Aziz Ayşe 01 Kasım’da Vizyona Giriyor

Elfe Uluç’un yönettiği ve başrollerini Feride Çetin, Engin Altan Düzyatan, Melikşah Yardımcı ile Şenol Küçükyıldırım’ın paylaştığı Kare Film yapımı Aziz Ayşe, 01 Kasım Cuma günü M3 Film dağıtımıyla vizyona çıkarılıyor. Filmin konusu şöyle: Ayşe, çöplerden kazandığını aç kalmak pahasına hayır kurumlarına, camiye, Mehmetçik Vakfı’na bağışlayan bir kâğıt toplayıcısıdır. Ayşe, erkek bedenine tutsak bir kadın ruhudur. Bir gün Ayşe, bir çiftin hayatına girer. Ve bu tesadüf üç insanın kendilerini keşfedip tanıdıkları, kimliklerine ve hayatlarına yön verdikleri bir yolculuğu başlatır.

  • Basın Bülteni
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Oyuncu İçin Pratik Elkitabı Kitapçılarda

    Metis Yayınları, konusunda en yetkin klâsiklerden biri olan Oyuncu İçin Pratik Elkitabı adlı kılavuz eseri satışa sundu. Kitap tiyatroda, dizi ve sinema setinde iyi oyunculuk için ne yapılması gerektiğini ve ne yapılmaması gerektiğini açıklayan ipuçları sunuyor. Kitabı Türkçeye kendisi de oyunculuk eğitimi sırasında bu kitaptan yararlanmış olan Deniz Ölmez çevirdi. Kitabın altı yazarının (Melissa Bruder, Lee Michael Cohn, Madeleine Olnek, Nathaniel Pollack, Robert Previto ve Scott Zigler) katıldıkları atölyelerdeki oyunculuk pratiklerini paylaşarak yazdıkları kitap, tekniğin yapı taşlarını örnek oyun parçaları üzerinden açıklıyor.

  • Basın Bülteni
  • Web Sitesi
  • Sev Beni Filmi Fransa Yolcusu

    Maryna Er Gorbach ile Mehmet Bahadır Er’in yönettiği Sev Beni filmi 25 Ekim – 02 Kasım 2013 tarihleri arasında Fransa’da düzenlenen 35. Cinemed International Film Festival’in Panorama bölümünde Filmgoers ödülü Midi Libre Award için yarışıyor. Film, 18 Ekim 2013’de vizyona girmesiyle birlikte, 18 – 20 Ekim haftasonunda sinemaseverlerle buluşan diğer filmler arasında en çok gişe yapan film olmayı başardı. Yönetmenlerin önceki filmleri Kara Köpekler Havlarken de Cinemed International Film Festival’de gösterilmişti. Sev Beni, yükselen gişe grafiği ile izleyicilerden beğeni toplamaya devam ediyor.

  • Basın Bülteni
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Re-Era

    Yeditepe Üniversitesi Radyo Televizyon ve Sinema Bölümü öğrencilerinden Emir Mavitan’in senaryosunu yazdığı ve yönettiği Re-Era’nın başrollerini HAslı Mavitan, Birce Akalay, Murat Onuk ve Deniz Arna paylaşıyor. Bilim – kurgu türündeki filmin yönetmeni Emir Mavitan’ın daha önceki kısa filmlerinden ödülleri de var. Filmin galası, 06 Kasım 2013 Çarşamba günü saat 18:00’de Yeditepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde yapılacak.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Re-Era yazısına devam et

    Ana

    Yeditepe Üniversitesi Radyo Televizyon ve Sinema Bölümü öğrencilerinden Hüseyin Eken’in senaryosunu yazdığı ve yönettiği Ana’nın başrollerini Hülya Avşar, Pelin Akil ve Ferhat Domurcuk paylaşıyor.
    31 yıllık sinema kariyerinde ilk kez kısa metrajlı bir filmde rol alan Hülya Avşar filmde gündelikçi bir kadını canlandırıyor. Avşar, Ana’da rol alarak geleceğin sinemasına destek vermiş oldu.
    Filmin galası, 06 Kasım 2013 Çarşamba günü saat 18:00’de Yeditepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde yapılacak.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Fragman
  • Ana yazısına devam et

    SETEM Akademi Tuncel Kurtiz’i Anıyor

    Geçtiğimiz Eylül ayının 27’sinde hayatını kaybeden, Ben Öldükçe Yaşarım, Bitmeyen Yol, Hudutların Kanunu, Umut, Otobüs, Kanal, Sürü, Gül Hasan, Baba, Bebek, Akrebin Yolculuğu gibi filmlerimizin unutulmaz oyuncusu Tuncel Kurtiz SETEM Akademi tarafından anılıyor. 02 Kasım 2013 Cumartesi günü “Kazım Orbay Cadddesi, Bomonti Park AVM, N.3/207F, Şişli, İstanbul” adresindeki SETEM Akademi salonunda yapılacak etkinlikte saat 14:00’de Bedr: Sinemada Bir Dolunay adlı Tuncel Kurtiz belgeseli gösterilecek. Belgesel gösteriminin ardından ise filmin yönetmeni Mehmet Eryılmaz ile söyleşi yapılacak.

  • Basın Bülteni
  • İşte Duygu Çetinkaya’nın Yeni Çılgın Dersane’si

    Duygu Çetinkaya’yı şöhrete ulaştıran yapımlardan biri olan Çılgın Dersane serisinin ilk filmi 2007’de ikinci filmse 2008’de vizyona girmişti. 5 yıllık bir aradan sonra çekilen Çılgın Dersane 3′te yeni yüzler de var. Senaryosunu İrfan Saruhan ve Şafak Güçlü’nün yazdığı filmde Duygu Çetinkaya, Okan Karacan, Paşhan Yılmazel ve Ozan Aydemir başrolde. Daha önceki filmlerde Ceyda Ateş, Paşhan Yılmazel, Yağmur Atacan, Mehmet Aslan, Simge Tertemiz, Alp Kırşan, Tuba Ünsal, Mustafa Topaloğlu, Pakize Suda, Berksan ve Hande Ataizi gibi isimler rol almıştı. Yeni filmde de yine tatile çıkan Çılgın Dersane’nin çılgın öğrencilerinin arasında yaşanan dostluk, aşk ve çılgınlık öyküleri anlatılıyor.

  • Basın Bülteni
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Doğu ve Batı Malatya Uluslararası Film Festivali’nde Buluşuyor

    Uluslararası bir festival olarak adını duyuran 4. Malatya Uluslararası Film Festivali’nde doğu ve batı buluşuyor. Festivalde bu yıl Filistinli Yönetmen Rashid Masharawi’den sonra Hırvat sinema ve tiyatro oyuncusu, tiyatro yönetmeni, müzisyen Rade Serbedzija da onur ödülüne değer görülen isimler arasında. Milcho Manchevski’nin yönettiği Yağmurdan Önce filmiyle Türkiye’de tanınan ve şu an Hollywood’da yaşayan Rade Serbedzija’nın rol aldığı filmler arasında, Uzay Kovboyları (Space Cowboys), Gözü Tamamen Kapalı (Eyes Wide Shut), Kapışma (Snatch), Aziz (Saint), Son Oyun (Thick as Thieves) ve Stigmata gibi filmler var. Gösterim sırasında izleyiciler arasında yer alacak olan Serbedzija film sonrasında izleyicilerle söyleşi yapacak.

  • Basın Bülteni
  • Festival hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Doğu ve Batı Malatya Uluslararası Film Festivali’nde Buluşuyor yazısına devam et

    Gişede Benim Dünyam Fırtınası

    Yılın en iddialı sinema filmleri arasında gösterilen Benim Dünyam, 25 Ekim’de seyircisi ile buluştu. İlk haftasonunda 186.330 bin kişi tarafından izlenen Benim Dünyam, Ekim ayında vizyona giren filmler arasında son 4 yılın en iyisi, son 9 yılın da en iyi 4. açılan filmi oldu. Beren Saat ve Uğur Yücel’in başrolleri paylaştığı Benim Dünyam görme ve işitme duyularını kaybeden ve bu nedenle çevresiyle uyumsuz bir çocuk olan Ela ile ablasını aynı sebeple kaybetmiş Mahir Hoca’nın yollarının kesişmesini ve birbirlerine adanan umut hikâyesini konu alıyor. Sosyal medyada uzun saatler tt listesinde kalan filmde gözyaşlarını tutamadıklarını belirten izleyiciler için bazı sinemalar film çıkışında mendil dağıttı.

  • Basın Bülteni
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Acemi Gladyatör

    Iginio Straffi’nin yönettiği ve Mert Fırat, Ceyda Düvenci, Julianne Hough ile Belen Rodriguez’in seslendirdiği animasyon film Acemi Gladyatör (Gladiatori di Roma – Gladiators of Rome), 01 Kasım 2013’de Tiglon Film dağıtımıyla Filma Ltd. tarafından vizyona çıkarıldı.
    Gladyatörler arasında büyüyen Timo’nun dövüş ve gladyatörlükle pek alakası yoktur, hafif kiloludur. Ancak General Chirone’nin kızı Lucilla’nın Yunanistan’daki eğitiminden gelmesi ile her şey değişir. Lucilla’yı elde etmeyi aklına koyan Timo, bir gladyatör eğiticisi olan Diana ile karşılaşır ve hayatının en önemli dövüşüne hazırlanır.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman
  • IMDb
  • İnsan Endişeden Yaratılmıştır

    Euripides’in başlıkta yer alan tümcesiyle açılıyor ‘Sen Aydınlatırsın Geceyi’. Sinemamızın son dönem en yaratıcı isimlerinden Onur Ünlü’nün bu yeni çalışması, Fars dilinin usta şair filozofu Sadi-i Şirazi’nin ‘bir dirhem et, birkaç damla kan, bir yığın endişe’ olarak tanımladığı insanoğlunun varoluş sorunsalı üzerine.

    Mekân bu kez şirin bir Ege kasabası. Ünlü’nün babasının memleketi Akhisar’da yaşayan kasabalıların her birinin olağanüstü güçleri var. Kimi duvarın içinden geçebiliyor, kimisi eliyle ateş ediyor, akıl almak için başvurulan öğretmen ironik bir biçimde görünmezdir vs. Öykünün merkezindeki, yan hakemlik de yapan berber Cemal, duvarların ardını görebilme özelliğine sahiptir. Ancak bu özel güçler, karton Hollywood süper kahramanları gibi huzur getirmez onlara. Yaşamın anlamı ya da anlamsızlığı üzerine derin derin düşünür Cemal. ‘Sen de sonunda ölecek olan birisin. Bu dünyanın derdini çözmenin imkânı yoktur’ gibisinden lâflar eder. Ünlü’nün sözleriyle “İnsan dünyaya fırlatılıp atılmıştır ve çaresizce debelenmektedir. Bundan dolayı temel duygusu ‘ayrılık’ bunun tezahürü de ‘hüzün’dür. İnsan yabancılaşınca güler, ancak anlık yabancılaşma onu hüznünden koparmaz”.

    Bu söylem doğrultusunda trajik olanla komik olan iç içedir Ünlü’nün yapıtında. Yönetmen önce kasabalıların hikâyesini kurmuş. Ve dramatürjik açıdan sağlam bu öykünün içine fantastik unsurları yerleştirmiş. Böylece trajik olanla komik olanın birlikte akmasını sağlamış. Fantastik unsurlar filmin görselliğini de büyük ölçüde beslemiş. İnsanoğlunun acıklı ve komik yanını birlikte ele alırken, kendine özgü absürdünden büyük destek almış Ünlü. Ve bu absürdü, metaforların düz anlamıyla kullanılmasıyla gerçekleştirmiş çoğunlukla. Devamlı dert dinleyen doktor İrfan düz anlamda kan ağlıyor. Defne ile Cemal’in başlarına taş yağıyor. Ya da iki sevgili aşık olduklarında mutluluktan fiziki olarak havaya uçuyorlar vs.

    Onur Ünlü yönetmen olduğu kadar yazar olarak da önemli bir isim. Bu son çalışması, Shakespeare’in 28 numaralı sonesindeki bir dizeden (‘when sparkling stars twire not thou gild’st the even / yıldızlar kör olduğunda sen aydınlatırsın geceyi’) aldığı isminden başlayarak edebi bir tad vaat ediyor. Örneğin, Cemal’in yetim öksüz fabrika kızı Yasemin’den Shakespeare dizeleriyle özür dilediği sahne ‘Romeo ve Juliet’in balkon sahnesine gönderme. Ancak Cemal’in elinde işkembe torbasıyla sahneye dalması şiirsellik ve mizahın Ünlü usulü kıvamında dengelenmesini sağlamış.

    Şehrin çılgın kalabalığından ve gürültüsünden uzakta, olabildiği en kendine yakın halinde, huzurlu ve dingin gözüken bir doğal kasaba ortamında bile varoluş endişesiyle debelenen karakterlerinin hikâyesi için özellikle Akhisar’ı seçmiş Ünlü. Filmin mükemmel siyah-beyaz estetiği yine kendi tercihi. İnsanoğlunun bu komik olduğu denli hüzünlü hikâyesinin karakterleri, dört başı mamur bir oyuncu kadrosu tarafından canlandırılmış. Başta berber Cemal’de harika Ali Atay ve Yasemin’de Demet Evgar olmak üzere, ‘Leyla ile Mecnun’ ekibine ilâveten irili ufaklı yan rollerde gözüken Ercan Kesal, Nadir Sarıbacak, Tansu Biçer, Ezgi Mola gibi önemli isimlerin katkılarıyla toplu bir oyunculuk şöleni izliyoruz. 32. İstanbul Film Festivali En İyi Film, senaryo ve kurgu ödüllü ‘Sen Aydınlatırsın Geceyi’, ülkemiz sinema hasadının bu yılki en parlak örneklerinden biri. Kaçırmayın.

    [‘Sen Aydınlatırsın Geceyi’, ‘Başka Sinema’ projesi kapsamında İstanbul’da Beyoğlu Beyoğlu; Kadıköy Rexx; Altunizade Capitol Spectrum; Ankara’da Kızılay Büyülüfener Sinemaları’nda; ‘Onur Savaşı / Jagten’ ve ‘Frances Ha’ ile birlikte dönüşümlü seanslarda gösterilmektedir. Diğer iki filme ait yazılarıma (*) sadibey.com arşivinden ulaşabilirsiniz.]

    (*) Onur Savaşı / Frances Ha

    (04 Kasım 2013)

    Ferhan Baran

    ferhan@ferhanbaran.com

    Tomris Oğuzalp’i Kaybettik

    Sinema ve tiyatromuzun sevilen oyuncularından Tomris Oğuzalp, 28 Ekim 2013 Pazartesi günü (bugün) sabaha karşı 04:30 sularında hayatını kaybetti. Oğuzalp, kısa bir süre önce beyin kanaması geçirmiş, bir süre hastanede kaldıktan sonra taburcu edilmişti. Ankara Devlet Tiyatrosu, Ankara Sanat Tiyatrosu ve Kent Oyuncuları’nda sahneye çıkan sanatçı sinemaya 1953 yılında Sarı Zeybek filmi ile başladı, Kurbağalar, Körebe, Milyarder, Teyzem, Suçlu, Çözülmeler, Afife Jale, Avcı, Yüreğine Sor gibi filmlerde ve TV dizilerinde rol aldı. Cenazesi 28 Ekim Pazartesi günü (bugün) Üsküdar Şakirin Camii’nde kılınacak öğle namazını müteakip Karacaahmet Mezarlığı’nda toprağa verilecek olan merhumeye tanrıdan rahmet, kederli ailesine sabırlar dileriz.
    Tomris Oğuzalp’i Kaybettik yazısına devam et

    Mr. Banks

    John Lee Hancock’un yönettiği ve Emma Thompson, Tom Hanks, Colin Farrell ile Paul Giamatti’nin oynadığı Mr. Banks (Saving Mr. Banks), 07 Şubat 2014’de UIP Filmcilik dağıtımıyla UIP Filmcilik tarafından vizyona çıkarıldı.
    Gerçek olaylara dayanan Mr. Banks, Disney klâsiği Mary Poppins’in beyazperdeye taşınma hikâyesinin bugüne kadar hiç anlatılmayan perde arkasını ve efsanevi Walt Disney ile yazar P. L. Travers arasındaki neredeyse her şeyi raydan çıkaran hırçın ilişkiyi konu alıyor. Walt Disney’in kızları kendisine en sevdikleri kitap olan Mary Poppins’in filmini çekmesi için yalvardıkları zaman Disney onlara söz vermişti ancak bu sözü 20 yıl sonra gerçekleştirebildi.

    Mr. Banks yazısına devam et