Özcan Alper’in yönetmenliğini yaptığı Sonbahar, 9. Uluslararası Tiflis Film Festivali’nde Gümüş Prometus ödülünü aldı. Altın Prometus ödülü ise Sırp asıllı Stefan Arsenijevic’in Love and Other Crimes adlı filmine gitti. 15. Adana Altın Koza Film Festivali’nde En İyi Film ödülü dahil, şimdiye kadar ulusal ve uluslararası festivallerden 9 ödülü daha olan Sonbahar filmi 19 Aralık’ta vizyona girecek. Özcan Alper’in ilk filmi olan Sonbahar, 2009 yılında da uluslararası festivaller turuna devam edecek.

Özcan Alper’in her festivalden ödülle dönen filmi Sonbahar’ın galası 16 Aralık 2008 Salı akşamı Beyoğlu Emek Sineması’nda yapıldı. Çok yoğun bir katılımın olduğu galada göze çarpan ünlü isimler arasında Vedat Türkali, Sırrı Süreyya Önder, Yüksel Aksu, Tülin Özen, Erkan Can, İsmail Güneş, Ahmet Soner, Derya Alabora, Ersin Pertan, Aydın Sayman, Mazlum Çimen, Yıldırım Beyazıt, Raşit Çelikezer, Akasya Asıltürkmen, Özay Fecht, Cemal Okan, İştar Gökseven, Olgun Şimşek, Feza Çaldıran ve filmin başrol oyuncusu A. Onur Saylak vardı.

Bir grup yaşlı insanın dramının anlatıldığı ve Mahsun Kırmızıgül’ün yönettiği Beyaz Melek, Tahran’da 01 – 11 Şubat 2009 tarihleri arasında gerçekleşecek 27. Fajr Uluslararası Film Festivali’nin uluslararası yarışma bölümüne katılacak. Beyaz Melek, Uluslararası Houston Film Festivali’nden En İyi Yabancı Film ve En İyi Yönetmen ödülleriyle dönmüştü. Beyaz Melek, İran’dan sonra Mart ayında da Amerika’nın California eyaletinden davet aldığı bir festivale daha gidecek. Mahsun Kırmızıgül, 12 Mart’ta vizyona girecek Güneşi Gördüm adlı yeni filminin çekimlerine ise Kars’ta devam ediyor. (Haber: Serpil Boydak.)

• Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.

Son günlerde A.R.O.G. filmi etrafındaki tartışmalar ve iddialar üzerine, sinemayla ilgilenen bir sivil toplum örgütü olarak TÜRSAK adına vakıf başkanı Engin Yiğitgil’in açıklama yaptı. Açıklama şöyle başlıyor:
“Mizah kariyerindeki başarıyı sinemaya da taşıyan oyuncu ve yönetmen Cem Yılmaz’ın son filmi A.R.O.G.’a yöneltilen haksız söylemler, sadece yönetmenlerine ve yaratıcılarına değil aynı zamanda genelde “sinema”ya verdiği zararla uzun vadeli bir “yıpratma” etkisi taşıyor; bu son derece üzüntü verici… Üstelik bilerek ya da bilmeyerek verilen bu zararın, yıllardır …”