Mülteci Film Günleri

Türkiye’de ilk kez göç, sığınmacılık ve mültecilik konularını ele alan film günleri düzenleniyor. 29 – 31 Mayıs 2015 tarihleri arasında Kızılay Büyülüfener Sineması’nda seyirci ile buluşacak olan Mülteci Film Günleri’nde (Refugee Film Days) kısa ve uzun metrajlı filmlere yer verilecek. Mülteci Film Günleri kapsamında Buharlaşan Sınırlar (Evaporating Borders), Ruh İşgali (Haunted), Sizin Ardınızdan Denizi Serpeceğiz (And We Will Throw The Sea Behind You), Al-Yarmouk’tan Mektuplar (Letters From Al-Yarmouk) ve Sierra Leone’nin Mülteci Yıldızları (Sierra Leone’s Refugee All Stars) adlı filmler gösterime sunulacak.

Çocuklar için İnsan Hakları ve Sinema Projesi Soma’daydı

Çocuklar için İnsan Hakları ve Sinema Projesi Soma etkinlikleri, 25 – 28 Nisan 2015 tarihlerinde gerçekleştirildi. Soma faciasının yıldönümünün yaklaştığı günlerde yapılan ziyaret ve atölye çalışması özellikle çocukların ve gençlerin moral kazanmalarına ve yaşadıkları travmatik durumların etkilerini bir parça da olsa azaltmaya katkıda bulunmayı amaçladı. Savunmasız çocukların insan hakları konusundaki farkındalıklarını ve sinema konusundaki bilgilerini arttırmak ve yeteneklerini geliştirmek ve kendilerini daha iyi ifade edebilmelerine destek olmayı amaçlayan projenin ilk ayağı Mart ayında Van Barosu’nun ev sahipliğinde gerçekleşmişti.

Çocuklar için İnsan Hakları ve Sinema Projesi Soma’daydı yazısına devam et

Berna Laçin Anneler Günü’nde Kızı Ada İle Birlikte Bursa Carrefour’da Sevenleriyle Buluştu

Sinema, tiyatro ve dizi oyuncusu Berna Laçin, Anneler Günü’nde kızı Ada ile birlikte Carrefour Bursa Alışveriş Merkezi’nde sevenleriyle buluştu. Berna Laçin ve kızı Ada, önce ziyaretçilerle söyleşi yaptı. Ardından da özel imza günü etkinliğine katıldı. Anneler gününde kızıyla anne-kız ilişkilerini anlatan Laçin, merak edilen soruları da tüm yanıtladı. Berna Laçin, “Çalıştığım zaman Ada’yı ihmal ettiğimi düşünüyorum.” dedi. Anne olmanın hayatını değiştirdiğini dile getiren sanatçı, “İlk evlendiğimizde 5 sene çocuğumuz yoktu. Geriye dönüp baktığımda evimiz ekmek kokmuyordu. Ada doğunca bizim ev yuva oldu.” şeklinde konuştu.

Defne Halman Yalnız Değildir, Sanatçıya Saldırılarınıza Karşı Direneceğiz

Sadri Alışık Sinema ve Tiyatro Oyuncu Ödülleri Töreni’nde söylediği sözler nedeniyle oyuncu Defne Halman’a karşı yürütülen kampanyayı protesto amacıyla Sanat Meclisi tarafından kamuoyuna hitaben bir duyuru yayınlandı. Duyuru şöyle: “Her gün yeni bir sindirme, baskı ve susturma saldırısına tanık oluyoruz. Sanatçılar üzerinde yoğunlaşan bu saldırıları, bir sindirme operasyonu olarak değerlendiriyoruz! Bir videoda oynadıkları gerekçesiyle yapılan suç duyurusu nedeniyle çeşitli sanatçılar…”

Zilin Sesi, 22 Mayıs’ta Çalıyor

Konusuyla Yeşilçam’a, biraz da okul filmlerinin unutulmazlarından olan Hababam Sınıfı’na selam gönderen Zilin Sesi, başarılı oyuncu kadrosuyla 22 Mayıs’ta sinemalarda gösterime giriyor. Yapımcılığını Murat Özteke’nin üstlendiği filmin senaryosu Haluk Özenç’e ait. Levent Demirkale’nin yönettiği Zilin Sesi’nde başrolleri, ilk kez bir sinema filminde rol alan şarkıcı Kutsi ve ilk kez bir sinema filminde bir Türk’ü canlandıran Wilma Elles paylaşıyor. Filmin oyuncu kadrosunda yer alan Kemal Kuruçay, Ayhan Kavas, Hakan Salınmış, Barbaros Şansal, Sevil Akı, Kaan Kasapoğlu gibi isimlere Zihni Göktay, Sümer Tilmaç ve Ani İpekkaya gibi usta isimler eşlik ediyor.

Aşk Zahmetli İştir

Thomas Hardy’yi 19. yüzyıl İngiliz edebiyatının devleri arasına katmış ünlü eseri ‘Çılgın Kalabalıktan Uzak / Far From The Madding Crowd’ ikinci kez sinemalarımızda. Eser adını 18. yüzyıl İngiliz yazınının tanınmış pastoral yazarı Thomas Gray’in ‘Bir Kır Mezarlığında Yazılmış Ağıt / Elegy Written in a Country Churchyard’ isimli şiirindeki bir dizeden almıştır (Çılgın kalabalığın çirkin didişmesinden uzakta…). Hardy sanayi devriminin hallaç pamuğu gibi attığı büyük kentin keşkemekeşinden uzakta dingin kırsal hayatı yüceltir üçüncü romanında.

Yazarın bu erken dönem başyapıtı aynı zamanda en aydınlık en umut dolu eseridir. Hardy insanlık halini tüm erdemleri ve kusurları ile bir çiftlikte sergiler. Romanın konusu toprak yaşantısının aman dinlemez koşullarıyla yakından bağlantılıdır. Kişilerin gerçek mutluluğu toprak yaşantısının disiplinine uyumlarıyla sağlanır. Toprak yaşantısına paralel olarak aşk da zahmetli bir iştir. Filizlenen aşkın yeşerebilmesi, ayakta kalabilmesi emek ve sabır gerektirir. Bu yaşantının nimet ve külfetlerini paylaşabilenler gerçek sevgiye kavuşabilir. Hardy çoban-çiftçi karakteri Gabriel Oak gibi emeğin yüceliğine ve kutsallığına inanır. Kadınla erkeğin ancak emeği paylaşabilmek için bir araya geldiklerinde sağlam bir ilişki kurulabileceğini düşünür.

Erkekler dünyasında bir kuyruklu yıldız gibi parlayan romanın ana karakteri güzel ve varlıklı Bathsheba Everdene, geleneklerin kendisi için uygun gördüğü kalıba girmek istemez. Annesiz babasız büyümüş, kendi başına olmaya alışıktır. Özgürlüğüne düşkündür. Hardy kadın bağımsızlığı konu edinen akımlardan çok önce kaleme almıştır eserini. Victoria döneminde kadın özgürlüğünden yana çıkmış olan Hardy’nin Bathsheba’sı gönlü olmasına rağmen toy yaşta bir erkeğin koruması altına girmeye, evlenip çocuk yetiştirmeye razı olmayacaktır. Buna karşılık amcasından miras kalan çiftliği tek başına çekip çevirmeye, çevresindeki erkekler topluluğunu şaşırtmak niyetindedir. Henüz masumluk çağını yaşayan Hardy’nin 32 yaşındayken kaleme aldığı romanda da türlü terslikler olur, olaylar yer yer melodrama kayar ancak ‘Jude the Obscure’ ya da ‘Tess of the D’Urbervilles’in yoğun karamsarlığının hayli öncesinde hayata ve aşka umutla bakmaktadır genç Hardy.

Bu güzel romanın beyazperde ile tanışması 1967 tarihini taşır. ‘Billy the Liar’ ve başrol oyuncusu Julie Christie’ye Oscar ödülünü kazandıran ‘Darling’in ardından dönemin büyük bütçeli projelerinden biri olan romanın ilk uyarlamasına girişir ‘Geceyarısı Kovboyu’ yönetmeni John Schlesinger. Kadro muhteşemdir. Bathsheba rolünü yıldız oyuncusu Christie’ye verecektir. Dönemin ünlü isimleri Alan Bates, Terence Stamp ve Peter Finch çiftliğin güzel sahibesine abayı yakmış üç erkek karakteri canlandırır. Bizde ‘Bir Aşk Yetmez’ adıyla gösterilmiş olan bu ilk versiyon 70 mm formatın görsel olanaklarından başarıyla yararlanmış üç saate yakın destansı bir yapımdır. Kısa bir süre sonra parlak yönetmenlik kariyerine başlayacak olan Nicolas Roeg’in görüntü yönetmenliği koltuğunda oturduğu son işlerden biridir aynı zamanda.

Halen sinemalarda gösterilen taptaze versiyon Thomas Vinterberg imzasını taşıyor. Henüz 29 yaşındayken Dogma akımının başyapıtlarından ‘Şölen / Festen’i yönetmiş olan Danimarkalı sinemacı bu bir saate yakın daha kısa tutulmuş yeni versiyonun altından rahatlıkla kalkmış. Carey Mulligan, Christie’nin hülyalı bakışlı genç kız tiplemesinden çok daha fazla yakışmış Bathsheba rolüne. ‘Pas ve Kemik / De Rouille et d’Os’tan hatırlanan Belçikalı yetenekli oyuncu Matthias Schoenaerts iri yarı cüssesi ve hüzünlü bakışlarıyla tam bir Gabriel Oak olmuş. Uçarı çavuş Francis Troy’da Tom Sturridge ve olgun çiftçi Mr. Boldwood’da tanınmış İngiliz oyuncu Michael Sheen seçimleri gayet yerinde. Thomas Hardy’nin romanında kırları, bayırları yollarıyla gerçeğine çok yakın biçimde çizdiği Wessex’i durup dinlenmeksizin çalışan köylüleri bu kısaltılmış versiyonda geri planda kalmış gerçi. Büyük kentteki sınıf farklarının daha makul bir düzeye inmiş olduğu huzurlu kırsal yaşam ayrıntılarının tadına varmak için romanı da okumanızı tavsiye ederim.

(18 Mayıs 2015)

Ferhan Baran

ferhan@ferhanbaran.com

8. Uluslararası Çaydaçıra Film Festivali

8. Uluslararası Çaydaçıra Film Festivali, bu yıl 12 – 16 Mayıs 2015 tarihleri arasında düzenleniyor. Salı günü başlayacak olan festivale Ediz Hun, Nuri Alço, Bahar Öztan gibi birçok ünlü sinema sanatçısı katılacak. Açıklamalarda bulunan Elazığ Kültür ve Sanat Derneği Başkanı Serdar Kara, “Elazığ’a yakışır bir festival yapacağız. Festival Elazığ’ın tanıtımı konusunda büyük rol oynadığı gibi Elazığ’ı layıkıyla ve en iyi şekilde tanıtacağız. Geçmiş yıllarda olduğu gibi bu yılda Elazığ’da festival dolu dolu ve coşkuyla geçecek. Bu kapsamda Elazığ’da çeşitli film gösterimleri, çeşitli sohbet programları ve çok sayıda etkinlik yapacağız” dedi.

8. Uluslararası Çaydaçıra Film Festivali yazısına devam et

Soma 301

Faik Ahmet Akıncı’nın yönettiği ve Turan Ustabaş, Metin Yüksel, Burcu Küçük ile Fatih Özaşar’ın oynadığı belgesel film Soma 301, 15 Mayıs 2015’de M3 Film dağıtımıyla Batı Yapım tarafından vizyona çıkarıldı.
Soma 301, Türkiye’de maden işçilerinin yaşadığı zorlukları, yapılan haksızlıkları, ihmalleri gözler önüne seren bir film olma özelliği taşıyor. Senaryosu Faik Ahmet Akıncı tarafından yazılan belgeselin müzikleri Mustafa Yazıcıoğlu, kurgusu Duygu Arabacı tarafından yapıldı. Naz Işık Top’un sanat yönetmenliğini yaptığı filmin yapımcılığını Faik Can Akıncı üstlendi. Filmin yardımcı yönetmenliğini Hayrettin Batuhan üstlendi.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Fragman
  • IMDb

Çok Beğenilen Korku Filmleri Ammar ve Azazil’in Yönetmeninden Helak: Kayıp Köy, 22 Mayıs’ta Sinemalarda

Herkesin giremediği bu köyden, kimsenin çıkması da mümkün değil. Çok beğenilen korku filmleri Ammar: Cin Tarikatı ve Azazil: Düğüm’ün yönetmeninden kalbinizi zorlayacak yeni bir film, Helak: Kayıp Köy, 22 Mayıs’ta sinemalarda gösterime giriyor. Daha önceki korku filmlerinde kendini kanıtlamış yönetmen Özgür Bakar’ın yeni filmi gizemli bir ailenin işledikleri suçtan kaçarken sığındıkları bir köyde başlarına gelen paranormal olaylar yüzünden korku dolu anlar yaşamasını konu alıyor. Filmde konuk oyuncu olarak beğenilen oyuncu Fırat Tanış da yer alıyor. Korkutma konusunda çok için iddialı olan filmin fragmanı internet ortamında yayına verildi.

  • Basın Bülteni
  • Fragmanı izlemek için tıklayınız.
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.

Hugh Jackman’ın Hafızalardan Silinmeyen Muhteşem Gösterisine Sayılı Günler Kaldı

Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nde 17 Mart 2015’te gerçekleştirdiği muhteşem bir şovla İstanbul’u büyüleyen Hugh Jackman, muhteşem şovu ile geri dönüyor. İlk gösterisinin ardından ses tellerinde meydana gelen kanamanın ilerlemesi sonucu doktorlarının sahneye çıkmasına izin vermediği ünlü oyuncu, 30, 31 Mayıs ve 01 Haziran’da bir kez daha hayranlarıyla buluşmak için gün sayıyor. Broadway’in de aranan yüzlerinden olan Jackman, İstanbul’da uzun süre hafızalardan silinmeyecek bir performansa imza atmıştı. 32 kişilik orkestra ve dans ekibi ile 2 buçuk saat sahnede kalan Jackman hayranlarıyla kendisi ve hayatı ile ilgili muhteşem anlar da paylaşmıştı.

1. Uluslararası Aile Filmleri Festivali Ankara

Ailece izlenebilecek filmlerin yaş farkı gözetmeksizin sunulacağı 1. Uluslararası Aile Filmleri Festivali, yarın Ankara’da başlıyor. Türk Cumhuriyetleri, İran, Japon, Hollywood sinemalarından çok sayıda filmin yer alacağı 10 – 24 Mayıs 2015 tarihleri arasında gerçekleşecek olan festivalin açılışı “beyaz halı töreni”yle Cer Modern’de yapılacak. Festival açılışına, Hülya Koçyiğit, Salih Güney, Engin Altan Düzyatan gibi ünlü isimler katılacak. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, aile bütünlüğünün korunması ve güçlenmesi konusunda yürüttüğü çalışmalar kapsamında bilinç oluşturmak amacıyla düzenlenen Uluslararası Aile Filmleri Festivali’ne destek veriyor.

1. Uluslararası Aile Filmleri Festivali Ankara yazısına devam et

Kahpe Devran

Cahit Çeçen’in senaryosunu yazdığı ve yönetmenliğini yaptığı belgesel, Yeşilçam sokağının cefasını çeken emekçileri anlatıyor. Sokak sakinleri Hasan Gençer, Metin Demir ve Musa Karagöz’le yapılan röportajlar filmin konusunu teşkil ediyor. Yönetmen Cahit Çeçen, Beykent Üniversitesi desteğiyle yaptığı filmini şöyle anlatıyor: “İlk önce filmin kahramanları ile tek tek röportaj gerçekleştirdim. Daha sonra bu röportajlardan bir senaryo çıkardım, mekânları gezdim. Senaryo ve mekân hazırlandıktan sonra çekim ekibini kurdum. Çekimleri de 3 günde tamamladım. 10 gün falan kadar da post-prodüksiyon sürdü. Yani bir – birbuçuk ay içinde filmi tamamlayabildim.”

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Filmi izlemek için tıklayınız.

TEMA Vakfı Yararına Düzenlenen Nefes Resim Sergisi Fulya Sanat Merkezi’nde

Ressam Nazan Pamuk, doğadan aldığı ilhamı sürrealizmle sunduğu, 17. resim sergisi Nefes’i TEMA Vakfı yararına düzenliyor. 19 – 24 Mayıs 2015 tarihleri arasında Fulya Sanat Merkezi’nde gerçekleşecek Nefes Sergisi’nin kapıları sanatla nefes almak isteyen herkese açık olacak. Yurt içinde ve yurt dışında birçok kişisel ve karma sergiye katılan Ressam Nazan Pamuk, sosyal sorumluluğun önemini sanatıyla vurguluyor. Sürrealist tarzıyla öne çıkan eserlerinde ağırlıklı olarak figür üzerinde çalışan Ressam Pamuk, eserlerinde zaman zaman kendisini etkileyen toplumsal olayları ve etkisinde kaldığı görüntüleri kendi kadrajında hayal edip tuvale döküyor.

TEMA Vakfı Yararına Düzenlenen Nefes Resim Sergisi Fulya Sanat Merkezi’nde yazısına devam et

3. Uluslararası Kayseri Altın Çınar Film Festivali, Muhteşem Bir Gala Gecesi ile Kapanışını Yaptı

3. Uluslararası Kayseri Altın Çınar Film Festivali, gala gecesi ile kapanışını yaptı.
08 Mayıs gecesi Kadir Has Kültür ve Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilen gala gecesinde yetkililerin açılış konuşmalarından sonra Grup Patika’nın verdiği müzik ziyafeti geceye renk kattı. Konserin ardından yapılan törende, sinemamızın sevilen oyuncuları Suna Selen, Suzan Avcı ve Yılmaz Köksal’a Sinemanın Çınarı Ödülleri takdim edildi.

3. Uluslararası Kayseri Altın Çınar Film Festivali, Muhteşem Bir Gala Gecesi ile Kapanışını Yaptı yazısına devam et