Ankara Büyülüfener Sinemaları, 20 – 26 Ocak 2012 seansları için tıklayınız.
Aylık arşivler: Ocak 2012
İzmit N City Eurimages Sinemaları Yandı
Ülkemizin güçlü yabancı film ithalâtçısı şirketlerinden Umut Sanat Filmcilik tarafından işletilen İzmit NCity Alışveriş Merkezi’ndeki İzmit Ncity Eurimages Sinemaları, 15 Ocak 2012 günü saat 02:30’da Alışveriş Merkezi’yle birlikte yandı. Yangının geç saatlerde olması nedeniyle can kaybı olmamasının acıları hafiflettiği belirtiliyor. Açıldığı 22 Aralık 2006 tarihinden bu yana İzmit’li sinemaseverlere hizmet veren sinemaların kaybı nedeniyle Umut Sanat Filmcilik camiasına ve İzmitli sinemaseverlere geçmiş olsun diyor ve sinemaların biran önce yeniden faaliyete geçmesi dileğimizi kamuoyuyla paylaşıyoruz.
İzmit N City Eurimages Sinemaları Yandı yazısına devam et
Diyarbakır, Zenne’yi Hoşgörüyle Kucakladı
Zenne’nin Altın Portakal ödüllü oyuncusu Erkan Avcı, memleketi Diyarbakır’da 15 Ocak 2012 Pazar akşamı sinemaseverlerle buluştu! Filmin Diyarbakır galasına yönetmenler M. Caner Alper ve Mehmet Binay, diğer 2 başrol oyuncusu Kerem Can ve Giovanni Arvaneh ile yardımcı yapımcı İhsan Gören de katıldı. Avrupa Sineması’nda KAOSGL ve Diyarbakır’daki yerel LGBT örgütü HEBUN’la ortaklaşa gerçekleşen özel gösteride tüm biletler tükendi. Gösterim sonrasında yapılan söyleşide duygusal anlar yaşandı.
3. Genç Kadraj Kısa Film Yarışması
Adapazarı Özel Enka Anadolu Lisesi tarafından, tüm ortaöğretim kurumlarına açık bir kısa film yarışması düzenlendi. Yarışma takvimi, başvuru koşulları, değerlendirme şekli ve verilecek ödüller www.enka.k12.tr adresinde belirtiliyor.
Yarışmanın Ön Eleme Jürisi’nde Burak Çevik, Deniz Cansever, Ferhat Asniya ve Oktay Şılar, Ana Eleme Jürisi’nde ise İlksen Başarır, Ercan Kesal, Tülin Özen ve Tayfun Pirselimoğlu yer alıyor.
Son başvuru tarihi olarak 13 Nisan 2012 Cuma günü tesbit edilen 3. Genç Kadraj Kısa Film Yarışması’nın ödül töreni 30 Mayıs 2012 tarihinde yapılacak.
3. Genç Kadraj Kısa Film Yarışması yazısına devam et
Erik Zamanı, Hong Kong Bağımsız Filmler Festivali’nde
Sezen Kayhan’ın yönettiği kısa film Erik Zamanı, Hong Kong Sanat Merkezi tarafından Mart ayında gerçekleştirilecek olan Bağımsız Filmler Festivali’nin Jüri Seçkisi bölümünden davet aldı. Yapımcılığını Leyla Bekâr’ın üstlendiği flmin konusu şöyle:
Yasemin, hissettiği notalar ve gördüğü sesler ile yarattığı hayal dünyasında yaşamaktadır. Hayatı gerçeklikle kesiştiği noktalarda yine kendi dünyasının renklerine sığınır. Onu anlamaya çalışan annesi ve dedesi ile geçirdiği günlerden birinde hayal dünyasının çok renkliliği ölüme ilk tanıklığına engel olacaktır.
Uluslararası Deri ve Kürk Fuarı Protestosu / Kürk: Cinayetin Giyilebilen Hali
Küresel ölçekte her yıl milyonlarca hayvana deri ve kürkleri için zulüm uygulayan firmaların bir araya geleceği 6. Uluslararası Deri ve Kürk Fuarı, Yeryüzüne Özgürlük Derneği tarafından, 17 Ocak 2012 tarihinde saat 12:30’da TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde yapılacak sokak performansları ile protesto edilecek. Yeryüzüne Özgürlük Derneği yaptığı açıklamada, “Tüm hayvan hakları savunucularını, insana-hayvana-doğaya yapılan tüm zulümlerin karşısında olan herkesi, bu zulüm endüstrisini protesto etmek için kürk-deri karşıtı standlarda buluşmaya davet ediyoruz.” dedi.
Uluslararası Deri ve Kürk Fuarı Protestosu / Kürk: Cinayetin Giyilebilen Hali yazısına devam et
Altın Küre Ödülleri’nde En İyi Film: Senden Bana Kalan (The Descendants)
2012 Altın Küre (Golden Globe) Ödülleri, görkemli bir törenle sahiplerini buldu. Usta komedyen Ricky Gervais’in sunduğu gece, klasikleşen Kırmızı Halı seremonisi ile başladı. Oscar’ların da öncüsü olarak kabul edilen 69. Altın Küre Ödülleri’nde En İyi Film Ödülü’nü Senden Bana Kalan (The Descendants) kazanırken, En İyi Erkek Oyuncu Ödülü de filmin başrol oyuncusu George Clooney’in oldu.
Film, eşini kaybeden toprak sahibi zengin bir babanın kızlarıyla ilişkisini konu alıyor. En İyi Kadın Oyuncu Ödülü ise Demir Leydi’deki rolüyle Meryl Streep’in oldu. (Haber: Serpil Boydak.)
Altın Küre Ödülleri’nde En İyi Film: Senden Bana Kalan (The Descendants) yazısına devam et
SİYAD – Sinema Yazarları Derneği Ödülleri Sahiplerini Buluyor
44 yılı geride bırakan SİYAD Ödülleri, bu akşam (16 Ocak 2012) düzenlenecek törende sahiplerini bulacak. İstanbul – Harbiye’deki Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda saat 19:00’da başlayacak gecede, 2011 yılı boyunca seyirciyle buluşan yerli filmler ve bu filmlerde yer alan sanatçılar 14 ayrı kategoride ödüllendirilecek. Törende ayrıca geçen yıl gösterime giren En İyi Yabancı Film de açıklanacak. Şevval Şam’ın şarkılarıyla katılacağı SİYAD Ödülleri gecesini Ezgi Mola ve Sarp Apak birlikte sunacak.
SİYAD – Sinema Yazarları Derneği Ödülleri Sahiplerini Buluyor yazısına devam et
Erik Zamanı
Sezen Kayhan’ın yönettiği ilk kısa film olan Erik Zamanı, Santa Barbara Uluslararası Film Festivali’ne seçildi. Film, 26 Ocak – 05 Şubat 2012 tarihleri arasında California’da yarışacak. Türkiye prömiyerini Datça Film Festivali’nin açılış filmi olarak yapan filmin konusu şöyle:
Yasemin, hissettiği notalar ve gördüğü sesler ile yarattığı hayal dünyasında yaşamaktadır. Hayatı gerçeklikle kesiştiği noktalarda yine kendi dünyasının renklerine sığınır. Onu anlamaya çalışan annesi ve dedesi ile geçirdiği günlerden birinde hayal dünyasının çok renkliliği ölüme ilk tanıklığına engel olacaktır.
Erik Zamanı yazısına devam et
Tamer Levent
Kuzey Vargın
Batır-Çıkar Dalyanları da Yok Olacak
Mürefte, Şarköy, Hoşköy, Uçmakdere yöresi Marmara Denizi’nin kuzeyinde olağanüstü güzellikte bir yöre. Burası eskiden Rumların da yoğun olarak yaşadığı bir yer. Bir vakitler bu yöre, Marmara ve Avşa adaları, çok işlek, ticaret ve tarımın önemli gelir getirdiği, balığın bolluğunu ifade etmenin güç olduğu, yüksek bir kültür geliştirmiş. Türklerle Rumların birlikte yaşadığı son derece güzel ve gelişmiş bir yöreymiş. Rumlar tamamen gitmiş, hiç kimse kalmamış şimdi. Arkalarında güzel anılar, gelenekler, üretim, pişirme biçimleri bırakmışlar.
Yöre tarım (zeytin ve bağcılık yoğun olmak üzere) ve balıkçılıkla geçiniyor. Tütün önemli bir gelir ve üretim kaynağıymış, şu anda yasak, bitmiş. Üzüm bu sene neredeyse bedavaya gitmiş. Şarap üretimi bütün vergi ve engellere rağmen Melen gibi ulusal bir marka üretmiş. Aker ailesinin şarapları da son derece lezzetli. Birçok başka küçük şarap üreticisi kapanmamak için mücadele ediyor. Vergiler tahammül ötesi. Balık, özellikle küçük balıkçı için tamamen bitmiş. Bunun kirlilikten aşırı avlanmaya kadar birçok sebebi var. Bu sebeplere daha sonra gireceğim. Bu yazıda değil. Tütün bitmiş, üzüm bitmiş, şarapçılık can çekişiyor, balık bitmiş. Ya da bitmek üzere. İnsanlar yörenin sert coğrafi yapısının aksine yumuşak ve son derece dost.
Uçmakdere’deki yalçın ve sert coğrafya daha sonra yumuşayarak sahille birleşiyor. Çakıllı çok güzel kumsallar var ve pislikten, plastikten geçilmiyor. Bütün kıyılar tatil için yapılan olağanüstü çirkin yapılarla dolu. Geleneksel mimari bir iki köy dışında yok olmuş.
Bütün bu öykünün en estetik tarafı Rum balıkçılardan kalan bir gelenek. “Batır-Çıkar” diye adlandırılan bir dalyan sistemi. Denizin üstünde kıyıdan yedi sekiz metre ileriye ince bir tahta iskele uzanmış ve ayakların üzerine bir küçük kulübe inşa edilmiş. Suyun dibine dik değil ama paralel bir ağ bırakılıyor. Fırtınalı havalarda deniz bulanınca bu ağ kaldırılıp kaldırılıp içinde balık var mı bakılıyor, özellikle levrek. Buraların levreği meşhur. Bu av yöntemi son derece çevre dostu. Yalnızca değeri olan balığı alıyor, denize, deniz dibine, diğer balıklara hiç bir zarar vermiyorsun.
Şimdi yerel olan, küçük üreticinin geçimi olan, geleneksel olan hemen her şeyin yok edildiği bu yörede bu dalyanlar kaldırılmak isteniyor. Sebebi görsel çirkinlikmiş. Ben bu ülkede nasıl yaşamaya devam edeceğim bilemiyorum. Çünkü yöredeki insan eliyle yapılmış tek estetik yapı, tek güzellik bu dalyanlar, başka hiç bir şey kalmamış. Evler çirkin, belediye binaları, liman kahveleri, fırınlar, benzin istasyonları, cep telefonu antenleri, yol boyu gördüğünüz reklâm panoları, her şey çirkin. Belki de tek güzellik, geleneksel bir kaç bina saklanmış, korunmuş, bir kaç kilise yıkıntısı gibi tarihi eserler. Yeni olanın neredeyse hepsi çirkin. Bu dalyanlar olağanüstü zarif ve güzel.
(22 Ocak 2012)
Ethem Özgüven
Tüm Şirketler
Tüm Şirketler, 06 – 12 Ocak 2012 Haftalık (Weekly) Box Office listeleri için tıklayınız. Bu listelerden alıntı veya kopyalama yapıldığında kaynak olarak Haftalık Antrakt Sinema Gazetesi‘nin gösterilmesi rica olunur.
Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde Film Gösterimleri Başladı
Nâzım Hikmet Kültür Merkezi, tiyatro ve konser etkinliklerinin yanı sıra film gösterimlerini de düzenli hale getiriyor. Yılmaz Güney Salonu’nda her Cuma, Cumartesi ve Pazar günleri üçer seans şeklinde başlayan gösterimlerin haftanın her gününe yayılması hedefleniyor. Nazım Hikmet Kültür Merkezi cep sineması etkinliğini yoğunlaştırmayı, sinema ile sinemaseverlerin piyasa kıskacı dışında buluşmalarına zemin olmayı hedefliyor. Ocak ayı programında gösterilecek filmler arasında Kosmos, İyi Yürek, Cennet Batıda, Tehlikeli Yol, İki Kadın Bir Erkek, Başka Bir Yerde gibi dikkat çekici filmler var.
Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde Film Gösterimleri Başladı yazısına devam et
Fetih 1453 Filmi Yunanistan’ı Karıştırdı
Türkiye’nin en yüksek bütçeli filmi Fetih 1453 Yunanistan’ı karıştırdı. Filmin fragmanı, Türkiye’den sonra komşu ülke Yunanistan’da da yayınlandı. Fragmanı seyreden binlerce Yunanlı web sitelere attıkları mesajlarla tepkilerini dile getirdi. Faruk Aksoy’un İstanbul’un fethini anlatan filmi Fetih 1453 üç yılda çekildi. Dev bütçeli filmin 3 dakikalık fragmanı için de 600 bin dolara harcandı. Fetih 1453 için Alibeyköy’de yaklaşık 15 bin metrekarelik dekor hazırlandı, gerçek boyutlarda surlar inşa edildi ve film için her şey birebir canlandırıldı. 160 dakikalık film 17 Şubat’ta gösterime girecek. (Haber: Serpil Boydak.)