Derviş Zaim: Hayatımda Hiç Bitmesin Dediğim Projelerden Biri Oldu

Usta Yönetmen Derviş Zaim’in merakla beklenen son filmi Devir, 19. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nde sinemaseverlerle buluşmaya hazırlanıyor. Başrolünde Burdur’un Hasanpaşa Köyü’nde yaşayan çobanların yer aldığı filmde, Böyet adı verilen koyun yıkama şenliği konu alınıyor…

Devir’in hikâyesini sizden dinleyelim…

Burdur’a bağlı Hasanpaşa Köyü’nde çok eski bir gelenek var. Çobanlar yaz sonunda bir yarışma yapıyorlar. Koyunlar bir göletten geçiyor ve suyu en hızlı geçen sürü kazanıyor. Aslında bu halk arasında bir arınma şenliği. Halk, koyunların kışa girmeden önce temizlendiğini düşünüyor. Ve ben de böyle bir durumu film yaparsam, doğa ve insan ilişkileri üzerine bir şeyler anlatabilirim diye düşündüm.

Elinizde hazır bir senaryo olmadan yüzyıllardır devam eden bir geleneği film yapmak üzere Hasanpaşa’ya gittiniz…

Evet, oraya gittiğimde elimde net bir senaryo yoktu fakat neye ulaşmak istediğimi çok iyi biliyordum. Zaten böyle bir projede neye ulaşmak istediğinizi bilmezseniz, çökersiniz. Ben de bunun farkında olarak gittim.

Bu film sizi epey etkilemişe benziyor…

Hayatımda “hiç bitmesin” dediğim projelerden biri oldu. Bu film için, daha önce yaptığım işlerin üretilme yordamından çok daha farklı bir iş olduğunu söyleyebilirim. Önce gördüm, yazdım, çektim, montajladım ve tekrar çektim diyebileceğim bir çalışma oldu. Öyle bir esneklik içinde çalışabilmemin filme çok şey kattığını düşünüyorum. Devir 2 gelmez ama bu kulvarda bir film daha yapacağım.

Filmde hiç profesyonel oyuncu yok. Hatta başrol oyuncularınızı da Hasanpaşa’da tanıdınız. Elinizde bir senaryo yok, oyuncular belli değil. Aslında riskli bir başlangıç olmuş.

Çok riskliydi tabi. Ama risk almazsanız başka taraflara yelken açamazsınız. Benim o anda o riski almam gerekliydi ve iyi ki de yapmışım diyorum.

Sinema bilinmeyen bazı gerçekleri en iyi anlatım biçimi ve bu film de bize bilmediğimiz bir geleneğin varlığından bahsediyor. Ben kendi adıma böyle bir şey olduğunu ilk sizden duyuyorum…

Bir film çekiyorsunuz. Bu film hem size bir şeyler öğretiyor hem de başkalarına bir şeyler anlatabiliyor, öğretebiliyorsa o zaman yaptığınız işten çok daha büyük keyif alırsınız. Ben de bu işte bunu hissettim.

Filmde fantastik öğelerin de olduğu söyleniyor…

Bu filmin gerçekliği ele alış biçimi ve bunu yansıtma biçiminin çok farklı olduğunu söyleyebilirim. Bu duruşu ile insanları etkileyecektir.

Bize vakit ayırdığınız için teşekkür eder, başarılar dileriz.

(16 Ağustos 2012)

Yeliz Bozkurt