Tüm Şirketler, 16 – 22 Şubat 2007 Haftalık (Weekly), 29 Aralık 2006 – 22 Şubat 2007 Yıllık (Annual), Eski Yıllar (Ex Years Releases) yıllık (annual), Hafta Hafta (Week by Week) Box Office listesi için tıklayınız. Bu listeden alıntı veya kopyalama yapıldığında kaynak olarak Haftalık Antrakt Sinema Gazetesi‘nin gösterilmesi rica olunur.
Umut Sanat Filmcilik
Umut Sanat Filmcilik, 16 – 22 Şubat 2007 Haftalık Box Office listesi için tıklayınız.
Medyavizyon Film
Medyavizyon Film, 16 – 22 Şubat 2007 Haftalık Box Office listesi için tıklayınız.
35 Milim Filmcilik
35 Milim Filmcilik, 16 – 22 Şubat 2007 Haftalık Box Office listesi için tıklayınız.
Bir Film
Bir Film, 16 – 22 Şubat 2007 Haftalık Box Office listesi için tıklayınız.
Ölümle Dans
Jon Keeyes’ın yönettiği ve Edward Furlong, Michael Madsen, Tamer Karadağlı ile Yelda Reynaud’un oynadığı Ölümle Dans (Living & Dying), 30 Mart 2007’de Warner Bros. dağıtımıyla New Films International – Hermes Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Ölümle Dans, gerçekleştirdikleri soygun sonrasında polisten kaçmak için bir kafeteryaya sığınan üç banka soyguncusunun, o sırada içeride bulunan iki katil tarafından müşterilerle birlikte rehin alınmalarını ve kendileri ile içeridekileri kurtarmaya çalışmalarını konu edinen, gerilimi yüksek bir aksiyon filmi.
Next, 27 Nisan’da Amerika ile Aynı Anda Türkiye’de
Başrollerinde Nicolas Cage, Julianne Moore ve Jessica Biel’in oynadığı aksiyon / bilimkurgu filmi Next, ünlü bilim kurgu yazarı Philip K. Dick’in The Golden Man adlı kısa öyküsünden uyarlandı. 90 milyon dolar bütçeli filmin yönetmenliğini Lee Tamahori yapıyor.
Limak Holding, 18. Ankara Uluslararası Film Festivali’nin İsim Sponsorluğunu Üstleniyor
17. Ankara Uluslararası Film Festivali’nin ev sahipliğini yapan Limak Holding, bu yıl Festivale katkılarını daha da arttırarak isim sponsorluğunu üstleniyor. 12 – 22 Nisan tarihleri arasında 18’incisi gerçekleştirilecek olan festival Limak Ankara Uluslararası Film Festivali olarak anılmaya başlanacak. Dünya sinemasından ve Türk sinemasından çok sayıda yıldızın yer alacağı festivalin ev sahipliğini Limak Ambassadore Otel yapacak. Festivalin basın toplantıları ve sinema dünyasının tanınmış isimleriyle söyleşiler de Limak Ambassadore Otel’de gerçekleştirilecek.
Sherrybaby
Laurie Collyer’ın yönettiği ve Maggie Gyllenhaal, Brad William Henke, Sam Bottoms ile Kate Burton’ın oynadığı Sherrybaby, 16 Mart 2007’de Bir Film dağıtımıyla Mars Production tarafından vizyona çıkarıldı.
19 yaşında bir eroin bağımlısıyken hırsızlıktan üç yıl hapis yatan Sherry Swanson’ın tek derdi, yokluğunda abisi ve eşi tarafından yetiştirilen küçük kızı Alexis’e bakabilmektir. Ancak günlük hayatın gerçeklerine hazırlıksızdır. Yönetmen Laurie Collyer, Sherrybaby projesini Sundance ve Cannes Film Festivali atölyelerinde geliştirme fırsatı buldu.
Oscar Töreni’nden Önce Florian Heckel Von Donnersmarck’la Söyleşi
İlk uzun metrajlı filmi Başkalarının Hayatı’yla büyük bir başarı yakalayan genç yönetmen, Von Donnersmarck En İyi Yabancı Film dalında Oscar’a aday olduğunu duyunca çok rahatlamış. 25 Şubat’ta belli olacak Oscar Ödülleri için duygularını şöyle ifade ediyor: “Almanya’da birçok kişi bu adaylığı bekliyordu ve bu her ne kadar bana bağlı olmasa da bende onlara karşı bir sorumluluk yarattı ve onları hayal kırıklığına uğratmak istemedim.” diyor. Yönetmen filmin bu kadar büyük bir başarı yakalamasını işlenen konunun herkes tarafından bilinen bir mevzu olmasına bağlıyor.
Oscar Töreni’nden Önce Florian Heckel Von Donnersmarck’la Söyleşi yazısına devam et
Ulusal Sinemanın Babası Halit Refiğ’e Saygı
Beşiktaş Belediyesi Kültür Sanat Platformu’nun yeni etkinliği Halit Refiğ ile sürüyor. Levent’teki Onat Kutlar Sinema Salonu’nda (Levent Kültür Merkezi) her ay bir hafta sonunda Türk sinemasından bir usta ile birlikte olunuyor veya bir tema işleniyor. Etkinlik 24 Şubat Cumartesi günü saat 16.30’da gerçekleştirilecek. Faruk Şüyün’ün hazırladığı etkinlikte Cüneyt Arkın, Çetin Tunca, Ersin Pertan, Fatih Özgüven, Fuat Erman, Gülçin Bermek, Irmak Zileli, Neslihan Glosset, Nilüfer Aydan, Pınar Tınaz Gürmen, Selda Alkor ve Şengün Kılıç konuşmacı olarak yer alacaklar.
Ulusal Sinemanın Babası Halit Refiğ’e Saygı yazısına devam et
The Chronicles of Narnia: Prince Caspian’ın Çekimleri Başladı
C. S. Lewis’in romanından uyarlanan 180 milyon dolar bütçeli Narnia Günlükleri: Aslan, Cadı ve Dolap (The Chronicles of Narnia: The Lion, the Witch and the Wardrobe), geçtiğimiz yıl tüm dünyada olduğu gibi Türkiye sinemalarında da olay yaratmış, bir elbise dolabının arkasında gizlenen büyüleyici Narnia ülkesinin göz kamaştırıcı güzellikleri çocuklar kadar büyükleri de büyülemişti. Çekimlerine 2006 yılı Ekim ayında başlanan ikinci bölüm Narnia Günlükleri: Prens Kaspiyan’ın (The Chronicles of Narnia: Prince Caspian), 14 Aralık 2007’de gösterime gireceği açıklanmıştı. Ancak Disney yetkilileri, şimdi gösterim tarihini birkaç ay ileriye atarak filmin 2008 yaz aylarında gösterilmesine karar verdi.
- Basın Bülteni
- Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
Terabithia Köprüsü – Prince of Caspian
Walt Disney ve Walden Media işbirliği dünya sinemalarında 744 milyon dolar hasılat elde eden 180 milyon dolar bütçeli ve Oscar ödüllü Narnia Günlükleri: Aslan, Cadı ve Dolap’tan sonra 4 günlük Kuzey Amerika sinema hasılatı 28 milyon doları bulan ve 16 Mart’tan itibaren Türkiye sinemalarında gösterilmeye başlanacak olan Bridge to Terabithia – Terabithia Köprüsü’yle devam etti. Walt Disney ve Walden Media işbirliğinin bir sonraki adımı ise Mayıs 2008’de sinemaseverlere sunulacak olan Narnia Günlükleri 2 ya da Prince of Caspian. Ülkemize Fida Film tarafından getirilen Terabithia Köprüsü, sinemalara UIP Filmcilik tarafından dağıtılacak.
Haydi, trenlere binin…
Barış Pirhasan, 2001 yılında çektiği O da Beni Seviyor filminden 6 yıl sonra Adem’in Trenleri filmi ile 2 Mart’ta izleyicisiyle buluşacak. Başrollerinde Cem Özer, Nurgül Yeşilçay, Derya Alabora, Erkan Taşdöğen, Yıldız Kültür, Turhan Özdemir, Asuman Dabak ve Ezel Akay’ın rol aldığı filmin küçük oyuncuları ise Adem rolünde Fıratcan Aydın ve Fatmacık rolünde Zeynep Deniz Özbay.
Filmin konusu:
Manisa’nın Karaağaçlı kasabasında yaşananları 6 yaşında, Adem adlı küçük bir çocuğun gözünden anlatan film, aslında her insanın bir sırrı olduğunu göstermeye çalışıyor ve bunu yaparken de değerlerimizi sorguluyor.
Hasan Hoca (Cem Özer), hamileyken terk edilmiş Hacer’i (Nurgül Yeşilçay), ailesinden ve söylentilerden korumak için nikâhına alır. Ama bu durumda köylerinde yaşamayacaklarını anladıkları için üçü birlikte köy köy, kasaba kasaba dolaşmaya ve geçimlerini sağlamaya çalışırlar. Hasan Hoca yıllarca Hacer’in kızı Fatmacık’a karşılık beklemeden bakar. Hacer’e el sürmeyen Hasan Hoca, onları sadece korumak için sahiplenmiştir belli ki… Belki de bir gün Hacer’in ‘sahibine’ döneceğine inandığı içindir, bilinmez…
Bir Ramazan günü, alacakaranlıkta Hasan Hoca, Hacer ve Fatmacık, üç beş hanelik, küçük bir tren istasyonu olan Manisa’nın Karaağaçlı beldesinde inerler. Hasan Hoca abdestini aldıktan sonra yüksekçe bir yere çıkarak ezan okur. Herkes uyanır, kasabalı Ramazan’ı hocasız geçirmek istemediği için hoca çağırmıştır. Karaağaçlı’nın imamı olma karşılığında ise hocanın istediği sadece iftarlıktır. Hoca, Karaağaçlı’ya namaz kıldırır, ezan okur, çocuklara günde 2 defa Kur’an dersi verir. Günler birbirini kovalarken, hocanın yaşının büyük, ondan her zaman dört adım geri yürüyen ve korkak davranan karısının genç olması herkesin dikkatini çeker. Herkese göre onların bir sırrı vardır. Ama sırrı olan sadece onlar mıdır? Ya kasabalı! Onların sırrı yok mudur?
Kasabalı, hoca ve karısının yıllarca gizledikleri sırlarına tanık olurlarken aslında herkesin bir sırrı olduğunu ortaya çıkaracaktır.
Hacer, yıllar sonra Fatmacık’ın babasıyla karşılaşır, işte olaylar ondan sonra başlar. Lirik ve hüzünlü bir hâl alan film, sonunda bir aşk filmine dönüşür. Kazanan kim ve ne olacaktır?
Trenlerle selâm yollayın Adem’e…
Yaşanmış bir olaydan yola çıkarak sinema perdesine aktarılan film; Adem’in gözünden izleyiciyi “Günah ve sevap nedir? Merhamet ve erdem ne demektir?” gibi sorgulamalara davet ediyor. Film bunları yaparken, naif bir yaklaşımla izleyiciyi bazen acı acı güldürüyor bazen de düşündürüyor…
Adem, doğduğu zamandan beri, birileri kasabalarına gelip gitmişlerdir, bir gün Fatmacıkların da gideceklerini düşünür. Her gidenden, kendisine trenlerle selâm yollamasını söyler. Bir tren tutkunudur Adem. Onun bakış açısı ve söylemleri filmdeki bizden duygusunu çok güzel bir şekilde ifade eder. Hasan hoca bir gün derste öğrencilerine sorar, “Niçin dünyaya geldik?” Adem’in cevabı naiftir. “Süt taşımak için.” Oysaki sınıftaki diğer cevaplar, daha ciddidir. Hasan Hoca, filmin sonlarına doğru kasabada yaşananlardan dolayı bitkin bir haldedir ve kendisini sorgulamaktadır. Kendisinin nasıl biri olduğunu sorar sınıfta. Adem’in cevabı, “İlk geldiğinde zalim, sonra mübarek, şimdi de zavallı. Annem öyle diyor.” Hasan Hoca’nın film boyunca, kasabalı tarafından yorumlanışı işte bu üç sözcüktür. İsmail Doruk’un senaryosunu yazdığı bu filmin her karesi samimi, yalın, ‘bizden’ duygusunu hissettiriyor izleyiciye.
Hocanın, Hacer ve Fatmacık’a sahip çıkması ve bir gün Hacer’in “sahibi” arasındaki tercihi sırasındaki söyledikleri, Atıf Yılmaz’ın Selvi Boylum Al Yazmalım filminde Türkan Şoray’ın Asya rolündeki şu iç konuşmasını hatırlatıyor bize: “Sevgi nedir? Sevgi emek ister.” Barış Pirhasan’ın Atıf Yılmaz’la Aaah Belinda, Asiye Nasıl Kurtulur, Adı Vasfiye filmlerinde birlikte çalışmış bir yönetmen. Bu etkilenme, seyircide olumlu etkiler uyandırıyor.
Cem Özer, hoca rolüyle çok başarılı bir performans sergiliyor. Ödüllü görüntü yönetmeni Peter Steuger’in başarılı çalışma sergilemesi sonucunda, kurgu ekibi, duyduğumuza göre “kesecek bir kare bulunamıyor” diye feryat etmişler.
Bir de müzikleri var tabii filmin. Kedi Müzik’ten Ender Akay ve Sunay Özgür imzası taşıyan filmin müzikleri, filmin galasının gerçekleştirildiği G-Mall sinemalarında kokteyl boyunca, konuklara eşlik etti. En yakın zamanda soundtrack’ini bekliyoruz.
Son olarak da filmin yapımcılarından Ezel Akay ve yönetmeni Barış Pirhasan’ın söylediklerine kulak verelim:
Haydi, trenlere binin,
bizim istasyonda inin,
başka hiçbir şey beklemiyoruz sizden;
sadece, bizi seyredin…
(28 Şubat 2007)
Asya Çağlar
Sıradan Bir Aile
Osmanlı Bankası Müzesi Sineması’nda İktisat / Ekonomi teması altında, 22 Şubat 2007, Perşembe günü, saat 19:00’da Sıradan Bir Aile adlı İsveç yapımı belgesel gösterilecek. Yönetmenliğini Fredrik Gertten’in yaptığı belgeselin ardından, B. Ü. Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Koray Çalışkan, Ne O Liberal? Arjantin’den Türkiye’ye Önümüzdeki Yirmi Yılda Olacaklar konulu bir söyleşi yapacak. Belgesel, Arjantin’de son dönem kriziyle birlikte orta sınıfın yok oluşunu gözler önüne seren çarpıcı bir film.