27 Ağustos – 06 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan 71. Venedik Film Festivali’nin Altın Aslan ödüllü yarışmalı bölümüne seçilen ‘Sivas’ı şenlik öncesinde düzenlenen basın gösteriminde izleme fırsatı bulduk. İlk uzun metrajıyla prestijli bir festivalin ana seçkisine dahil olmanın keyfini yaşayan genç sinemacı Kaan Müjdeci, bir jest yaparak filminin ilk gösterimini ülkesinin sinema yazarlarıyla paylaştı. Öncelikle başarılı bir ilk film olmanın ötesinde, hayli gözükara bir işle karşılaştığımızı söyleyebiliriz.
Basında yer aldığı biçimde 11 yaşındaki Aslan ile Sivas Kangal cinsi bir köpeğin dostluğunun ötesinde, Orta Anadolu’nun şiddeti içinde yoğrulmuş erkeklerin dünyasını cesaretle, ürkütücü bir sinema diliyle vermeyi başarabilmiş bir çalışma bu. Küçük çocuğun gözünden şiddete baktırıyor bizi Müjdeci. Karlı bozkırda ‘Feza Füze’ patlatarak, kızlı erkekli saklambaç oynayarak yaşıtlarıyla eğlenen küçük Aslan’ın sıfır kilometre masumiyeti, çevresindeki erkek figürlerinden etkilenerek hızla kirlenmeye doğru yol alıyor. Günü geceye bağlayan, yaralı Sivas’ın başında beklediği o unutulmaz saflık ve merhamet anları erkek toplumunun şiddetine toslayarak tuzla buz olmaya başlıyor.
Müjdeci bu toprakların ezeli ebedi sorununa ayna tutarken öncüllerinden, akrabası olduğu Nuri Bilge Ceylan filmlerinden, ‘Bir Zamanlar Anadolu’da’nın erkekler dünyasından daha sert sahneler seçiyor. Köpek dövüşünün filmin merkezinde olması bu şiddeti özellikle besliyor.
Yozgat Yerköy doğumlu genç sinemacı, kendi memleketinde çekmiş filmini. Uzun ve sağlam bir ön hazırlık, filmin başarısında büyük etken olmuş. Müjdeci bu dokümantasyon çabasını ‘Babalar ve Oğulları’ adını verdiği kısa metrajlı bir belgesele de dönüştürmüş. Başta Aslan rolünü başarıyla oynayan Doğan İzci olmak üzere çocuk oyuncularla ve köpeklerle uzun bir hazırlık dönemi geçirilmiş. Müjdeci’nin oyuncu koçu Kutay Sandıkçı’ya özel teşekkürünü de ben buradan tekrar ileteyim. Kuzeyli iki görüntü yönetmeni Armin Dierolff ve Martin Solvang’ın işleri kusursuz. Film için seferber olmuş Yerköy halkının çabaları da öyle.
Sinema sevdalısı Müjdeci’nin ‘Sivas’ı bir tokat gibi çarptı yüzümüze. Her saat kadınların kurban edildiği topraklarımızdan ürkütücü bir panorama izlemenin rahatsızlığı iyi kotarılmış bir filmin etkisiyle daha da büyüdü. ‘Sivas’ yakınlarda kaybettiğimiz büyük ozan Neşet Ertaş’ın güzelim ezgisi ‘Hata Benim, Günah Benim, Suç Benim’ ile kapanıyor. Müjdeci de ‘Bozkır’ı en iyi anlatan odur’ dediği ustasına adamış filmini. ‘Sivas’ın dünya prömiyeri 03 Eylül Çarşamba günü Venedik’te yapılıyor. Ardından Antalya Film Festivali’nde gösterilecek. Müjdeci’nin gönlü festivaller ertesinde filminin iyi bir PR ve dağıtım stratejisiyle ülke çapında tüm sinemaseverlere ulaşabilmesi. Hemen ardından yeni filminin senaryo çalışmalarına yoğunlaşmak arzusunda. Kendisine sinemamıza hoş geldin diyor, Venedik’te başarılar diliyoruz.
(26 Ağustos 2014)
Ferhan Baran
[email protected]