Dünya Sinemasından 25 Seçkin Örnek 26. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nde

26. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nin Dünya Sineması Seçkisi dikkat çekiyor. Dört farklı bölümde 25 filmin olduğu uluslararası program, bu yıl karanlıktan aydınlığa çıkışı arayan sinemacıların yapıtlarının Türkiye prömiyerlerinden oluşuyor. Toplam 25 filmin gösterildiği Dünya Sineması Seçkisi’nin, bu anlayışla oluşturulan Ustalara Saygı, Kadın Gözüyle Afganistan, İnsana Rağmen ve Panorama başlıklı dört bölümü bulunuyor.

Dünya Sinemasından 25 Seçkin Örnek 26. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nde yazısına devam et

Murat Cemcir ve Ahmet Kural’dan Bodrum Çıkarması

Türk Sinemasının istikrarlı etkinliklerinden biri olan Bodrum Türk Filmleri Haftası’nın dokuzuncusu, 27 Eylül’e kadar devam ediyor. SİSAY – Sinema Salonu Yatırımcıları Derneği tarafından 20 Eylül 2019 Cuma akşamı İskele Meydan’ında gerçekleştirilen ödül töreni ile etkinliğe katılan sanatçılar ödüllerini aldılar. Türkiye’nin önemli sinemacılarını buluşturan etkinliğe, Türk sinemasının son dönemde iddialı yapımlarının altına imza atan yapım şirketi TR4033, bu sezon salonda birbirine rakip olacak iki iddialı uzun metrajlı filmle katıldı. Bu filmlerden Baba Parası’nın başrol oyuncuları, Murat Cemcir ve Ahmet Kural, SİSAY Başarı Ödülü’nü Bodrum’da aldılar.

Engelsiz Filmler Festivali’nin Engelsiz Yarışma Filmleri Belli Oldu

Bu yıl yedinci kez düzenlenen Engelsiz Filmler Festivali’nde, ulusal ve uluslararası festivallerde ses getiren son dönem yapımlarının yer aldığı 5 yerli sinema filmi festival seyircileri ve sinema profesyonellerinin beğenisine sunulacak. Son yıllarda adından sıkça söz ettiren filmlerin yer aldığı Engelsiz Yarışma’da; Mahmut Fazıl Coşkun’un Anons, Banu Sıvacı’nın, Güvercin, Ali Vatansever’in, Saf, Çağla Zencirci ve Guillaume Giovanetti’nin Sibel ve Emre Yeksan’ın Yuva adlı filmi Engelsiz Yarışma ödülleri için yarışacak. İlk kez görme ve işitme engelli sinemaseverlerin erişimine uygun olarak seyirciyle buluşacak olan filmlerin gösterimi sonrasında söyleşiler yapılacak.

Biz Hayatın Neresindeyiz! -Piranalar-

Dünyanın en ünlü marşlarından birinde
“Yıkalım bu köhne düzeni
Biz başka alem isteriz
Bizi hiçe sayanlar bilsin
Bundan sonra her şey biziz”

haykıranlar, muhakkak ki belli bir bilinci ve görüşü dile getiriyorlar. Ancak var olan düzeni (köhne olup olmaması o kadar da önemli değil) yıkıp yerine yenisini kurmak hemen herkesin dileği. Spartaküs de, Robin Hood da, Şeyh Bedreddin de aynı amaçla çıkmışlar yola…

Mafya da aynı…

Bunun yanında var olandan yeterince çıkar sağlayamayanlar da kendilerini hiçe sayanlara karşı ayağa kalkıp her şeyin kendileri olduğunu söylüyor. Değişmeyen tek kural değişmenin kendisiyse, bu hep böyle sürecek. Ta ki, en iyisi, en doğrusu, en güzeli gelene kadar. O zamana dek bütün gerilimler kanlı olacak, her ne kadar biz karşı olsak da…

Akdeniz ülkelerinde gençler erken büyürler. Hayat onları hızla geliştirir. İtirazcıdırlar, inkârcıdırlar, reddederler ve kendi yaşamlarını kendileri kurmak isterler.

Yönetmen Claudio Giovannesi’nin, yazar Roberto Saviano’nun çok satan romanından uyarladığı “Piranalar”da (La paranza dei bambini) o gençlerin çocuksu duygularıyla, kendi içlerinde iyi ilişkiler kurabildiklerini, aşka bile yer ayırabildiklerini, asıl gelirlerinin haraçtan geldiğini bildikleri halde, onların durumunun da çok iyi farkında oldukları için vazgeçebildiklerini anlatıyor.

Amatör oyuncularla yakalanan başarı

Berlin Film Festivali’nde En İyi Film Ödülünü kazanan Piranalar, Napoli’deki bir avuç gencin öyküsü… Yavuz Turgul’un “Eşkıya”daki gençleriyle ne farkları var? Dolayısıyla konu edinilen şey millet ve/veya milliyet değil. Bur durum, bir olgu… Yönetmenin bizim algımızda bırakmak istediği çok da farklı değil: her nerede ve kimler arasında olursa olsun gençler önemlidir.

“Su çatlağını bulur”

Akacak kan damarda durmaz sözümüzü de ekleyelim ara başlığa… Küçük küçük başlayan haraç alma, insanları korkutma (ve tabii, sevindirme) bir süre sonra eli kanlı mafya olmalarını engelleyemez gençlerin. Hep öyle olmuyor mu? Bugün haberlerde yer alan olaylar da benzer.

Kıssadan hisse…

“Piranalar” günümüz gençliğinin, hangi ülkede olursa olsun, içinde bulunduğu çıkmazı izleyicinin kendi kendine bulmasını sağlayan bir film. Güçlü ve başarılı…

Piranalar (Piranhas)
Yönetmen Claudio Giovannesi
Oyuncular Francesco Di Napoli, Viviana Aprea, Mattia Piano Del Balzo, Ciro Vecchione, Ciro Pellecchia, Ar Tem, Alfredo Turitto, Pasquale Marotta, Luca Nacarlo
4 Ekim’den başlayarak gösterimde…

(30 Eylül 2019)

Korkut Akın

[email protected]

Oyunbozan

Nora Fingscheidt’in yönettiği ve Helena Zengel, Albrecht Schuch, Gabriela Maria Schmeide ile Lisa Hagmeister’in oynadığı Oyunbozan (System Crasher), 27 Eylül 2019’da Filmartı Film dağıtımıyla Filmartı Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Sık sık saldırganlaşan 9 yaşındaki Benni için annesi çareyi onu sosyal hizmetlere teslim etmekte bulur. Ancak tek isteği annesinin yanında olmak olan Benni, sistemde kendine yer edinemez ve gönderildiği her geçici ailenin yanından öfkesi yüzünden ayrılmak zorunda kalır. Micha, bu renkli kişilikli küçük kızla çabucak bağ kurar ve insanlardan uzakta doğada birlikte olmanın Benni’ye iyi geleceğini düşünür.

  • Basın Bülteni: 1 / 2
  • Fotoğraflar
  • Fragman
  • IMDb
  • Ferhan Baran Yazıyor

Yeti Efsanesi

Jill Culton ile Todd Wilderman’ın yönettiği ve Chloe Bennet, Sarah Paulson, Tenzing Norgay Trainor ile Eddie Izzard’ın seslendirdiğiYeti Efsanesi (Abominable), 27 Eylül 2019’da UIP Filmcilik dağıtımıyla UIP Filmcilik tarafından vizyona çıkarıldı.
Yi, dünyayı gezme hayali ile yaşayan genç bir kızdır. Genç kızın hayatı, Şangay’daki evlerinin çatısında bir Yeti ile karşılaşmasıyla bambaşka bir hal alır. Evin çatısında yaşayan Yeti ile iletişim kurmaya çalışan Yi, onu evine, ailesinin yanına dönmesine yardımcı olmaya çalışır. Sihirli yaratığın Everest tepesinde yaşadığını anlayan Yi, yakın arkadaşları Jin ve Peng ile birlikte ona Everest adını verirler.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • IMDb

Yeti Efsanesi yazısına devam et

Vox Lux

Brady Corbet’nin yönettiği ve Natalie Portman, Jude Law, Stacy Martin ile Raffey Cassidy’nin oynadığı Vox Lux, 27 Eylül 2019’da Başka Sinema dağıtımıyla Fabula Films tarafından vizyona çıkarıldı.
Celeste, 1999’da Amerika’da bir lisede silahlı bir saldırganın rehin aldığı sınıftadır ve ülkenin canlı yayında izlediği katliamdan sağ kurtulan tek öğrencidir. Anma töreninde söylediği şarkıyla bir fenomene dönüşen Celeste, şöhret basamaklarını tırmanarak, dünyaca ünlü bir yıldıza dönüşecektir. Natalie Portman’ın özgün şarkıları seslendirdiği karakter, Madonna, Lady Gaga ve Ariana Grande’nin bir karışımı şeklinde niteleniyor.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • IMDb

Vox Lux yazısına devam et

Saka Kuşu

John Crowley’in yönettiği ve Ansel Elgort, Oakes Fegley, Nicole Kidman ile Jeffrey Wright’ın oynadığı Saka Kuşu (The Goldfinch), 27 Eylül 2019’da Warner Bros. dağıtımıyla Warner Bros. tarafından vizyona çıkarıldı.
13 yaşındaki Theodore Decker’ın hayatı, annesinin Metropolitan Müzesi’ne düzenlenen bir terörist saldırısında öldürülmesinin ardından alt üst olur. Theodore, tüm bu karmaşanın ortasında The Goldfinch adı verilen bir sanat eserini çalar. Theodore’un annesinin öldürüldüğü o günden geriye kalan tek şey The Goldfinch’tir. Kafesine zincirlenmiş bir Saka Kuşu portresi olan eser, Theodore’un yeni hayatında çok önemli bir yer edinecektir.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • IMDb

Saka Kuşu yazısına devam et

Eşit Bir Dünya İçin Altın Portakal’dan 5050 x 2020’ye İmza

26 Ekim’de başlayacak Antalya Altın Portakal Film Festivali, Cinsiyet Eşitliği ve Katılım Taahhütnamesi’ne imza atarak, sinemada cinsiyet eşitliğini gündeme getiren 5050 × 2020 hareketini desteklediğini açıkladı. Geçen yıl Cannes Film Festivali’nde start alan harekete Venedik, Berlin, Toronto gibi festivallerinin yanı sıra, Meryl Streep, Cate Blanchett, Kristen Stewart, Salma Hayek gibi isimlerin de destek veriyor.

Eşit Bir Dünya İçin Altın Portakal’dan 5050 x 2020’ye İmza yazısına devam et

Vampir İstilası

Jeff Sinasac’ın yönettiği ve Jeff Sinasac, Elysia White, Adam Cronheim ile Lindsey Middleton’un oynadığı Vampir İstilası (Red Spring), 27 Eylül 2019’da MC Film dağıtımıyla BMS Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Dünya vampirlerin istilâsı altındadır. Dünyayı talan eden vampirler, insanlığın neredeyse yok olmasına neden olur. Yaşanan bu korkunç istiladan kurtulmayı başaran bir grup insan, hayatta kaldıklarını umdukları sevdiklerini bulmak için bir araya gelir. Grup, öncelikle kendileri için güvenli bir yer bulma arayışına girer. Korunaklı olduklarını düşündükleri bir yere sığınan grup, bir süre sonra beklenmedik durumlarla karşı karşıya kalır.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Facebook
  • Fragman
  • IMDb

Omar ve Biz

Maryna Er Gorbach ile Mehmet Bahadır Er’in yönettiği ve Cem Bender, Taj Sher Yakub, Menderes Samancılar ile Hala Alsayaneh’in oynadığı Omar ve Biz (Omar and Us), önümüzdeki aylarda CGV Mars Dağıtım dağıtımıyla Protim Film tarafından vizyona çıkarılıyor.
İsmet sınır görevi yaptıktan sonra emekli olmuş bir askerdir. İletişim kurmakta zorlandığı için oğlu Kemal kendisinden kaçarak Amerika’ya gitmiştir. Karısı Fetihe de oğlunun yanına gitmek istemektedir. Türkiye – Yunanistan sınırındaki bir sitede yaşayan İsmet, komşusu Sabri’nin hayatını kurtaran iki göçmeni evinde misafir etmeye başlamasıyla kendisini hiç beklemediği olaylar içinde bulur.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Trailer
  • IMDb

Omar ve Biz yazısına devam et

Müslüm Baba

Çilingir Sofrası (Sadi Bey’in Facebook Günlükleri):

Elinde “Müslüm” filminin afişi ile “Roma” filmine giren bir sinemasever gördüyseniz şaşırmayın; O benim. (Nişantaşı City’s’de gişede isteyene “Müslüm” filminin afişi ücretsız veriliyor.) (16 Aralık 2018)

Leb demeden leblebiyi anladığımız gibi arada fın demeden fındığı, fıs demeden fıstığı da anlayalım ki anlama kabiliyetimiz artsın. Malum ekonomi ile ilgili bir toplantıda konuşulurken birden ana muhalefet liderine giydirme yapılabiliyor; kel alaka bağlantıyı anlamakta güçlük çekebiliyoruz. (24 Aralık 2018)

Yılın en iyileri listesi yapmanın arkasında gizli bir “ben bu işi iyi bilirim” övünmesi var. -gibi geliyor bana- Samimi bir kanaat -tir bu- (26 Aralık 2018)

“Robert De Niro olsa beğenirdiniz ama bu Sadi De Çilingir.” (Son zamanlarda sos medyada sıkça rastladığımız cümleye Robert ve “bizzat şahsen kendimi” uyguladım.) (28 Aralık 2018)

Vallahi benim cahil kafam paralı poşet meselesini, bastır 25 kuruşu, rahat rahat çevreyi kirlet olarak algılıyor. Konuya en iyi çözümü “Marketler naylon poşet yerine ücretsiz bez poşet versin” diyerek, hem cinsim ve hem yaşıtım, 70’lik bir delikanlı önerdi. Öyle yapın veya yaptırın. (02 Ocak 2019)

25 kuruşluk poşetin 15 kuruşunun vergi olmasının ve paralı otoyolların verdiği ilhamla, al sana uçuk bir öneri: Yaya trafiğinin yoğun olduğu caddelerde otokaldırım uygulaması yapın. Cadde başına ve çıkına kumbara koyun. Buralarda yürümek isteyenlerden para alın. Parası olmayan benim vatandaşım da ara sokakları bedava arşınlasın. (02 Ocak 2019)

Müsbet veya menfi, hayatı olduğu gibi kabûl etmek lâzım. Zaman değişiyor, yeniler geldikçe eskiyor, uzaklaşıyor ve öteleniyoruz, her şeyden. Kısa film festivalinin başlangıcında birkaç kez danışmışladı, sonra 2 kez jüri üyesi yaptılar, bir-iki yıldır bilgi bile göndermiyorlar. Müsbet veya menfi, hayatı olduğu gibi kabûl etmek lâzım. (04 Ocak 2019)

Meselenin bir de şu tarafı var: 25 kuruşa sattığınız poşetin yine çevreye atılmayacağının garantisi var mı? Bence -kasaya koyacağınıza- bastırın 15 kuruşu o poşeti geri alın, dönüştürüp vatandaşa yeniden çakarsınız.(*)
(*) Hiç kullanmadığım bu zarif kelimeyi haberlerden aldım. (06 Ocak 2019)

Üzerimde alışveriş için tek torba bulundurduğumdan alışverişlerimi azar azar yapmaya başladım. Atıyorum, 1 kilo patates, 2 kilo hıyar, 3 kilo domates, 4 kilo muz, 5 kilo portakal alacağıma torbamda fazla yer kaplamasın diye hepsinden yarımşar kilo alıyorum. Marketlerin bir miktar zararı olacak mı ne? (06 Ocak 2019)

Kanyon’a giriyorum, güvenlik görevlisine “Yeni yılınız kutlu olsun.” dedim, tuhaf tuhaf baktı. Bir haftalık gecikme ile kutladığımdan dalga geçiyorum sandı herhalde. Hemen durumu kurtardım, ekledim: “Geç olsun, güç olmasın.” Güldü. (07 Ocak 2019)

Metronun yürüyen merdiveninin başında “Sağ tarafta bekleyiniz – Stand on the right.” yazıyor; 2 saattir bekliyorum bir şey olduğu yok, ne yapmamı önerirsiniz? (Bu işin esprisi) Adı üzerinde, “yürüyen merdiven”, yaya trafiğini hızlandırsın diye yapılmış. Vatandaşı niye beklemeye teşvik ediyorsun? “Yürü, yürümekle yollar aşınmaz.” de; ne bileyim “Yürü ya kulum.” de. En iyisi “Soldan ilerleyiniz.” de. Sağda durma, yerinde sayma yani. (07 Ocak 2019)

Bugünkü alışverişlerimi sırasıyla bozacıdan, balıkçıdan, manavdan ve marketten yaptım. Sırasıyla bozacı, balıkçı, manav poşet parası almadı, market alamadı, çünkü vermedim. Sırasıyla bozacıya kuru fasulye, nohut; balıkçıya pirinç, mercimek; manava un, şeker satmasını önereceğim ve bundan sonra alışverişlerimi oralardan yapacağım. Heeey market, duy bunu. (07 Ocak 2019)

69 yaşımın kanaatine göre, doğrusu toplu taşıma vasıtalarında yaşlılara değil de, yorgun, hasta ve güçsüzlere yer verilmelidir. Her seferinde, şahsıma yer veren gençler gücenmesin diye oturduğumu itiraf ederim (09 Ocak 2019)

Müjde, müjde. Paralı poşet uygulamasında vatandaş lehine çözümü buldum. Manav reyonundan 4 domates, 3 ücretsiz poşet aldım. Fotoğrafta görüldüğü gibi birine domatesleri, birine çay paketini, diğerine ay çekirdeği, beyaz peynir ve çikolatayı koydum. Salına salına eve geldim. Vermeyeceğim o 10+15=25 kuruşu. (Poşetleri çöpe değil, caddedeki geri dönüşüm kutusuna atıyorum.) (09 Ocak 2019)

Robin Hood = Errol Flynn, Kevin Costner, Cary Elwes, Russell Crowe, Brian Blessed, Taron Egerton. Herkesin Robin Hood’u kendine, benimki Kevin Costner. (12 Ocak 2019)

Çalışırken arada “Tarkan: Viking Kanı”na göz atıyorum, Kırmızı boya ile yapılan kan görüntüleri, sakıncalı bulunduğundan flulaştırılmış olarak gösteriliyor. Araya reklamlar girdi. Şampuan reklamında “kırık yok” yazısı “kirik yok” şeklinde seslendirilmiş. Öyle anlaşılıyor ki Türkçemizin katledilmesinde herhangi bir sakınca görülmüyor. Bözmeyin mörelinizi, verdir buyuklerimizin bır bıldıgı. (12 Ocak 2019)

(26 Eylül 2019)

Sadi Çilingir

[email protected]

Sinemacılık ve Filmcilik Yararına Bağımsız İletişim Platformu