Bir Film: Meleğin Sırları / Broken Angel

2.8.2009 Pazar günü ATV kanalında Meleğin Sırları / Broken Angel filmi oynadı. Gazetenin verdiği bilgiye göre ABD yapımı, jenerik bilgilerine göre ABD / Türkiye ortak yapımı. Yönetmeni Aclan Bates Büyüktürkoğlu. Oyuncular Nehir Erdoğan, Jay Karnes, Patrick Muldoon, Ayşe Nil Şamlıoğlu, Nilüfer Açıkalın, Fay Masterson. ADB’de yaşayan Aclan Büyüktürkoğlu’nun yaptığı film, ABD.ye giden bir Türk kızının, yaşamının değişimlerini anlatan bir öykü.

Filmi incelemek, eleştirmek gibi bir niyetim yok. Derdim filmin tanıtımı ile ilgili. Gazetede (Cumhuriyet) film hakkında verilen bilgide, Nehir Erdoğan’ın adı Nehir Erdogan, Ayşe Nil Şamlıoğlu’nun adı Ayse Nil Samlioglu, Nilüfer Açıkalın’ın adı Nilufer Acikalin olarak yazılmış. Film salt ABD filmi bile olsa, İngilizce tanıtımlarında isimler bu şekilde yazıldı diye, Türk gazete sütunlarına da aynen alarak yayınlamayı ben anlayamıyorum. Bu, artık çağ dışı bir görüş olduğu söylenebilen milliyetçilik değil, ABD alfabesinde küçük (ı) lar (i) yazılıyorsa, aslında okunması için farklı yazımları olduğu halde, buna da uymayarak (ş)’ler yerine (s), (ğ) yerine (g), (ç)’ler yerine (c) yazılıyorsa, biz niye yıllardır John Wayne’yi Vayne diye yazmıyoruz? Niçin Quantin Tarantino’da Q harfini kullanıyoruz. Mısır’lı yönetmen Yusuf Şahin’in adı -filmleri her ne kadar ticari sinemalarımıza pek çıkmasa da-, ülkede yapılan yarışmalardaki gösterimlerde veya filmlerinin sözü geçtiğinde -her zaman değil- adamın adı halden hale sokup Yousouf Shain'(!!)leştiriyoruz. Bu yıl yapılan Kelebek isimli filmde oynayan Lübnan’lı -uluslararası- oyuncu Hasan Mesut’un adını -sırf- onlar (!) öyle yazıyor diye ülke içindeki afişlerde bile Ghassan Massoud olarak yazmak niye? Bu, Cüneyt Arkın’ın adının yurt dışındaki filmlerde John Arkın olarak kullanılmasına benzer bir olay değil. Bilindiği gibi Cüneyt Arkın’ın adının değişikliğine benzer başka örneklerde var. Batı dünyasının, ç, ğ, ö, ü, ş gibi harflari yazamamaları alfabelerinden kaynaklanırsa, bu onların sorunu. Lâtin harflerin kabûl eden biz, onların isimlerinde geçen (alfabelerinde var) Q, X ,W gibi harfleri olduğu gibi kullanıyoruz (şimdilerde Kürt kökenli isimler nedeni ile bizde de kullanılmaya başlandı.)

Meleğin Sırları’nın jeneriğinde olan benzer uygulamalar beni rahatsız etmeyebilir ama Türkçe afiş ve lobilerde bu uygulama yapılırsa ve bu basında yer alan künyelerde aynen kullanılırsa, bundan rahatsız olurum. Her ne kadar tüm ülkedeki işyeri tabelâlarının % 60’dan fazlası yabancı isimlerle kaplandı ise de, büyük iş merkezlerindeki veya müstakil sinemaların isimlerini artık okumak da pek olası değilse bile (bunların rahatsızlığı ayrıca var), Meleğin Sırları’nın künye bilgileri, -tekrar tekrar söyleyeceğim- beni hayli üzdü.

(05 Ağustos 2009)

Orhan Ünser