İnsan gençken daha bir delidolu oluyor, daha bir farklı açıdan bakıyor yaşananlara da, geleceğe de… Biz, 78’liler, günü yaşamayı bir kenara bırakıp geleceğe odaklanmış, “devrim” düşüyle yaşayanlardık (gerçi hâlâ da öyle). O zamanlar, sokak aralarında arabalar dolaşırdı afişlerle kaplı: “Bilmem hangi sinemada, şu film oynuyor, duyun da gelip izleyin”. Bir film duyurusu, “sosyal içerikli” ve tabii ilgimizi çekti hemen. Bir arabesk film. … Devamı… »