Uluslararası Yarışmanın Altın Lale Adayları Görücüye Çıkıyor

32. İstanbul Film Festivali Uluslararası Yarışma filmlerinin basın gösterimleri başladı. İlk izlenenler arasında kişisel notlarıma göre öne çıkan yapım, Eva Neymann’ın ‘Kuleli Ev / Dom S Bashenkoy’u oldu. Ukraynalı yönetmenin filmi, Solaris’in senaryosunda imzası bulunan yazar Friedrich Gorenstein’ın bir öyküsünden yola çıkmış. Mekân, İkinci Dünya Savaşı’nın üçüncü zorlu yılında savaştan bitap düşmüş karla kaplı Sovyetler Birliği toprakları. Sekiz yaşlarındaki küçük bir oğlan çocuğunun gözlerinden savaş ve yoksulluğun ezip geçtiği, başkalarının acılarına karşı duyarsızlaşmış bir toplumun panoramasını başarıyla çizmiş genç sinemacı. Bu başarıda usta görüntü yönetmeni Rimvydas Leipus’un Sovyet sineması geleneği doğrultusunda muhteşem siyah beyaz görüntüleri ve ışık gölge kompoziyonlarının büyük payı var kuşkusuz. Popüler Rus romanslarından Solovey (Bülbül)’ün yanı sıra Erik Satie’den üç numaralı Gnossienne’in ezgilerinin de eşlik ettiği bu küçük şiirsel filmde, Tarkovski’nin ‘İvan’ın Çocukluğu’ndan izler bulacaksınız. Festival sinemalarındaki üç gösteriminden birini yakalamaya çalışın. (Beyoğlu Atlas / 11 Nisan Perşembe, 16.00; Ortaköy Feriye / 12 Nisan Cuma, 19.00; Kadıköy Reks / 14 Nisan Pazar, 19.00)

Uluslararası Yarışmanın bir diğer Altın Lale adayı, belgeselleriyle tanınan Avustralyalı yönetmen Tony Krawitz’in ilk uzun metrajlı çalışması ‘Ölü Avrupa / Dead Europe’. Yunan asıllı yazar Christos Tsiolkas’ın kişisel anılarından izler taşıyan, bizde de yayınlanmış ‘Versus’ adlı romanından uyarlanmış. Sidney’in banliyösünde intihara benzer bir araba kazası sonucu ölen babasının küllerini Yunanistan’daki köyüne götürmek üzere yola çıkan fotoğrafçı Isaac’in hikâyesi bu. Genç adamın geçmişin hayaletlerinin peşinde baba ocağından başlayarak Paris ve Budapeşte’ye savrulan öyküsünde babanın lânetlenmiş suçları, eski kıtanın günahlarının bir metaforu görünümünde. Krawitz, geçmişiyle hesaplaşmayan Avrupa’nın benzer günahları günümüzde de işlemeye devam ettiğinin altını çizerek hayli karamsar bir tablo çizmiş. ‘Ölü Avrupa’ festivalde üç kez gösteriliyor. (Beyoğlu Atlas / 9 Nisan Salı, 16.00; Ortaköy Feriye / 10 Nisan Çarşamba, 19.00; Nişantaşı Citylife / 11 Nisan Perşembe, 21.30)

İzleme fırsatını bulduğumuz yarışma filmlerinden bir diğeri olan ‘Ne Yaptın Richard? / What Richard Did’ yine bir ilk film. İrlandalı yönetmen Lenny Abrahamson’ın bu edebiyat uyarlaması (Bad Day In Blackrock / Kevin Power), Dublin’li varlıklı ailenin okulunda ve uğraştığı spor dalında başarılı, yakışıklı yeniyetme oğulları Richard’ın rüya gibi yaşamının, meşum bir yaz gecesi sebep olduğu olay nedeniyle altüst oluşunun hikâyesi. Richard’ın babası rolünde -2007 Danimarka yapımı ünlü televizyon dizisi ‘Forbrydelsen (The Killing)’in oyuncularından- Lars Mikkelsen’i izlediğimiz film festivalde üç kez gösteriliyor. (Beyoğlu Atlas / 8 Nisan Pazartesi, 19.00; Ortaköy Feriye / 9 Nisan Salı, 16.00; Kadıköy Reks / 10 Nisan Çarşamba, 13.30)

(06 Nisan 2013)

Ferhan Baran

[email protected]