Gösterimdeki filmlerin 05 – 11 Nisan 2019 seansları için tıklayınız: 1 / 2 (Listeler eksiksiz değildir, bu salonlar ve seanslar dışında da gösterimler olabilir. Listeden alıntı veya kopyalama yapıldığında kaynak olarak Haftalık Antrakt Sinema Gazetesi‘nin gösterilmesi rica olunur.)
Günlük arşivler: 4 Nisan 2019
Ferhan Baran Yazıyor: 38. İstanbul Film Festivali Uluslararası Yarışma Filmlerini Beklerken
38. İstanbul Film Festivali’nin ‘Uluslararası Altın Lale Yarışması’ filmleri merakla bekleniyor. Bu yıl yarışma jürisinin başkanlığını Lynne Ramsay yürütüyor. İskoçya doğumlu deneyimli sinemacıyı, ülkemizdeki ilk gösterimlerini İKSV festivallerinde yapmış ‘Morvern Callar’ (2002), Tilda Swinton’ın başrolde olduğu ‘Kevin Hakkında Konuşmalıyız’ (2011) ve geçtiğimiz yılın en iyi filmleri listeme girmiş şimdilik son çalışması ‘Hiçbir Zaman Burada … Devamı… »
Joker: Mutluluk Maskeni Tak
Hababam Sınıfı Yeniden Filmi Galadan Bolca Kahkaha ve Pekiyi Aldı
Hababam Sınıfı Yeniden filminin galası yapıldı. Merakla beklenen Hababam Sınıfı Yeniden, gala seyircisinden pekiyi aldı. Galasına yoğun ilgi gösterilen film ahkahalarla izlendi. Davetliler, Hababam Sınıfı şeklinde dekore edilen sinemanın fuaye alanında tahta sıralara oturarak bol bol fotoğraf çektirdi. 2019’un Hababam Sınıfı’nı merak eden birçok öğrenci de kırmızı halıda poz vermeyi ihmal etmedi. Yeni jenerasyon izleyici, 2019’un Hababamı’yla da tanışmış oldu.
- Basın Bülteni
- Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
Hababam Sınıfı Yeniden Filmi Galadan Bolca Kahkaha ve Pekiyi Aldı yazısına devam et
Tiran’da Türk Filmleri Haftası Yapıldı
Türk sinema sektörünün tanınması ve gelişmesi amacıyla 20 faklı dünya şehrinde düzenlenecek olan Türk Filmleri Haftası’nın ilk durağı Arnavutluk oldu. Başkent Tiran’da Kinema Millenium’da, 26 – 30 Mart 2019 tarihleri arasında, 5 günde 6 film ücretsiz olarak gösterime sunuldu. Hafta kapsamında, sinemamızın usta isimlerinden Perihan Savaş ve Gürkan Uygun söyleşisi gerçekleştirildi. Türk Filmleri Haftası, Arnavut sinemaseverlerden büyük ilgi gördü.
- Basın Bülteni
- Hafta hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
Astral Seyahat
Hasan Gökalp’in yönettiği ve Pervin Abiyeva, Büşra Acar, Çağdaş Tekelioğlu ile Murat Dada’in oynadığı Astral Seyahat, 31 Mayıs 2019’da CJ Entertainment dağıtımıyla Dada Vision – İga Medya tarafından vizyona çıkarıldı.
Aslı, Ece ve Çiğdem isimli üç kız arkadaş tüm dünyada popüler olan astral seyahat konusuyla ilgilenmeye başlar. Bir süre uğraştıktan sonra astral seyahat yapmayı başaran genç kızlar, bedenlerinden ayrılan ruhlarını yeni keşfettikleri yöntemle dünyanın farklı sokaklarında hayranlıkla dolaştırırlar. Bunu zaman zaman yapmayı alışkanlık haline getiren kızların başına hiç ummadıkları şeyler gelecektir.
Derviş Zaim’den İkinci Roman: Rüyet
Tabutta Rövaşata, Filler ve Çimen, Cenneti Beklerken, Çamur, Balık ve Rüya gibi filmleriyle tanınan Yönetmen / Yazar Derviş Zaim ikinci romanı Rüyet’i yayımladı. Rüyet, insan ruhunun anlam bulma ve kendini oluşturma çabasını ele alıyor. Sine adlı bir mimarın gözünden anlatılan hikâye, İstanbul’da, günümüzde geçiyor. Sine, amcalarının yönettiği bir mimarlık / mühendislik şirketinde çalışmaktadır. Sine, hayatının labirentinden bir çıkış yolu ararken eline, yarım kalmış bir Birinci Dünya Savaşı hatıratı geçer. Hatıratta yazılanlarla kendi hayatı arasındaki küçük paralellikler dikkat çekicidir. Sine, bu metinle olan etkileşiminde ruhunu huzura erdirecek bir ipucu bulabilecek midir?
30. Ankara Uluslararası Film Festivali Başlıyor
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın desteğiyle Dünya Kitle İletişimi Araştırma Vakfı tarafından düzenlenen, 30. Ankara Uluslararası Film Festivali, 18 – 28 Nisan 2019 tarihleri arasında sinemaseverlerle buluşacak. Dünya sinemasından özel birçok seçkinin yer aldığı festivalde, uzun metraj, kısa film ve belgesel film gösterimlerinin yanı sıra bu yıl özel gösterim seçkileri de gerçekleştirilecek. On gün sürecek festival boyunca 14 bölümde 120’ye yakın film, yönetmen ve oyuncuların katılımıyla izleyiciyle buluşacak. Ayrıca festival süresince söyleşi, çeşitli atölye çalışmaları ve özel etkinlikler her yaştan Ankaralı sinemaseverler için ücretsiz olarak yapılacak.
- Basın Bülteni
- Festival hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
Şu Ergenler Arasında…
Tesadüfler insanı sevindirir çoğunlukla… Bir müjde gibi, bir mutluluk kaynağı olarak çıkar karşınıza, gülümsetir insanı.
Ergen çocuk babası olarak, en büyük sıkıntımız oğlumla aramızda bir türlü tutturamadığımız iletişim. Yaş farkı da var, ama bunun yeri ve sırası değil… İnadına karşı çıkıyor, bir söylediği diğerini tutmuyor, lâf kalabalığına getirip kendisini haklı çıkartıyor. Okulunu, ders çalışmasını geçtim… Alıp başını gezmeye gidiyor, biz köşedeki bakkala gittiğini sanırken… birkaç araç değiştirerek gittiği Sultanahmet’ten, Ayasofya Müzesi’nden, Arkeoloji Müzesi’nden, gıcıklığını katmerlendirmeyi sağlayan fotoğraflar yolluyor. Annesi bir yandan, ben öte taraftan elimiz ayağımız buz kesiyoruz…
Keyifli ve doyumlu dönem…
Kuraldışı Yayınları arasından çıkan (1-5 çocuklar için “Denemediğim Yol Kalmadı”, 6-11 yaş arasındakiler için “Sabrımı Zorluyorsun”dan sonra) 12-17 yaş dönemini ele alan “Artık Hiç Anlaşamıyoruz” kitabını okudum. İlginç bir yaklaşımı var yazarın… Keşke yukarıda adını sıraladığım iki kitabı da okumuş olsaydım, belki daha iyi olurdu aramız.
Ergenlerin sorunlarının temelinde yatanları, bunların nasıl karşılanması gerektiği, ne yapılırsa hasarsız ve gülümseyerek atlatılabileceğini anlatıyor, hem de yalın bir dille şirin çizgiler eşliğinde. Çok da başarılı…
Pete (Mark Wahlberg) ve Ellie (Rose Byrne) hiç çocukları yokken, aralarında 15 yaşında asi bir kızın da (Isabela Moner) bulunduğu üç kardeşi evlat edinirler. Hepinizin beklediği gibi olur olmaz, beklendik beklenmedik birçok olay olur… Çocuklar, anne babaya ısınmanın, anne baba da onların nasıl hoşnut edileceğinin yolunu bulmaya çalışırlar. Bu evlât edinme öyküsü, bir yanıyla komik bir yanıyla trajik diğer yanıyla da duygusal…
Aile olmak zordur; bunun bir gece içinde beş kişilik bir aile olması ise zorun zoru olsa gerek. Sosyal Hizmetler Danışmanları başta olmak üzere, okulda öğrenciler, aile büyükleri ve arkadaşların her birinin düşüncesi farklıdır. Sıkı ve sımsıcak bir film çıkarmış Yönetmen Sean Anders, zaten kendisi de bir evlâtlık ve yaşamından gözlemlediklerini aktarmış senaryoya…
Evlâtlık olmak bir dert!
Sinemanın (şimdilerde de televizyonun) çok sevdiği öykülerden biridir evlât edinmek, evlâtlık konusu… İstediğiniz yöne çekilebilir, düşlediklerinizi ve mesajlarınızı rahatlıkla iletebilirsiniz, öyküyü istediğiniz gibi yönlendirebilirsiniz.
Bunların hepsi filmde var… Keyifle ve nezaketle anlatılmış. Evlâtlık olmak hem anne baba (biyolojik olanları da unutmamak gerekir) hem de çocuklar için yaşamsal belirleyicilikte… Nasıl gerginlikler yaşanır, nasıl kavgalar çıkar akla hayale gelmez… Aynı şekilde müdahale edeceğiniz bir durumda da “acaba” kuşkusu kemirir her iki tarafı da…
Yine de ergen konusu…
Ben, belki içinde bulunduğum konum gereği, yine de; avazı çıktığı kadar bağırmayı maharet saymayı, hiçbir yararı olmadığı deneyimlenmiş olmasına karşın daha ilk cümlede ses tonunun yükseldiği ve tabii, hemen arkasından kapıların çarpıldığı, gerginliklerin tüm güne yayıldığı ergenlik açısından izledim filmi.
Her kesimden, her yaştan herkesin alabileceği bir mesaj var zaten filmde. Kim hangisini almak isterse…
(11 Nisan 2019)
Korkut Akın
korkutakin@gmail.com