Kill Bill Volume 2
Adam – Genç erkeğinle tanışmak için sabırsızlanıyorum. Kadınımın kiminle evlendiği beni biraz olsun ilgilendiriyor.
Kadın – Düğüne gelmek mi istiyorsun?
Adam – Sadece kız tarafında oturabilirsem…
Kadın – Kız tarafında biraz yalnız kalabilirsin.
Adam – Senin tarafında her zaman yalnızdım. Ama başka yere de oturamam.
*
Baba – Anneni vurdum. Bugün yaptığımız gibi oyunda vurmakta değil. Onu gerçekten vurdum.
Çocuk – Neden? N’olduğunu mu görmek istedin?
Baba – Hayır. eğer vurursam, annene n’olacağını biliyordum. Bilmediğim şey, anneni vurduğumda bana n’olacağıydı.

Gözü Tamamen Kapalı (Eyes Wide Shut)
Hiçbir rüya, sadece rüya değildir…

Halk Düşmanları (Public Enemies)
Kadın – Peki, ne istiyorsun?
Adam – Her şeyi. Gitmen hariç…

Kurtlar Vadisi Irak
Benliğimizi yenene, ona söz geçirene kadar esir kalırız…
*
Allah aciz değildir. Bizim şu anki acizliğimiz ve zafiyetimiz Allah’ın kitabı ve Resûlünün yolundan sapmışlığımızdan. Ve birlik olamayışımızdandır…
*
1. Adam – Efendim, yaşamak ve savaşmak istiyorum.
2. Adam – Sen öyle istiyorsun ama önemli olan Allah’ın ne istediği… İnananlar ölmekle hiçbir şey kaybetmez ama yaşadıkça ne olacağı meçhûl. Şu an yapabileceğin en iyi iş, başkaları için dua etmek. O dualar, sana rahmet ve nur olarak dönecektir.
*
Yegâne kurtuluş ümidi, Allah’ın ipine sarılmaktır. Dua edelim, gayret edelim, bir olalım, hür olalım.
*
Sabır boyun eğmek değildir, sabır mücadeledir.
*
1. Adam – Hep bu kürtlerin yüzünden.
2. Adam – Ne kürdü?
1. Adam – Kürt işte.
2. Adam – Abi bende kürdüm.
1. Adam – Sen başkasın Abdüley.
2. Adam- Her şey böyle başlıyor abi…

Güneşin Oğlu
Kadın – Neye bakıyorsun ki sen?
Adam – Güneşe.
Kadın – Güneş işte, ne göreceksin ki?
Adam – Saadet’ciğim senin hiç hayal gücün yok mu?
Kadın – Senle evlenmeden önce vardı Fikri’ciğim. Ya! ama sonra hayal gücümün yerini dayanma gücü aldı. Düşlerimin yerine de irademi koydum…

Barda
Bir şeyi ne kadar iyi yaparsan, o kadar basit görünür. Mühim olan; onun altındaki inceliği görebilmek…
*
Adam – Seni görünce bana neler olduğunu anlayacak biri var mı acaba?…

Yumurta
Kadın – Pek sık uğramıyorsun galiba buralara?
Adam – Olmuyor.
Kadın – Ben Ankara’dayken Tire’yi çok özlerdim, biliyor musun?
Adam – Ankara’dayken her yer özlenir…

Sıcak
Adam – Eee, mutsuzluk sarmaya görsün bir kere insanı. Sonra hep kaçmak istersin. Kaçarsın, kaçarsın… Hep kaçmak gelir içinden. Sonra yine kaçarsın, yine kaçarsın. Hiçbir yer kalmayınca, döner, kendi içine kaçarsın. Bu arada, biri seni bulana kadar!…

Vizontele Tuuba
Kadın – Hiç evlenmedin mi sen? Burada herkes hemen evleniyormuşta…
Adam – Yok, ben evlenmemişim. Benimle kimse evlenmez ki.
Kadın – Neden?
Adam – E, deliyim ben!
*
Adam – Ben senin gözlerine bakamıyorum ki soru sorayım.
Kadın – Neden?
Adam – Ya, şimdi sen güzelsin ya… Güzel olan bir kişinin karşısında da öyle güzel bir kişi olsa, belki daha güzel. Güzel güzele daha geniş bakar, değil mi?
Kadın – Seninde gözlerin güzel.
Adam – Gözlerim? Hangisi?…
*
Adam – Ya, sen böyle benim elimi tutuyorsun ya, ben hayret kalıyorum ya…
Kadın – Neden?
Adam – E, diyorum, bu kız çok güzeldir. Niye benim elimi tutuyor, diyorum…
*
Kadın – Yazarım sana.
Adam – Yazma. O zaman, o zaman bekliyor insan. Ve buraya çok az insan geliyor, çok insan gidiyor. E, kalanda bekliyor. Ama bazen çok uzun bekliyor. Hele, hani, meselâ, zannediyorsun ki, bir yoldan birisi gelecek. Boş, uzun bir yol. Devamlı yola bakıyorsun. Sonra kimse gelmiyor. Yazma, boşver…