Meltem Cumbul, Mithat Alam Film Merkezi’nde

Sinemamızın önemli kadın oyuncularından Meltem Cumbul dört filmle Mithat Alam Film Merkezi’nin konuğu oluyor. Ünlü oyuncu, Sinan Çetin’in Propoganda, Yavuz Turgul’un Gönül Yarası ve Ziya Öztan’ın Abdülhamit Düşerken adlı filmleriyle 22 Ekim Perşembe günü saat 18:00’de sinema serüvenini konuşmak üzere Mithat Alam Film Merkezi’nde olacak. Tüm sinemaseverler etkinliğe bekleniyor.
Nihat Sırrı Örik’in romanından uyarlanan Abdülhamit Düşerken’deki paşa kızı rolü Meltem Cumbul’a 40. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde En İyi Kadın Oyuncu ödülünü getirdi.

  • Basın Bülteni
  • Web Sitesi
  • Yüksek çözünürlüklü afişe haberin devamından üzerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Meltem Cumbul, Mithat Alam Film Merkezi’nde yazısına devam et
  • Uzak İhtimal, Hayfa’dan Ödülle Döndü

    Daha önce Rotterdam, İstanbul, Adana, Tofifest Film Festivalleri gibi önemli ulusal ve uluslararası festivallerden ödül alan Mahmut Fazıl Coşkun’un yönettiği ve başrollerini Nadir Sarıbacak ile Görkem Yeltan’ın paylaştığı Uzak İhtimal filmi, Hayfa Uluslararası Film Festivali’nde Akdeniz sineması dalında Altın Anchor Ödülü’nü kazandı. Geçen sene Hayfa Uluslararası Film Festivali aynı ödülü Üç Maymun filmi ile Nuri Bilge Ceylan’a vermişti. Uzak İhtimal, 09 Ekim’den itibaren Türk sinemalarında gösterime girdi.

  • Basın Bülteni
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Kanal-İ-zasyon, Sanal Alemde Olay Yarattı: Ahmet Çakar Adam Dövdü

    Başrolünde Okan Bayülgen’in oynadığı Kanal-İ-zasyon’da olayların geçtiği Kanal-İ televizyonunda yayınlanan absürd programları kimileri gerçek sandı. Filmde yer alan “Kim 500 Tokat İster” adlı yarışma programını Ahmet Çakar sunuyor, ancak orijinalinden farklı olarak yarışmacı soruyu bilemezse Çakar’dan şiddetli bir tokat yiyor. Bu görüntüleri gerçek bir programdan alıntı sanan bazı net kullanıcıları “Ahmet Çakar Adam Dövdü” başlığıyla videoyu paylaşım sitelerinden birbirine göndererek kısa sürede en çok izlenenler listesine girmesini sağladı.

  • Basın Bülteni
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Cinemania, Altın Portakal’dan Bildiriyor

    Ömür Gedik’in hazırlayıp sunduğu Kanal D sinema programı “Cinemania” bu hafta Altın Portakal’dan yayınlanıyor. Erden Kıral’dan Yavuz Bingöl’e, Mustafa Altıoklar’dan İzzet Günay’a jüri üyeleri ile yapılan keyifli sohbetler ve festival sonuçlarının ipuçları sadece Cinemania’da. Festival başkanı Vecdi Sayar, festivalin son günü onur konuğu olacak iki sürpriz ismi ilk defa Cinemania’da açıklıyor. Editörlüğünü Fırat Sayıcı’nın yaptığı programda vizyona yeni giren filmler, Yeşilçam’ın Yaprakları köşesi, birbirinden taze haberler ve daha fazlası Cinemania’da.

  • Basın Bülteni
  • Yüksek çözünürlüklü fotoğrafa haberin devamından üzerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Cinemania, Altın Portakal’dan Bildiriyor yazısına devam et
  • Antalya’da Kara Köpekler Havlarken ve Min Dît’in Galaları Yapıldı

    46. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali çeşitli etkinliklerle sürüyor. Dün yapılan Mehmet Bahadır Er ve Maryna Gorbach’ın yönettiği Kara Köpekler Havlarken’in galasına yönetmenler ve başrol oyuncuları Cemal Toktaş, Volga Sorgu, Erkan Can ve Mustafa Usta katıldı. Gösterim sonrası Portakal Cafe’de yapılan sohbet toplantısında sanatçılar sinemaseverlerle söyleşti. Günün diğer dikkat çeken etkinliği tartışma yaratan Min Dît’in galasıydı.

  • Festival hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Yüksek çözünürlüklü fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Antalya’da Kara Köpekler Havlarken ve Min Dît’in Galaları Yapıldı yazısına devam et
  • 23 Ekim 2009 Haftası

    “Casus Kızlar”da, farklı özellik ve yeteneklere sahip liseli üç Beverly Hills kızının, gizli bir örgüt tarafından “Charlie’nin Melekleri” gibi ajanlara dönüştürülmeleri ve dünyayı tuhaf bir tehlikeden kurtarmaları konu ediliyor. Bir TV dizisinin sinema versiyonu; rengârenk bir eğlencelik fakat yalnızca ‘ergenlik çağı çocukları’ için. Çizgi film olarak değeri ise, vasat!

    “Fame”, olağanüstü emekle çok çalışılırsa düşlerin gerçek olabileceği okula, ter, sabır, gözyaşı, üzüntü, sevincin iç içe geçtiği o atmosfere, New York Gösteri Sanatları Kent Lisesi’ne, yani, Alan Parker’ın 2 Oscar ödüllü 1980 yapımı filminin mekânına yeni nesille geri dönerek, müthiş doyuma ulaşacağınız yepyeni performanslar sunuyor. İlk filmden sonra 82-87 yılları arasında, Türkiye’de de iyi bilinen TV dizisi çekilen “Fame”, gerçek başarıya, gerçek üne giden yolun, çok para kazanılan kısa yollardan değil, uzun, disiplinli ve aynı zamanda özgürleştirici bir eğitimden geçtiğini anlatırken, öğrencilerin kişisel sorunlarına da eğiliyor. Yetenekli olsanız bile geldiğiniz yer / sınıfınız / aileniz itibariyle zorluklarla karşılaşabileceğiniz gerçeği üzerinden, hayata karşı kendini tanıma ve dayanıklılık kazanma sürecinin de altını çiziyor.

    Bu filmde, klâsik ve modern dansın, müziğin, şarkıların, tiyatro oyunculuğunun hakkını veren, pırıl pırıl, capcanlı, büyüleyici genç oyuncularla kendinizi iyi hissederken, asıl alkış da sinema denilen harikulâde sanata gidecek kuşkusuz. Hemen tüm sahne gösterilerini kendi öyküleme tekniği içinde, iki saate yakın bu kadar mükemmel bir uyumla sunabilen tek sanat dalı olduğu için.

    “İki Dil Bir Bavul”da, Anadolu’nun batısından, Denizli’den gencecik, ‘ana kuzusu’ bir öğretmenin, Anadolu’nun doğusundaki bir Kürt köyüne tayininden sonra, aynı ülke topraklarında tamamen yabancı hissettiği, dilini, kültürünü bilmediği bu yerde, bir eğitim-öğretim yılında yaptığı çalışmalar belgelenmiş, kurmaca tadında sunulmuş. Ana teması ‘insanı sevmek’, fakat bir yandan da, ‘doğal olanın değiştirilmeye çalışılmasının beyhudeliği’, her çocuğun kendi kimliğini muhafaza edeceği gerçeği üzerine…

    “Kana Susadım”, gencecik yaşında hamile kalan sağlam karakterli kız Juno’nun senaryosu ile Oscar kazanan Diablo Cody, bu kez, sınıf atlamaya çalışan ‘ortalama kasabalıların ahlakı’na, çocukluklarından bu yana çok yakın arkadaş olan iki genç kızın dramı ile neşter atıyor. “Aeon Flux” ile tanıdığımız kadın yönetmen Karyn Kusama’nın yönettiği filmin tonu, keskin yanları acıtan bir mizahın ortasında gerçeküstü korkuyu yaşamanıza neden olmakta… Erkeklerin hırsının kurbanı Jennifer’ın erkeklerle ‘beslenmeye’ başlaması, bana, tecavüze uğradıktan sonra erkekleri öldürmeye başlayan bir Abel Ferrara karakterini (“Ms. 45”/1981) anımsattı. Erkek avlayan bu seri katilin sonu, ironik biçimde, bir hemcinsinin elinden geliyordu. Jennifer’ın sonu da…

    (23 Ekim 2009)

    Ali Ulvi Uyanık

    [email protected]

    Dans Kamera İstanbul ’09: 2. Gece Filmleri

    Dans Kamera İstanbul 2009 Uluslararası Dans Filmleri Festivali, Bilgi Üniversitesi Santral İstanbul Kampüsü’nde devam ediyor. Bu akşam 20:00’de Kalp ve Ruh (Heart and Soul), Salıncak (The Swing), Marina, Foreign Departure, Stream of Consciousness Writing, Imperfect Understanding, Drop, Mirage, Moving Stillness, Where Aikido Meets Dance, Hareket Eden Durağanlık, Aikido ile Dansın Buluşması, Vücut Duvarı (Body Wall), Birlikte (Together), Kırışıklıklar ve Rüyalar (Wrinkles and Dreams) adlı filmler gösteriliyor.

  • Basın Bülteni
  • Festival hakkında geniş bilgi için tıklayınız.