İtalyan Kültür Merkezi; 26. Uluslararası İstanbul Film Festivali kapsamında yirminci yüzyıl filmlerinde kadın giyiminin en özgün örneklerini 31 Mart – 14 Nisan 2007 tarihleri arasında Taksim Sanat Galerisi’ne (Cumhuriyet Cad, No: 34) taşıyor. Sergi Pazar günü hariç 10:00 – 19:00 saatleri arasında gezilebilecek. 1946 yılından beri sinema, tiyatro ve televizyon için kostümler yapan en önemli İtalyan kadın moda evlerinden Annamode Modaevi tarafından sinema için gerçekleştirilmiş 50 kostüm Fashionset Sergisi’nde bir araya geliyor. Serginin küratörlüğünü İtalya Tasarım ve Uygulamalı Sanatlar Birliği DAAP üstlendi.
Altyazı Aylık Sinema Dergisi,Nisan sayısında 26. İstanbul Film Festivali’nde gösterildikten sonra vizyona girecek olan Pan’ın Labirenti’ni kapağa taşıyor. Altyazı’nın vizyon sayfalarında Grbavica: Esma’nın Sırrı,Paris, I Love You ve Kara Kitap yer alıyor. Dergide her yıl olduğu gibi bu yıl da Nisan ayında İstanbul Film Festivali’ne çok geniş yer ayrılıyor. 30 sayfalık festival dosyasında, festival kapsamında retrospektifleri yapılan Pier Paolo Pasolini, Gus Van Sant, Bob Fosse ve Hayao Miyazaki ile ilgili portre yazıları, Alain Resnais, John Cameron Mitchell ve Tsai Ming-liang ile yapılmış söyleşiler var.
Digiturk’te yayın yapan TürkMax’ın sinema endüstrisine yapımcı olarak adım attığı ve TFT Yapım ile birlikte gerçekleştirdiği politik film Zincirbozan, daha vizyona girmeden konusu ile dikkatleri üzerine topladı. 12 Eylül dönemini gözler önüne serecek olan filmin afişi de filmin kendisi kadar dikkat çekiyor. Zincirbozan filminin afişi, daha önce Frida, Cold Mountain, Kill Bill, Hero, Vizontele Tuuba gibi önemli yerli ve yabancı filmin afişini de tasarlayan ödüllü sanatçı Emrah Yücel tarafından hazırlandı. Ağırlıklı olarak film afişleri hazırlayan sanatçı, bu alanda dünyanın en önemli ödülü olan Key Art ödülünü de iki kez kazanmıştı.
2006 yılının en çok konuşulan filmi Beynelmilel,06 Nisan 2007’de yeniden seyirciyle buluşuyor. Beynelmilel, Ocak ayında, farklı hikâyesi, dillere dolanan diyalogları ve şarkılarıyla gönüllere taht kuran Dilber Ay’ıyla günlerce konuşulmuştu. 12 Eylül’ün tanıkları kadar, yeni nesil tarafından da “çok başarılı bir dönem filmi” olarak adlandırılan Beynelmilel, baharı karşılayan Enternasyonel Marşı’yla, baharda yeniden seyircinin karşısında olacak. Film, Nisan ayında, 26. İstanbul Film Festivali’nde hem Ulusal, hem Uluslararası yarışmada yer alıyor.
Amerikan Jigolo filmiyle sinema tarihinde yer eden senaryo yazarı ve usta yönetmen Paul Schrader, Akbank sponsorluğunda gerçekleşen 26. Uluslararası İstanbul Film Festivali’nin konuğu olarak İstanbul’a geliyor. Yönetmenliği ile olduğu kadar imza attığı senaryolarla da sinema dünyasının unutulmaz figürlerinden Paul Schrader’a 30 Mart Cuma akşamı Lütfi Kırdar Sergi ve Kongre Merkezi’nde gerçekleşecek İstanbul Film Festivali’nin açılış töreninde festivalin Sinema Onur Ödülü takdim edilecek.
Ninja Kaplumbağalar filmini, Cinecity Sinemaları’nda izleyen çocukları çok özel bir sürpriz bekliyor: Filme özel hazırlanan Ninja figürlü Ninja Menüler. Çocuklar, bir küçük boy pop-corn ve bir kutu içecekten oluşan Ninja Menü’yü Cinecity Sinemaları büfelerinden alarak filmin orijinal sekiz Ninja figüründen birine sahip olma şansını yakalıyor.
Bu yıl onuncu yaşına giren, belgesel alanında ulusal ve uluslararası düzeyde gerçekleştirdiği etkinliklerle önemli çalışmalara imza atan Belgesel Sinemacılar Birliği’nin Olağan Genel Kurulu 25 Mart 2007′de İstanbul’da gerçekleştirildi. Geçen dönemin Yönetim Kurulu Başkanı Şehbal Şenyurt yapmış olduğu konuşmada, “sürdürülen çalışmaların sadece belli insanlar üzerine kalmaması; farklı birey ve görüşlerin getireceği zenginleşme sağlanması, kurum içinde herkesin sorumluluk üstelenebilmesi koşularının yaratılması” gerekliliğini vurguladı.
26. Uluslararası İstanbul Film Festivali kapsamında sinema tarihinin en aykırı isimlerinden şair, roman yazarı, ressam, düşünür ve yönetmen Pier Paolo Pasolini’nin başlıca eserlerinin gösterildiği çok zengin bir program yer alıyor. Şiddetli Bir Hayat başlığıyla sunulan bu kapsamlı retrospektifte Pasolini’nin 1961 yılında çektiği ilk filmi Dilenci’den başlayarak, 1975 yapımı Salo ya da Sodom’un 120 Günü adlı son filmine kadar, aralarında Mamma Roma, Kral Oidipus, Teorem, efsanevi opera sanatçısı Maria Callas’ın muhteşem oyunculuğuyla Medea ve Domuz Ahırı ve kısa metrajlı filmleri de olan 21 filmi yer alıyor.
Birincisi 2006’da düzenlendiğinde, Türk ve Avrupalı sinema profesyonellerinden büyük ilgi gören Köprüde Buluşmalar, Eurimages, Arte, Unifrance, ZDF gibi Avrupalı film kurumlarının temsilcilerini Türk yapımcı ve yönetmenlerle film projelerinin finansman olasılıklarını görüşmek üzere bir araya getirmeyi amaçlıyor. İki gün sürecek bu konferansların diğer bir hedefi, Türkiye’de işbirliği olasılıkları araştıran Avrupalı yapımcıları Türkiye’deki meslektaşlarıyla buluşturarak ortak yapım olasılıklarını ve plânlanan projelerde bugüne kadar karşılaştıkları zorlukları tartışabilecekleri ortak bir platform oluşturmak olacak. Köprüde Buluşmalar,10 – 11 Nisan tarihlerinde Fransız Kültür Merkezi’nde düzenleniyor.
Fransız aktör Guillaume Canet ilk filmi My Idol’den sonra Kimseye Söyleme (Tell No One) ile ikinci kez yönetmen koltuğunda oturuyor. Çekimleri Paris’te yapılan filmin bütçesi ise 10 milyon Euro. Amerikalı yazar Harlan Coben’in 27 dilde 6 milyon kopyası basılan romanı Fransızca’ya uyarlanarak filme çekildi.
Pek çok farklı dile çevrilen ve sinemaseverler için tam anlamıyla bir referans kitabı olmasının yanı sıra, kendine özgü diliyle de zevkle okunan 960 sayfalık dev eser Ölmeden Önce Görmeniz Gereken 1001 Film, İstanbul Film Festivali vesilesiyle güncellenmiş 2. baskısıyla yeniden okurlarıyla buluşuyor. Kitap, Genel Editör Steven Schneider önderliğinde 8 ülkeden 57 uluslararası yazarın kaleminden yazılmış 1001 filmin kısa, özlü ve satır satır okunması gereken tanıtım – eleştirilerinden oluşuyor. Kitabın Türkçeye çevrilmesinde 13 farklı çevirmenin emeği var.
Bu sene 12 – 22 Nisan 2007 tarihlerinde gerçekleştirilecek Limak 18. Ankara Uluslararası Film Festivali’nde savaş temalı filmlere özel bir bölüm ayrılıyor. Cehennemin İçinden: Dünya Savaşıyor adlı bölümde 2 uzun film ve 3 belgesel izleyicilerin karşısında olacak.
Festivalin Cehennemin İçinden: Dünya Savaşıyor bölümü Rüya (Ahlaam, 2005), Haifa (1996), Cenin Cenin (Jenin Jenin, 2002), Yaşam Mücadelesi (Bidna Na’ish, 2001), Şatila’da Dört Saat (Cuatro Horas En Chatila, 2005) adlı filmlerden oluşuyor.
Digiturk ve TürkMax’ın ilk sinema filmi olarak 13 Nisan’da sinemalarda vizyona girecek olan Zincirbozan adlı filmde yakın tarihimizin siyasi liderleri çeşitli oyuncular tarafından canlandırılıyor. Askeri müdahalenin başındaki Kenan Evren, dönemin başbakanı Demirel ve ana muhalefet lideri Ecevit dışında önemli bir siyasi kişilik daha bu filmde yer alıyor: Turgut Özal.
Özel bir televizyon kanalının İstiklâl Harbi Hikâyeleri projesi kapsamında, Kurtuluş Savaşı’nda İnebolu’dan kağnıyla yağışlı havada taşıdığı cephaneyi korumak uğruna çocuğuyla birlikte şehit olan Şerife Bacı’nın hayatını anlatacak sinema filminin çekimlerine Kastamonu’da başlandı. Filmin çekimlerinin birinci bölümü, Kastamonu’nun Seydiler ilçesi ile Devrekani – Beyler Barajı ve Sipahiler köyünde, ikinci bölümünün ise İnebolu’da yapılacağı belirtildi. (Haber: Serpil Boydak)
Türkiye’nin Oscar adayı olarak ABD’de büyük başarı elde eden Dondurmam Gaymak,İstanbul Uluslararası Film Festivali’nde aldığı Jüri Özel Ödülü ile başlayan ve 4. Queens Film Festivali’nde En İyi Komedi Filmi ve En İyi Yönetmen ödüllerini kazanmasının ardından, ABD’nin ünlü TV kanalı HBO’nun kendi organizasyonu olan HBO Komedi Filmleri Festivali’nde de büyük ödüle lâyık görüldü. Festivalde En İyi Yabancı Film seçilen Dondurmam Gaymak, uluslararası başarılarına bir yenisini daha ekledi.