İzmir Sinema Derneği’nden Hong Kong Film Panorama

İzmir Sinema Derneği ve Hong Kong Ekonomi ve Ticaret Bürosu Brüksel Ofisi, İzmirli sinemaseverlere Hong Kong’un yükselen sinemasından yedi filmlik bir seçki sunuyor. İzmir Sineması’nda gerçekleştirilecek programda, Akşamcı (Jiu Tu – The Drunkard), Aşk Hakkında Her Şey (Duk Haan Chau Faan – All About Love), Ayrılık Kulübü (Fun Sau Suet Oi Nei – Break Up Club), Efeler (Da Lui Toi – Gallants), Gökkuşağından Yankılar (Sui Yuet San Tau – Echoes Of The Rainbow), İnsanlık Komedisi (Yan Gaan Hei Kat – La Comedie Humaine), Kesişen Yollar (Yut Mun Hinneisi) adlı filmler bulunuyor.

  • Basın Bülteni
  • Yüksek çözünürlüklü fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    İzmir Sinema Derneği’nden Hong Kong Film Panorama yazısına devam et
  • Elveda Katya’nın Çekimlerine Mayıs Ayında Başlanıyor

    Usta oyuncu Kadir İnanır’ın başrolünde oynadığı, TV filmleri ve dizileriyle tanınan yönetmen Ahmet Sönmez’in yöneteceği Elveda Katya’nın çekimlerine Mayıs ayının üçüncü haftasında başlanıyor. Türk-Rus ortak yapımı olan Elveda Katya’nın başrollerinde Kadir İnanır’a, Caner Cindoruk, Rüçhan Çalışkur, Anna Andrusenko, Belgin Erdoğan, Beliz Aksoy, Elena Polyanskaya, Ekatarina Malikova ve Yeliz Şar eşlik edecek. Senaryosunu Nalan Merter Savaş’ın yazdığı filmin senaryo danışmanlığını ise Cem Başeskioğlu yapıyor. Elveda Katya’nın çekimleri Batum ve Trabzon’da gerçekleştirilecek.

  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • İnönü Üniversitesi Kısa Film Festivali Bugün Başlıyor

    Malatya İnönü Üniversitesi tarafından bu yıl beşinci kez gerçekleştirilecek olan İnönü Üniversitesi 5. Kısa Film Festivali bugün yapılacak açılış töreni ile başlıyor. Saat 13:30’da başlayacak olan törende Festival Jüri Başkanı Selda Alkor’a Yaşam Boyu Onur Ödülü, SİYAD Kısa Film Yürütme Kurulu Üyesi Banu Bozdemir’e ise SİYAD adına Kısaya Katkı Ödülü verilecek. Dünya sinemasının kısa film örneklerinden olan iki açılış filminin ardından İnönü Üniversitesi Gençlik Orkestrası’nın Film Müzikleri konseri eşliğinde açılış kokteyli gerçekleştirilecek. Daha sonra yarışma dışı bölümünde bulunan filmler izleyicilerle buluşacak.

    Seyfi Teoman

    Ne yazılabilir? Bu yıl, daha yarıya varmadan bu kaçıncı… Seyfi Teoman ile hiç karşılaşmadım ama O’nu tanıyorum, yok, “tanıyorum” dememeliyim, hiç kimse yaptıkları ile özdeş olamaz. Seyfi Teoman’da Bizim Büyük Çaresizliğimiz değildir. Her şeyden önce biri kişi, biri film… Ama nasıl bir kişi, daha yaşama sürecinin başında, 35 yaşında ikinci filmini yapmış bir yönetmen. İlk filmi naif “Tatil Kitabı”, heyecanla gittiğim ama umduğumu bulamadığım bir filmdi, kötü değildi ama ilk filmde beklenebilecek heyecan yoktu. Konu (senaryo) gereği öyle idi belki ve bu senaryoyu da başka yerlere çekebilecek zorlamaları yapmadığı için Teoman’ın filmi önemli idi. Ama “Bizim Büyük Çaresizliğimiz”de her şey yerine oturmuştu. Düz, sıradan bir emanet sürecinde iki kafadar başına neler gelebileceği baştan bilemezlerdi. Bizde seyirci olarak aynı konumda idik.

    O zamanlar Bıçakcı’nın kitabını okumamıştım. Film, beni kitabı okumaya zorlamadı. Bu iyi idi fakat filmi -kısa sürede- unutmak mümkün değildi… Bu arada tanıdığım yapımcısı Yamaç ile görüştüm. Tabi konuşmamızın asıl konusu filmdi ama kitaptan da söz ettim. Bizim filmlerimizde kitap-lar hep göstermelik yer alırlar ama bu filmde “kitap”lar göstermeliğin ötesine geçip, bir unsur oluyorlardı -en azından benim için öyle… Okuduğum, okumamış olsam bile bildiğim kitaplara -asıl önemlisi- yaklaşım önemli idi. Sonra iki erkeğin, evlerine / ellerine emanet edilmiş, hem de bir arkadaş kardeşine / kızkardeşine, annesizliğini unutturmak (serüvenin başlangıcında ölüyordu), gezdirmek, korumak, himaye etmek… Bunların bir kısmını -hiç düşünmedikleri- (kız’ın karşı cinsi başkalarında aramak ve bulmak) olayı son aşamasında öğrenmek -kızın ağzından- ve bunu -içlerinde fırtınalar koparken- sakin karşılamak… Bunların hepsi kitabın olayları ama Teoman sinemasının da olayları. Sonradan kitabı okudum. Yazı başka, film başka ama karşılaştığım birçok yazı/film uyarlamasından sonra, kitabı Bıçakçı’nın, filmi de Teoman’ın diye değerlendirmenin en doğru olan olması gerektiğini düşündüm. (Olması gereken bu ama her uyarlamada maalesef olmuyor.)

    Zaman durmak bilmez ve neler getireceğini de bilemeyiz ama yönetmenliği -artık- yerine oturmuş Teoman’dan yeni filmler beklemekteydik. Bunun, sinemamızın yeni düzeninde hemen olmayacağını biliyoruz ve onun için acelemiz yoktu. Ancak Teoman, “Tepenin Ardı” filmi ile yapımcı olarak adını bize duyurdu. Bu işin başka bir boyutu idi, filmin (daha göremedim) gösterdiği gelişim Teoman’ın lehine idi. Yapımcılığının, yönetmenliğini gölgede bırakacağını hiç düşünmedim. Bir sabah TV.de duyduğum bir haber, eyvah dememe neden oldu. Yarım saat sürmedi gazetede okudum, daha ne olduğunu tam idrak edememiştim. İlk iki (zaten hepi topu iki) filminin yapımcısı Yamaç’ı aradım. Kayseri’ye götürüleceğini söyledi. Oraya gitmem mümkün değildi Nereye gidersem gideyim, aynı gün Boğaziçi Üniversitesi’ne de gitsem, Teoman’a ulaşmak mümkün değildi. O’na ancak filmlerine ulaşarak -tekrar- ulaşmamız mümkün olur. Birde Tepenin Ardı var şimdi, Teoman’ı anmamızın, vesilesi. Dağarcığında neler vardı ben bilmiyorum ancak bilenler mutlaka vardır. Bunlar hangi kıvama gelmişlerdir, nerelere gelirler gelsinler, perdeye yansıyacak duruma gelmelerine, Teoman eliyle gelmelerine imkân yok. Şu veya bu şekilde başkaları ortaya çıkabilecek duruma getirebilir ama bu onların işleri olacaktır. Sanat, sinema kolektif bir sanat olabilir, ancak ne kadar kolektif de olsa yine de bireyseldir, tek kişiliklidir. Bu nedenle, bizlere sadece iki film ulaştırmış Teoman için, verdikleri ile yetinmek durumundayız. Sinemamız bir yönetmenini yitirmedi, O’nun düşlerini, hayallerini, bizim de ümitlerimizi/beklentilerimizi (en azından bir kısmını) yitirdi.

    (14 Mayıs 2012)

    Orhan Ünser

    17. Sadri Alışık Sinema ve Tiyatro Oyuncu Ödülleri Töreni Yapılıyor

    Türkiye’de sinema ve tiyatro dallarında tek ödül veren Sadri Alışık Sinema ve Tiyatro Oyuncu Ödülleri’nin bu yıl 17.si gerçekleşiyor. Efes ve Beşiktaş Belediyesi sponsorluğunda, 07 Mayıs Pazartesi günü 20:30’da Akatlar MKM Atilla İlhan Salonu’nda gerçekleşecek ödül töreninin sunuculuğunu Okan Bayülgen yapacak. 25 kategoride ödülün dağıtılacağı gecede Erol Evgin sahne alacak. Bu yılki sinema jürisinin başkanlığını Atilla Dorsay yaptı.

    İkizler Firarda

    Yusuf Güven ile Necmi Yıldırım’ın yönettiği ve Necmi Yıldırım, Nagehan Başer, Sümer Tilmaç ile Cengiz Küçükayvaz’ın oynadığı İkizler Firarda, 11 Mayıs 2012’de Medyavizyon Film dağıtımıyla Dev Yapım tarafından vizyona çıkarıldı.
    Sihirbazlık yaparak hayatını geçindiren Necmi’nin ikiz kızları vardır. İkizler annelerini kaybettikten sonra babalarına çok bağlanmışlardır ve bir gün babalarından duydukları bir konuşmayı yanlış anlayarak annelerinin hayatta olduklarını zannetmeleriyle onu bulmaya, Bursa’ya gitmeye karar verirler. Komik ve maceralı bir hikâye başlar…

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • Diğer haber ve bağlantılara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    İkizler Firarda yazısına devam et
  • İstanbul Modern Sinema’da Hong Kong Sinemasına Panoramik Bir Bakış

    İstanbul Modern Sinema, Hong Kong Ekonomi ve Ticaret Dairesi işbirliğiyle, Hong Kong’un yükselen sinemasından yedi filmlik bir seçki sunuyor. 10 – 20 Mayıs 2012 tarihleri arasında düzenlenecek seçkide 2010 Berlin Film Festivali’nde ödül alan Gökkuşağından Yankılar (Sui Yuet San Tau), Hong Kong Film Ödülleri’nde En İyi Film seçilen Efeler (Da Lui Toi) ve bir roman uyarlaması olan Akşamcı (Jiu Tu) yer alıyor. Seçkinin diğer filmleri ise İnsanlık Komedisi (Yan Gaan Hei Kat), Kesişen Yollar (Yut Mun Hinneisi), Aşk Hakkında Her Şey (Duk Haan Chau Faan) ve Ayrılık Kulübü (Fun Sau Suet Oi Nei).

  • Basın Bülteni
  • Web Sitesi
  • Diğer basın bültenleri ve yüksek çözünürlüklü fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    İstanbul Modern Sinema’da Hong Kong Sinemasına Panoramik Bir Bakış yazısına devam et
  • Pirana 3DD

    John Gulager’ın yönettiği ve Danielle Panabaker, Ving Rhames, Matt Bush, David Hasselhoff, Christopher Lloyd, Chris Zylka, Allison Mack, Gary Busey ile David Koechner’in oynadığı Pirana 3DD (Piranha 3DD), 22 Haziran 2012’de Pinema Film dağıtımıyla D Productions tarafından vizyona çıkarıldı.
    Victoria Gölü’nde yaşanan olayların ardından, kana susamış piranalar bu sefer yeni açılan Aquapark’ı gözlerine kestireceklerdir. Yaklaşan yazın en popüler mekânı olmaya aday Aquapark’ın açılışında yaşanacak olan vahşet hafızalardan silinmeyecektir.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • IMDb
  • Dünyanın Belgeseli İstanbul’a Geliyor

    Documentarist – İstanbul Belgesel Günleri, 01 – 06 Haziran 2012 tarihleri arasında özel bir programla 5. yaşını kutlamaya hazırlanıyor. Dünyanın en nitelikli belgesel filmlerinden oluşan gösterim seçkileriyle Türkiye’deki film festivalleri içinde kendisine özel bir yer edinen Documentarist – İstanbul Belgesel Günleri, 2012 programıyla da belgesel alanında yeni ufuklara açılıyor. Bugüne kadar belgesel sinemanın pek çok ustasını ağırlayan Documentarist’in bu yılki onur konuğu çağımızın en önemli belgeselcilerinden olan Heddy Honigmann. Geniş kapsamlı bir retrospektifle İstanbul’da ağırlanacak olan yönetmen festivalde bir de sinema dersi verecek.

    Dünyanın Belgeseli İstanbul’a Geliyor yazısına devam et