Bir Düşüşün Anatomisi

Justine Triet’in yönettiği ve Sandra Hüller, Swann Arlaud, Milo Machado Graner ile Antoine Reinartz’ın oynadığı Bir Düşüşün Anatomisi (Anatomie d’une Chute – Anatomy of a Fall), 03 Kasım 2023’de Başka Sinema dağıtımıyla Mars Production tarafından vizyona çıkarıldı.
Film, Fransız Alpleri’nde bir kulübede kocası Samuel ve görme engelli oğluyla yaşayan Alman yazar Sandra’yı izliyor. Samuel düşerek ölür fakat soruşturma sonunda ölüm nedeninin intihar mı kaza mı olduğu kesinleşmeyince Sandra cinayet suçlamasıyla tutuklanır. Samuel’in ölümünün sorgulandığı mahkeme süreci, tamamen tatsız bir psikolojik yolculuğa dönüşür.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Fragman
  • IMDb
  • Ferhan Baran Yazıyor

Bir Düşüşün Anatomisi yazısına devam et

İnsan Ne İçin Yaşar

Miyazaki’nin veda filmi olduğu söylenen 2013 yapımı ‘Rüzgar Yükseliyor / Kaze Tachini’yi Berkin Elvan’ı kaybetmenin kederi ile izlemiş ve kaleme aldığım yazımı; yüzemediği denizlerin, okuyamadığı kitapların, izleyemediği filmlerin, yaşayamadığı aşkların ondan çalındığı küçük çocuğa ithaf etmiştim. Aradan 10 yıl geçti. Yükselen rüzgârlarda küçük Berkin’lere daha mutlu ve özgür bir yaşam sözümüzü yerine getiremedik. Bunun hüznünü yaşarken Japonya semalarından yükselen bilge Miyazaki vedasını bir kez daha erteledi ve 82 yaşında ‘Çocuk ve Balıkçıl / Kimitachi Wa Dô Ka’ ile belki de senenin en güzel sürprizini yaptı. Göklere uçaklara olan tutkusunu bildiğimiz büyük usta bir önceki filminde uçak tasarımcısı Jiro Horikoshi’nin biyografisinden yola çıkarken Almanya ile paralel olarak militarizmin tırmandığı Japonya’nın tarihten bildiğimiz mahvını hazırlayan gelişmeleri perdeye taşımıştı. Sinemacının filmografisine damgasını vurmuş fantastik unsurlardan büyük ölçüde arınmış olan bu yapımı onun hayli karanlık tonlarda yol alan buruk vedası olarak nitelendirdiğimi hatırlıyorum.

10 yılın ardından bu son dönüşünde İkinci Dünya Savaşı dehşetinin süregeldiği yılları anlatmayı sürdüren Miyazaki, Genzaburō Yoshino’nun 1937 tarihli, filme Japonca özgün adını vermiş mangası ‘İnsan Nasıl Yaşar?’dan yola çıkmış olmasına karşın izleyicisini kendi çocukluğuna ve görkemli kariyerini süsleyen fantastik dünyaya taşıyan ‘Fellini Amarcord’u anımsatır bir hatıra albümüne imza atmış. 1941 doğumlu yönetmenin annesini filmin ana karakteri küçük Mahito gibi bombardımanda alevler içinde kalan hastanede yitirmediğini ama genç sayılabilecek bir yaşta tüberkülozdan kaybettiğini, savaşın en karanlık günlerinde ailesi bir süreliğine kırsalda yaşadığını, pek yakın olmadığı babasının uçak mühendisi olduğunu biliyoruz. Mahito da annesinin yerine geçen teyzesi ile birlikte doğanın içindeki yeni hayatına uyum sağlamaya çalışırken, ona annesinden haber getiren -hatta annesinin sesini taklit eden- insan formuna da girebilen koca burunlu gri balıkçılın rehberliğinde, büyük amcasının inşa ettiği gizemli kulenin tünellerinden başka bir aleme geçiş yapıyor. Bu muhteşem serüvende karşısına çıkan ve onun başını türlü beladan kurtaracak olan denizci Kiriko, ateş kadın Himi, faşist krala hizmet eden dev muhabbet kuşları, insan olmak için dünyanın kapısından geçen warawaralar ve diğerleri Miyazaki’nin fantastik filmografisinden izler taşıyor. Filmin heyecan verici doğum odası sahnesinde hamile teyzesi Natsuko ile karşılaşıyor. Mahito’nun -ve de Miyazaki’nin- anne özlemi onların ruhani alemdeki arayışlarını tetikliyor. Kubrick’in ‘2001’inden fırlamışa benzeyen farklı formda bir ‘kara taş’ ve de kötülük bulaşmamış küçük taşlarla yarattığı evrenin bekçiliğini yapan büyük amca devreye giriyor daha sonra. Ondan bolluk, huzur ve güzelliklerle dolu bir dünya yaratmasını, ‘insanın bunun için yaşaması gerektiği’ öğüdünü alıyor. Dizginlenemez cinayetler ve kötülüklerle dolu, yakında yok olacak bir dünyaya dönüş nafile mi diye düşünmeden edemiyor insan. Miyazaki’nin de kafası karışık sanırım ama durmadan dönen dünya misali hayal etmekten kendini alamıyor, barışı, dostluğu, doğayı yücelten şiirsel düşlerine dalmaktan başka yol bulamıyor nihayetinde. Büyük bilgenin muhtemel vasiyet filmi yoruma açık sayısız ayrıntı barındırıyor. Onun görkemli sinema kariyerinden değerli parçaların izini süreceğiniz, her izleyişte farklı şeyler keşfedeceğiniz bu sinema şölenini kaçırmayın.

(27 Ekim 2023)

Ferhan Baran

[email protected]

Sessiz Gece

John Woo’nun yönettiği ve Joel Kinnaman, Catalina Sandino Moreno, Kid Cudi ile Harold Torres’in oynadığı Sessiz Gece (Silent Night), 08 Aralık 2023’de Özen Film dağıtımıyla Özen Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Sessiz Gece, oğlunun ölümünün sorumlularından intikam almak için suç dolu bir dünyaya adım atan acılı bir babanın hikâyesini beyazperdeye getiriyor. Noel arifesinde kavgalı iki çete arasındaki çatışma, Brian Godlock’un oğlunun ölümüyle sonuçlanır. Kendisini dilsiz bırakan bir yaralanmanın ardından iyileşmeye çalışan Godlock, adaleti kendi elleriyle sağlamak, oğlunun ölümümün intikamını almak için harekete geçer.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Fragman: 1 / 2
  • IMDb

Taylor Swift: The Eras Tour

Sam Wrench’in yönettiği ve Taylor Swift, Amanda Balen, Taylor Banks, Karen Chuang, Audrey Douglass, Tori Evans, Tamiya Lewis, Sam McWilliams, Sydney Moss, Natalie Peterson, Jan Ravnik, Natalie Reid, Kameron Saunders, Kevin Scheitzbach, Raphael Thomas ile Whyley Yoshimura’nın oynadığı Taylor Swift: The Eras Tour, 03 Kasım 2023’de CGV Mars Dağıtım dağıtımıyla Trafalgar Releasing tarafından vizyona çıkarıldı.
Kültürel fenomen beyazperdede sinemaseverlerin karşısında devam ediyor. Tarih yazan turnenin sinematik yorumu ile kendini nefes kesici bir konser filmi deneyimine bırak. İzlerken Taylor Swift Eras turnuvasının giysilerini ve bilekliklerini giymen önerilir.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • IMDb

Taylor Swift: The Eras Tour yazısına devam et

Ferhan Baran Yazıyor: Petrol Kadar Kara

Unutulmuş tarihi süreçleri derin bir inceleme sonucunda gün ışığına çıkarmasıyla bilinen araştırmacı gazeteci yazar David Grann’in 2017 yılında yayımlandığında büyük yankı uyandıran kitabı ‘Dolunay Katilleri: Osage Cinayetleri ve FBI’ın Doğuşu’ bir ulusun geçmiş günahlarını belgeleri ile ortaya koyan dehşetengiz bir Amerikan suç ve ırkçılık öyküsüdür. Kitabın merkezinde ABD hükümeti tarafından Oklahoma’daki Kızılderili … Devamı…»