41. Siyad Ödüllerinin En İyi Filmi: Sonbahar

41. Siyad Ödülleri Töreni, Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda yapıldı. Sinema dünyamızın seçkin isimlerinin katıldığı gecede Özcan Alper’in yönettiği Sonbahar, En İyi Film, En İyi Erkek Oyuncu, En İyi Senaryo ve En İyi Görüntü Yönetmeni ödüllerini kazandı. Nuri Bilge Ceylan’ın yönettiği Üç Maymun ise En İyi Yönetmen, En İyi Kadın Oyuncu, En İyi Kurgu ve En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu ödüllerini kazandı. Şener Şen’e Onur Ödülü verildiği gecede, Nijat Özön’e ise Emek Ödülü verildi.

  • Diğer ödüller, filmler hakkında geniş bilgi ve yüksek çözünürlüklü fotoğraflar için haberin devamından üzerlerine tıklayınız.
    41. Siyad Ödüllerinin En İyi Filmi: Sonbahar yazısına devam et
  • Ölümcül İçgüdü 2

    Jean – François Richet’nin yönettiği ve Gerard Depardieu, Gerard Lanvin, Mathieu Amalric ile Ludivine Sagnier’ın oynadığı Ölümcül İçgüdü 2 (L’Ennemi Public No 1: 2eme Partie – Public Enemy: Number Two), ülkemiz sinemalarında gösterime çıkarılmamıştır.
    Fransız gangsterlerin sonuncusu Jacques Mesrine, yaşamı boyunca 1 numaralı halk düşmanı ilân edilmişti. Düzenli olarak kamuoyu anketlerinin zirvesinde yer aldı. Paris’in göbeğinde polisin yakın mesafeden yoğun ateşi altındaki görkemli ölümü onun efsane statüsünü taçlandırdı. Öyle ki, 1979 yılındaki ölümünden 30 yıl sonra bugün bile Jacques Mesrine efsanesi hâlâ capcanlı.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • IMDb
  • Ali Erden Yazıyor
  • Diğer basın bültenleri ve haberlere haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Ölümcül İçgüdü 2 yazısına devam et
  • 6. Yıldız Kısa Film Festivali

    6. Yıldız Kısa Film Festivali, 13 – 17 Nisan 2009 tarihleri arasında Yıldız Teknik Üniversitesi Sinema Kulübü tarafından düzenleniyor.
    Festival, bu yıl ilk olarak uluslararası alanda da kendini gösterecek. Kurmaca, deneysel ve canlandırma dallarından oluşacak yarışma bölümüne ulusal çapta tüm öğrenciler katılabilecekler.
    Katılan eserler Yeşim Ustaoğlu, Meral Okay, Engin Öztürk, Gökhan Atılmış, Naz Erayda, Kerem Kurdoğlu, Yetkin Dikinciler ve Atilla Dorsay’dan oluşan jüri tarafından değerlendirilecek. Yarışmaya son katılım tarihi 13 Mart 2009.

  • Basın Bülteni
  • Web Sitesi
  • Yüksek çözünürlüklü afiş ve fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    6. Yıldız Kısa Film Festivali yazısına devam et
  • Şampiyon (Yönetmen: Darren Aronofsky)

    Darren Aronofsky’nin yönettiği ve Mickey Rourke, Marisa Tomei, Evan Rachel Wood ile Mark Margolis’in oynadığı Şampiyon (The Wrestler), 20 Mart 2009’da Tiglon Film dağıtımıyla Bir Film – Mars Production tarafından vizyona çıkarıldı.
    Randy, artık okul ve müsamere salonlarında dövüşerek geçinmeye çalışmaktadır. Özel hayatında başarısız, kızıyla arası kopuk bir adamdır. Hayranlarının sevgisiyle hayata tutunur. Bir karşılaşma esnasında kalp krizi geçirince, doktoru bir daha güreşmemesi gerektiğini söyler. Tezgâhtar olarak işe girer, kızıyla ilişkisini düzeltmeye başlar. Ancak bir süre sonra ringe geri dönmeye karar verir.

    Şampiyon (Yönetmen: Darren Aronofsky) yazısına devam et

    If İstanbul’un 2009 Keş!f’i, “Parking” filmiyle Mong-Hong Chung

    If İstanbul AFM Uluslararası Bağımsız Filmler Festivali, bu yıl ikincisini düzenlediği 15.000 Dolar para ödüllü Keş!f Uluslararası Film Yarışması’yla yine genç yönetmenlerle uluslararası sinema endüstrisinin prestijli isimlerini buluşturdu ve İstanbul’u yeni sinemanın merkezi haline getirdi. Serra Yılmaz başkanlığında Dario Argento, Jose Rivera, Molly Hassel ve Thomas Sotinel’den oluşan jüri Keş!f ödülünü Mong-Hong Chung’un yönettiği Parking adlı filme verdi. Bu yıl ilk kez Selim Eyüboğlu, Selin Gürel ve Murat Emir Eren’den oluşan Sinema Yazarları Derneği (SİYAD) jurisinin En İyi Film ödülünü ise Afterschool adlı film kazandı.

  • Basın Bülteni
  • Festival hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Yüksek çözünürlüklü fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    If İstanbul’un 2009 Keş!f’i, “Parking” filmiyle Mong-Hong Chung yazısına devam et
  • Kaçıranlara İkinci Bir Şans: If İstanbul Uzuyor

    Tüm hafta boyunca şehri ödüllü filmlerle hareketlendiren !f İstanbul devam ediyor. Kaçırdığı filmlere üzülenler için Emek Sineması’nda ek gösterimler düzenleniyor. Mickey Rourke’un En İyi Erkek Oyuncu Oscar’ına aday olduğu The Wrestler, 25 Şubat Çarşamba günü 19:00’da tekrar gösteriliyor.

  • Basın Bülteni
  • Festival hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Yüksek çözünürlüklü fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Kaçıranlara İkinci Bir Şans: If İstanbul Uzuyor yazısına devam et
  • If’in Yetenekli Kısa’cıları Belli Oldu!

    If İstanbul 8. AFM Uluslararası Bağımsız Filmler Festivali’nde Türkiye’den Kısalar bölümünün en iyisi izleyici oylarıyla belirlendi. İnsanın Ölmesi Nasıl da Kolaydı seçkisinde gösterilen Çağla Zencirci ve Guillaume Giovanetti’nin Ata isimli filmi birinci oldu. Fransa’da geçen film, sevgilisinin peşinden Fransa’ya giden ve orada kimlik buhranı yaşayan bir kızın hikâyesi. İlk üç filmin birbirine çok yaklaştığı oylamada Armağan Pekkaya ve Umut Kol’un İşkenceye Tolerans’ı ikinci ve Aylin Kuryel ve Emrah Irzık’ın Tabu isimli filmi ise üçüncü oldu.

  • Basın Bülteni
  • Festival hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Yüksek çözünürlüklü fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    If’in Yetenekli Kısa’cıları Belli Oldu! yazısına devam et
  • İzleyicisi Festivaline Sahip Çıkıyor: Dağ Filmleri Festivali Sporsor Arıyor

    Bu yıl yaşanan kriz yüzünden sponsor bulmakta zorlanan 4. Dağ Filmleri Festivali, seyirci karşısına sadeleştirilmiş bir program ile çıkmak zorunda kalıyor. Yönetim, festivali iptal etmek yerine, Festivaline Sahip Çık! sloganlı bir kampanya ile izleyicilerine müracaat etmeyi uygun gördü. İzleyici en az 50 TL.lık bağış ile festivale destekte bulunabilecek. Festival, verilen destekleri film önlerinde ve web sitesinde duyuracak.

  • Basın Bülteni
  • Festival hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Yeşilçam Ödüllerini Halit Ergenç Sunuyor

    Turkcell’in ana sponsorluğunda ve Beyoğlu Belediyesi’nin desteğiyle Türkiye Sinema ve Audiovisuel Kültür Vakfı’nın (TÜRSAK) organizasyonuyla düzenlenen Yeşilçam Ödülleri törenini bu yıl başarılı oyuncu Halit Ergenç sunacak. Bu yıl En İyi Film kategorisinde Üç Maymun, Sonbahar, Issız Adam, Devrim Arabaları ve A.R.O.G: Bir Yontmataş Filmi, yarışıyor. En İyi Film, En İyi Yönetmen, En İyi Senaryo, En İyi Görüntü Yönetmeni, En İyi Müzik, En İyi Kadın Oyuncu, En İyi Erkek Oyuncu, En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu, En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu, Genç Yetenek ve Turkcell İlk Film kategorilerinde verilecek Yeşilçam ödül heykelciklerinin yanı sıra, En İyi Film ödülünün sahibi 150 bin TL, Turkcell İlk Film ödülünün sahibi ise 30 bin TL’lik para ödülüyle desteklenecek.

  • Basın Bülteni
  • 2009 Yeşilçam Ödülleri hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Yüksek çözünürlüklü fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Yeşilçam Ödüllerini Halit Ergenç Sunuyor yazısına devam et
  • En “Yiğit” Asker

    Beyazperdenin aranan oyuncularından Yiğit Özşener, ikinci kez asker rolüyle Güneşi Gördüm filminde sinema seyircisinin karşısına çıkacak. Filmde Yüzbaşı Caner rolüyle yer alan yakışıklı oyuncu rolünü oynarken derinden hüzün ve çaresizlik hissettiğini söylüyor. Özşener, oynadığı karakteri ‘arada kalmış’ olarak tanımlıyor. Rol gereği görev yeri olan Doğu’da halk tarafından çok sevilen ve onlara yardımcı olmaya çalışan Caner karakterinin bir taraftan da asker olarak yerine getirmesi gereken görevleri var. Yüzbaşı Caner, sinema seyircisinin yüreğine derinden dokunacak.

  • Basın Bülteni
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Tüm Şirketler

    Tüm Şirketler,
    13 – 19 Şubat 2009 Haftalık (Weekly),
    02 Ocak – 19 Şubat 2009 Yıllık (Annual), Eski Yıllar Yıllık (Ex Years Releases Annual), Hafta Hafta (Week by Week) Box Office listeleri için tıklayınız. Bu listelerden alıntı veya kopyalama yapıldığında kaynak olarak Haftalık Antrakt Sinema Gazetesi‘nin gösterilmesi rica olunur.

    Sıradan Bir Gündü

    Frank A. Cappello’nun yönettiği ve Christian Slater, Elisha Cuthbert, William H. Macy ile Sascha Knopf’un oynadığı Sıradan Bir Gündü (He Was A Quiet Man), 06 Mart 2009’da Erman Film dağıtımıyla Erman Film tarafından vizyona çıkarıldı.
    Bob Maconel kötü bir gün geçirmektedir. Her zamanki 8 saatlik mesaisini kasvetli, yaşadığı dünyadan tamamen kopuk hissederek geçirmektedir. Bu berbat günde, kazara, potansiyel katillikten kahramanlığa geçer ve onu bugüne kadar hiç farketmemiş olan güzel Venessa’nın hayatını kurtarır. Bu kahramanca davranışı onu monoton gerçekliğinden gerçeküstü bir kasırgaya doğru çeker.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • IMDb
  • Ali Ulvi Uyanık Yazıyor
  • 27 Şubat 2009 Haftası

    “Zoraki Tatil”, sevgili olan bir kadın ile bir erkeğin, aynı gün, ziyaret ettikleri dört farklı evdeki boşanmış anne – babalar, kardeşler, çocuklar, anılar, birbirlerinin hakkında yeni öğrendikleri şeyler sayesinde ilişkilerine ve gelecekteki beklentilerine dair nasıl değişip dönüşebildiklerini merak edenler için, kronometrik yazılıp yönetilmiş klâs güldürü: Sinema öğrencileri için de bir ders; ileride dvd’sini alıp analiz ederlerse çok şey öğrenebilirler.

    “Umut”, melodramatik özellikleri nedeniyle ağlayarak bitirmeniz gerekirken, yanlış oyuncu seçimleri ve ağlatı konusu olan olayın kahramanlarının -duygudaşlık kuramayacağız derecede- ‘zayıf’ kalmaları nedeniyle, sıkılarak çıkma ihtimalinizin olduğu, paranın tek güç olduğu bir dünyadaki fedakârlık öyküsü.

    “Milyoner”, aklı zorlayan bir sefaletin ortasında var olma savaşı veren iki erkek kardeş ile onlara eşlik eden kızın, capcanlı, yüksek ritimli öykülerinin, dakikalar ilerledikçe Bollywood popülistliğine evrilerek seyirciyi iyice kavradığı film: Batı’da bu denli abartılmasının nedeni, sanırım, ekonomik kriz içindeki bireylerin kaderciliğe her zamankinden çok sarılması.

    “Limon Ağacı”, devletler / halklar arasındaki kronik sorunlarda tarafların her birinin tümüyle haklı ya da tümüyle haksız olmadığı gerçeğinden hareket eden ve sonuçta, iki taraftan birer kadının yüreğini aynı noktada buluşturup birleştiren, her izleyenin seveceği Ortadoğu filmi: Sinemanın dünyayı değiştirip dönüştürme gücü olabilse keşke!

    “Hayallerin Peşinde”, 1950’lerde, güvenli, temiz, huzurlu bir semtte özel ve farklı olmaya çalışırken, umutsuz bir boşluğun içine düşen iki çocuklu çiftin yapay mutluluk döngüsünden çıkma çabalarını ve evlilik kurumunun derinlemesine analizini içeriyor. Ve -bana göre- bir kez daha kanıtlıyor ki, yaradılış itibariyle ve fizik özellikleri dışında, erkek ne denli zayıfsa, kadın da o denli güçlüdür. Sinemanın en büyük oyuncu performanslarından bir kısmı bu başyapıtta; eğer izlemezseniz beni de bir daha zahmet buyurup okumayınız!

    “Revolutionary Road – Hayallerin Peşinde” adlı romanın yazarı Richard Yates’in (1926 – 1992) Ploughshares Söyleşisi’nden (1992): “Kitabımın büyük oranda anti-kent romanı şeklinde algılanması beni hayal kırıklığına uğrattı. Kitabımı yazarken ben bir iddiada bulundum ve konformizmin bu ülkede genel bir ihtirasa dönüştüğünü söyledim. Sadece kentleri çevreleyen lüks konutlarda değil, ülkenin her yerindeki insanların her ne pahasına olursa olsun güvenlik duygusuna çaresizce sarıldığını anlatmaya çalıştım. Burada seçtiğim yer sadece bir örnekti. Çünkü bu ülkede 1776 yılında açılan gelişme yolunun 50’li yıllardaki konformizm tutkusuyla çıkmaz yola saplandığını düşünüyorum.”

    “Gölgesizler”, ‘ceberut devlet’ kavramına ait ciddi bir siyasi eleştiriye sahip, ‘ruhların hapishanesi’nden yazıldığı izlenimi veren bir ‘alacakaranlık kuşağı’ metninin aktarımı. Ama sadece aktarım. Sinemaya özgü büyü yok; sinema adına ‘kaçırılmış fırsat’. Keşke M. Night Shyamalan çekseymiş (!). Bir de, ‘zamansız ve mekânsız’ filmde, zamana / mekâna ait somut kişi Atatürk’ün (fotoğrafları ve bir konuşmada adı) kullanılması garip geldi.

    (26 Şubat 2009)

    Ali Ulvi Uyanık

    [email protected]