NISI MASA’nın şu ana kadar düzenlediği en büyük gezici film yapım atölyesi olan Istanbul Express, 20 Eylül’de 3 farklı noktadan yola çıktı: Tallinn (Estonya), San Sebastian (İspanya) ve Torino (Italya). Yüzlerce başvuru arasından seçilen 45 genç film yönetmeni, görüntü yönetmeni ve ses tasarımcı, 15 gezici film ekibi kurmak üzere bir araya geldi. Görevleri, bir çok sınır geçip, birinci elden deneyimleyerek, Avrupa’da çokdillilik üzerine kısa belgeseller üretmek. 3 rota, toplam 18 ülkedeki 24 kenti kapsıyor ve 10 Ekim’de Avrupa 2010 Kültür Başkenti İstanbul’da tamamlanıyor.

47. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali, Ulusal Uzun Metraj dalında yarışan Çakal filminin galası ile başladı. Filmin sonunda yönetmen Erhan Kozan ve oyuncular İsmail Hacıoğlu, Erkan Can, Cüneyt Türel, Damla Sönmez, Turgay Tanülkü izleyicilerin sorularını yanıtladı. Öte yandan festival konukları Antalya’ya gelmeye devam ediyor. Sabah saatlerinde, aralarında Müjdat Gezen, İlker İnanoğlu, Zeynep Beşerler, Tülin Şahin, Şerif Sezer, Mustafa Alabora, Füsun Demirel, Asuman Dabak ve Ümit Zileli’nin de aralarında bulunduğu birçok konuk festivale katılmak üzere kente geldi.

• Basın Bülteni
• Festival hakkında geniş bilgi için tıklayınız.

Antalya’da Gala Gösterimleri Çakal ile Başladı yazısına devam et →

Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin desteği ile Antalya Kültür Sanat Vakfı (AKSAV) tarafından düzenlenen 47. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’ne gelişi olay yaratan dünyaca ünlü yönetmen Emir Kusturica konusunda bir açıklama da Antalya Büyükşehir Belediyesi ve AKSAV Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mustafa Akaydın’dan geldi.
Akaydın, Kusturica’nın gelişine tepkilerin art niyetli olduğunu belirterek, yönetmenin bundan birkaç ay önce AKP’li belediye tarafından Bursa’da konuk edildiğini, o dönem böyle bir tepki gösterilmediğini hatırlattı.

11 yıl önce projelendirdiği New York’ta Beş Minare filmini çekerek bir hayalini gerçekleştirmiş olan Mahsun Kırmızıgül, senarist ve yönetmen olarak Beyaz Melek ve Güneşi Gördüm’den sonra üçüncü filminde de yine “toplumsal bir konu”ya dikkat çekiyor. İstanbul, New York, Bitlis üçgeninde geçen hikâye, yakın dönemin Türkiye’sini sorgularken, 11 Eylül sonrası Amerika’nın ve dünyanın İslâm ile olan paranoyasını gözler önüne seriyor. Mahsun Kırmızıgül, New York’ta Beş Minare filminde de 140 kişilik müzisyenden oluşan Prag Senfoni Orkestrası ve Prag Opera Korosu ile çalışarak ilklere imza atmaya devam ediyor.