Yeni Film Dergisi 43 – 44. Sayı Çıktı

Yeni Film Dergisi, kendi deyimiyle hikâye anlatıcısı, John Berger’i yeni sayısının kapağına taşıyor. John Berger anısına yer alan dosyada John Berger ve sineması üzerine Necati Sönmez, Taşkafa: Bir Sokak Hikâyesi filmi üzerine Ahmet Gürata ve John Berger’in okurları ve arkadaşlarıyla kurduğu yetimler ittifakı üzerine bir denemeyi Seray Genç yazdı. John Berger’den sinema, hikâye anlatıcılığı ve zamanımız üzerine küçük bir seçki de dosyada yer alıyor.

Ulusal Altın Lale Yarışma Heyecanı Kaygı ile Başladı

Ceylan Özgün Özçelik’in uzun metrajlı ilk filmi Kaygı, 08 Nisan Cumartesi akşamı 36. İstanbul Film Festivali Ulusal Altın Lale Yarışması kapsamında Atlas Sineması’nda Türkiye prömiyerini yaptı. Hemen ardından 09 Nisan Pazar akşamı ise İsveç – Malmö Kadın Filmleri Festivali’nde kapanış filmi olarak gösterildi. Film, Mart ayında gösterildiği South by Southwest Film Festivali’nden kadın yönetmenlere verilen LUNA Gamechanger Ödülü’yle dönmüştü.

Ulusal Altın Lale Yarışma Heyecanı Kaygı ile Başladı yazısına devam et

Buğra Gülsoy ve Serhat Teoman’ın İlk Kez Yönetmenlik Yaptığı Mahalle Filminin Prömiyeri İstanbul Film Festivali’nde

Türkiye’nin başarılı genç oyuncularından Buğra Gülsoy ve Serhat Teoman’ın ilk kez yönetmen koltuğuna oturduğu ve aynı zamanda rol aldıkları Mahalle filmi dünya prömiyerini 36. İstanbul Film Festivali’nde Ulusal Yarışma bölümünde yapacak ve Altın Lale Ödülü için yarışacak. Buğra Gülsoy, Serhat Teoman ve Emre Erkan’ın başrollerinde yer alıp senaryosunu da birlikte yazdıkları, kendi kanunlarını kendi yazan bir mahallede yaşayan üç arkadaşın yeni taşınan, gizemli bir yabancı ile değişen hayatlarının anlatıldığı Mahalle filminde bu isimlere Hazar Ergüçlü, Selen Öztürk, Gökşen Ateş ve Selahattin Töz de eşlik ediyor.

Mülteci, Ankara Uluslararası Film Festivali’nde Finale Kaldı

Sabancı Vakfı tarafından düzenlenen Mülteci Kadınlar konulu Sabancı Vakfı Kısa Film Yarışması’nda ikincilik ödülü kazanan Mülteci (Penaber) filmi, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın desteğiyle bu yıl 28.si düzenlenen Ankara Uluslararası Film Festivali kapsamında gerçekleşecek olan Ulusal Kısa Film Yarışması’nda finale kaldı. İstanbul Şehir Üniversitesi İletişim Fakültesi Sinema ve Televizyon Bölümü öğrencilerinden Ramazan Kılıç’ın yazıp yönettiği Mülteci (Penaber) adlı kısa film, 240 aday arasından ön elemeyi geçerek, finale kalan 35 film arasında yer aldı. Filmin başrollerini üniversitenin öğrencilerinden Mısırlı Fatima Hossam ile Suriyeli Mahmoud Al-Atassi canlandırdı.

Umudun Kıyısında Filminin Fragmanı Yayınlandı

Başrollerini Burçin Abdullah, Levent Sülün, Gülşah Çomoğlu, Ümit Acar, Mihriban Er  ve Fırat Can Aydın’ın paylaştığı Umudun Kıyısında filminin fragmanı yayınlandı. Yapımcılığını İsmail Çağlar ve Haydar Işık’ın üstlendiği, yönetmen koltuğunda Haydar Işık’ın oturduğu filmin ilk fragmanı sosyal medyada büyük beğeni topladı. İki kanser hastasının duygusal hikâyesinin konu edindiği Umudun Kıyısında filmi 05 Mayıs’ta gösterime girecek.

  • Basın Bülteni
  • Fragmanı izlemek için tıklayınız.
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.

Kerim Çaplı’nın Kayıp Albümü İlk Kez Blue Belgeselinde

90’ların efsanevi rock grubu Blue Blues Band ile Türk müzik dünyasının iki dâhi müzisyeni Yavuz Çetin ile Kerim Çaplı’nın hikâyelerini ölümsüzleştiren Blue belgeselinin merakla beklenen fragmanı yayınlandı. 21 Nisan’da vizyona girmeye hazırlanan belgeselin dünya prömiyeri, 36. İstanbul Film Festivali’nin Ulusal Belgesel Yarışması kapsamında 11 Nisan Salı akşamı 19:00’da Beyoğlu Sineması’nda film ekibinin katılımı ile gerçekleşecek.

  • Basın Bülteni
  • Fragmanı izlemek için tıklayınız.
  • Film hakkınnda geniş bilgi için tıklayınız.
  • Festival hakkında geniş bilgi için tıklayınız.

Kolonya Cumhuriyeti Ferahlatmaya Geliyor

Kolonya Cumhuriyeti, 21 Nisan’da vizyona giriyor. Başrollerini Çağlar Çorumlu ve Büşra Pekin’in paylaştığı filmde il olma yolundaki küçük bir beldede başkanlık seçimlerine aday olan Peker Mengen, beldeye gelen başbakanı karşılama töreninin kontrolünü kaybeder ve Amerika ile savaşa girer. Ülke sınırlarından atılan 5000 nüfuslu beldede yeni bir cumhuriyet kurmak zorunda kalan Peker Mengen bir yandan Amerika ile uğraşırken bir yandan da yeni bir ülke kurmanın zorluklarıyla karşılaşır ve bu uğurda bir uzaylıdan bile yardım alır. Çağlar Çorumlu filmde canlandırdığı Peker Mengen karakteri ile izleyenleri kahkahaya boğacak.

Yeni Film Fonu Başvuruları 12 Nisan’a Kadar Devam Ediyor

Her yıl iki kez açtığı açık çağrıyla belgesel filmleri destekleyen Yeni Film Fonu’na 12 Nisan 2017’ye dek başvurulabilecek. Başvuru koşullarını fonun web sitesinden inceleyebilirsiniz. Fon, 22 – 23 Şubat’ta If İstanbul Bağımsız Filmler Festivali iş birliği ile düzenlenen Doc Lab’i başlattı. 120 belgeselcinin katıldığı iki günlük etkinlikte çeşitli atölye ve söyleşiler gerçekleştirildi. Fon tarafından desteklenen Derdo Ana ve Ceviz Ağacı ve Sessizliğin Kardeşleri ise 36. İstanbul Film Festivali’nin Ulusal Belgesel yarışmasında yer alıyor. Sessizliğin Kardeşleri yönetmen Taylan Mintaş’ın köyündeki kuzenleri Toso ve Çao’nun dokunaklı sessiz hikâyesini konu alıyor.

Yeni Film Fonu Başvuruları 12 Nisan’a Kadar Devam Ediyor yazısına devam et

Tereddüt, Bu Kez İstanbul Film Festivali’nde

Yeşim Ustaoğlu’nun son filmi Tereddüt, yarın bir kez daha İstanbul’da seyirci önüne çıkıyor. 36. İstanbul Film Festivali’nin Altın Lale Ulusal Yarışması’nda yarışan filmin gösterimi ardından ekip salonda olacak ve soruları yanıtlayacak. Funda Eryiğit ve Ecem Uzun’un başrolünde oynadığı film, bir Anadolu kasabasında yolları kesişen farklı iki genç kadının birbirlerine çarpan hayatlarını konu alıyor.

Ermenistan Türkiye Sinema Platformu’na Seçilen 10 Film Açıklandı

10 – 12 Nisan tarihlerinde, 36. İstanbul Film Festivali’ne paralel olarak gerçekleşecek Ermenistan Türkiye Sinema Platformu film destek atölyesine katılacak projeler belirlendi. Atölye, sunumlar, bire bir buluşmalar ve jüri toplantısından oluşuyor. Atölye çalışması sonunda bir proje, Avrupa Birliği desteği ve 7.500 Euro ile ödüllendirilecek. Platform bu yıl, Türkiye, Ermenistan ve her iki ülkenin diasporalarından toplam 42 başvuru aldı. Ön değerlendirme sonrasında 10 proje atölye çalışmasına seçildi.

Japon Sineması E-Dergisi’nin 15. Sayısı Okurlarla Buluştu

Japon Sineması E-Dergisi’nin 15. sayısının Sinema Dosyası bölümünde Japon Sinemasında Propaganda ve Sansür konusuna yer verilirken; Hot Road ve Late Spring filmleri ele alınıyor. Ayrıca güzel ve dramatik bir animasyon olan Hal anime filmine de bu bölümde yer veriliyor. Anime Manga Dosyası’nda Hanasakeru Seishun serisi okurla buluşturulurken; Japonya’daki Manga dergilerine yer veriliyor. Japon Kültürü Dosyası’nda Japonya’da baharın kutlandığı bahar festivallerine yer veriliyor. Bahar demek piknik demek; Japonya’daki güzide piknik mekânları da bu bölümde yer alıyor. Ayrıca alkolsüz Japon içecekleri nelerdir denirse, o da bu bölümde.

Japon Sineması E-Dergisi’nin 15. Sayısı Okurlarla Buluştu yazısına devam et

Sarp Levendoğlu Bu Kez Güldürecek

Volkan Dönmez’in yönettiği, Nereden Nereye, 28 Nisan Cuma günü seyirciyle buluşmaya hazırlanıyor. Yanlışlıklar ve sakarlıklar bazlı durum komedileri türünde özgün yerli motifler taşıyan Nereden Nereye filmindeki rolüyle Sarp Levenoğlu bu kez güldürecek. İlk kez bir komedi filminde rol alan sevilen oyuncu Levendoğlu, Nerede Nereye’de ünlü bir oyuncu olan Metin Leylek karakterine hayat veriyor.

Kartal Avcısı Kız

Otto Bell’in yönettiği, Ayçolpan Nurgaiv’in oynadığı ve Daisy Ridley’in seslendirdiği belgesel film Kartal Avcısı Kız (The Eagle Huntress), 14 Nisan 2017’de Filmartı Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Köy büyükleri “Kartal avcısı olmak erkek işidir” dese de 13 yaşındaki Ayçolpan, babasının yardımıyla ailesinde 12 nesildir kartal avcısı olan ilk kız olmayı başarır. Moğolistan’da geçen bu sıcak hikâye, bir kız çocuğunun kendi yakaladığı ve yetiştirdiği kartalı ile arasındaki bağı perdeye taşıyor. Yarışmalarda şampiyonlukları olan babasının rekorunu bile geçerek büyüklerinin beklentilerini yıkmakla kalmıyor, dünyaya ilham kaynağı oluyor.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • IMDb

Orhan Pamuk’a Söylemeyin Kars’ta Çektiğim Filmde Kar Romanı da Var

Çilingir Sofrası (Sadi Bey’in Facebook Günlükleri):

Değerli büyüğümüzün bugünkü Yenikapı mitinginde yaptığı konuşmanın başında “İstanbul beni sarhoş ediyorsun” mealindeki sözünden hareketle TV.lerde gösterilen sinema filmlerindeki kadeh sahnelerinin buğulanması uygulanmasından vazgeçilmesini umut ediyorum. (08 Nisan 2017)

67 yıllık hayatımın 50 yılını İstanbul’da geçirdiğime göre İstanbullu olmaktan gurur duyduğumu beyan etmekte bir beis görmüyorum. Gözünü* sevdiğim İstanbul hakikaten memleket gibi bir şehir. Siyasilerimiz diğer şehirlerimize gittiklerinde genelde boyunlarına o şehrin futbol takımının renklerini havi atkı, şal, poşu, vs. asar. Bugünkü Yenikapı mitinginde ikinci değerli büyüğümüzün kırmızı-beyaz atkı ile sahneye çıktığını gördüğümde yüzüme geniş bir tebessümün yayıldığını itiraf ederim.
* Neresi olduğunu tabi ki bilmiyorum, “gözünü sevdiğim” lâfın gelişi. (08 Nisan 2017)

1914 yılında başlayan sinemamız bu yıl itibariyle 103 yaşında. Türk Sineması olarak adlandırılan sinemamız son yıllarda bazı kesimler tarafından Türkiye Sineması olarak adlandırılmaya başlandı. Bu yeni adlandırmayı -festival nedeniyle ilk akla gelen- İstanbul Film Festivali, Mithat Alam Film Merkezi, Sinema Yazarları Derneği gibi kuruluşlar da kullanmaya başladı. Mithat Alam Film Merkezi’nin “Türk Sineması Görsel Hafıza Projesi”nin adı “Türkiye Sineması Görsel Hafıza Projesi”ne, Kadir Has Üniversitesi’nin “Türk Film Araştırmalarında Yeni Yönelimler Konferansı”nın adı “Türkiye Film Araştırmalarında Yeni Yönelimler Konferansı”na dönüştü. 36. İstanbul Film Festivali’nin Ulusal Altın Lale Yarışması’nın tanıtım görselleri arasında ülkemiz sinemasına ait filmlerin Blue Silence, Claire Obsure adlı İngilizce afişlerini görünce sinemamızı da artık Turkey Cinema olarak mı anmaya başlasak diye düşündüm. Yeşilçam Sineması’na da Green Pine Cinema veya Pinecine deriz. (Pine/Çam ile Cine/Sinema arasındaki kafiye uyumuna da dikkat çekerim.) (09 Nisan 2017)

“Sinemamızda benzeri olmayan film” denildiğinde birbirleriyle hiç âlâkası olmayan Metin Erksan’ın Sevmek Zamanı ve Ömer Kavur’un Yusuf ile Kenan filmleri aklıma gelirdi, şimdi bunlara bir de Rıza Sönmez’in Orhan Pamuk’a Söylemeyin Kars’ta Çektiğim Filmde Kar Romanı da Var filmi eklendi. (09 Nisan 2017)

Yanlış hatırlamıyorsam Rıza Sönmez’in Orhan Pamuk’a Söylemeyin Kars’ta Çektiğim Filmde Kar Romanı da Var filminin adı başlangıçta Peri Peri’ydi. Antalya’da Rıza ile konuştuğumuzda, filmin yeni adını bildirdiği Orhan Pamuk’tan herhangi bir kısıtlama gelmediğini söylemişti. Ayrıca kanaatimce filmin, seyreden sinemaseverleri romanı okumaya da teşvik edeceğine eminim. Nasıl ki bendeniz film festivali nedeniyle Kars’a gittiğimde ilk iş olarak Kar romanında bahsedilen mekânları aradıysam, filmi seyredenler de romanı okuyacaklar ve Kars’a yolları düştüğünde romandaki ve filmdeki yerleri görmek isteyeceklerdir. Orhan Pamuk-Kars birlikteliğini bundan böyle pekâlâ Orhan Pamuk-Kars-Rıza Sönmez birlikteliği olarak da algılayabiliriz. (10 Nisan 2017)

Rutin muayenem için hastaneye biraz erken gidince kafeteryada bekleyelim dedik. Ben telefonumla haşır neşir olurken hanım yanından geçen şef garsona “Çay alabilir miyiz?” dedi. Şef garson çayları dolaştıran diğer garsona “Hanımefendilere de iki çay ver?” diye seslendi. Etraf kalabalık, duyan falan olmuştur diye zevahiri kurtarayım dedim, “Hayırdır şef, hanımefendiye benzer bir yerim mi var?” diye sordum. Neyse ki Şef, gaf yaptığını fark etti, “Estağfurullah abi.” dedi. Güldüm. Gülüştük. (10 Nisan 2017)

Fısıltı gazetesinin gücüne bir kez daha inandım. T2 Transpotting filmi geçtiğimiz If İstanbul Uluslararası Bağımsız Filmler Festivali’nde gösterildi. Festival ilgilileri sağolsunlar basına da ayrıca bir gösterim düzenlediler. Filmi seyrettikten sonra Türkiye’de vizyona girmeyeceği bilgisi gelince görenler bir kez daha göremeyeceklerine, göremeyenler de filmle sinema perdesinde buluşamayacaklarına üzüldüler. Tam o aşamada fısıltı gazetesi faaliyete geçti, sinemaseverler ve medya mensupları filmden övgüyle bahsetmeye başladılar. Ardından filmin 05 Mayıs’ta vizyona gireceği açıklandı. Bu karar değişiminde fısıltı gazetesinin büyük etkisi olduğunu sanıyorum. (10 Nisan 2017)

11 Nisan Şanlıurfa kurtuluş günü kutlu olsun; 1967’lerdeki Atlas Sineması ve Türkmen Sineması’na selam olsun. (11 Nisan 2017)

Sabah soğukluğu: Güzel Türkçemizde bazı ifadeler ters yüz edildiğinde insanı gülümsetiyor. Hep “Sebze fiyatları aldı başını gidiyor” ve “Trafik Arap saçına döndü” denir; hiç “Sebze fiyatları verdi başını geliyor” denmez veya trafik hiçbir zaman Fransız saçına dönmez. (11 Nisan 2017)

(15 Nisan 2017)

Sadi Çilingir

sadicilingir@sadibey.com