Türkiye’de Belgesel Sinema, Yapı Kredi Sermet Çifter Salonu’nda Tartışılacak

Yapı Kredi Sermet Çifter Salonu’nda 21 Ekim 2010 Perşembe günü, saat 18:30’da Türkiye’de belgesel sinemanın durumu tartışılacak. Panelin katılımcıları Okan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bülent Vardar ve Belgesel Sinemacı Akademisyen Enis Rıza Sakızlı olacak. Yeni Yüzyıl Üniversitesi Sahne Sanatları Bölüm Başkanı, Yrd. Doç. Dr. Adnan Tönel’in yöneteceği panelde, belgesel sinemacılığın Türkiye’de nasıl bir süreçte yol aldığı ele alınacak.

  • Basın Bülteni
  • Web Sitesi
  • Yüksek çözünürlüklü fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Türkiye’de Belgesel Sinema, Yapı Kredi Sermet Çifter Salonu’nda Tartışılacak yazısına devam et
  • 5. Uluslararası 2. El Kısa Film Festivali Ödülü Belli Oldu!

    Önümüzdeki yıl 01 – 05 Mart 2011 tarihleri arasında, düzenlenecek olan Uluslararası 2. El Kısa Film Festivali beşinci yılında vereceği Övgüye Değer Film Ödülü’yle sinema eğitimine ve sinemaya verdiği değeri kanıtlıyor.
    Festivalin beşinci yılında Övgüye Değer Film Ödülü’ne lâyık görülen yönetmen, Türkiye’de sınırsız ekipman, kaliteli dersler ve stüdyo kullanımı sunan Digital Film Acedemy’de 4 aylık Digital Film Making isimli atölyeye ücretsiz katılmaya hak kazanacak. Seçkin hocalar ve yönetmenlerle verilecek olan eğitim, proje geliştirme, senaryo yazımı, kamera, ışık, oyuncu yönetimi ve kurgu gibi dersleri içeriyor. Festivale 01 Eylül’de başlayan film başvuruları 31 Aralık günü 23:59’da sona erecek.

  • Basın Bülteni
  • Festival hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Başvekilin Son Saatleri Film Oluyor

    Yapımcısı olduğu Nene Hatun adlı dönem filmi ile adından son zamanlarda sıkça söz ettiren Veysi Dündar yine çok konuşulacak bir uzun metrajlı sinema filmi için kolları sıvadı. Adnan Menderes’in son zamanlarını konu alacak olan filminin çekimlerine önümüzdeki aylarda başlanacak. Filmin vizyon tarihi ise 17 Eylül 2011 olarak belirlendi. Dündar, isimleri tarihe mal olmuş kişileri beyazperdeye aktarmayı sürdüreceklerini belirterek, ‘‘Adnan Menderes gerçeği ile yüzleşmenin demokratikleşme sürecinde bir kilometre taşı olduğunu düsünüyoruz.’’ dedi.

  • Basın Bülteni
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • UIP Filmcilik Filmleri

    Paranormal Activity 3, Sammy’nin Maceraları (Sammy’s Adventures), Şantaj (Stone), Toprak Altında (Buried), Kardeşimden Sonra (Charlie St. Cloud), Tinker Bell ve Peri Kurtaran (Tinker Bell and the Great Fairy Rescue), Şeytan (Devil), Adele’nin Olağanüstü Maceraları (Les Aventures Extraordinaires D’Adele Blanc-Sec), Centilmen (The American), Çılgın Hırsız (Despicable Me), Cehennem Melekleri (The Expendables), Sihirbazın Çırağı (The Sorcerer’s Apprentice), Oyuncak Hikayesi 3 (Toy Story 3), Ölümsüz (L’Immortel – 22 Bullets), Herkes mi Aldatır?, 22 – 28 Ekim 2010 seansları için tıklayınız.

    Altın Portakal ve Altın Koza’da Ödül Alan Kısa Filmlerin Gösterimi

    Altın Portakal ve Altın Koza’da ödül alan Kürtçe üç kısa film, yönetmenlerinin de katılımıyla “İstiklâl Cad, İmam Adnan / Nane Sok, No: 5, Kat: 2, Beyoğlu, İstanbul” adresindeki Şermola Performans’ta, 21 Ekim Perşembe günü saat: 20.00’de gösteriliyor. Gösterilecek filmler şunlar: Altın Portakal’da En İyi Kısa Film Ödülü alan Kar – Berf (Senaryo, yönetmen: Erol Mîntaş, 20 dk.), Altın Portakal’da Digital Film Academy Özel Ödülü alan Bisiklet – Bisqilet (Senaryo, yönetmen: Serhat Karaaslan, 17 dk.) ve Altın Koza’da mansiyon alan Sessizlik – Bêdengi (Senaryo, yönetmen: Aziz Çapkurd, 14 dk.)

  • Fotoğraflara ve filmler hakkında geniş bilgilere haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Altın Portakal ve Altın Koza’da Ödül Alan Kısa Filmlerin Gösterimi yazısına devam et
  • Paranormal Activity 2

    Beğenin ya da beğenmeyin, Paranormal Activity günümüz korku sineması için bir milât… Türün etkisini iyiden iyiye yitirdiği 2000 sonrasında, Paranormal Activity bir elektro şok etkisi yarattı. Tabi Paranormal Activity de dahil olmak üzere birçok filmin ilham kaynağı olan Blair Cadısı’nı unutmamak lâzım. Parlak bir fikir, milyon dolarlar harcanarak yapılan birçok Hollywood yapımını bir anda solda sıfır bırakabiliyor. Blair Cadısı da, Paranormal Activity’de bu başarıya sahip yenilikçi filmlerden… Sırf bu yüzden bile saygıyı hak ediyor.

    Devam filmine geçmeden önce ilk filmi kısaca hatırlayalım. Birlikte yaşayan genç bir çiftin evlerinde birtakım doğaüstü olaylar yaşanıyordu. Çift, geceleri uyudukları odaya kamera yerleştiriyor ve bir sonraki gün, gece boyunca olup bitenleri izleyip neler olduğunu anlamaya çalışıyorlardı. Günden güne işler kötüleşiyor, öteki alemden gelen varlık kontrolü tamamen ele geçiriyordu.

    İlk filmde, ikinci filme referans olan bazı bilgileri de öğreniyorduk. Katie’ye musallat olan bu şeytani varlık aslında kız kardeşlerin çocukken yaşadıkları bir kâbusun ta kendisiydi. Bu yüzden evi barkı yanıp kül olan bu aile geçmişe bir set çekmiş ve yeni bir hayata başlamıştı. Ancak yıllar sonra bir şey onu yeniden harekete geçirmişti. İkinci filmde bunun nedenini de öğreniyoruz.

    Peki Paranormal Activity 2 iyi bir devam filmi olma başarısını yakalayabilmiş mi? Devam filmleri her zaman risktir ve çoğu ilkini mumla aratır. İlk filmle kimsenin beklemediği bir başarı elde eden Oren Peli’nin, bu kez yönetmen koltuğunu Tod Wiliams’a bırakmasının nedeni de devam filmi kaygısının açık bir göstergesi. Bence ikinci filme, devam filminden öte bir başlangıç filmi desek daha doğru olur. Yönetmen senaryo üzerinde o kadar kafa yormuş ve oynamış ki, iki film bütünleşmişler.

    İnanın ya da inanmayın paranormal olaylar insanları her zaman ürkütür. Çünkü buna benzer hikâyeleri hangi din, ülke ya da inanıştan olsun birçok insandan duymuşuzdur. Veya bir gün benim de başıma gelirse düşüncesi bile tırsmak için yeterli bir sebeptir. Filmi sinema salonunda izleme keyfinden geri kalmayın. Bir de tabiki akşam ya da gece seanslarını tercih edin. Eve dönüp yatağınıza yattığınızda en ufak bir tıkırtının sizi yerinizden zıplatacağını garanti ediyorum.

    (26 Ekim 2010)

    Gizem Ertürk

    Kerkük Çiçekleri, Uluslararası Roma Film Festivali’nde

    Fariborz Kamkari’nin yönettiği, Irak’ta çekilen ve başrolünde Türk oyuncu Ertem Eser’in yer aldığı Kerkük Çiçekleri filmi dünya prömiyerini Uluslararası Roma Film Festivali Yarışma Bölümü’nde yapıyor. Çekimleri 2009 yılında Irak’ta gerçekleştirilen filme prodüksiyon hizmeti Türkiye’den GU Film Prodüksiyon tarafından verildi. İstanbul’da yapılan casting çalışmasının ardından başrol için seçilen Ertem Eser, filmin Erbil’de yapılan çekimlerinde yer aldı. Genç oyuncu Uluslararası Roma Film Festivali’nde yapılacak açılışta film ekibi ile birlikte kırmızı halıda yerini almak üzere davet edildi.

  • Basın Bülteni
  • Yüksek çözünürlüklü fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Kerkük Çiçekleri, Uluslararası Roma Film Festivali’nde yazısına devam et
  • Büyülüfener Bahçelievler Sineması’ndan 15. Yıl Teşekkürü

    Türkiye’de modern sinemacılığın önemli taşlarından, Ankara’nın ilk butik sineması Büyülüfener Bahçelievler Sineması 15. yaşını mükemmel bir kampanya ile kutluyor. Sinemaseverlere teşekkür kampanyasında, 17 – 31 Ekim 2010 tarihleri arasında, yaş, gün, film, seans farkı olmaksızın ister bir bilet, ister beş bilet alana aldığı kadarı da hediye edilecek. 17 Ekim 1996 tarihinde hizmet vermeye başlayan sinema adına açıklama yapan İrfan Demirkol, “14 yıldır bizi yalnız bırakmayan Bahçelievler, Emek, Balgat, Anıttepe, Maltepe, Beşevler ve Tandoğan semtlerindeki sinemaseverlere çok teşekkür ediyoruz.” dedi.

  • Basın Bülteni
  • Büyülüfener Bahçelievler Sineması’ndan 15. Yıl Teşekkürü yazısına devam et