Kadın İşi: Banka Soygunu’na Ünlülerden Tam Puan

Türkiye’de ilk kez kadınların banka soyma macerasının anlatıldığı ve Meltem Cumbul, Özge Ulusoy, Esra Dermancıoğlu, Filiz Ahmet’in başrollerini paylaştığı Kadın İşi: Banka Soygunu’nun özel gösterimi Beren Saat, Aras Bulut İynemli, Güven Kıraç, Oya Aydoğan, Mustafa Alabora, Hatice Aslan, Sarp Akkaya, Sait Genay, Sumru Yavrucuk, Tolga Örnek, Yüksel Aksu, Elif Dağdeviren, Zafer Algöz, Murat Şeker ve diğer konukların katılımıyla Alkent Cinecity Etiler’de gerçekleşti.

  • Basın Bülteni
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Kadın İşi: Banka Soygunu’na Ünlülerden Tam Puan yazısına devam et

    Nazım Hikmet 112 Yaşında SETEM Akademi’de Anılıyor

    SETEM Akademi’de Nazım Hikmet’i anma programı düzenleniyor. Program kapsamında Nazım Hikmet Şarkıları adlı belgesel gösterilecek. Gösterimin ardından filmin yönetmeni Mehmet Eryılmaz’la bir söyleşi gerçekleştirilecek. Nazım Hikmet Şarkıları belgeseli, Nazım Hikmet’in insani yönlerini, ülke ve insan sevgisini öne çıkaran, Nazım’ın kendi sesinden şiir ve şarkılarla bezenmiş ve filmsel tarz olarak da, şiirselliğe sadık kalan bir çalışma olarak biliniyor.

    2014 Yılının İlk Günlerinde Sinemada En Çok İzlenen Filmi Sağ Salim 2: Sil Baştan Oldu

    Yapımcılığını ve yönetmenliğini Ersoy Güler’in üstlendiği ve başrollerini Burçin Bildik, Ezgi Asaroğlu, Murat Akkoyunlu, Nazlı Tosunoğlu ve Hüseyin Avni Danyal’ın oynadığı Sağ Salim 2: Sil Baştan vizyondaki ilk üç gününde gişenin galibi oldu. Seyircinin beğenisini kazanan Sağ Salim 2: Sil Baştan, kimsesiz bir cenazeyi memleketine götürürken Salim ve yol arkadaşı Nihal’ın başına gelen birbirinden komik hikâyeleri anlatıyor. Filmde komedi ve maceranın keyfine varılıyor.

    SETEM Akademi’de Yavuz Turgul Senaryo Atölyesi

    SETEM Akademi bünyesinde 15 Şubat 2014 Cumartesi ve 16 Şubat 2014 Pazar günleri 14:00 – 17:00 saatleri arasında Yavuz Turgul Senaryo Atölyesi düzenleniyor. Bilgi için 0212 2323542 ve 0532 5092012 no.lu telefonlardan bilgi alınabiliyor. SETEM Başkanı Mehmet Güleryüz atölye hakkında “Yavuz Turgul, Arzu Film ile başladığı sinemacılık serüveninde Yeşilçam Sineması geleneği ile çağdaş sinemanın hikâye anlatım biçimini birleştirmiş, sinemamızın gelişmesine ve seyirciyle buluşmasına öncülük etmiş birçok filmin yaratıcısı olmuştur. SETEM’de 2 gün sürecek atölye çalışması, özellikle genç senarist adayları için kaçırılmayacak bir fırsattır” dedi.

    Şeytana Tapanlar Bebeği İsterken

    Matt Bettinelli-Olpin ve Tyler Gillett’in ortak yönettikleri “Şeytanın Günü”, insana Polanski’den tüm paranormal filmlere her şeyi düşündürtüyor.

    Genç çift, Zach ve Samantha, New Orleans’ta kilisede evleniyor. Orkestranın çaldığı, Elvis Presley’in “Love Me Tender” şarkısı eşliğinde dans ettikten sonra balayı için Karayipler’deki Dominik Cumhuriyeti’ne uçuyorlarlar. Bu balayı onların hayatını baştan sona da değiştiriyor. Gündüzleri cennetten bir köşe gibi görünen şehir, geceleri karanlık dar sokaklarıyla kasvet sunuyor perdeden. Samantha’nın geçmişini kimse bilmiyor. Zach, üniversitede âşık olduğu güzel Samantha’yla hayatını gecikmeden birleştirmek istemiş. Mutluluk içinde Karayipler’de balayının tadını çıkartan genç çifti bir falcı kadın mutsuz ediyor. Kadının mırıldandıkları bu hikâyenin ipuçlarını sunuyor seyircilere. Bir taksiye bindiklerinde de kaderleri çizilmiş oluyor ikisinin de. Film, İncil’in Yohanna (John) ayetiyle açılıyor. Deccalin dünyaya geleceğini söylüyor bu ayet. Sonra kamera, elleri kanlar içinde Zach’ın polis sorgusunda gösteriyor. Yaşadıklarına hiçbir anlam veremeyen Zach, cinayetle suçlanıyor. İfadesi de kamerayla kaydediliyor. Ardından da film, Zach ve Samantha’nın kaderlerinin peşine takılarak o ana kadar ne olduğunu gösteriyor seyircilere.

    Kamera her yerde…

    Matt Bettinelli-Olpin ve Tyler Gillett ikilisinin ortak yönettikleri 2014 yapımı “Devil’s Due-Şeytanın Günü” filminin içinde dolaşırken, bir ara aklınıza Roman Polanski’nin 1968 yapımı “Rosemary’s Baby-Şeytanın Bebeği” filmi düşüyor. İkili, fikir olarak ustanın filminden ilham alsalar da, asıl gittikleri yol, günümüzde popüler olan “Paranormal Activity” korku filmlerinin estetiği. Zach, geçmişte tıpkı babası gibi her şeyi kamerayla kaydediyor. Öyle ki, asıl kamera, yani yönetmenlerin kamerasını kaybediyorsunuz filmin içinde dolaşırken. Bu da yetmiyor, çiftin New Orleans’taki mutluluk yuvalarında da her yere yerleştirilmiş güvenlik kameraları da fark ediliyor. Bu güvenlik kameralarının anlamını geniş final bölümünde öğreniyorsunuz.

    Genç çift balayından evlerine, New Orleans’a döndüklerinde Samantha hamile olduğunu fark ediyor. Hamile kalmamak için haplar kullanmış Samantha’nın karnı büyümeye, içinde deccal (antichrist) büyümeye başlıyor. Deccal karnın içinde büyürken Samantha’nın doğaüstü güçleri de çoğalmaya başlıyor. Vejeteryan olan Samantha, etleri de hayvani içgüdüyle yemeye başlıyor. Markette et reyonunun önünde duran Samantha, kuzu etlerini çiğ çiğ midesine indiriyor insanların şaşkın bakışlarıyla önce. Sonra da ormandaki geyikleri yemeye başlıyor doymak bilmez iştahıyla. Bir şey dikkatimizi çekti. Samantha’nın domuz eti yediğini pek fark etmedik. Buna bir anlam yüklemeli miyiz? Zach, karısındaki dönüşümlerin farkına varıyor yavaş da olsa. Kilisedeki törende Peder Thomas ölümden döndüğü sırada. O anda, Samantha’nın içinde büyüyen deccal kilisede olduğu için çıldırıyordu belki de. Peder Thomas, deccale tapan tarikatten bahsediyor Zach’e yattığı hastanede. Karısının içinde büyüyen deccal olduğunu öğrenen Zach, her şeye geç kalıyor aslında. Bütün suçlar da üzerine kalıyor sonda. Çünkü kamerayla kaydettiği her şey siliniyor. Tıpkı bellekten silinir gibi. Filmin içinde dolaşırken, kameraların kaotik görüntüleriyle kayboluyorsunuz gerçek anlamıyla. Bir özel an var bu filmde. Samantha’nın ormanda çiğ çiğ geyik eti yediğine tanık olan olan gençler bu görüntü karşısında şaşırırken, Samantha, elinde kamerası olan bir genci doğaüstü gücüyle havaya fırlattığında seyirci de kamerayla beraber yukarı çıkıyor ve hızla yere çakılıyor. Bu an gerçekten insanda adrenalin yükselmesine neden oluyor. Buna karşın korkuyla yerinizden pek fırlamıyorsunuz bu filmde. Senaryo biraz daha işlenebilirmiş. Ama, Paris’teki son sahnede yükselen gerilimi de hatırlatalım. İnsan gerçekten umutsuzluğa düşüyordu bu son sahnede. Yönetmenlerin bu korku filmi, blues ve cazın topraklarında geçmesine rağmen bir bukle de olsa caz tınısı duyamadık maalesef. Tek teselliyse Elvis Presley’in şarkısıydı. Hepimizin şefkatli sevgiye ihtiyacı var çünkü.

    (23 Ocak 2014)

    Ali Erden

    ailerden@hotmail.com

     

     

    Kemal Bekir’i Kaybettik

    Tiyatro ve sinema oyuncusu ve seslendirme sanatçısı Kemal Bekir, 14 Ocak 2014 Salı günü İzmir’de tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi. 1924 yılında Denizli’de doğan Kemal Bekir, Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde dersler de verdi. Karanlık Dünya, Kıtipiyoz’a Tuzak, Yumurcak, Ölüm Film Çekiyor, Bekle Dedim Gölgeye, Sis ve Gece gibi sinema filmlerinde beyazperdeye de gelen Kemal Bekir’in cenazesi, 16 Ocak 2014 Perşembe günü Teşvikiye Camii’nde kılınacak öğle namazını müteakip Zincirlikuyu Mezarlığı’nda toprağa verilecek. Merhuma tanrıdan rahmet, kederli ailesine sabırlar dileriz.
    Kemal Bekir’i Kaybettik yazısına devam et

    Justin Timberlake ile Sen Şarkılarını Söyle, Oscar Yolunda İlerliyor

    Türkiye’de, 17 Ocak’ta vizyona girmeye hazırlanan Sen Şarkılarını Söyle (Inside Llewyn Davis), usta oyuncu kadrosunun yanı sıra, filmin senaristi ve yönetmeni olan Coen Kardeşler ile Oscar yolunda emin adımlarla ilerliyor. Justin Timberlake ile birlikte başrollerini Oscar Isaac ve Carey Mulligan’ın paylaştığı Sen Şarkılarını Söyle, Oscar’daki 16 adaylığıyla film eleştirmenleri tarafından yılın en iyi filmleri arasında gösteriliyor. Timberlake ilk defa bir filmde müzisyeni canlandırıyor.

  • Basın Bülteni
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • 46. SİYAD Ödülleri’nde Müzik Ziyafeti, Karsu ve Sema Moritz Konuklara Şarkılarıyla Seslenecek

    Sinema Yazarları Derneği (SİYAD) her yıl geleneksel olarak gerçekleştirdiği ödül töreninde bu yıl dünya çapından başarılara imza atan genç müzisyen Karsu mini bir konser verecek. Kendine özgü yorumuyla 46. SİYAD Ödülleri töreninde piyano eşliğinde parçalarını seslendirecek olan Karsu, Hollanda’da yaşıyor ve SİYAD’ın geleneksel ödül töreni için Türkiye’ye geliyor. 46. SİYAD Ödülleri’nde ‘Taş Plak Sesli Kadın’ olarak bilinen Sema Moritz de dostu ve çalışma arkadaşı Tuncel Kurtiz’i şarkılarıyla anacak.

  • Basın Bülteni
  • Web Sitesi
  • 46. SİYAD Ödülleri’nde Müzik Ziyafeti, Karsu ve Sema Moritz Konuklara Şarkılarıyla Seslenecek yazısına devam et

    Vampir Akademisi, 100.000’i Geçti

    14 Şubat 2014 tarihinde vizyona girecek olan Vampir Akademisi’nin hayranları gün sayıyor. Tüm dünyayı kasıp kavuran Vampir Akademisi serisinin merakla beklenen ilk filminin vizyona girmesine bir ay kala, filmin facebook’taki resmi Türkiye sayfası 100.000 kişi oldu. Sürekli güncel bilgilerin, filme dair çıkan her haberin, resim ve videoların paylaşıldığı sayfa takipçileriyle iletişime geçerek film hakkında merak edilen her şeyi cevaplıyor.

  • Basın Bülteni
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Miyazaki’nin Veda Filmi If İstanbul’da

    If İstanbul’un Digiturk Galalar bölümünde yer alan filmlerden biri de, Rüzgarlı Vadi, Gökteki Kale, Ruhların Kaçışı gibi filmleriyle anime tutkunlarını büyülemiş Hayao Miyazaki’nin veda filmi olacağını söylediği Rüzgâr Yükseliyor (The Wind Rises). 2. Dünya Savaşı’nda kullanılan Mitsubishi A6M Zero avcı uçaklarının tasarımcısı Jiro Horikoshi’nin hayatını anlatan film, savaş karşıtlığı tavrıyla dikkat çekiyor. Filmin seslendirmesinde ise Joseph Gordon Levitt, Emily Blunt, Stanley Tucci gibi ünlü isimler yer alıyor

  • Basın Bülteni
  • Festival hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Miyazaki’nin Veda Filmi If İstanbul’da yazısına devam et