Jonathan Levine’in yönettiği ve Joseph Gordon-Levitt, Seth Rogen, Anna Kendrick ile Bryce Dallas Howard’ın oynadığı Şansa Bak (50/50),30 Mart 2012’de Pinema Film dağıtımıyla r Film – Mars Entertainment Group tarafından vizyona çıkarıldı.
Sevgilisi ve mükemmel işiyle, 27 yaşındaki Adam’ın hayatında her şey yolunda gibidir. Ancak dinmek bilmeyen sırt ağrıları başlayınca, bir tür kanser hastalığına yakalandığını öğrenir. Gelişen bir tümör hayatını bir anda değiştirir. Arkadaşlarla kahve içmenin yerini kemoterapi kliniklerini ziyaret, sergi açılışlarının yerini psikolojik terapi seansları alır.
James McTeigue’nin yönettiği ve John Cusack, Luke Evans, Alice Eve ile Brendan Gleeson’ın oynadığı Kuzgun (The Raven),27 Nisan 2012’de UIP Filmcilik dağıtımıyla TMC Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Delinin biri, Amerikalı yazar Edgar Allan Poe’nun yazdığı en dehşetengiz öykülerden esinlenerek korkunç cinayetler işlemeye başlar. Baltimor’lu genç bir dedektif ve Edgar Allah Poe elele vererek, yazarın şiddet dolu öykülerinin birer birer gerçeğe dönüşmesini önlemek için katilin peşine düşerler. Yaşanan ölümcül kedi-fare oyunu, Poe’nun sevgilisi katilin hedefi haline geldiğinde zirveye ulaşır.
Sinema blogları, sinema üstüne yazılarını sanal alemde blogları aracılığıyla paylaşan blog yazarlarının etkinliğini, bilinirliliğini ve prestijini artırmak adına Sinema Blogları Birliği ismi altında bir araya geldiler. 17 blogun katılımıyla çalışmalarına başlayıp, isim ve manifesto konusunda karara varan birliğe yapılan başvuruların değerlendirilmesi için 3 kişilik bir kurul oluşturuldu. Resmi blogu çok yakında yayına başlayacak olan SİBB hakkında tersninja@tersninja.com ve tersninja@gmail.com adreslerinden bilgi alınabiliyor.
23. Ankara Uluslararası Film Festivali’nin 18 Mart’taki gösterimlerinde Uluslararası Uzun Film Yarışma kategorisindeki filmlerden Entelköy Efeköy’e Karşı ve Nar seyirciyle buluştu. Gösterimleri sonrasında filmlerin yönetmenleri izleyicilerle biraraya geldi. Yüksel Aksu,Entelköy Efeköy’e Karşı’yı hoşgörü temasını doğa, sevgi ve birlikte yaşayabilme gibi kavramlarla zenginleştirmek amacıyla yaptığını belirtti. Ümit Ünal ise Nar’ın sonunu izleyiciye bıraktığını, herkesin bir gün birbirine dönüşebileceğini, seyircinin bu konuda düşünmesini istediğini söyledi.
Yoğun geçen 7. İstanbul Dağ Filmleri Festivali, sona erdikten sonra festival takipçileri için Mini Dağ Filmleri Festivali adı altında küçük bir sürpriz hazırlandı. Festival salonlarındaki yoğunluk nedeniyle bazı izleyicilerin göremediği filmler 2012 Özel Seçkisi başlığıyla derlendi ve Galatasaray Aynalıgeçit Salonu’nda tekrar gösterme kararı alındı. 24 Mart tarihinde Kırık Ay, Demir Delik, Kendi İki Tekerimle, Elimden Gelen ve İnanıyorum Uçabilirim adlı filmler yeniden dağ filmleri tutkunlarına sunulacak. Gösterimde bilet satışı veya rezervasyon sistemi olmadığından filmleri salon kapasitesine göre ilk gelenler izleyebilecek.
Sen Kimsin? filminin başrol oyuncuları hayranları ile buluşmaya devam ediyor. Haftaya Bursa ve İzmit’te sinema salonlarında seyirciye sürpriz yaparak başlayan Tolga Çevik, Pelin Körmükçü ve Zeynep Özder, hafta sonunda da imza gününde seyirciyle buluştu. 212 AVM’de imza kuyruğu saatler öncesinden başladı. Oyuncular hem filmin albümünü, hem de filmin afişinden oluşan kartpostallarını imzaladılar. Uzun imza kuyruğunda 7’den 77’ye her yaştan hayran vardı. İmza alanlar hayranları oyunculara filmle ve filmin müzikleri ile ilgili fikirlerini söylediler.
ABD başkanları için sinema, politik kararlarına halkı hazırlamak ve uluslararası kamuoyunda Amerikan sempatizanlığı oluşturmak için ikna gücü yüksek bir propaganda aracı oldu. Mesajlar, politik, komedi ve aksiyon türünde yapımlarla verildi. 1930’lu yıllarda dünyayı etkileyen ekonomik buhranda umutları yıkılan kitlelerin trajediden kaçış olarak sinemalara akın etmesi Başkan Franklin D. Roosevelt’in dikkatinden kaçmadı. Roosevelt, beyazperdenin topluma yön verebilecek bir politik araç olabileceğini o sırada keşfetti. (Haber: Cihan Haber Ajansı.)
23. Ankara Uluslararası Film Festivali, Türk ve dünya sinemasından örnekler ve etkinliklerle devam ediyor. İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi Cezaevi Komisyonu’nun, Yaşam 8 Metrekareye Sığar mı? başlıklı sergisi 16 Mart’ta, Goethe Institut’de açıldı. Etkinlikler kapsamında ayrıca, Batı Sinemaları’nda Erkut Onart’ın Hollanda’da 5 Yıl, Kızılırmak Sinemaları’nda ise, İbrahim Demirel’in Türk Sinemasının Kayan Yıldızları fotoğraf sergileri ziyaret edilebiliyor. 17 Mart Cumartesi günü yapılan Aşk ve Devrim filminin gösterimi sonrasında Derya Durmaz, Gün Koper ve yönetmen F. Serkan Acar’ın katıldığı söyleşi yapıldı.
Play ÜniFilmFest’in Mersin Üniversitesi durağında 15 Mart Perşembe günü gösterilen Zefir filminin yönetmeni Belma Baş ve görüntü yönetmeni Mehmet Zengin,Türkiye Sinemasıyla Beş Çayı’nda Mersin Üniversitesi öğrencileriyle buluştu. Filmin gösteriminin ardından 18:30’da düzenlenen söyleşiye, öğrenciler yoğun ilgi gösterdi. Baş, filminin gördüğü ilgiden memnun olduğunu ve her söyleşide kendisinin de yeni yeni şeyler öğrendiğini belirterek, tüm öğrencilere teşekkür etti.
Arka Pencere Dergisi, 125. sayısında, kapağına efsane film Kazablanka’yı yerleştiriyor. Tunca Arslan, ilginç bir ezeli rekabet filmi olan Çamsakızı’nı yazdı. Vizyon filmleri eleştirileri arasında Sığınak,Gökten Bir Uydu Düştü,Son Vurgun,Aşkım Benim,Süpertürk ve Patlak Sokaklar: Gerzomat yer alıyor. Arka Pencere’nin 125. sayısı, bir Alfred Hitchcock alıntısıyla sona eriyor: “Dönüp de geriye baktığım zaman, Ölüm Kararı’nda yaptığımın çok saçma olduğunu düşünüyorum. Çünkü öykünün görsel anlatımında kesmenin ve montajın önemi konusundaki kendi teorilerimi yok saymıştım.”
10. Uluslararası Gezici Filmmor Kadın Filmleri Festivali’nde 18 Mart Pazar günü İstanbul Modern’de Sardalya Tutusu, Yarım Vuruş, Bildiğim Tek Şey Hiçbir Şey Bilmediğimdir, Oyuncak Fabrikası, Pencereden Kaç, Derin Deniz Balığı, Feminen. Maskülen ve Sulhname adlı filmler gösteriliyor. Yönetmenliğini Sadaf Foroughi’nin yaptığı Feminen Maskülen adlı belgesel, Tahran’da çalışan ilk kadın otobüs şoförü Şirin’in hikâyesini anlatıyor.
Tim Burton’un yönettiği ve Johnny Depp, Eva Green, Michelle Pfeiffer ile Jonny Lee Miller’in oynadığı Karanlık Gölgeler (Dark Shadows),15 Haziran 2012’de Warner Bros. dağıtımıyla Warner Bros. tarafından vizyona çıkarıldı.
Joshua ve Naomi Collins küçük oğulları Barnabas’la birlikte yeni bir hayat kurmak üzere Amerika’ya gelirler ve bir balıkçılık imparatorluğu kurarlar. Aradan yirmi yıl geçtiğinde Collinwood Malikanesi’nin efendisi olan Barnabas zengindir ve iflâh olmaz bir playboydur… ta ki Josette DuPres adındaki güzele aşık olup, Angelique Bouchard’ın kalbini kırana dek.
Reis Çelik’in yönettiği ve İlyas Salman, Dilan Aksüt, Mayşeker Yücel, Sabri Tutal, Sercan Demirkaya ile Ahmet Aydın’ın oynadığı Lal Gece,24 Ağustos 2012′de Tiglon Film dağıtımıyla Kaz Film Prodüksiyon tarafından vizyona çıkarıldı.
Ardahan’da çekilen Lal Gece, Anadolu’da bir köy düğünü ile başlıyor ve küçük yaşta evlendirilmeye zorlanan bir genç kızın düğün gecesi çektiği sıkıntıları konu alıyor. Küçük, saf bir kız ve gençlik yıllarını cezaevinde tüketmiş olan yaşlı bir adamın süregelen kan davasını durdurabilmek için yaptıkları geleneksel evliliği ve gerdek gecesinde girdikleri odada başlarına gelenleri perdeye getiriyor.
İlki, İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti kapsamında gerçekleştirilen Canlandıranlar Yetenek Kampı, 2012 yılında da ülkemizdeki canlandırma sinemasına yeni yetenekler kazandırmak için film üretimini sürdürüyor. Canlandıranlar Yetenek Kampı’nın 2012 yılında destekleyeceği kısa canlandırma film projelerinin seçimi için son başvuru tarihi 01 Nisan 2012 olarak belirlendi. Seçilen üç proje, Nisan ayından Aralık ayına dek geliştirilip Canlandıranlar Yetenek Kampı’nın destekçisi üniversitelerin ve yapım şirketlerinin katkısı ile üretilecek.
21 – 28 Nisan 2012 tarihleri arasında Dokuz Eylül Üniversitesi tarafından 11 yıl sonra yeniden hayata geçirilecek olan 12. Uluslararası İzmir Film Festivali kapsamında düzenlenen Anısına bölümünde Lütfi Ö. Akad ve Theo Angelopoulos anılıyor. Kaybettiğimiz sinemacıların yapıtlarıyla anıldıkları bu bölümde, Türk sinema tarihinin ilk büyük yönetmeni, sinemamızın büyük ustası ve “koca çınarı” olarak bilinen Lütfi Ö. Akad ve sinema camiasının en büyük kayıplarından Theo Angelopoulos eserleriyle beyazperdeye gelecek. Theo Angelopoulos, 2010 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi’nden fahri doktora ünvanı almıştı.
Jonathan Levine’in yönettiği ve Joseph Gordon-Levitt, Seth Rogen, Anna Kendrick ile Bryce Dallas Howard’ın oynadığı Şansa Bak (50/50), 30 Mart 2012’de Pinema Film dağıtımıyla r Film – Mars Entertainment Group tarafından vizyona çıkarıldı.
James McTeigue’nin yönettiği ve John Cusack, Luke Evans, Alice Eve ile Brendan Gleeson’ın oynadığı Kuzgun (The Raven), 27 Nisan 2012’de UIP Filmcilik dağıtımıyla TMC Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Sinema blogları, sinema üstüne yazılarını sanal alemde blogları aracılığıyla paylaşan blog yazarlarının etkinliğini, bilinirliliğini ve prestijini artırmak adına Sinema Blogları Birliği ismi altında bir araya geldiler. 17 blogun katılımıyla çalışmalarına başlayıp, isim ve manifesto konusunda karara varan birliğe yapılan başvuruların değerlendirilmesi için 3 kişilik bir kurul oluşturuldu. Resmi blogu çok yakında yayına başlayacak olan SİBB hakkında tersninja@tersninja.com ve tersninja@gmail.com adreslerinden bilgi alınabiliyor.
Yoğun geçen 
ABD başkanları için sinema, politik kararlarına halkı hazırlamak ve uluslararası kamuoyunda Amerikan sempatizanlığı oluşturmak için ikna gücü yüksek bir propaganda aracı oldu. Mesajlar, politik, komedi ve aksiyon türünde yapımlarla verildi. 1930’lu yıllarda dünyayı etkileyen ekonomik buhranda umutları yıkılan kitlelerin trajediden kaçış olarak sinemalara akın etmesi Başkan Franklin D. Roosevelt’in dikkatinden kaçmadı. Roosevelt, beyazperdenin topluma yön verebilecek bir politik araç olabileceğini o sırada keşfetti. (Haber: Cihan Haber Ajansı.)
Tim Burton’un yönettiği ve Johnny Depp, Eva Green, Michelle Pfeiffer ile Jonny Lee Miller’in oynadığı Karanlık Gölgeler (Dark Shadows), 15 Haziran 2012’de Warner Bros. dağıtımıyla Warner Bros. tarafından vizyona çıkarıldı.
İlki, İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti kapsamında gerçekleştirilen Canlandıranlar Yetenek Kampı, 2012 yılında da ülkemizdeki canlandırma sinemasına yeni yetenekler kazandırmak için film üretimini sürdürüyor. Canlandıranlar Yetenek Kampı’nın 2012 yılında destekleyeceği kısa canlandırma film projelerinin seçimi için son başvuru tarihi 01 Nisan 2012 olarak belirlendi. Seçilen üç proje, Nisan ayından Aralık ayına dek geliştirilip Canlandıranlar Yetenek Kampı’nın destekçisi üniversitelerin ve yapım şirketlerinin katkısı ile üretilecek.
21 – 28 Nisan 2012 tarihleri arasında Dokuz Eylül Üniversitesi tarafından 11 yıl sonra yeniden hayata geçirilecek olan