Perşembe günü kapalı gişe gerçekleşen 19. Türkiye / Almanya Film Festivali’nin açılış töreninin ve bol filmli bir Cuma programının ardından sinemaseverleri Cumartesi günü de birçok film, söyleşi ve İstanbul’dan tek kişilik bir tiyatro oyunu bekliyor. Gün içinde Lusin Dink’in yönettiği Saroyan Ülkesi’nin gösteriminin ardından oyuncu Kevork Malikyan ile, Michael Baumann’ın yönettiği Habib Rhapsody’nin gösterimin ardından oyuncu Vedat Erincin ile, Nedim Hazar’ın yönettiği Bizim Adalar belgeselinin ardından yönetmenle söyleşi yapılacak. Gün içinde ayrıca A. Taner Elhan’ın yönettiği ve Meltem Cumbul’un başrolünü oynadığı Kadın İşi: Banka Soygunu filmi de gösterilecek.
Kafkas filminin Londra prömiyeri, dünyaca ünlü filmlerin gala ve özel gösterimlerine ev sahipliği yapan BAFTA (Britisih Academy of Film and Television Arts) Venue’de düzenlenen bir gecede gerçekleşti. Geceye, Kafkas filminin yönetmenliğini ve başrolünü üstlenen Erhan Güleryüz ve rol arkadaşı Tuğçe Kazaz katıldı. Hazar Strateji Enstitüsü’nün sponsor olduğu filmin prömiyeri için, HASEN Genel Sekreteri Haldun Yavaş da Londra’daydı.
Kafkas’a Bafta’da Gala, Kafkas’ın Aşkı Londra’da Seyirciyle Buluştu yazısına devam et →
Film Arası Dergisi’ne konuşan ünlü oyuncu Nur Sürer, Türkiye’nin sorunlarından ancak vicdanla kurtulabileceğini söyledi. Salih Mirzabeyoğlu’nun 28 Şubat’ın bedelini tek başına ödediğini belirten Sürer, bazı çevrelerin Sezen Aksu’ya yönelik eleştirileri için “Sezen Aksu sussa, bu ülkede kimse şarkı söyleyemez” dedi. Bir Günün Hikâyesi, Derman ve Uçurtmayı Vurmasınlar gibi pek çok filmde rol alan usta oyuncu, dergide Suat Köçer’in sorularını yanıtladı. Aktivist kimliği ve politik duruşuyla da dikkat çeken Nur Sürer, sinema serüveni ve Türkiye’de yaşanan sosyal, politik olaylara dair çarpıcı tespitlerde bulundu.
Film Arası Dergisi’nde Nur Sürer: Türkiye’yi Ancak Vicdan Kurtarır yazısına devam et →
Özgür Bakar’ın yönettiği ve Duygu Paracıkoğlu, Eylül Su Sapan, Ozan Akbaba ile Burak Sarımola’nın oynadığı Ammar: Cin Tarikatı, 21 Mart 2014’de Tiglon Film dağıtımıyla Sami Dündar Film Yapım tarafından vizyona çıkarıldı.
Feride, sevgilisi, ev arkadaşı ve arasını yapmayı düşündüğü Barkın ile hafta sonu bir dağ evine gitmeye karar verirler. Fakat istenmeyen sürpriz misafir Canan’ın gelmesiyle yolculuk gergin başlar. Bu klasik başlangıç daha önce şahit olmadığımız türden bir bulmacaya Feride’nin gözünden bizi davet eder. Birbiri ardına gelişen korkunç olaylar başta Feride olmak üzere herkesi içinden çıkması imkânsız olan, adeta bir labirentin içine hapseder.
Ammar: Cin Tarikatı yazısına devam et →
Ünlü yönetmen Theo Angelopulos’un Sonsuzluk ve Bir Gün adlı filminin çekimi sırasında filmin ortak senaristi Petros Markaris tarafından tutulan günlük İstos Yayınları tarafından yayınlandı. Altın Palmiye Ödüllü Sonsuzluk ve Bir Gün’ün bir fikirden bir filme dönüştüğü süreçte, ortak senarist Petros Markaris’in Theo Angelopulos’la aylar süren mesaileri sırasında kaleme aldığı bu günlük, alanında eşine ender rastlanan bir başucu kitabı olarak nitelendiriliyor. Filmin senaryosunun aşama aşama nasıl geliştiğinin tanığı olan günlük, Türkçe baskı için özel olarak kaleme alınan önsözler, çekim süreci, set programları, sahne-çekim listesi ve set fotoğrafları ekleriyle birlikte okuyucuya sunuluyor.
Birkan Uz’un yönettiği ve Oğuz Oktay, Seda Güven, Cansu Tosun ile Keremcem’in oynadığı İksir: Dedemin Sırrı, 16 Mayıs 2014’de Tiglon Film dağıtımıyla Siyah Martı Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Kerem herkes tarafından sevilen ünlü bir rock yıldızıdır. Ailesini küçük yaşta kaybetmiş, kızkardeşi Buse ile birlikte dedesinin çiftliğinde büyümüştür. Dedesi hayvanlar üzerinde çeşitli buluşlar yapan bir bilim adamıdır. Bir gün hayvanlarla konuşmaya ve onlara hükmetmeye yarayan bir iksir yapar. Kötü güçlerin eline geçmesin diye de bu icadını çok gizli tutar. Ancak Kerem ve Buse ile birlikte büyümüş ve Buse’ye aşık Ökkeş, bu iksirin varlığından haberdardır.
İksir: Dedemin Sırrı yazısına devam et →
10 – 20 Mart tarihleri arasında gerçekleştirilen Akbank 10. Kısa Film Festivali, atölye çalışmaları ve söyleşileriyle sinemaseverlere 10 gün boyunca keyifle izleyecekleri bir program sunmaya devam ediyor. 309 filmin başvurduğu Festival; yarışma ve yarışma dışı bölümlerinin yanı sıra farklı renk, coğrafya, kültür ve düşünceyi bir araya getiriyor. Festival’in uluslararası bölümünde bu yıl Japonya, İran, İspanya, Finlandiya, Lübnan, Hindistan, Fransa, İzlanda, Avustralya, A. B. D. ve Polonya filmlerinden oluşan bir seçkinin yanı sıra Cannes, Venice, Rotterdam, Clermont Ferrand gibi dünyanın saygın festivallerinde gösterilen ve ödül alan kısa filmler de sinema tutkunlarıyla buluşuyor.
Akbank 10. Kısa Film Festivali’nde Son Günler yazısına devam et →
Altunizade Capitol Spectrum Sinemaları, 14 – 20 Mart 2014 seansları için tıklayınız.
07 – 13 Mart 2014, Haftalık (Weekly) Box Office listeleri için tıklayınız. Bu listelerden alıntı veya kopyalama yapıldığında kaynak olarak Haftalık Antrakt Sinema Gazetesi’nin gösterilmesi rica olunur.
Psikeart Dergisi tarafından düzenlenen Psikeart Günleri’nin üçüncüsü, Türkiye Psikiyatri Derneği’nin desteği ve Galata Film’in katkısıyla, 21 – 23 Mart 2014 tarihlerinde Bilgi Üniversitesi santralistanbul’da gerçekleştirilecek. Psikeart’ın 2012’den beri düzenlediği ve artık gelenekselleşen Psikeart Günleri’nin üçüncüsünde, 14 oyuncu ve yönetmen, 27 akademisyen, dokuz film eleştirmeni ve yazar konuşma yapacak. Türkiye’nin önde gelen kültürel etkinliklerinden birine dönüşen Psikeart Günleri’nde bu yıl 10 panel ve sekiz konferans düzenlenecek, değerli akademisyenlerin yönetiminde film eleştirilerinin yapıldığı beş çalışma grubu oluşturulacak.
3. Psikeart Günleri, Sinemada Kadın ve Psikiyatri yazısına devam et →
Derviş Zaim’in yönettiği ve Bülent İnal, Sanem Çelik, Gizem Akman ile Myroslava Kostyeva’nın oynadığı Balık, 17 Ekim 2014′de M3 Film dağıtımıyla Marathon Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Balık, insan doğa ilişkisi üzerine odaklanıyor. Bir gölün kıyısındaki küçük ve güzel bir balıkçı köyünde yaşayan balıkçı ailesinin hayatı doğa ile savaşa girişince yön değiştiriyor. Doğanın hor kullanılmasını ve insanın bundan zarar görmesi meselesini konu edinen film, doğa ile arasına eski zamanlarla kıyaslandığı zaman daha fazla mesafe koyan insanoğluna, doğaya karşı işlediği kabahati, mütevazi bir anımsatma girişimi olarak nitelenebilir.
Balık yazısına devam et →
Sinemacılık ve Filmcilik Yararına Bağımsız İletişim Platformu