Toplumsal Çürümenin de Kokusunu Duyacaksınız

İkinci Dünya Savaşı, devam ettiği sürece değil, bitiminden uzun yıllar sonra da etkilerini sürdürmüş dünyada. Savaşın üzerinden çeyrek yüzyıl geçmesine rağmen Almanya’da hayatların nasıl karardığını izlemek acı veriyor.

Fatih Akın, Berlin’de Altın Ayı için yarışan yeni filmi “Altın Eldiven”le toplumun yozlaşmasını, insanların çözümsüzlüğünü, duyarsızlığını, düzeni sağlaması beklenen devlet kolluk güçlerinin de görevlerini umursamamasını seriyor gözler önüne. Çok etkili bir film “Altın Eldiven”. Jürinin de o etkiyle oy vermediğini düşünebiliriz, haksız bir düşünce de değil bana sorarsanız. Çünkü… çünküsü aşağıda.

Yaşanmış bir olayı anlatan romandan uyarlanan filmde yaşananlara; bu gün, belki kitle iletişim araçlarının yaygınlaşması, teknolojik gelişimle yıldırım hızıyla dünyanın bir diğer ucuna ulaşmasıyla daha sık rastlıyoruz. Ancak 1970’ler Almanya’sında, çözümsüzlük batağına saplanmış onca insanın yaşadığı çok çarpıcı. Tabii, şiddetin bu denli yoğun verilmesi etkiyi alabildiğine arttırıyor.

İyi yönetmen…

Fatih Akın, -artık her ne nedenle olursa olsun, orası önemli değil, ister hastalık deyin, ister delilik, isterse vahşet- “ıskartaya çıkmış” savaş artıklarının devam ettiği “Altın Eldiven” barında, zararsızmış gibi görünen ama içinde fırtınalar estiren Fritz Honka’nın yaşadıklarına odaklanıyor. Yapacak bir şeyleri kalmayan müdavimler içkide teselli bulurken birbirlerini de iğnelemekten geri kalmıyor. Gece gündüz küp gibi içen Honka, cinsel açlık çeken, alabildiğine çirkin (Notre Dame’ın Kamburu Quasimodo) ve daha da önemlisi katil ruhlu biridir. Barda gördüğü her kadını evine götürmek ve onlarla çiftleşmek ister. Başarısız olduğunda da yapabileceği tek şeye başvurur. Başka şansı da yoktur.

Bir kara film

Sam Peckinpah’ın 1974 tarihli, “Bana Onun Kellesini Getirin” filminde çürüme kokusu, oturduğumuz koltuğa kadar gelmişti. Şimdi Fatih Akın’ın filminde de aynı çürüme kokusu yine burnumuzu tahriş ediyor. Akın, tek taraflı ve vahşi bir cinsellik yaşanan, cinayetlerin işlendiği yatak odasına hiç girmiyor. Filme sadece görüntüler üzerinden bakarsanız, ne vahşeti görüyorsunuz ne de çirkin cinselliği… Ama içinizin kalkmaması kusmamanız için kendinizi iyiden iyiye sıkmanız gerekiyor. Bir şey yapamamanın haklı çaresizliğiyle büyülenmişçesine beyazperdeye odaklanıyorsunuz.

Fatih Akın, hem oyuncu seçiminde başarılı hem de rejide; bir de mekân kullanımında. Filmin başrolündeki genç Jonas Dassler, tipik bir Quasimodo olmuş çok başarılı bir makyajla.

(05 Nisan 2019)

Korkut Akın

korkutakin@gmail.com

Büyük Macera

Senaryosu Billy Frolick tarafından yazılan animasyon film Büyük Macera (The Big Trip), 12 Nisan 2019’da CGV Mars Dağıtım dağıtımıyla Filmartı Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Büyük Macera, şapşal postacı leyleğin yavru bir pandayı yanlış adrese teslim etmesiyle başlıyor. Bu çok sevimli panda yavrusu evinden oldukça uzaktadır ve ayı MicMic’in O’nu ailesine götürmekten başka hiçbir çaresi yoktur. Doğanın renkli köşelerinde geçen bu macera dolu yolculukta Ayı MicMic’e geveze pelikan, korkak kurt, romantik kaplan ve durmak bilmeyen Tavşan arkadaşları yardımcı olmaya çalışırlar. Filmin senaryosu ünlü Madagasgar filminin senaristi Billy Frolick’e ait.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Fragman
  • IMDb

Büyük Macera yazısına devam et

Kulyas: Lanetin Bedeli Geliyor

Genç yönetmenlerimizden Yunus Şevik, nam-ı diğer Çeken Adam, Kulyas: Lanetin Bedeli isimli korku tarzındaki sinema filmiyle beyazperdede boy göstermeye geliyor. Sadece ülkemizde değil yurt dışında da bu filmi gösterime sokmak istediğini ifade eden Çeken Adam, “Türkler bunu da mı yapmış?” dedirtmek istediğini dile getirirken şimdiden stüdyoda İngilizce alt yazı çalışmalarına başladı. Film Ağva, Gebze ve Çatalca’da toplam 6 köy 12 mekânda çekildi.

Ayhan Ergürsel’i Kaybettik

Sinemamızın önemli kurgucularından Ayhan Ergürsel, 29 Mart 2019 Cuma günü (bugün) 03:00’te hayatını kaybetti. Ergürsel’in çalıştığı filmler arasında Cazibe Hanım’ın Gündüz Düşleri, Ağrı’ya Dönüş, Kız Kulesi Aşıkları, Buluşma, Mum Kokulu Kadınlar, Kasaba, Mayıs Sıkıntısı, Renkli Türkçe, Uzak, 11’e 10 Kala, Meleğin Düşüşü, Havar, İklimler, Yumurta, Bal, Üç Maymun, Gelecek Uzun Sürer, Gözetleme Kulesi, Küf, Kümes, Albüm, Yurt, Buğday, Bütün Saadetler Mümkündür gibi filmler var. Cenazesi Şişli Merkez Camii’nde kılınacak ikindi namazını müteakip defnedilecek olan merhuma tanrıdan rahmet, kederli ailesine sabırlar dileriz.

Kolej Havası

Sertan Ünver’in yönettiği ve Metin Tekin, Feyyaz Uçar, Rıza Çalımbay ile Mehmet Özdilek’in oynadığı belgesel film Kolej Havası, 06 Eylül 2019’da CGV Mars Dağıtım dağıtımıyla Güverte Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Belgesel film, Kolej Havası, Beşiktaş Jimnastik Kulübü’nün değerlerini ve Türk futbolunun dünü ile bugününü, 1989 – 1992 yılları arasında kazanılan 3 şampiyonluk üzerinden anlatıyor. Türk futbol tarihinin bir dönemine damga vuran Metin – Ali – Feyyaz üçlüsünün öncülük ettiği Beşiktaş Jimnastik Kulübü futbol takımını, efsane Teknik Direktör Serpil Hamdi Tüzün’ü ve sevilen ve unutulmayan başkan Süleyman Seba’yı beyazperdeye getiriyor.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Facebook
  • Teaser: 1 / 2
  • IMDb

Kolej Havası yazısına devam et

Korkut Akın Yazıyor: Deli ve Dahi

İnsan duygularıyla yaşar: Sevinir, üzülür, hoşlanır, kızar, gülümser, beğenir, gerginleşir, yumuşar… Sever ve sevilir de. Hepimiz için geçerli olan bu hal ve durumlar genel anlamıyla yaşamımızı da belirler. Bu, giderek kalıcılaşabilir… Kendinize anlatsanız da başkasına anlatamayabilirsiniz. Çağlar boyu insanlar bunun gibi birçok durumla karşı karşıya kalınca kimine hoşgörülü, kimine daha keskin tavır alıp bir kısmını da görmezden gelmiş. … Devamı… »

1457 Ankara

Halil Yetiş’in yönettiği ve müziklerini Korhan Futacı ile Kara Orkestra’nın yaptığı belgesel film 1957 Ankara, 01 Nisan 2019’da Kontrabandapart dağıtımıyla Artıkişler Kollektifi tarafından vizyona çıkarıldı.
Film, Ankara’nın dinozor parklı, sarı dozerli hallerine bakıyor. Film, şehrin makineye dönüşmesini anlatan bir “endüstriyel film” olarak montajlandı. Kentsel şiddetin, yapım ve yıkım metafiziğini ele alırken kendi şehrini arayan flanörün izlenimlerini barındırır. Bu izlenimler, kentin doğayla ilişkisinin şiddetli biçimde bozulmasından, kent kültürünün, kentli olmanın öznelliklerinin yıkımından türeyen korku ve endişeyi görselleştirme arayışıdır.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Facebook
  • Fragman
  • IMDb

1457 Ankara yazısına devam et