Altyazı Dergisi’nin Eylül Sayısı Bayilerde

Altyazı Aylık Sinema Dergisi, yeni sezona, ilk filmi Annemi Öldürdüm (J’ai Tué ma Mère) ile büyük gürültü koparan Xavier Dolan’la merhaba diyor. Altyazı’nın vizyon sayfalarında dikkati çeken bir yazı, Başlangıç’ın (Inception) yönetmeni Christopher Nolan’ı mercek altına alıyor ve yönetmenin çıkış filmi Akıl Defteri’nden (Memento), Başlangıç’a dek uzanan tematik bir yönetmen portresi sunuyor. Derginin vizyon ötesi sayfalarında ise 12 Eylül darbesinin Türkiye sineması üzerindeki etkilerini 80 sonrası birçok filmi bir araya getiren inceleyen kapsamlı bir inceleme yer alıyor.

  • Basın Bülteni
  • Web Sitesi
  • Yüksek çözünürlüklü kapak fotoğraflarına haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Altyazı Dergisi’nin Eylül Sayısı Bayilerde yazısına devam et
  • Camino

    Javier Fesser’ın yönettiği ve Nerea Camacho, Carme Elias, Mariano Venancio ile Ana Gracio’nun oynadığı Camino, 17 Eylül 2010’da Medyavizyon Film dağıtımıyla Medyavizyon Film tarafından vizyona çıkarıldı.
    Gerçek bir olaydan esinlenen Camino, 11 yaşında olağanüstü bir genç kızın hayatında yepyeni iki olayla, “aşık olmak” ve “ölüm”le yüzleşmesini konu alan duygu yüklü bir hikâye. Camino, aslında yoluna çıkan engelleri ve hayatına çökmüş karanlığı, derin yaşama, sevme ve mutlu olma arzusu ile delip geçen parlak bir ışık. Camino, İspanya’nın Oscarı sayılan 23. Goya Ödülleri’nde 6 ödül birden aldı.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • IMDb
  • Ali Ulvi Uyanık Yazıyor
  • Diğer basın bültenlerine haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Camino yazısına devam et
  • Altın Portakal’ın İlk Ödülleri

    47. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin Onur Ödülleri, Yıldırım Önal Anı Ödülü, Sinema Emek Ödülü ve ilk kez verilecek Sanatta Sosyal Sorumluluk Ödülü’nü alacak sanatçılar duygu ve görüşlerini açıkladı. Bu yıl 15.si verilecek olan Yaşam Boyu Onur Ödülü’ne, Türk sinemasına yaptığı katkılarından dolayı Ertem Göreç (yönetmen), Safa Önal (senarist), Gülşen Bubikoğlu, Nur Sürer, Metin Akpınar ve Zeki Alasya, Yıldırım Önal Anı Ödülü’ne Yıldız Kenter, Sinemada Emek Ödülü’ne Necmettin Çobanoğlu ile Altın Portakal tarihinde ilk kez verilecek Sanatta Sosyal Sorumluluk Ödülü’ne Müjdat Gezen lâyık görülmüştü.

  • Basın Bülteni
  • Festival hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Yüksek çözünürlüklü fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Altın Portakal’ın İlk Ödülleri yazısına devam et
  • İfakat: Uçuruma Yürüyen Kadınlar’ın Yönetmeni Orhan Tekeoğlu İngiltere’de Aday

    İfakat: Uçuruma Yürüyen Kadınlar adlı belgesel filmin yönetmeni Orhan Tekeoğlu, İngiltere’nin Kent şehrinde gerçekleştirilen International Filmmakers Festivali’nde En İyi Belgesel Yönetmen Adayı seçildi. Belgesel, “doğum öncesi sancı” anlamına gelen adıyla özdeşleşmiş bütün bir hayatı, “Karadeniz kadının doğumdan ölüme uzanan bitmeyen sancılı yaşamını”, Trabzon’un Çaykara ilçesine bağlı Taşören köyünde yaşamış ve “efsaneleşmiş” bir Karadeniz kadını olan İfakat’ın yaşamından yola çıkarak anlatıyor.

  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Sammy’nin Maceraları

    Ben Stassen’in yönettiği ve Isabelle Fuhrman, Anthony Anderson ile Ed Begley Jr.’un seslendirdiği animasyon film Sammy’nin Maceraları (Sammy’s Adventures: The Secret Passage), 15 Ekim 2010’da UIP Filmcilik dağıtımıyla TMC Film tarafından vizyona çıkarıldı.
    Deniz kaplumbağası Sammy, Shelly adlı şirin bir kaplumbağayla karşılaşır. Ancak hayatının aşkını bulmasıyla kaybetmesi bir olur. Tüm kaplumbağaların doğdukları kumsala geri dönmeden önce yaptıkları macera dolu yolculukta Sammy binbir türlü tehlike atlatır ve bir gün Shelly’i bulur. Shelly de onu hiç unutmamıştır.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • IMDb
  • Ali Ulvi Uyanık Yazıyor
  • Diğer basın bültenlerine haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Sammy’nin Maceraları yazısına devam et
  • 10 Eylül 2010 Haftası

    “Adele’nin (doğrusu: Adele’in) Olağanüstü Maceraları”, popüler serüven kitapları yazarı, bağımsız kadınların öncüsü genç Adele’in, tek yakını olan kız kardeşini bitkisel hayattan çıkarabileceğine inandığı mumyayı ödünç alma amacıyla Mısır’da giriştiği tehlikeli keşiften, Paris’e korku salan tarih öncesi hayvanın izini sürmek zorunda kalmasına uzanan, sürükleyici sergüzeştlikleri. Birinci Dünya Savaşı’nın hemen öncesinde geçen bu fantastik olaylar dizisi, ‘kendi içinde’ inandırıcı ve görsel kalitesinin avantajlarını nitelikli bir ‘humor’ oluşturmakta kullanabilen nadir örnekler arasında… Bu yüksek kalitenin kaynağı, uyarlandığı çizgi romanın ayakları yere basan ve fakat çocuksu da olabilen yapısı: Bilimsel bilgi ile gerçeküstü unsurları incelikli biçimde buluşturan bir yapı. Jacques Tardi imzalı bu çizgi romanın “Indiana Jones” ve “Jurassic Park”tan önce yaratılmış, 1970’lere ait olduğunu anımsatırım.

    “Centilmen”, son bir görev için sakin İtalyan kasabasına sığınmış tetikçinin, ‘ölüm korkusu’ ile ‘aşkı duyumsayarak yaşama’ arasında ruhu mengeneye sıkışmış adamın öyküsü. Ya da, erkek cinsinin kırılganlığı! George Clooney’nin ‘döktürdüğü’, biri kiralık katil, diğeri fahişe iki kadın ve vicdanı temsil eden rahip rollerindeki oyuncuların da etkili oldukları filmin, retro izler taşıdığının altını çizmek gerek.

    “Resident Evil: Ölümden Sonra”, bilim kurgu – korku – aksiyon trüklerinin sergilendiği bir şov, bir ‘sinema varyetesi’: Umbrella Corporation marifetiyle insanları yaşayan ölülere dönüştüren virüs dünyayı gerçek bir cehenneme çevirse de, bu seride, yenilmez kadın Alice’e güvenimiz tam! İşte onun yenilmezliği sayesinde de, zamanı, olayları, gelişmeleri sonsuza dek uzatabilecek geniş bir spektrumda, öykülere takılmadan gösterinin tadını çıkarmanızı öneririm. Aksi halde ‘ipin ucu kaçtı’; neler olup bittiğini, neler döndüğünü anlamaya çalışmanız beyhude bir çabadır. Yetenekli yönetmen Paul W. S. Anderson’ın, patenti Cameron’da olan ve doğaldır ki “Avatar”da kullanılan “Fusion System” 3D tekniğiyle çalıştığını anımsatayım (yani bu film, bazıları gibi ‘çakma’ 3D değil).

    “Saftirik Greg’in Günlüğü”, yeni ortaokul öğrencisi oğlanın, örneğin, ailedeki ‘düşman’ ağabeyinin marifetlerini, okuldaki saçmalıkları / aptal kızları, en yakın arkadaşı tombulla ‘hayatın acımasız yüzü’ndeki dostluk sınavını, ileride mutlaka ünlü (ve zengin) olacağına dair düşüncelerini içeren anı defterinin yaprakları arasına çocukça bir saflıkla nüfuz eden eğlenceli film. Düzenli yazan Greg gibi olayları ritmik aktaran, hareketli – basit resimlemelerin bağlacında, tam da çocukların zaviyesinden dünyaya bakabilen, izleyenin muhakkak kendi küçüklüğünden bazı anları yakalayabileceği, zevkli bir çalışma.

    (08 Eylül 2010)

    Ali Ulvi Uyanık

    ali.ulvi.uyanik@gmail.com