Kim Ki-duk’un son filmi ‘Bire Bir / Il-dae-il’in ‘Başka Sinema’ programındaki gösterimleri devam ediyor. Uzakdoğunun verimli sinemacısı son dönem çalışmalarına damgasını vurmuş yoğun karamsarlığının doruğunda bu kez.
2008 yapımı ‘Rüya / Bi-mong’un asılma sahnesinde baş kadın oyuncusunun ölümün eşiğinden dönüşünün yarattığı travmayla sarsılmış olan Güney Koreli yönetmen, yaşamın ve film yapmanın anlamını sorguladığı uzun inziva döneminde vicdanıyla hesaplaşmış ve bu süreç adını bir halk türküsünden alan ‘Arirang’ belgeselinde karşımıza gelmişti.
Kim Ki-duk’un dönüşü öncesine kıyasla çok daha karanlık ve şiddet yüklü hikâyelerle yol almaya devam ediyor. ‘Acı / Pieta’ (2011) sinemacının para ve kapitalist ekonomi ile hesaplaşmasıdır. Ana oğulun şiddetten şefkate evrilen ilişkisi çerçevesinde iyilik ile kötülüğün, günah ile kefaretin, intikam ile acıma duygularının ezeli çatışması sergilenir. Bir önceki diyalogdan arınmış çalışması ‘Moebius’ (2013) ise cinsellik sorunsalı üzerinden çekirdek aile içi iktidar mücadelesi üzerinedir.
Yedi adet suçluya karşı yedi intikamcıdan adını alan ‘Bire Bir’ umutsuz bir ülke resmi çiziyor. Çağdaş kapitalizmin son mucizevi örneği olarak gösterilen Güney Kore’den akıllara seza vahşi tablolar eşlik ediyor Kim Ki-duk’un anlatısına. Gece karanlığında kuytuya sıkıştırılmış küçük kızın yüzü bantlanarak boğulmasını gösteren açılış sekansını takiben, bu vahşetin intikamını almak için yola çıkmış şebekenin şiddet yüklü hikâyesini izliyoruz. Kısasa kısas bu intikam gösterisi birbirinden korkunç işkence seansları içeriyor. Bu bölümlerin seyrinin kolay olmadığı konusunda izleyiciyi şimdiden uyaralım.
Kendilerine özel harekâtçı süsü vermiş intikam timi, küçük kızın katledilmesi olayına karışmış üst düzey yönetici, bürokrat ve ordu mensubundan işkenceyle itirafnameler alıyor. Zenginin daha zengin olduğu, yoksulun daha yoksullaştığı kapitalist düzene nefretini dile getiriyor yönetmen. Arirang’lı yıllarında yaşadığı kulübe misali derme çatma mizansen anlayışında eskinin ruhani havası giderek kayboluyor. Depresiflik hali şiddetleniyor, iyilik, acıma ve kefaret adına her şey siliniyor ve Buda’yı öldürüyor Kim Ki-duk. Son jeneriğe eşlik eden Bach’ın kederli viyolonsel ezgisi bir ağıt misali yükseliyor perdeden.
(20 Aralık 2014)
Ferhan Baran