygusuyla hapishanede geçen günleri son bulup çıktığında artık hiçbir şey eskisi gibi değildir. İş bulmak eski bir mahkum için çok zor olduğu gibi kimsesiz kalmasına sebep olduğu yeğeni Ayaz’ın da sorumluluğunu üstlenmek zorundadır.

Ayaz (Yönetmen: Dersu Yavuz Altun) yazısına devam et

Sadi Çilingir Yazıyor: Maymunlar Cehennemi

54. Uluslararası Antalya Film Festivali’nin Jüri Başkanı olduğu açıklanan, dünya sinemasının önemli yönetmenlerinden Filistin’li Elia Suleiman’ı, 01 Kasım 2002 tarihinde Umut Sanat tarafından sinemalarımızda gösterime çıkarılan Kutsal Direniş (Intervention Divine) adlı filmiyle tanımış ve çok sevmiştim. Diğer Elia, Elia Kazan’ın, bir kısmını Türkiye’de çekmiş olduğu siyah-beyaz “Amerika-Amerika” filmini ise Sami Şekeroğlu’nun … Devamı… »

Korkut Akın Yazıyor: Ayla -Üzerinden Yaşananlara Dair-

Yedinci sanat olarak adlandırılan sinema, bütün sanat dallarını bağrında taşıdığı gibi onların güçlenip yaygınlaşmasını da sağlamış. Buna da bağlı olarak gündemde kalamayan dallar varken, sinema gündem oluşturan, kamuoyunun ilgisini hep üzerinde duyan bir sanat dalı. İyi bir film için önce iyi bir senaryo gerektiği öteden beriye bilinen bir gerçektir. Senaryonuz güçlü değilse, görsel olarak tatminkâr bir film yapsanız bile izleyiciden … Devamı… »

Kare

Ruben Östlund’un yönettiği ve Claes Bang, Elisabeth Moss, Dominic West ile Terry Notary’nin oynadığı Kare (The Square), 03 Kasım 2017’de Başka Sinema dağıtımıyla Bir Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Boşanmış, iki çocuk babası ve hayır işlerine destek olan Christian, bir çağdaş sanat müzesinin saygı duyulan küratörüdür. Bir sonraki şovu, yanından geçenleri başkaları için fedakârlığa davet eden, onlara sorumlu insanlar olduklarını hatırlatan Kare isminde bir enstalasyondur. Ancak bazen prensiplerinize uygun adımlar atmanız zordur: Christian’ın, telefonunun çalınmasına verdiği aptalca tepki onu, istemediği utanç verici durumlara düşürecektir.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • IMDb
  • Ferhan Baran Yazıyor

Kare yazısına devam et

54. Ulusal Yarışma Açılışına Davetlisiniz

Sinema tarihimizin en önemli yapıtlarından biri olan Gurbet Kuşları filmi ve filmin oyuncularından sürpriz katılımlarla açılışını yapacak olan 54. Ulusal Yarışma, tüm sinema dünyasını kültürel miraslarımıza sahip çıkmaya davet ediyor. Cüneyt Arkın’ı üne kavuşturan film olan, başrollerini Arkın’la birlikte Tanju Gürsu, Filiz Akın, Pervin Par ve Sevda Ferdağ’ın üstlendiği Gurbet Kuşları, büyük umutlarla İstanbul’a göç eden bir ailenin kent yaşamıyla imtihanını anlatıyor. Film, 60’lı yılların İstanbul’una bakış sunuyor ve köyden kente göçün sinemamıztda işlendiği ilk film olarak kabul ediliyor.

Kurtlar Vadisi Vatan Ekibi Avrupa’nın Ardından Türkiye’de Turnede

Kurtlar Vadisi Vatan ekibi Avrupa galalarının ardından Türkiye turnesine çıktı. Vizyon heyecanını sevenleriyle buluşarak yüzyüze paylaşan ekip,  yurdu karış karış gezdi. 03 Ekim’de Ankara’daki izleyiciyle buluşan oyuncular ardından sırasıyla Antalya (06 Ekim), Konya (07 Ekim), Adana (08 Ekim), Osmaniye (08 Ekim), Bursa (10 Ekim), Trabzon (11 Ekim), Samsun (12 Ekim) ve Eskişehir’deydi (14 Ekim). Ekip, Antalya ve Bursa’da, yoğun ilgi sebebiyle farklı alışveriş merkezlerindeki sinema salonlarında da sevenleriyle biraraya geldi. Başta Necati Şaşmaz, oyuncular Cahit Kayaoğlu ve Erhan Ufak gittikleri her şehirde sevinç seliyle karşılandı.

Kurtlar Vadisi Vatan Ekibi Avrupa’nın Ardından Türkiye’de Turnede yazısına devam et

Aşk Filmlerinden, Askeri Eğitime

Aşk filmleriyle tanınan Aytaç Ağırlar, yazıp yönettiği yeni filminde, hikâyesinin rotasını kışlaya çevirdi. Ağırlar, Türkiye’nin dört bir yanından bir kışlada biraraya gelen gençlerin hikâyelerini beyazperdeye taşıyor. Askerliğini 1996 – 1997 senelerinde yapan yönetmen Aytaç Ağırlar, tüm oyunculara, film çekimleri boyunca adeta askeri eğitim verdi. Sette sadece kamera arkasında kalmayan Ağırlar, tüm eğitim süreçlerini birebir uygulamalı olarak hem yaptı hem yaptırdı.

Sinemacılık ve Filmcilik Yararına Bağımsız İletişim Platformu