Mahkum 77

Alberto Rodriguez’in yönettiği ve Miguel Herran, Javier Gutierrez, Fernando Tejero ile Jesus Carroza’nın oynadığı Mahkum 77 (Modelo 77), 17 Mart 2023’de Özen Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Genç bir muhasebeci olan Manuel iftiraya uğrar ve işlemediği bir suçtan dolayı hapishaneye atılır. Beklenmedik bir şekilde 20 yıl ceza ile karşı karşıya kalır. 1976/78 yılları La Transicion diye adlandırılan demokrasiye geçiş ve İspanyol tarihinin rejim değişikliğini kapsayan bir dönemidir. Hapishanelerde uygulanan orantısız güç ve işkenceler yüzünden Manuel, mahkûmların sisteme karşı mücadele hareketinin lideri konumuna yükselir.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Fragman
  • IMDb

Mahkum 77 yazısına devam et

Genç ve Başarılı Oyuncu Yağızkan Dikmen, Serçenin Gözyaşı’nda Hakan Karakterini Canlandırıyor

Yayınlanan ilk teaserıyla ilgi odağı olan, Serçenin Gözyaşı, genç ve yetenekli oyuncu kadrosuyla da beğeni toplayacak. Yağızkan Dikmen de 1970’li yılları yansıtan bu dönem filminde başarılı oyunculuğuyla göz dolduracak genç oyunculardan biri. Yağızkan Dikmen’in oyunculuk öyküsü herkesinkinden biraz farklı. Oyunculuğa kendi deyimiyle “aile baskısıyla” başlıyor. Genç oyuncu, 10 Mart Cuma günü vizyona girecek Serçenin Gözyaşı filminde köyün belki de en naif insanı Hakan karakteriyle sinemaseverlerin karşısına çıkacak. Güzel Günler Göreceğiz, Batlır gibi sinema filmlerinden tanıdığımız Yağızkan Dikmen’i, son olarak Kuruluş Osman dizisinde Burak Özçivit’le amca – yeğen rolünde izledik.

Kadınlara Mahsus’tan Ses Getiren Tanıtım

17 Şubat’ta vizyona girecek Kadınlara Mahsus filmi için çok özel bir farkındalık çalışmasına imza atıldı. Başrol oyuncularının “kadına yönelik şiddet”e dikkat çektiği mini teaser’lar sosyal medyada büyük ses getirdi. Yapımcılığını Limit Yapım’ın, yönetmenliğini Serdar Akar’ın üstlendiği, merakla beklenen Kadınlara Mahsus filminin çekimleri tamamlandı. Senaryosunu Nergis Otluoğlu Akoğlu’nun yazdığı film için ünlü oyuncular Melisa Aslı Pamuk, Şebnem Sönmez, Başak Parlak, Ceyda Düvenci, Aslı Tandoğan, Elifcan Ongurlar, Müjde Uzman, Merve Çağıran, Ertan Saban, Yurdaer Okur ve Halil İbrahim Yılmaz kamera karşısına geçti.

  • Basın Bülteni
  • Teaser’ları izlemek için tıklayınız: 1 / 2 / 3 / 4 / 5
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.

Cin Büyüsü

Batuhan Çelik’in yönettiği ve Ayten Gizem, Ahmet Eymen Akyüz, Bahar Cemre Sarıkaya ile Tamer Aktulum’un oynadığı Cin Büyüsü, 17 Mart 2023’de Bir Film dağıtımıyla Karavan Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Zehra ve Ahmet İstanbul’da yaşayan 25 ve 30 yaşlarında evli bir çifttir. Zehra’nın bitmeyen ağrıları vardır, tedavi görse de sonuç yoktur. Ahmet, asker arkadaşı ve nikah şahidi Ali’yi arar, Zehra’dan bahseder. Ali köylerinde dedesinin kaplıcası olduğunu ve şifalı geleceğini, bir an önce yanlarına gelmelerini söyler. Köyde büyücü bir kadın da vardır. Köye geldiğini duyunca Ali’ye, Zehra’daki ağrıların sebebinin ona musallat olan Cin Büyüsü olduğunu söyler.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Fragman
  • IMDb

Burak Çevik’in Yeni Filmi Unutma Biçimleri, 73. Berlin Film Festivali’nde

Tuzdan Kaide ve Aidiyet filmleriyle tanınan yönetmen Burak Çevik’in yeni filmi Unutma Biçimleri dünya prömiyerini bu yıl 16 – 26 Şubat tarihleri arasında düzenlenecek olan 73. Berlin Film Festivali’nin Forum bölümünde gerçekleştirecek. Çevik, üçüncü defa Caligari Ödülü için yarışarak önemli bir başarıya imza atacak. Sinemada hikâye anlatım olanaklarını zorladığı yenilikçi filmleriyle bilinen yönetmenin, 14 yıl önce ayrılan bir çifti konu alan yeni filmi, yıllar sonra tekrar bir araya gelen çiftin nasıl ayrıldıklarını hatırlayamamaları üzerinden tarihin nasıl katmanlaştığına ve tekrar yazılabildiğine dair daha önce görülmemiş bir deneyim sunuyor.

Belle ve Sebastian: Cesur Dostum

Pierre Core’nin yönettiği ve Robinson Mensah Rouanet, Michele Laroque, Alice David ile Caroline Anglade’nin oynadığı Belle ve Sebastian: Cesur Dostum (Belle et Sebastien: Nouvelle Generation), 12 Mayıs 2023’de Özen Film tarafından vizyona çıkarıldı.
10 yaşındaki Sebastian tatilini büyükannesi ve teyzesiyle dağlarda geçirmek zorundadır. Şehirde büyüyen bir çocuk için tatil koyun otlatmak değildir. Fakat hesaba katmadığı şey onu en heyecan verici tatilin beklediğidir. Belle, sahibi tarafından kötü muamele gören kocaman, kartopu gibi bembeyaz bir köpektir. Geçen zaman içinde Sebastian, Belle’nin yardımıyla cesur bir çobana dönüşür.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Fragman
  • IMDb

Belle ve Sebastian: Cesur Dostum yazısına devam et

TRT Ortak Yapımı Rafadan Tayfa: Galaktik Tayfa Gişede Lider

TRT ortak yapımı Rafadan Tayfa: Galaktik Tayfa filmine, seyircilerin yoğun ilgisi devam ediyor. Vizyona girdiği 06 Ocak Cuma itibarıyla 2023’ün en iyi açılış yapan filmi ve 2023’ün en iyi açılış yapan animasyon filmi olan yapım, vizyondaki ikinci haftasında toplam 906 bin kişi tarafından izlenerek zirvedeki liderliğini sürdürdü. Hem yetişkinlerin hem de minik izleyicilerin yoğun ilgisiyle karşılaşan film, sinema sektörüne doping etkisi yarattı.

42. İstanbul Film Festivali Ulusal Kısa Film Yarışması Jürisi Belirlendi

İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından 07 – 18 Nisan 2023 tarihleri arasında yapılacak 42. İstanbul Film Festivali’nde Ulusal Kısa Film Yarışma filmlerini değerlendirecek olan jüri üyeleri belirlendi. Yarışması jürisinde yönetmen Volkan Güney Eker, yönetmen ve çizgi roman sanatçısı Yorgos Goussis ve yönetmen Aylin Kızıl yer alacak. Ulusal Kısa Film Yarışması, İstanbul Film Festivali tarafından kısa film yapımını özendirmek, bu alanda gelişimi desteklemek ve nitelikli kısa filmleri izleyiciyle buluşturmak amacıyla düzenleniyor. Jürinin seçtiği En İyi Kısa Film, Anadolu Efes tarafından 20.000 TL ile ödüllendirilecek.

42. İstanbul Film Festivali Ulusal Kısa Film Yarışması Jürisi Belirlendi yazısına devam et

Muammer Özterzioğlu’nu Kaybettik

Bursa, Mustafakemalpaşa’nın tek sinema işletmecisi Muammer Özterzioğlu, 14 Ocak 2022 Cumartesi günü hayatını kaybetti. 1957 yılında İzmir Buca’da doğan Muammer Özterzioğlu, İzmir Şato Sineması’nda makinistlik yaptı. 1988 yılında İzmir Çankaya semtinde bölge film işletmeciliği yapmaya başladı.  Mustafakemalpaşa Belediyesi’nden teklif alınca 2006 yılında Balıkesir’deki sinema makinelerini Mustafakemalpaşa’ya getiren Özterzioğlu, film gösterimlerini belediyeye ait Etibank Parkı Sineması’nda sürdürdü. Cenazesi, 15 Ocak 2023 Pazar günü İzmir Görele’de toprağa verilen merhuma tanrıdan rahmet, kederli ailesine sabırlar dileriz.

Sinema CKM.ye Geri Döndü

Tiyatro, konser, sergi ve  söyleşilerle birçok kültür sanat etkinliğine ev sahipliği yapan CKM’de 13 Ocak Cuma günü itibariyle sinema salonları kapılarını açtı. Anadolu yakasının gözde kültür sanat merkezlerinden CKM’deki sinema salonları pandemi sürecinde bir süre kapalı kalmıştı. Yapılan tadilat çalışmalarının ardından sinemaseverlerle buluşan CKM Sineması’nın ziyaretçileri hem vizyon filmlerini hem de Başka Sinema’nın özel filmlerinin gösterimlerini izleyebilecek.

Sinema CKM.ye Geri Döndü yazısına devam et

Geçmişin Hayaletleri

Sinemanın geçtiğimiz yüzyılın en etkin iletişim aracı olduğu konusunda kimsenin şüphesi yok. Filmlerin çocukluğumuzdan başlayarak hayatımızın heyecanlı, keyifli ya da üzüntülü anılarımızda her zaman yeri olmuştur. Bu nedenle sinema tarihine ilişkin yapıtlar her zaman büyük ilgi çekmiştir. Bunu iyi bilen ve sinema tarihine tutkunluğu ile tanınan Amerikalı sinemacı Damien Chazelle en iyi yönetmen Oscar’ını kazandığı bir önceki çalışması 2019 yapımı ‘Aşıklar Şehri / La La Land’de Hollywood’u Hollywood yapan eski usul müzikal filmlere göz kırpmıştı. Filmin rol kapmak için yanıp tutuşan aktris adayı ile kendi kulübünde klasik caz geleneğini yaşatma hayalleri kuran piyanistin Los Angeles eğlence dünyasının karmaşası içinde yeşeren renkli aşkları çok ilgi görmüş, çiftin cinsellikten arınmış eski usul romansı nostaljik rüzgarlar estirmişti. Bu hafta bizde de gösterime giren ‘Babil / Babylon’ yönetmenin aynı formülden yola çıkarak yıllardır hayalini kurduğu sinemanın ilk dönemine dair yeni çalışması. Adını D. W. Griffith imzalı 1916 yapımı ‘Hoşgörüsüzlük / Intolerance’ın ünlü epizodundan almış olan film, sinema sektörünün özgürce büyüyebilmek için bakir alanları keşfe çıktığı 1920’li yıllarda başlıyor. Film yapım ve gösterim haklarını elinde tutan Edison tröstünün hukuki etki alanından uzaktaki Batı kıyılarına yönelen bağımsız yapımcıların, uçsuz bucaksız kurak topraklarda yeni bir kenti ve ilerde dünyanın başat güçlerinden biri haline gelecek olan Amerikan Sinema Endüstrisi’nin temelini attığı, gözüpek girişimcilerin halkın en ucuz eğlencesi olarak çok sevilmiş film üretimini bağımsızca gerçekleştirdikleri ve çölün ortasında büyük servet imparatorluklarının inşa edildiği yıllardır bunlar.

Naif ‘La La Land’in tasvirinden farklı olarak, aşırılıklarla yüklü bir kutlama sekansı ile açılıyor ‘Babil’. Los Angeles’ın kırsal bir kasabadan dünyanın en büyük megapollerinden birine dönüşme sürecinin başlarında, dönemin ünlü yapımcısı Wallach’ın çöl ortasına kondurulmuş kitsch malikanesinin kabare tarzı tasarlanmış devasa balo salonunda, içkinin su gibi aktığı, kokain ve benzeri uyuşturucu maddenin havada uçtuğu, toplu seksin gemi azıya aldığı çılgın parti sektörün ünlü isimlerini ağırlamaktadır. Yine ‘Hoşgörüsüzlük’ setinden ithal edilmiş izlenimi veren kocaman bir filin partinin göbeğine daldığı bu histerik eğlencede, kendini doğuştan yıldız olarak gören ve yükselen sektörde ışıldamak için her yola eyvallah diyen seksi Nellie LaRoy (Margot Robbie) sabaha bağlanan gecenin kazananı olurken, genç kızın albenisine karşı duramayıp melankolik bir tutkunun izini sürecek olan Meksika göçmeni Manuel (Diego Calva) oyuncu asistanlığından yapımcılığa kadar yükselecektir.

Açılış partisini takip eden, çöllük alanda kurulmuş ve her birinde ayrı türden filmlerin çekildiğine tanıklık ettiğimiz fabrikasyon film üretiminin karmaşasını sergileyen uzun sekansta sinefillerin gönlünü fazlasıyla hoş edecek başarılı bir bölüme imza atıyor Chazelle. Nellie’nin şehvetli hizmetçi tiplemesi ile şöhret basamağını hızla tırmanmaya başladığı, Manny’nin set görevlisi olarak kendini kabûl ettirdiği zamanlardır bunlar. Ancak sinemada her şeyin değişmekte olduğu sesli filme geçiş yılları, dönemin seksi Hollywood yıldızı Clara Bow’un öyküsünden esinlendiği söylenen Nellie karakterinin yükselişine set çekecek, endüstride değişen ahlâki kodlar doğrultusunda New Jersey’li görgüsüz kumar düşkünü genç kızdan bir hanımefendi yaratma deneyimi başarısızlıkla sonuçlanacaktır. Aynı süreçte filmin bir diğer önemli karakteri olan ve Greta Garbo’nın ünlü partneri John Gilbert’ı akla getiren karizmatik aktör Jack Conrad (formunda bir Brad Pitt) sesli sinemaya geçiş sürecinde aynı başarıyı yakalayamayacaktır.

Tüm bunların -finalde perdeye gelecek olan ‘Yağmurda Şarkı / Singin’ in the Rain’ başta olmak üzere- çoktan sinemanın sinemaya baktığı filmlerin klişesi haline dönüştüğü için büyük bir etki yarattığını söyleyemem. Son bir saatte dağılan ve tekrara düşen hikâye ana karakterler üzerine derinleşemediği gibi, hayli uzatılmış ikinci bölümde hızlı tarih sıçramaları filmin yararına işlemiyor. Atıf yapıldığı antik Babil’in şatafatlı görkeminden Melekler Kenti’nin karanlık çukurlarına, Tobey Maguire’ın canlandırdığı mafya babasının tuhaf malikanesindeki Tarantinovari bölümden nostaljik finale doğru son sürat koşan filmden geriye ‘Aşıklar Şehri’nin Oscarlı ustası Linus Sandgren’in hayranlık uyandıran görüntüleri ve de Chazelle’in ‘Guy and Madeline on a Park Bench’ (2009) ile onu şöhrete kavuşturan yarı otobiyografik ‘Whiplash’te (2014) tanığı olduğumuz caz tutkusunu paylaşan gözde bestecisi Justin Hurwitz’in enfes müzikleri kalıyor. Bir de dönemin Cosmopolitan ve Photoplay gibi dergilerine makaleler yazmış İngiliz pembe roman yazarı Elinor Glyn’den esinlenen feleğin çemberinden geçmiş kurt magazincinin (Jean Smart) eski şöhretini yitirmiş aktöre söylediği şu sözleri: ‘Daha yüzlerce Jack Conrad olacak. Senin zamanın doldu, üzgünüm. Kimse geride bırakılmak istemez ama ilerde, biz bu dünyadan çoktan göçüp gittiğimizde sen filmlerde yaşamayı sürdüreceksin. Zirvede uzun kaldın ama buraya kadar. Sana bir armağan bahşedildi, bundan sonra melekler ve geçmişin hayaletleri ile birlikte yaşamayı sürdüreceksin.’

(20 Ocak 2023)

Ferhan Baran

ferhan@ferhanbaran.com

Ferhan Baran Yazıyor: Oyuncaktan Fazlası, Ailenin Parçası

Çağdaş hayatın kargaşası içinde çocuklarımıza yeterli vakit ayırabiliyor muyuz. Yoksa onları tabletlerine indirilmiş bilgisayar oyunları ile baş başa bırakmak işimize mi geliyor. Ebeveyn olmakla uzaktan yakından ilgisi bulunmayan işkolik Gemma, annesi ile babasını elim bir trafik kazasında kaybeden küçük yeğeninin sorumluluğunu üstlenmek zorunda kaldığında işler daha da karmaşık hale dönüşüyor. Kendisini geleceğin … Devamı…»

Ferhan Baran Yazıyor: Eşeğin Adı Yok

Jerzy Skolimowski’nin bir eşeğin gözünden dünya ahvalini gözlemleyen Cannes Film Festivali’nden jüri ödüllü son çalışması ‘Eo’, adını bu mazlum hayvanın Leh dilinde anırmasının fonetik karşılığından kalmış. Haliyle dilimize ‘Ai’ olarak çevrilen sıra dışı çalışma ilk bakışta Robert Bresson’un 1966 yapımı başyapıtı ‘Rastgele Balthazar / Au Hasard Balthazar’ı akla getiriyor. Bresson minimalizminin bu siyah beyaz şaheseri, türlü eziyetin reva görüldüğü … Devamı…»

Sinemacılık ve Filmcilik Yararına Bağımsız İletişim Platformu