02 Ocak 2009 Haftası

“Yolcular”, ‘sevgili ölüm’den korkup yeni bir başlangıca direnen biz insanlara, ‘usulca bir yardım’: Hem düşünmemiz, hem de hissetmemiz için!

“Süt”te, sıkıştırılmış – kıstırılmış ergenlik zamanlarında imgelem tuzla buz olup, tek dayanak anne ‘kaybedilirken’ ve saflık siyaha çalarken ve de kasaba peyzajının dokusuna sinerken bir genç adam, siz, seyirci olarak başınızı çevirip geriye bakacak, hem kendiniz, hem onun için yüreğinizin acımasını engelleyemeyeceksiniz.

Hani hep ukalalık yaparız ya, ‘sinema görsel bir sanattır öncelikle’, ‘gevezelik yapabilir ama görsel anlatımdan taviz veremez’ diye… “Süt”, sapına kadar sinema!

“Mutant Günlükleri”, insanın şeytanla savaşında 28. yüzyıldan bir kesit alırken, ‘dijital biçim’inin kaynaklarını şaşırtıcı biçimde sessiz sinema döneminden derlemiş; grafik şiddeti ise Romero’dan ödünç almış: ‘İnanç’ kavramının sınandığı bu ilginç deneyim, muhakkak ki, film izlerken efor sarfeden çalışkan seyirciler için!

“Davetsiz Gelen 2”, ardı ardına şiddet ve ölüm içeren bir olayı doğaüstü bakış açısıyla gösteren, fakat uzun metrajın hakkını veremeyip bu ilginçliğin içini dolduramayan, yer yer komik de olabilen başarısız korku: Amerika’nın derin çöllerinde kaybolmak isteyenler için sadece.

31 Aralık 2008

Ali Ulvi Uyanık

[email protected]