67. Cannes Film Festivali Başlıyor

14 – 25 Mayıs 2014 tarihleri arasında düzenlenen 67. Cannes Film Şenliği, geleneksel kırmızı halı seremonisinin ardından, Türkiye saatiyle 20:15’te açılış töreni ile başlıyor. 18 filmin yer aldığı Altın Palmiye ödüllü ana yarışmanın büyük jürisine, 1993 Cannes Altın Palmiye ödüllü unutulmaz ’Piano’nun Yeni Zelandalı yaratıcısı Jane Campion başkanlık ediyor bu yıl. Jürinin diğer yönetmen üyeleri, geçtiğimiz yılın en başarılı yapımlarından ‘Bir Tutam Günah’ın yaratıcısı Çinli yönetmen Jia Zhangke, ‘Driver’ ile Cannes’dan en iyi yönetmen ödüllü Danimarkalı Nicholas Winding Refn ve Francis Ford Coppola’nın kendisi kadar ünlü yönetmen, senaryo yazarı ve yapımcı kızı Sofia Coppola. Büyük Jüri, dünya sinemasının altı saygın oyuncusuyla tamamlanıyor. Bunlar sırasıyla, Fransa’dan yılların oyuncusu Carole Bouquet, ‘Bir Ayrılık’tan hatırladığımız İranlı Leila Hatami, ‘Secret Sunshine’ ile 2007 Cannes en iyi kadın oyuncu ödüllü Jeon Do-yeon, Amerikalı tanınmış oyuncu Willem Dafoe ve Meksikalı oyuncu, yönetmen, yapımcı Gael Garcia Bernal.

Televizyondan naklen yayınlanacak törenin ardından, açılış filmi olarak davetlilere sunulacak olan ‘Grace of Monaco’ Fransızların popüler ismi Olivier Dahan’ın imzasını taşıyor. Bizde ‘Kaldırım Serçesi’ adıyla gösterilmiş ‘La Vie en Rose’da Edith Piaf’ın trajik yaşam öyküsüyle ünlenmiş olan Dahan bir kez daha popüler bir biyografiye el atmış, dünyaca ünlü bir film yıldızı iken oyunculuk kariyerini sonlandırarak Monaco prensesi olmayı seçmiş efsanevi Grace Kelly’nin dramatik yaşam hikâyesini beyazperdeye aktarmış bu kez. Açılış gecesi ilk gösterimi yapılacak olan film merakla bekleniyor. Dahan’ın filminin Monaco sarayından kabul görmediği ve saray erkanının gösterime katılmayacakları biliniyor. Grace Kelly’yi Nicole Kidman’ın canlandırdığı, Prens Rainier’de Tim Roth’un yer aldığı yarışma dışı olarak gösterilecek olan bu biyografik çalışmanın festival sona ermeden 23 Mayıs Cuma gününden itibaren bizde de gösterime girmesi bekleniyor. Filmle ilgili yorumlarımızı bir diğer yazıda aktarmak üzere festivalin Altın Palmiye için yarışan filmlerine geçelim dilerseniz.

Bu yılki festivalin bizler için birincil derecedeki önemi ülkemizden bir yapımın bir kez daha yarışmalı ana bölüme seçilmiş olması kuşkusuz. Nuri Bilge Ceylan ‘Kış Uykusu’ adlı son çalışmasıyla altıncı kez yer alıyor Cannes’da bu yıl. Üç saati aşkın süresiyle seçkinin en uzun filmi bu. 16 Mayıs Cuma günü tek gösterim olarak programa alınmış olan filmimiz şimdilik bir kapalı kutu. Haluk Bilginer’in canlandırdığı yorgun entellektüelin Kapadokya’nın kış görüntüleri fonundaki iç hesaplaşmasının, en iyi yönetmen (Üç Maymun) ve iki değerli Büyük Jüri ödülünün (Uzak ve Bir Zamanlar Anadolu’da) ardından Ceylan’ı büyük ödül Altın Palmiye’ye taşıması en büyük dileğimiz.

Yarışmalı ana bölüm Mike Leigh imzalı ‘Mr. Turner’ın gösterimi ile başlıyor. Daha önce ‘Sırlar ve Yalanlar’ ile Altın Palmiye kazanmış olan saygın İngiliz yönetmen iki buçuk saat uzunluğundaki bu son çalışmasında, 1775 – 1851 yılları arasında yaşamış, Victoria döneminin çizgi dışı romantik ressamlarından Joseph Mallord William’ın yaşam öyküsüne odaklanmış. Empresyonist akımın, hatta yirminci yüzyılın soyut resminin ilham perisi olarak kabul edilmiş öncü ressamı tanınmış İngiliz oyuncu Timothy Spall canlandırıyor. Yarışma seçkisinde yer alan bir diğer kıdemli İngiliz yönetmen Ken Loach’un yine bir biyografik öyküden yola çıkan ‘Jimmy’s Hall’ü ise 22 Mayıs Perşembe gününe programlanmış. Sol hareketin ve emekçi dayanışmasının yılmaz sözcüsünün bu son çalışması, 1930’ların komünist avı sürecinde İrlanda’dan sınır dışı edilmiş politik aktivist Jimmy Gralton’ın hikâyesi üzerine.

Altın Palmiye yarışında yer alan filmler bu yıl da Fransız ya da Fransızca konuşan sinemalar ağırlıklı. Olivier Assayas’ın ‘Sils Maria’nın Bulutları’nda Juliette Binoche ve Kristen Stewart başrolde. Bertrand Bonello yılın bir diğer biyografik çalışması ‘Saint Laurent’ ile öncü modacının yaşamını bir kez daha beyazperdeye taşıyor. Fransız doğumlu Michel Hazanavicius kendisine uluslararası başarı getiren ‘Artist’in ardından yine Bérénice Bejo ve Annette Bening’e yer verdiği ‘Arayış’ ile boy gösterecek bu sene. İki Altın Palmiye ödüllü –‘Rosetta’ (1999) ve ‘Çocuk’ (2005)- Belçikalı Dardenne kardeşler, Marion Cotillard’a başrolü verdikleri ‘İki Gün, Bir Gece’ ile yarışmaya dahil oluyor. Yeni Dalga’nın efsane ismi Jean-Luc Godard, yıllara meydan okuyan son çalışması ‘Söze Elveda’ ile sinema dili üzerine yeni arayışlarını sürdüreceğe benzer. Montreal, Kanada doğumlu genç oyuncu, yazar, yönetmen Xavier Dolan ‘Mommy’ ile ilk kez yarışmada bu yıl. Ana seçkiyi şenlendirecek Kanadalı diğer iki tanınmış isimden David Cronenberg’in Julianne Moore‘u şaşırtıcı bir kompozisyonda izleyeceğimiz ‘Yıldızlara Kılavuzlar’ı Hollywood ünlülerinin yaşamına odaklanmış. Atom Egoyan’ın ’Tutsaklar’ı ise çağımızın kanayan yarası kaçırılan çocuklar üzerine. Yarışmadaki diğer iki Amerikan yapımından ilki Tommy Lee Jones imzalı ‘The Homesman’. Bu çağdaş western’de Hilary Swank ile başrolü paylaşmış tanınmış yazar yönetmen. Bennett Miller imzalı ‘Foxcatcher’ ise yine gerçek bir hikâyeye, paranoid şizofrenik milyarder katil John du Pont ile olimpiyat madalyalı güreşçi kardeşler Mark ve Dave Schultz’un trajik rastlantılarına dair.

Alice Rohrwacher imzalı ‘Mucizeler’ bu yıl İtalyan sinemasının yarışmadaki tek temsilcisi olurken, tanınmış Japon yönetmen Naomi Kawase’nin Doğu Çin denizinde mercanlarla çevrili Amami Oshama adasının eşsiz eko sisteminde geçen son filmi ‘Sakin Deniz’ yaşam, ölüm ve yeniden hayat bulma döngüsünü romantik bir ilişki ekseninde ele almış. Festivalin gediklilerinden Rus yönetmen Andrey Zvyagintsev’in ‘Leviathan’ı Yahudi İncil’inden kutsal Eyüp kitabının ‘Dürüstler neden acı çeker’ sorusuna odaklanmış modern bir öykü anlatmış bu defa. Altın Palmiye adayları film listemiz Arjantinli yönetmen Damian Szifron’un ‘Vahşi Hikâyeler’i ve Moritanyalı Abderrahmane Sissako’dan festivalin ilk gününde gösterilecek olan ‘Timbuktu’ ile tamamlanıyor.

(13 Mayıs 2014)

Ferhan Baran

ferhan@ferhanbaran.com